istanbul bogzazinda kendisi hikayesinden guzel, sunay akinin istanbulun biberonu olarak tanimladigi adacik.
kız kulesi
istanbul simgesi. harika bir yer.
gecirmi$ oldugu restorasyondan sonra restaurant olarak istanbullulara hizmet veren $irin adacik.
bogaz girisindeki kayalik uzerine kurulmus kucuk, sirin bir kuledir. istanbul’un sembollerinde birisidir. tarih icinde gozetleme kulesi, deniz feneri olarak kullanilmis, bogaz girisini belirten bir mihenk noktasidir. gecen yy.daki goruntusunu koruyan kule turizme tahsis edilmis lokanta ve seyir balkonu ile servis vermektedir. bati kaynaklari yanlis olarak burayi sevgilisi hera’ya kavusmak icin yuzerken bogulan leander’in kulesi olarak isimlendirmistir. bu olay mitolojik hikayede canakkale bogazinda gecmistir. bir diger mit’e gore de burasi, kizinin yilan tarafindan sokulacagini ruyalarinda goren imparatorun emniyette olmasi icin genc kizi yerlestirdigi kule idi. meyve sepeti icinde gelebilmis bir yilan trajediye sebep olur.
istanbula gelen hemen her yerli ya da yabanci turistin muhakkak ziyaret ettigi yer.yerli turistler muhtemelen isminden oturu "la la kiz vardir la burda $imdi bi suru gidek gorek" nidalari ile gidiyorlardir.lakin buyuk yanilgi.yok efendim icinde kiz miz.olsa ben gitmez miydim?
lodos varken gidilmesi hayati tehlike yaratan mekan. minicik motor icinde bir saga bir sola sallanirsiniz, mideniz altust olur. motordan inemezsiniz, binemezsiniz. indiniz diyelim, bir dalga gelir bastan asagi islatir sizi. ama gece mukemmel bir manzarasi var. bir yaz gecesi gitmek kacinilmaz.
eski sozluk yazarlarimizdan pia sayesinde gitme firsati buldugum ve aksam manzarasiyla beni buyuleyen mekan.
hakkında çeşitli rivayetler anlatılan, efsanelere konu olan, istanbul boğazı’nın marmara denizi’ne yakın kısmında, salacak açıklarında yer alan küçük adacık üzerinde inşa edilmiş yapı.
üsküdar’ın sembolü haline gelen kule, üsküdar’da bizans devrinden kalan tek eserdir. m.ö.2475 yıllarına kadar uzanan tarihi bir geçmişe sahip olan kule, karadeniz’in marmara ile kucaklaştığı yerde minicik bir ada üzerinde kurulmuştur. bazı avrupalı tarihçiler buraya leander kulesi derler. kule hakkında pek çok rivayetler bulunmaktadır. evliya çelebi kuleyi şöyle tarif eder.”deniz içinde karadan bir ok atımı uzak, dört köşe, sanatkarane yapılmış bir yüksek kuledir.yüksekliği tam seksen arşundur. sathı mesehası ikiyüz adımdır. iki tarafına bakan yerde kapısı vardır.”
bu gün gördüğümüz kulenin temelleri ve alt katın mühim kısımları fatih devri yapısıdır. kulenin etrafındaki sahanlık geniş taşlarla kaplanmıştır. üstündeki madalyon halindeki bir mermer levhada, kuleye şimdiki şeklini veren sultan ii. mahmut’un, hattat rasim’in kaleminden çıkmış 1832 tarihli bir tuğrası vardır. kulenin eminönü tarafı daha genişçe olup burada bir de sarnıç vardır.
tarihte, anıt mezar, gümrük istasyonu, askeri depo, deniz feneri olarak kullanılmış olan kız kulesi 2000 yılında restore edilerek turizmin hizmetine sunulmuştur.
kız kulesine ulaşım salacak ve ortaköy’den sandallarla yapılmaktadır
üsküdar’ın sembolü haline gelen kule, üsküdar’da bizans devrinden kalan tek eserdir. m.ö.2475 yıllarına kadar uzanan tarihi bir geçmişe sahip olan kule, karadeniz’in marmara ile kucaklaştığı yerde minicik bir ada üzerinde kurulmuştur. bazı avrupalı tarihçiler buraya leander kulesi derler. kule hakkında pek çok rivayetler bulunmaktadır. evliya çelebi kuleyi şöyle tarif eder.”deniz içinde karadan bir ok atımı uzak, dört köşe, sanatkarane yapılmış bir yüksek kuledir.yüksekliği tam seksen arşundur. sathı mesehası ikiyüz adımdır. iki tarafına bakan yerde kapısı vardır.”
