amerika birlesik devletleri kuzey amerika kitasinda yeralan, elli eyaletten olusan bir federasyondur. komsulari, kuzeyde kanada ve guneyde meksika’dir. resmi kurulus tarihi 4 temmuz 1776’dir. bagimsizligini ingiltere ile savasarak kazandi.
daha somurge iken sistematik kizilderili soykirimiyla baslayarak...
bagimsizliktan sonra
1898’de meksika’yi isgal etti.
ayni yil (1898) kuba’ya girdi.
1899 da filipinler i
1921 yilinda nikaragua’yi isgal etti. ulusal muhafizlar adli ve
basini somoza’nin cektigi teror orgutunu kurdu. anti-emperyalist
direnisin basini ceken sandino ve 300 kisiyi katletti. 40 yildan
fazla surecek bir teror devrini baslatti. sabotaj ve suikastlar
duzenledi.
1945’te japonya’nin hirosima ve nagazaki kentlerine atom bombasi
atarak bir anda 250 bin kisiyi vahsice oldurdu.
1950-53 yillari arasinda yuzbinlerce yurtsever koreliyi katletti.
1954’te binlerce guetamalaliyi oldurdu.
1955’te endonezya, laos ve kambocya’da cok sayida cia operasyonu duzenledi.
1956-59 yillari arasinda kubada 60.000 kisiyi, abd’li danismanlarin ve batista’nin birlikte yuruttugu operasyonlarda katletti.
1961’de kuba’ya karsi domuzlar korfezi cikartmasini orgutledi.
1965’te isbirlikci suharto, 1 milyon komunist ve ilerici endonezyaliyi katletti.
ayni yil dominik’e parasutculerini indirdi ve 10 bin dominikliyi katletti.
1975’te vietnam’dan kovuldugunda arkasinda milyonlarca olu ve sakat birakti. abd’nin vietnam’da halkin uzerine attigi 638 bin ton bomba, ii.dunya savasi sirasinda avrupa ve afrika’ya atilan toplam bombalarin yarisidir. kisi basina asagi yukari 5 bomba atildigi soylenmektedir. milyonlarca insan stratejik koylere surulmus, onbinlerce kadinin irzina gecilmis, yuzbinlerce insan sakat birakilmistir, milyonlarca insan iskenceden gecirilmistir.
1970-75 yillari arasinda kambocya ve laos’ta 1 milyon insani katletti
1973’te sili’de cia’nin duzenledigi darbe ile 30 bin kisi katledildi.
arjantin’de fasist generallerle yaptigi isbirligi sonucu 30 bin kisi kaybedildi.
1983’te lubnan’a mudahale etti. 14 bin deniz piyadesinin katildigi operasyonda binlerce ilerici yurtsever lubnanli katledildi.
ayni yil lubnan’a ikinci bir mudahalede bulundu. akdenizde eskiyalik yapan amerikan 6, filosuna ait savas gemileri lubnan’a gunlerce bomba yagdirdi.
yine ayni yil grenada’yi isgal etti. yuzlerce ilerici ve yurtsever katledildi.
1986’da uluslararasi haydutluk ornegi sergileyerek libya’yi bombaladi, bine yakin sivili katletti. ulkeye ambargo uygulayarak deniz ablukasina basvurdu.
1989’da panama’ya asker cikartti ve 5 bin panamaliyi oldurdu.
1991’de irak’in kuveyt’e girisini bahane ederek diger emperyalist gucleri de ardina takarak irak halkina karsi bomba yagdirdi. 100 binin uzerinde insani katlettigi bu vahseti iletisim kanallariyla tum dunyaya resmen izlettirdi. abd ucaklari irak halkinin uzerinde 12 bin sorti yaptilar.
somali’deki durumu bahane ederek yine diger emperyalist gucleri de pesine takarak ulkeyi isgale giristi.
iran’a karsi baslattigi ambargoyu yillardir surduruyor.
latin amerika’da abd’nin bulasmadigi savas, katliam, insan haklari ihlali yok gibidir. nikaragua’dan kacan iskenceci, halk dusmani kontralari ozgurluk savascilari adi altinda honduras’ta uslendirdi ve silahlandirarak nikaragua halkinin ustune saldirtti. bircok latin amerika ulkesinde de ulusal muhafizlar adi altinda olum mangalari’ni orgutledi, egitti, finanse etti, silahlandirdi ve halkin uzerine saldirtti.
sadece 1946-1975 yillari arasinda tam 215 kez askeri gucune basvurmustur. ayni yillarda insanliga 19 kez nukleer silah kullanma tehdidini savurmustur.
bence bu kadar guce sahip olan hersey aynini yapardi.
