bir fotografin aynisini kagida gecirebiliyor bu kisi.
sonra da para babalari onun iyiligi icin milyonlar verip aliyorlar.
kenan evren
kazıklı voyvodanın $iddetine layık ki$i.
o kola $i$eleri yetmez, yaglı kazıklarda görmek lazım o süzülen kanları...
o kola $i$eleri yetmez, yaglı kazıklarda görmek lazım o süzülen kanları...
haberlerin alt yazilarina bakarak soyluyorum ki, kendisi bir sebepten oturu hastaneye kaldirilmi$(ba$ka kaynaklara gore u$utup hastalandigi icin). oysa zamaninda demi$tik, masum genclerin kani soguktur, u$utur, hasta eder insani diye, dinlememi$ pa$am benim. bak $imdi u$udun, hastanelik oldun, degdi mi binlerce masum gencin kanina girdigin a benim generalim.
acil $ifalar diyecektim, diyemedim, du$unsem bile parmaklarim yazmayi reddetti. bak inanmazsan yeniden deniyorum.
acil $if?!@^#
olmuyor pa$am, bunyem bu temenniyi kaldirmiyor.
acil $ifalar diyecektim, diyemedim, du$unsem bile parmaklarim yazmayi reddetti. bak inanmazsan yeniden deniyorum.
acil $if?!@^#
olmuyor pa$am, bunyem bu temenniyi kaldirmiyor.
2 senedir, bu ba$lıga ne zaman denk gelsem sol framede "aha öldü!" diye ba$lıgı tıklamı$ ancak o guzel haberi alamamı$tım.
i$te o gun bugünmü$!
tamam ölmemi$ ama eli kulagında pa$amızın.
ah pa$am ne kadar mesudum!
i$te o gun bugünmü$!
tamam ölmemi$ ama eli kulagında pa$amızın.
ah pa$am ne kadar mesudum!
kendisinin ölümsüz bir birey olduğunu düşünüyorum artık.
gataya sevk edilmi$ kendisi, oysa bugun taburcu olmasi bekleniyordu. sona dogru yakla$iyor mu nedir.
kimi haberlere gore kendisi acil servise kaldirilmi$. insani heveslendiriyorlar bu tur haberlerle, sonra bakiyorsun ki elini kolunu sallaya sallaya cikiyor hastaneden. bari bu son olsun be.
gandalf olma yolunda ilerlemektedir kendisi.
bu sefer de ölmeyecek kendisi, ölmesin de. bu kadar basit bir şekilde ölmemeli zira.
allah onu ceza olsun diye uzun süre ya$atiyor olmali.
agzımı tut sözlük! bozuluyor...
iktidarın ve muhalefetin görü$mesi olumlu çıkarsa bu adam ve 12 eylül tayfası, anayasal degi$iklikle yargılanabilecektir.
in$allah yarabbim.
sen de o lagım suları basmı$ hücreye kapatılan insanlar gibi aynı hücrelerde ruhunu teslim edersin umarım...
in$allah yarabbim.
sen de o lagım suları basmı$ hücreye kapatılan insanlar gibi aynı hücrelerde ruhunu teslim edersin umarım...
bagırsak kanaması gecirdigi icin hastaneye kaldırılmı$ olan zat. umarım $i$eye oturtmu$ oldugu solcu bir doktora denk gelir.
amin.
amin.
başındaki bu son badireyi atlatamayacağını düşünüyorum. hayırlısı. amin.
sanirim bu bagirsak kanamasindan da yirtacak kendisi. doktorlarin dedigine gore $uuru acik, sagligi hizla iyile$mekte;
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/12206352.asp?gid=229
oysa ambulansla hastaneye goturmeden once solunum yetmezliginden gidebilirmi$ kendisi. ulan bir patlayamadi mi o ambulansin tekerlegi falan.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/12206352.asp?gid=229
oysa ambulansla hastaneye goturmeden once solunum yetmezliginden gidebilirmi$ kendisi. ulan bir patlayamadi mi o ambulansin tekerlegi falan.
gatadan ambulans ucakla gelen iki doktor, kenan evrenin gataya kaldirilmasina karar vermi$ler ve yine ambulans ucakla kenan evren gatata goturulmu$. tedavisi gata da devam edecekmi$.
son dakika haberini veriyorum;
halen hayatta, ölmemi$. gene olmadi.
halen hayatta, ölmemi$. gene olmadi.
ece temelkuran enfes bir yazi yazmi$ kenan evren ile alakali. linkini vericem ama u$enip tiklayip okumazsiniz diye yaziyi aynen buraya copy paste edecegim extradan. umarim okursunuz.
---------------------------------------*--------------------------------------
helal eder misiniz?