bu gün gördüğümüz kulenin temelleri ve alt katın mühim kısımları fatih devri yapısıdır. kulenin etrafındaki sahanlık geniş taşlarla kaplanmıştır. üstündeki madalyon halindeki bir mermer levhada, kuleye şimdiki şeklini veren sultan ii. mahmut’un, hattat rasim’in kaleminden çıkmış 1832 tarihli bir tuğrası vardır. kulenin eminönü tarafı daha genişçe olup burada bir de sarnıç vardır.
tarihte, anıt mezar, gümrük istasyonu, askeri depo, deniz feneri olarak kullanılmış olan kız kulesi 2000 yılında restore edilerek turizmin hizmetine sunulmuştur.
kız kulesine ulaşım salacak ve ortaköy’den sandallarla yapılmaktadır
boğaz girişindeki kayalık üzerine kurulmuş küçük, şirin bir kuledir. istanbul’un sembollerinden birisidir. tarih içinde gözetleme kulesi, deniz feneri olarak kullanılmış, boğaz girişini belirten bir mihenk noktasıdır. geçen yy.daki görüntüsünü koruyan kule turizme tahsis edilmiş lokanta ve seyir balkonu ile servis vermektedir. suların, karasevdanın ve söylencelerin gizemini taşıyan kız kulesi, istanbulun en romantik ve gizemli mekanlarından biri. alımlı, sevdalı ve denizin ortasında bir başına, yapayalnız... kendi kendine yeten bir tarihe sahip olan mekan, yüzyıllardır anlatılan efsaneleriyle de bir ilgi odağı. kızkulesi ile ilgili anlatılan ilk hikaye; ovidiusun kaydettiği bir aşk hikayesi. zamanında üsküdar sırtlarında tarnıça afrodit adına bir tapınak vardır. heroda genç kızların görev yaptığı bu tapınağın rahibelerindendir.
kulede kumrulara bakmakla görevlidir. aşka yasaklıdır. her ilkbaharda doğanın uyanışı adına tapınak çevresinde törenler yapılır, çevre şehirlerden insanlar akın akın tapınağın çevresine gelir, yenilir içilir, aşkı bulamayanlar afrodite mabedinde yakararak aşkı yaşayabilmek için yakarırlar. boğazın karşı kıyısında oturan leandrosta bu törene katılmak için tapınağa geldiğinde heroyla karşılaşır. birbirine aşık olan iki genç, leandrosun gece kuleye gelmesi ile aşklarını kutsarlar. kızkulesi her gece iki gencin gizli aşkına tanıklık eder. leandrosun yüzerek kuleye geldiği fırtınalı bir günde kıskanç bir rahip feneri söndürür. karanlıkta yolunu kaybeden leandros boğazın sularına gömülür. sevgilisinin öldüğünü gören hero da kendini kızkulesinden boğazın sularına bırakır.
kuleyle ilgili söylencelerden biri de kleopatranın sonuna benzer bir sonun anlatıldığı yılan hikayesidir. kehanete göre kralın birine, çok sevdiği kızı onsekiz yaşına geldiğinde bir yılan tarafından sokularak öleceği söylenir.bunun üzerine kral denizin ortasındaki bu kuleyi onararak kızını buraya yerleştirir. kaderin kaçınılmazlığını kanıtlarcasına, kuleye gönderilen üzüm sepetinden çıkan bir yılan, prensesi zehirler. kral, kızına demirden bir tabut yaptırarak ayasofyanın giriş kapısının üstüne yerleştirir. bugün bu tabutun üstünde iki delik vardır. yılanın ölümünden sonra da onu rahat bırakmadığına dair hikayeler anlatılır.
kulede kumrulara bakmakla görevlidir. aşka yasaklıdır. her ilkbaharda doğanın uyanışı adına tapınak çevresinde törenler yapılır, çevre şehirlerden insanlar akın akın tapınağın çevresine gelir, yenilir içilir, aşkı bulamayanlar afrodite mabedinde yakararak aşkı yaşayabilmek için yakarırlar. boğazın karşı kıyısında oturan leandrosta bu törene katılmak için tapınağa geldiğinde heroyla karşılaşır. birbirine aşık olan iki genç, leandrosun gece kuleye gelmesi ile aşklarını kutsarlar. kızkulesi her gece iki gencin gizli aşkına tanıklık eder. leandrosun yüzerek kuleye geldiği fırtınalı bir günde kıskanç bir rahip feneri söndürür. karanlıkta yolunu kaybeden leandros boğazın sularına gömülür. sevgilisinin öldüğünü gören hero da kendini kızkulesinden boğazın sularına bırakır.
kuleyle ilgili söylencelerden biri de kleopatranın sonuna benzer bir sonun anlatıldığı yılan hikayesidir. kehanete göre kralın birine, çok sevdiği kızı onsekiz yaşına geldiğinde bir yılan tarafından sokularak öleceği söylenir.bunun üzerine kral denizin ortasındaki bu kuleyi onararak kızını buraya yerleştirir. kaderin kaçınılmazlığını kanıtlarcasına, kuleye gönderilen üzüm sepetinden çıkan bir yılan, prensesi zehirler. kral, kızına demirden bir tabut yaptırarak ayasofyanın giriş kapısının üstüne yerleştirir. bugün bu tabutun üstünde iki delik vardır. yılanın ölümünden sonra da onu rahat bırakmadığına dair hikayeler anlatılır.
sanki bizden biri gibi, oturup karşısına dertleşeceğin, başını yaslayıp ağlayabileceğin biri gibi. her an dile gelecekmiş gibi duruşu, yalnızlığı ve acılarıyla ne kadar da benzeriz birbirimize.