50 adet eyaleti vardir.
alabama
alaska
arizona
arkansas
bati virginia
colorado
columbia
connecticut
delaware
florida
georgia
guney carolina
guney dakota
hawai
idaho
illionis
indiana
iowa
california
kansas
kentucky
kuzey carolina
kuzey dakota
louisiana
maine
maryland
massachusetts
michigan
minnesota
mississipi
missouri
montana
nevada
new hampshire
new jersey
new mexico
new york
ohio
oklahoma
oregon
pennsylvania
rhode island
tennessee
texas
utah
vermont
virginia
washington dc
wisconsin
wyoming
nufusa gore en buyuk 20 abd sehri (sehir sinirlari icinde - 2000 yili):
new york city, new york - 8,008,278
los angeles, california - 3,694,820
chicago, illinois - 2,896,016
houston, texas - 1,953,631
philadelphia, pennsylvania - 1,517,550
phoenix, arizona - 1,321,045
san diego, california - 1,223,400
dallas, texas - 1,188,580
san antonio, texas - 1,144,646
detroit, michigan - 951,270
san jose, california - 894,943
indianapolis, indiana - 791,926
san francisco, california - 776,733
jacksonville, florida - 735,617
columbus, ohio - 711,470
louisville, kentucky - 693,604
austin, texas - 656,562
baltimore, maryland - 651,154
memphis, tennessee - 650,100
milwaukee, wisconsin - 596,974
amerika birleşik devletleri
dünyanın jandarması.
kuzey ırak sınırında f 16 jetleri ve skorsky helikopterleriyle sınır boyunca tsk hareketlenmelerini gözleyen müttefik ülke.
ayakta kalmasını sağlayan en büyük etkeni unutarak bok attığımız özgürlükler ülkesi bir kez olsun gidip görmediğimiz ama çamur atmaktan da çekinmediğimiz üst sınıf yaşam standartlarına sahip demokrasi ülkesi.. küçük politik hatalarla tüm dünyanın amına koymasının onu çirkinleştirmeyeceğini küçücük beyinlerimizle farkedemediğimiz cennet.
"amerikada doğan her bir çocuk afrikada doğan 30 tane çocuğun ölmesine sebep oluyor."
(bkz: cennet)
(bkz: cehennem)
(bkz: insan hakları)
(bkz: dahili ve harici bedhahlar)
(bkz: kendi götünün keyfine diğer götleri umursamayan yaşam formları)
(bkz: interneti amerikalılar buldu yalanı)
(bkz: amerika aşığı züppeler)
"amerikada doğan her bir çocuk afrikada doğan 30 tane çocuğun ölmesine sebep oluyor."
(bkz: cennet)
(bkz: cehennem)
(bkz: insan hakları)
(bkz: dahili ve harici bedhahlar)
(bkz: kendi götünün keyfine diğer götleri umursamayan yaşam formları)
(bkz: interneti amerikalılar buldu yalanı)
(bkz: amerika aşığı züppeler)
kendi vatandaşı için dünyayı yakabilecek "insan hakları savunucusu" olan ülke
sistematik olarak once yeni silahlar kesfedip, sonra eski silahlariyla dunyadaki kucuk ulkeleri silahlandiran, daha sonra silahlandiklari ve dunya barisini tehdit ettikleri gerekcesiyle o ulkelere savas acip yeni nesil silahlarini test eden ulke.
sesimizi bu adamlara karsi ne zaman yukseltsek bir rastlanti sonucu hep ucagimiz, yada helikopterimiz dusuyor.
amerika birlesik devletleri kuzey amerika kitasinda yeralan, elli eyaletten olusan bir federe devlettir. komsulari, kuzeyde kanada ve guneyde meksikadir. resmi kurulus tarihi 4 temmuz 1776dir.
amerika birlesik devletleri; doguda atlas okyanusundan batida buyuk okyanus a kadar 4.500 km genisligindedir. kuzey sinirini kanada, guneyini ise meksika korfezi cevirmektedir. alaska ve hawai yi de icine alan abd nin 9 milyon kilometrekareden fazla yuzolcumu vardir. alaska, kanada nin kuzeybatisindadir. hawai ise, buyuk okyanusda olup, kita uzerindeki abd nden 3.200 kilometre uzakliktadir. alaska 50 eyaletin icinde yuzolcumu en fazla olanidir. ulkenin guney tarafinda bulunan teksas ikinci gelmektedir.