ölülerin arkasından konuşulmayacağına dair genel kuralın gerekçesi nedir? nasıl bir ahlaki meseledir bizi ölüye saygı göstermek zorunda hissettiren? bugün, ölmek üzere olan ve hepimizin yakinen tanıdığı bir adam sebebiyle bu soru üzerine düşünüyorum. ölümün herkesi, bütün günahları yıkayabilen bir mertebe olmasının nedeni ne?
öyle sanıyorum ki yaşayanlar evrensel bir suçluluk duyuyorlar ölülerin karşısında. saygı göstermelerinin nedeni bu. hâlâ yaşıyor olmalarından dolayı kendilerini daha şanslı gördükleri için ölüleri, o ölüler ne günah işlemiş olurlarsa olsunlar affetmeye hazırlar.
sıranın kendilerine gelmemiş olmasından o kadar sevinçliler ki belki ölünün bütün meselelerini kapatmaya hazırlar.
‘acil şifalar’
radyoda genç bir kadın haberleri okurken “yoğun bakıma kaldırıldı” diyor. 20’li yaşlarında olmalı kız. cıvıl cıvıl bir sesi var. hiç düşünmeden, otomatik olarak ekliyor haberin sonuna:
“acil şifalar diliyoruz!”
niye? ben dilemiyorum. dilemeyen bir ülke dolusu, ölü ve diri insan var. ama kızın sesi dümdüz başka bir habere geçiyor, yine cıvıl cıvıl. bu yüzden de dilemiyorum şifa zaten.
çünkü bu ülkede, geçmişte ve şimdide, ne olup bittiğinden habersiz milyonlarca insan var, milyonlarca daha insan olacak. tıpkı radyodaki kız çocuğu gibi diktatörlere şifa dileyen çocuklar yaptılar bu ülkenin ölülerinden. daha akıllı çocuklarından daha aptal çocuklar yaptılar. işkencecileri kahraman; faşistleri ‘sevimli dedeler’ sanan çocuklar yarattılar.
akıttığı kadar!
dileyen dilesin, ben dilemem şifa. akıttığı kadar kanı aksın...
sonra da, eğer bu işin sonu ölümse, hiç tereddütsüz söylüyorum:
hakkımı da helal etmem! hakkını helal etmeyenlerin tarafında dururum.
şöyle olmalı. cenazesine gidilmeli. sevenlerine, ailesine saygılı bir biçimde içeri girilmeli, sessizce. yan yana durulmalı, saf tutmalı.
öylece durmalı ve bütün törenin olup geçmesini beklemeli. çünkü nihayet imam soracak:
“hakkınızı helal eder misiniz?”
cemaatin içinde bağırıp çağırmadan sesimizi çıkarmalı:
“helal etmiyorum”
hakkınızı helal eder misiniz?
“helal etmiyorum!”
hakkınızı helal eder misiniz?”
“helal etmiyorum!”
türkçe, kürtçe, ermenice...
sonra da kirli tarihin cenaze törenine hiç değilse üç kere ses vermiş olarak oradan çıkıp gitmeli. en azından bu. en azından... onca ölü dost, anne, baba, kardeş, evlat, kız çocuğu, oğlan çocuğu için... en azından bu. türkçe ve kürtçe. ermenice ve lazca... bu toprağın her dilinde “helal etmiyorum” demeli. neden mi?
üç kere!
çünkü eğer ölülerin karşısında suçluluk duyacaksanız yaşadığınız için, o ölü, bu ölü değil. onlar burada değilken hâlâ yaşadığınız için suçluluk duyduğunuz başka ölüler var, ölmemiş olması gereken çocuklar. durulacaksa onların karşısında terbiyeli durulmalı. ‘ölüye saygı’ diye bir sessizlik bastıracaksa onlar için susun. bari onlar için ‘şifa dileyenler’in, ‘hakkını helal edenler’in içine katılmayın.
bari bunu yapabilin.
ve eğer ölüp gitmiş arkadaşlarınıza, bu ülkenin yok edilmiş bir nesline, düşündüğü için kafası kesilen onca insana... yani bu memlekete birazcık saygınız, azıcık sevginiz varsa siz de hakkınızı helal etmezsiniz. etmemeli. hem de üç kere! onu üç kere helallik vermeden göndermelisiniz...
----------------------------------------*-------------------------------------
temelkuranin da dedigi gibi, 12 eylul acilarini ya$ami$ olanlar bile, o donemdeki acilardan bi haber cocuklar yeti$tirdiler ve bu cocuklarin kar$isina beyaz sacli sevimli bir dede gibi cikti kenan evren. oysa o bembeyaz saclarin koklerinde kan tohumlari vardi, hem de sevimli bir dede gibi kar$ilarina ciktigi genclerin ya$larindaki nice masum gencin kanlarinin tohumlari.
yazinin linkini de vereyim tam olsun;
http://tinyurl.com/mbh78c
---------------------------------------*--------------------------------------
helal eder misiniz?