(bkz: galata kulesi)
gün batımında seyrine doyum olmayan hele bir de çayınız varsa elinizde demeyin keyfinize.
360 istanbul manzarasina sahip, gidilmesi, gorulmesi gereken bir mekan.
sunay akin’ dan bir kiz kulesi öyküsü
1827 yılında almanya’nın brandenburg kentinde karl adında bir çocuk dünyaya gelir. babası müzik öğretmeni olan karl, aile içinde baş gösteren huzursuzluklardan dolayı bir fransız yetimhanesine gönderilir. daha sonra gemilerde miço olarak çalışır. hamburg’tan kalkan bir gemiyle istanbul’a giderken henüz 12 yaşındadır. gemi istanbul’a geldiğinde denize atlayan karl, kız kulesi’ne yüzerek kaçar. kendisini kurtaran kız kulesi’nin bekçisine gemiye geri dönmek istemediğini söyler. iki ülke arasında küçük bir politik sorun yaşanır. ama osmanlı sadrazamı ali paşa sorunu çözer ve karl’ı korumasına alır. karl mehmet ali adını alır. mehmet ali, kırım, bosna ve karadağ savaşlarından sonra 2. abdülhamit döneminde paşa unvanını alır.
mehmet ali paşa, 1878 yılında imzalanan berlin antlaşması’nda osmanlı’yı temsil eden üç kişiden biri olur. almanca, fransızca, yunanca, farsça ve arapça dillerinde şiirler yazan mehmet ali paşa’nın dört kızı olur. paşa’nın leyla adındaki kızının da bir kızı olur;celile.
celile bir erkek çocuk doğurur: şair nâzım hikmet! görüldüğü gibi karl’dan nazım’a uzanan hikâyenin gösterdiği gibi, kız kulesi’nin her zaman hikâyeleri vardır. eğer kız kulesi karl’ı kurtarmasaydı, nazım olmayacaktı...
1827 yılında almanya’nın brandenburg kentinde karl adında bir çocuk dünyaya gelir. babası müzik öğretmeni olan karl, aile içinde baş gösteren huzursuzluklardan dolayı bir fransız yetimhanesine gönderilir. daha sonra gemilerde miço olarak çalışır. hamburg’tan kalkan bir gemiyle istanbul’a giderken henüz 12 yaşındadır. gemi istanbul’a geldiğinde denize atlayan karl, kız kulesi’ne yüzerek kaçar. kendisini kurtaran kız kulesi’nin bekçisine gemiye geri dönmek istemediğini söyler. iki ülke arasında küçük bir politik sorun yaşanır. ama osmanlı sadrazamı ali paşa sorunu çözer ve karl’ı korumasına alır. karl mehmet ali adını alır. mehmet ali, kırım, bosna ve karadağ savaşlarından sonra 2. abdülhamit döneminde paşa unvanını alır.
mehmet ali paşa, 1878 yılında imzalanan berlin antlaşması’nda osmanlı’yı temsil eden üç kişiden biri olur. almanca, fransızca, yunanca, farsça ve arapça dillerinde şiirler yazan mehmet ali paşa’nın dört kızı olur. paşa’nın leyla adındaki kızının da bir kızı olur;celile.
celile bir erkek çocuk doğurur: şair nâzım hikmet! görüldüğü gibi karl’dan nazım’a uzanan hikâyenin gösterdiği gibi, kız kulesi’nin her zaman hikâyeleri vardır. eğer kız kulesi karl’ı kurtarmasaydı, nazım olmayacaktı...
yalandir bunun ismi.
ne zaman gitsem kizlarin uc dort kati erkek var. ben istiyorum ki icerisinde sadece kiz olsun, erkekler giremesin, ismine uygun olsun. ne bu ya biyikli biyikli erkekler.
ne zaman gitsem kizlarin uc dort kati erkek var. ben istiyorum ki icerisinde sadece kiz olsun, erkekler giremesin, ismine uygun olsun. ne bu ya biyikli biyikli erkekler.
anla$ilan o ki bir $ekilde terk edilmi$ kendisi;
#895484
#895484
#895484
anlaşılan o ki erkek değil kendisi.çok anlayışlıyım evet.
anlaşılan o ki erkek değil kendisi.çok anlayışlıyım evet.
#895513
cocuk sanirim.
cocuk sanirim.
(bkz: faşist feminist)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?