kurulusu
amerikanin 1492de kesfinden sonra ispanyollar, portekizliler, fransizlar ve ingilizler, bu kitada toprak sahibi oldular. ingilizler, amerikadaki topraklarini genislettikten sonra ingiltere basta olmak uzere cesitli ulkelerden gocmenler alip buralara yerlestirerek koloniler kurdu. 18. yuzyil ortalarinda, bu kolonilerin sayisi 13e yukseldi ve bu sekilde koloniler, abdnin temelini olusturdu.
ingilizlere bagli olan koloniler, ingiliz kralinin tayin ettigi bir vali tarafindan yonetiliyor ve bir de meclisleri bulunuyordu. amerikada yasayan bu insanlarin, ingilterenin ozgur vatandaslarindan bir farki yoktu. 1756-1763 yillari arasinda ingilterenin avusturya, fransa ve rusya ittifakiyla yaptigi savaslar (yedi yil savaslari), ingiliz maliyesinin bozulmasina neden olmustur.
ingilterenin mali durumunu iyilestirmek amaciyla yeni vergiler koymasi, amerikadaki kolonilerin tepkisiyle karsilasti. 1774te toplanan 1. philadelphia kongresinde ingiltere ile savasa karar verildi. 2. philadelphia kongresinde (1776) 13 somurge, bagimsizliklarini ilan etti. daha sonra bu kongre sirasinda thomas jefferson tarafindan kaleme alinan amerikan bagimsizlik bildirisi ve insanlar haklari bildirisi kabul edilerek onaylandi. ilk bildiride ingiltere’nin kuzey amerika’da uyguladigi somurge politikasi kinanmis ve amerikalilarin bagimsiz bir devlet kurma haklari savunulmustur.
george washington komutasindaki koloni gucleri tarafindan yenilgiye ugratilan ingiltere geri cekilmis ve 1783 yilinda imzalanan versailles baris antlasmasiyla 13 koloninin bagimsizligini kabul etmistir. bagimsizliklarini ilan eden koloniler, dahili islerinde serbest olmak sartiyla 1787 yilinda abd’yi (amerika birlesik devletleri) kurmuslardir.
fiziki yapi
amerika birlesik devletlerinin topraklari birbirinden farkli bes bolgeye ayrilir: atlas okyanusu kiyisindaki ovalar, appalachian daglari, icteki genis duzlukler, batidaki duzlukler, pasifik okyanusu kiyi siradaglari ve bunlarla deniz arasinda kalan dar serit.
atlas okyanusu kiyisindaki ovalarin denizden yuksekligi oldukca fazladir. guneye dogru gidildikce genisleyen bu ovalar nufus bakimindan cok kalabaliktir.
ovalar: ic ova, bolgenin tarima elverisli ve tarimin yapildigi en buyuk bolgedir. appalachian yaylasindan kayalik daglara kadar uzanan bu bolgede dunyanin en buyuk ciftlikleri bulunur. yalniz eskiden buzlarla kapli olan ovanin kuzeyi tarima elverisli olmadigindan pek tarim yapilmaz. ovada superior golu kiyisindaki ozok yaylasi, guney missouri deki ova, hito yaylalari gibi yaylalara da rastlanir. burada butun sulari kollari ile toplayan mississippi nehri bolgenin en buyuk hayat kaynagidir.
yaylalar: batidaki duzlukler, yaylalar cok dagliktir. yukseklikler yer yer 4000 metreyi gecer. bu daglar appalachian daglarindan kopmuslardir. bati okyanus kiyilarindaki kiyi daglarina kadar uzanirlar. daglarin kuzeyinde kalan bolge ise, amerika nin en kurak yeridir. yer yer tam bir col gorunumundedirler.
daglar: pasifik okyanusu sira daglari amerika nin bati kiyisi boyunca guneye dogru uzanir. daglar kiyiya sarp olarak inerler. bu sebepten ovalar cok dardir. nufus buralarda fazladir. dogudaki kiyi ovasindan sonra en fazla nufus bu bolgededir. bolgedeki sacramento ve san-jook in irmaklarinin akdigi vadiler, hem yerlesim hem de verim bakimindan cok onemli yerlerdir.
appalachian daglari, zamanla pekcok degisiklige ugramistir. yer yer yayla gorunumundedirler. buyuk bir kismi tarima elverisli degildir. sehirler daha ziyade komur ve petrol olan bolgelerde toplanmistir. guneyde, florida dan meksika ya kadar uzanan, tarim bakimindan cok zengin bir ova vardir.