ölülerin arkasından konuşulmayacağına dair genel kuralın gerekçesi nedir? nasıl bir ahlaki meseledir bizi ölüye saygı göstermek zorunda hissettiren? bugün, ölmek üzere olan ve hepimizin yakinen tanıdığı bir adam sebebiyle bu soru üzerine düşünüyorum. ölümün herkesi, bütün günahları yıkayabilen bir mertebe olmasının nedeni ne?
öyle sanıyorum ki yaşayanlar evrensel bir suçluluk duyuyorlar ölülerin karşısında. saygı göstermelerinin nedeni bu. hâlâ yaşıyor olmalarından dolayı kendilerini daha şanslı gördükleri için ölüleri, o ölüler ne günah işlemiş olurlarsa olsunlar affetmeye hazırlar.
sıranın kendilerine gelmemiş olmasından o kadar sevinçliler ki belki ölünün bütün meselelerini kapatmaya hazırlar.
‘acil şifalar’
radyoda genç bir kadın haberleri okurken “yoğun bakıma kaldırıldı” diyor. 20’li yaşlarında olmalı kız. cıvıl cıvıl bir sesi var. hiç düşünmeden, otomatik olarak ekliyor haberin sonuna:
“acil şifalar diliyoruz!”
niye? ben dilemiyorum. dilemeyen bir ülke dolusu, ölü ve diri insan var. ama kızın sesi dümdüz başka bir habere geçiyor, yine cıvıl cıvıl. bu yüzden de dilemiyorum şifa zaten.
çünkü bu ülkede, geçmişte ve şimdide, ne olup bittiğinden habersiz milyonlarca insan var, milyonlarca daha insan olacak. tıpkı radyodaki kız çocuğu gibi diktatörlere şifa dileyen çocuklar yaptılar bu ülkenin ölülerinden. daha akıllı çocuklarından daha aptal çocuklar yaptılar. işkencecileri kahraman; faşistleri ‘sevimli dedeler’ sanan çocuklar yarattılar.
akıttığı kadar!
dileyen dilesin, ben dilemem şifa. akıttığı kadar kanı aksın...
sonra da, eğer bu işin sonu ölümse, hiç tereddütsüz söylüyorum:
hakkımı da helal etmem! hakkını helal etmeyenlerin tarafında dururum.
şöyle olmalı. cenazesine gidilmeli. sevenlerine, ailesine saygılı bir biçimde içeri girilmeli, sessizce. yan yana durulmalı, saf tutmalı.
öylece durmalı ve bütün törenin olup geçmesini beklemeli. çünkü nihayet imam soracak:
“hakkınızı helal eder misiniz?”
cemaatin içinde bağırıp çağırmadan sesimizi çıkarmalı:
“helal etmiyorum”
hakkınızı helal eder misiniz?
“helal etmiyorum!”
hakkınızı helal eder misiniz?”
“helal etmiyorum!”
türkçe, kürtçe, ermenice...
sonra da kirli tarihin cenaze törenine hiç değilse üç kere ses vermiş olarak oradan çıkıp gitmeli. en azından bu. en azından... onca ölü dost, anne, baba, kardeş, evlat, kız çocuğu, oğlan çocuğu için... en azından bu. türkçe ve kürtçe. ermenice ve lazca... bu toprağın her dilinde “helal etmiyorum” demeli. neden mi?
üç kere!
çünkü eğer ölülerin karşısında suçluluk duyacaksanız yaşadığınız için, o ölü, bu ölü değil. onlar burada değilken hâlâ yaşadığınız için suçluluk duyduğunuz başka ölüler var, ölmemiş olması gereken çocuklar. durulacaksa onların karşısında terbiyeli durulmalı. ‘ölüye saygı’ diye bir sessizlik bastıracaksa onlar için susun. bari onlar için ‘şifa dileyenler’in, ‘hakkını helal edenler’in içine katılmayın.
bari bunu yapabilin.
ve eğer ölüp gitmiş arkadaşlarınıza, bu ülkenin yok edilmiş bir nesline, düşündüğü için kafası kesilen onca insana... yani bu memlekete birazcık saygınız, azıcık sevginiz varsa siz de hakkınızı helal etmezsiniz. etmemeli. hem de üç kere! onu üç kere helallik vermeden göndermelisiniz...
----------------------------------------*-------------------------------------
temelkuranin da dedigi gibi, 12 eylul acilarini ya$ami$ olanlar bile, o donemdeki acilardan bi haber cocuklar yeti$tirdiler ve bu cocuklarin kar$isina beyaz sacli sevimli bir dede gibi cikti kenan evren. oysa o bembeyaz saclarin koklerinde kan tohumlari vardi, hem de sevimli bir dede gibi kar$ilarina ciktigi genclerin ya$larindaki nice masum gencin kanlarinin tohumlari.
yazinin linkini de vereyim tam olsun;
http://tinyurl.com/mbh78c
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?