iklim
abdde cok degisik iklimler gorulur. dogu ve bati kiyilarindaki siradaglar, okyanuslarin ic kisimlarin iklimine tesir etmesini onlediklerinden, bu kiyi seritleri haric butun ulkede kara iklimi hakimdir.
orta kisimlar cok yuksek oldugundan, mevsimler arasinda pek fazla sicaklik farki yoktur. appalachian daglari muhim bir engel meydana getirmezler. yaz mevsiminde orta bolgelere alcak basinc hakim olmasina ragmen, okyanustan gelen nemli hava appalachianlar tarafindan engellenmedigi icin orta bolgeler yaz mevsiminde bol bol yagis alirlar. bati taraflarinda ise yagis daha azdir.
atlantik okyanusuna kiyi olan seridin guney kismi nisbeten yagisli ve iliman olmasina ragmen, kuzeyi daha serin olup kislari pek siddetli gecer.
meksika korfezine bakan guney kisim acik ve duz oldugundan bu kisimlarda tropikal iklim hakimdir. burada yazlar sicak, kislar ise ilimandir. her mevsimde bol yagis gorulur. alaska kiyi seridi, denizden etkilenen bir iklime sahip olmasina ragmen, ic kisimlarinda cok siddetli soguklar gorulur.
tabii kaynaklar
su: amerika nin gelismesinde suyun cok buyuk rolu olmustur. batidaki colluk bolgeler disinda, ulkenin her tarafinda bol tatli su vardir. mississippi, ohia, hudson ve colorado gibi buyuk nehirler binlerce kilometrelik tarim alani olan verimli vadileri sularlar. daha ilk gunlerde iyi isleyen bir tarim sisteminin kurulmasi, endustrinin gelismesi hep bol su kaynaklari ile mumkun olmustur.
bugun sehirlerde gunluk ihtiyac icin harcanan su, ciftcilerin tarlalarini sulamakta kullandiklari suyun % 63 u, endustride kullanilan tatli suyun % 93 u ve elektrik uretimi icin kullanilan suyun hemen hemen hepsi amerika nin nehir ve irmaklarindan saglanir. ilk zamanlarda insan ve ticari esya tasimaciliginda onemli yeri olan nehirlerin bugun de yuk tasimada onemli yeri vardir.
ormanlar: abd topraklarinin yaklasik ucte biri ormanliktir. bunun 240 milyon hektardan fazlasi ticari nitelikte olup basta kereste, recineler ve diger urunler ulkenin en buyuk endustri kaynaklaridir. orman urunleri cok yaygin olarak kullanilir.
birlesik devletler ormanlarinin yaklasik 91 milyon hektari, kanun geregince, halkin faydalanmasi icin milli orman olarak ayrilmistir. korunan bu ormanlar amerikalilara genis tatil alanlari sagladigi gibi akar sular icin gerekli su bolumu cizgisi ve yabani hayvanlar icin de barinak olur.
maden ve mineraller: abd kendi temel endustrisi icin gerekli metal ve mineral bakimindan cok zengindir. ulke kendi celik fabrikalari icin yilda 80 milyon tondan fazla demir uretir. celik, diger 200.000 kadar urunun yapimi icin gereklidir. demir cevherinin dortte ucu, buyuk gollerden superior golu bolgesinden cikar. her ne kadar derecesi yuksek cevherin buyuk bir kismi kullanilmis bulunuyorsa da daha yuzyillarca yetecek kadar dusuk demir cevheri vardir.
amerika nin baslica tabii kaynaklarindan ikincisi komurdur ve bol mikdarda bulunmaktadir. yuzlerce yil yetecek genis rezervleri vardir. komurun buyuk bir kismi elektrik uretimi icin kullanilir ve ulkenin elektrik enerjisinin yarisi bu sekilde elde edilir. plastik ve diger sentetik maddelerin imali yaninda kimya endustrisinde de cok mikdarda komur kullanilir.
birlesik devletlerdeki petrol kuyularindan yilda 3.200.000.000 varilden fazla petrol cikarilir. gaz ve benzin gibi petrol urunlerinin uretimi, islenmesi ve pazarlanmasi amerika nin en buyuk endustrilerinden biridir.
ulkede enerjinin %33ten fazlasini, dogal olarak elde edilen veya komurden cikarilan havagazi saglar. dogal gaz, evleri isitmak ve endustride kullanilmak uzere buyuk borularla gaz alanindan binlerce kilometre uzakliktaki sehir ve kasabalara tasinir.
amerika da buyuk olcude cikarilan oteki maden ve mineraller arasinda cinko, bakir, gumus ve sun i gubre uretiminde kullanilan fosfat vardir.
siyasi hayat
yonetim bicimi: amerika birlesik devletleri 50 eyaletten meydana gelen bir federal birliktir. ulusal hukumetin merkezi, district of colombiadir. anayasa, ulusal hukumetin bunyesinin ana hatlarini tesbit eder. yetkileri ile faaliyetlerini belirtir. kendine has anayasa ve yetkilere sahip olan her eyalet de oteki islerden sorumludur. her eyalet; yonetim bakimindan sehir, kasaba, nahiye ve koylere ayrilmistir. her eyaletin secimle gelmis kendi hukumetleri vardir.
hukumet: amerikada hukumet, halk hukumetidir; halk tarafindan kurulur. kongre uyleri, baskan, eyalet yetkilileri, kasaba ve sehirleri yonetenler halk tarafindan secilir. hakimler de, dogrudan dogruya halk tarafindan secilir veya secilmis yetkililer tarafindan tayin edilir. kamu gorevlileri, gorevlerini iyi yapmadiklari veya kanunlari ciddi bir sekilde ihlal ettiklerinde gorevden uzaklastirilabilirler.
anayasa, kisilerin hak ve hurriyetlerini teminat altina almaktadir. bu hak ve hurriyetler, 1791 de anayasaya eklenen ve insan haklari beyannamesi adi verilen ilk on degisiklikte belirtilmektedir.
anayasa, hukumetin yetkilerini uce ayirmistir: basinda baskan olan yurutme, senato ve temsilciler meclisi olmak uzere kongrenin her iki kanadini ihtiva eden yasama ve basta yuksek mahkeme olmak uzere yargi. anayasa, her birinin yetkisini sinirlamakta ve birinin gereginden fazla yetki sahibi olmasini engellemektedir.
eyalet hukumetlerinde de, sistem, federal hukumet sisteminin hemen hemen aynidir.
her eyalette yurutme kuvvetinin basinda bir vali vardir. eyalet hukumetleri duzeni koruma, cocuk ve genclerin egitimi, yol insaati gibi islere bakar. federal hukumet, milli ve milletlerarasi ve birden fazla eyaleti ilgilendiren meselelerle ugrasir. vatandaslarin gunluk hayatini etkileyen kanunlar, sehir ve kasabalardaki polis teskilati tarafindan uygulanir. fbi diye bilinen federal sorusturma burosu; eyalet sinirlarini gecen suclulari, federal kanunlara aykiri hareket edenleri arastirir ve takib eder.
federal hukumet: abd baskani, genel secimle dort yillik bir sure icin secilir. secilen baskan, surenin sonunda bir devre daha secilebilir. baskanin amerika da dogmus ve yasinin en az otuz bes olmasi gerekir. yilda 200.000 dolar uzerinde maas ve ilaveten masraflari icin de 50.000 dolar alir; fakat bunlarin toplami uzerinden gelir vergisi oder. ayrica seyahat ve misafir agirlama masrafi olarak vergiye tabi olmayan 100.000 dolar alir.
baskan, kongre tarafindan onaylanmis bir kanun tasarisini veto eder veya bunu imzalamayi reddederse; kongre nin her iki kanadi tarafindan ucte iki oyla alinan bir karar bu vetoyu hukumsuz kilar ve tasari kanunlasir. baskan; federal hakimleri, buyukelcileri, yuzlerce hukumet yetkilisini tayin eder. baskanin olumu, istifa etmesi veya kalici olarak sakatlanmasi halinde gorevi secime kadar baskan yardimcisi yurutur.
birlesik amerika anayasasi uyarinca, gorev suresi tamamlanmamis bir baskan, ancak gorevi kotuye kullandigi iddiasinin, yeterli delile dayanilarak, temsilciler meclisinde uyelerin ucte iki cogunlugunun tasdik etmesi ile gorevden alinabilir. bugune kadar yalniz bir amerikan baskani gorevi kotuye kullanmakla suclanmistir. o da 1868 de muhakeme edilerek beraat eden andrew jackson dir. ancak 1974 te baskan richard nixon dahil, yuksek makamda bircok yetkilinin karistigi secim kampanyasinda kanundisi para toplama olayi mahkemeye intikal etti. watergate olarak adlandirilan bu olayda nixon, mahkemeye cikmadan istifa etti ve yerine gerard ford gecti.
yasama kolu olan kongre; senato ve temsilciler meclisi nden meydana gelir. senatorler 6 yil, temsilciler meclisi uyeleri ise iki yil icin secilirler. senator ve temsilciler aday olmak istedikleri surece tekrar secilebilirler.
elli eyaletin her biri, kongre ye iki senator gonderir. senatonun ucte biri, her iki yilda bir secilir. senator secilmek icin adayin otuz yasini doldurmasi ve secilmesinden en az dokuz yil once amerikan vatandasi olmus bulunmasi sarttir.
temsilciler meclisinin 435 uyesi vardir. her eyalet, kendi nufus oranina gore belli sayida uyeye sahiptir. eyaletler asagi-yukari esit nufuslu secim bolgelerine ayrilir ve her bolgenin secmenleri kongre ye bir temsilci uye secerler. bir uyenin en az yirmi bes yasinda ve en az yedi yillik amerikan vatandasi olmasi gerekir.
bir tasarinin kanun olabilmesi icin hem senato hem de temsilciler meclisi tarafindan tasdik edilmesi gerekir.
dis siyaset: ulkenin kurulusundan beri dis siyasetin yonetiminde baslica soz sahibi baskan olmustur. bununla birlikte, yetkileri sinirsiz degildir. giristigi taahhutlerin kongre tarafindan tasdik edilmesi gerekir.
amerika, birlesmis milletlerin anayasasi uyarinca kurulan kuzey atlantik anlasmasi teskilati ( nato), amerika devletleri teskilati (oas) gibi bolge savunma gruplarina ve baris ile gelismeyi destekleyen diger kuruluslara da katilmistir.
amerika2nin yonetimindeki topraklar: karaipler denizinde 9000 kilometrekarelik bir ada olan porto riko, amerika birlesik devletlerine baglidir. 3.410.000 nufusu abd vatandasidir. valilerini ve yasama meclislerini kendileri secerler.
yine karaipler denizindeki virgin adalari 1917 yilinda danimarkadan satin alinmistir. adanin yuz bin nufusu abd vatandasi olup, valilerini ve tek yasama organi olan senatoyu kendileri secerler. virgin adalarinda 346 kilometkare yer tutan elli kucuk ada vardir.
panama da; kanalin iki tarafinda sekiz kilometre uzunlugunda bir kara seridi olan panama kanali bolgesi, iki ulke arasindaki antlasmalar uyarinca, 1904ten 1978e kadar amerikanin kontrolu altindaydi. 1978de iki ulkenin liderleri bolgenin %65ini 31 aralik 1989da ve geri kalan kismini da 2000 yilinda panamanin kontrolune veren yeni bir antlasma imzaladilar. birlesik devletlerin kanalin savunmasi ve isletilmesindeki sorumlulugu da bu tarihte panamaya devredilmistir.
eyaletleri
alabama, alaska, arizona, arkansas, california, colorado, connecticut, delaware, florida, georgia, hawaii, idaho, illinois, indiana, iowa, kansas, kentucky, louisiana, maine, maryland, massachusetts, michigan, minnesota, mississippi, missouri, montana, nebraska, nevada, new hampshire, new jersey, new mexico, new york, north carolina, north dakota, ohio, oklahoma, oregon, pennsylvania, rhode island, south carolina, south dakota, tennessee, texas, utah, vermont, virginia, washington, west virginia, wisconsin, wyoming.
nufusa gore en buyuk 20 abd sehri
(sehir sinirlari icinde - 2000 yili):
1. new york city, new york - 8,008,278
2. los angeles, california - 3,694,820
3. chicago, illinois - 2,896,016
4. houston, texas - 1,953,631
5. philadelphia, pennsylvania - 1,517,550
6. phoenix, arizona - 1,321,045
7. san diego, california - 1,223,400
8. dallas, texas - 1,188,580
9. san antonio, texas - 1,144,646
10. detroit, michigan - 951,270
11. san jose, california - 894,943
12. indianapolis, indiana - 791,926
13. san francisco, california - 776,733
14. jacksonville, florida - 735,617
15. columbus, ohio - 711,470
16. louisville, kentucky - 693,604
17. austin, texas - 656,562
18. baltimore, maryland - 651,154
19. memphis, tennessee - 650,100
20. milwaukee, wisconsin - 596,974
ırak a demokrasi götürdüklerinde oluşan kargaşada binlerce yıllık kültürün yağmalanmasına gözlerini kapatmış, mamafih yağmalanma sırası petrol bakanlığının sarayına gelince "hoop hemşerim ağır ol bakalım" demiş olan topluluktur. ne acı.
pkkya finansal desteğin serbest olduğu ülke.
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/5523455.asp?m=1&gid=112&srid=3428&oid=4
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/5523455.asp?m=1&gid=112&srid=3428&oid=4
lise çağındaki hemen her gencin gerek fastfood restoranlarında, gerek butik’vari yerlerde çalıştığı ülkedir. ancak şu anki ekonomik kriz yüzünden gençler bile iş bulamaz çünkü asıl işlerinden çıkartılan yetişkinler bu tür yerlerde işe girmeye başlamışlardır, gençlerin önlerini kesmektedirler. ama suç kimsenin değildir bence, suç sistemin suçudur.
üniversite orta ve alt sınıf kişiler için gerçekleştirilmesi pek kolay olmayan bir hayaldir, ya da "dandik" olarak nitelenrilebilen 2 yıllık üniversitelere giderler, hemşire, kuaför, teknik eleman vs olurlar . aynı zamanda mühendis sayısı çok azdır, doktorluk önemli bir mevkidir vb. ama hemen herkesin müstakil evi vardır, bahçeli falan. büyük/küçük, orası değişir.
apartmanda yaşayanlar hakikaten fakir kimselerdir, bu kimseler genelde kendi çamaşırlarını bile kendileri yıkayamaz, özel mülkiyetlerdeki çamaşırhanelere giderler, demir paralarla çalışan çamaşır makinelerini kullanırlar.
çoğu aileler oldukça pistir. temizlik yapmazlar, yani yaparlar ama, bir türk evinin temizlendiği gibi temizlenmez bu insanların evleri.
yerleşim merkezleri, bizdekinin aksine, büyük şehirlere nazaran etrafında kurulmuş köy ve kasabalarda yaygındır. ancak buradaki köy ve kasabalar yine bizimkilere benzemez.
zıkkım tekelcilik yüzünden böyle yerlerde genelde bir manav bile yoktur, hatta geneli boşverin, hiç yoktur. wallmart, wallgreens, target ve niceleri gibi süpermarketler vardır. hepsi aynı şeyleri aynı fiyata satar ama aralarında inanılmaz bir rekabet vardır; bazı kimseler katiyen birinden birine gitmeyebilir, sebepleri yeterli açıklamalara sahip değildir . tüketim konusunda çıldırmışlardır adeta. eczaneler bile süpermarketlerin içindedir. doktora gitmek çok pahalı olduğu için yine süpermaketteki hemşirelere giderler, orada kontrollerini yaptırtıp marketin eczanesine ilaç siparişi verirler, 15 dakika kadar bir süre alışveriş yapıp ilacı almak üzere sağlık bölümüne geri dönerler. hemşire kontrolü illinois eyaletinde genelde 45-50 dolar arasıdır. doktor kontrolleri 300 doları bulabilir, ameliyatlar acayip pahalıdır.
kasabalar bizim şehir merkezinin etrafında kurulmuş ilçeler gibidir; bunlar büyük şehrlerin çevresindesindedirler genelde ve kimileri çok zengin, kimileri oldukça fakirdir. üstelik toplu taşıma denen kavram büyük şehirler hariç neredeyse yok gibidir, sadece kasabadan kasabaya tren sistemi vardır, o da her yer için geçerli değildir.
insanların bu yüzden arabaya ihtiyaçları vardır, ve yine bu yüzden araba kullanma yaşı 16tır. 15 yaşına giren bir çocuk, lisede araba sürmeyi öğrenmeye başlar, 1 yıl boyunca yanında bir yetişkin olması suretiyle sürer, 16sına geldi mi ehliyetini alır ve legal olarak trafiğe çıkabilir.
aynı zamanda işe giden bu lise çocuğu, genelde benzininden, tamirinden ya da başka akla gelen her şeyinden kendi sorumludur. telefon faturasını eğer ailesinden biri karşılıyorsa, "şanslı" denir bu kimseye, çoğunlukla. milyon dolarlar kazanmak kolaydır bir bakıma, kapitalizm ince ayarlar gerektirir, bunu anlayabilecek kapasitedeyse bir insan -ki bu insan genelde eyalet üniversitesi mezunudur-, bolluk içine yaşar, çocuğu da bu sıkıntıları çekmez.
taze yemek pişirenlerin sayısı da azdır. hemen herkes donuk yemek alır bunu çözdürür, kızartır-fırınlar ve yer. çok fenadır beslenme alışkanlıkları.
hepimizin de bildiği gibi, kendi rekor kitapları olan guinness rekorlarına dünyanın en şişman popülasyonuna sahip ülke olarak imza atmışlardır. durum ironiktir.
1920-30lardan beri vardır bu fastfoot restoranlarının çoğu.
kitap gazete okuyan azınlığa gelirsek, doğru düzgün okuyan, yani popüler kültürün haricinde (de) okuyan kitle ancak %2 lik bir orandır . öğretmenler dahi doğru düzgün tarih , felsefe bilmez, bilen antik çağ felsefesi bilir, sosyoloji ya da psikoloji öğretmenleri daha fazlasını bilir ama sadece bilirler, yorumlayamazlar , ve okullarda da ağırlıklı olarak bu felsefe öğretilir, o da sosyoloji derslerinde. yani, mesela bir edebiyat hocasına gidip tarih, felsefe tartışamazsınız. bir de felsefe dersi yoktur çoğu okullarda.
üstelik lise, hatta ortaokulda ot oldukça yaygındır. hatta öyle ki, ot bulmak alkol bulmaktan daha kolaydır. okulda bile bir kimseden alınabilirken, süpermarketlerde 40 yaşında görünmeyene kimlik sorarlar içki satışı esnasında, özellikle bazı yerlerde zorunludur. içki içme yaşı 21dir.
devlet okulları anormal kalabalıktır, misal illinois eyaletindeki oswego high school 2500 kişiliktir ve bu rakam her yıl artmaktadır. bu nedenden ötürü her yıl okula ekleme yaparlar.
her öğrenci kendi derlserini kendi seçer, bir dersi spesifik bir yıl içinde almak zorunda değildirler bizdeki gibi. yani kimya dersi alınmak zorundadır mesela ama bunu öğrenci dilerse 9. sınıfta dilerse 12. sınıfta alır, kendine kalmıştır, mezun olması için gereken şey o dersin alınmış olmasıdır bir şekilde.
üstelik dersler acayip kolaydır. ders çalışma üşengeçliğim yüzünden matematiğim hep 1-2 arasında gezer dururdu türkiye’de, ancak burada kitabın kapağını açmamama rağmen 90-100 arası gezinmektedir.
not sistemi a-,a,a+,b-,b,b+,c-,c,c+,d-,d,d+ ve f şeklindedir.
f kalır, diğerleri geçer. sınıfta kalınmaz, kalmak için sene içinde alınan bütün 8 dersin f olması gerekir. blok sistemli okullarda, geçer not alan ders geçer, alamayan ders sonraki sene ya da dönem tekrar okunur . ayrıca dersler genelde 1 2 3 4 olarak gider. yani, 9. sınıfta alınan ingilizce dersi english 1 dır. ikinci döneme bu ders eğer geçmişse english 2 olur ve bu böyle gider. ancak bazı eyaletlerde 8. sınıfta lise 1 konuları görebilen öğrenciler de vardır, bunlar genelde honor class alan kişilerdir.
gpa denen bir şey vardır, üniversiteler için önemlidir bu. dönem içinde karnelerdeki notların ortalaması alınır ve 4 üzerinden hesaplanır. 4.00 alan bir öğrencinin bütün notları 100 demektir. ancak bazı durumlarda bu 4ten yukarı da çıkabilir, sebebi ekstra kredi sahibi olmasıdır.
eğitim sistemi, yasalar vs eyaletten eyalete değişir. her eyaletin kendi yönetimi ve yönetim biçimi vardır. misal; minnesota da 18 yaşından küçükler gece 12de evde olmak zorundadırlar ancak illinois da böyle bir şey yoktur . ya da kentucky de arka koltukta kemer bağlamak zorunluyken illinois da böyle bir zorunluluk söz konusu değildir . ya da illinois da okulların bir çoğunda spor dersi almak zorunluyken pek çok eyalette böyle bir yönerge verilememiştir. eğitim sisteminin zorluğu da eyaletten eyalete değişir. kentucky en kolay 2. eyalettir, güneydeki eyaletler genelde kuzeye göre daha cahil kitlelere sahiptir.
üstelik demokrasi anlayışları çok saçmadır. isteyen herkes seçim günü oy verir, her eyalette verilen oylar toplanır, çoğunluk kiminse eyaleti o alır ve toplamda hangi aday daha fazla eyaleti aldıysa seçimleri o kazanır. mesela obama kuzeydeki eyaletleri, mccain de güneydeki eyaletleri almıştır geçtiğimiz seçimlerde ancak obamanın aldığı eyaletler daha fazla olduğu için o kazanmıştır seçimleri.
bu bana göre haksız bir demokrasidir. bir önceki seçimlerde, bush aynı sebeple kazanmıştır, yani daha fazla eyalet almıştır ancak oy oranına, ülke çapında bakıldığında bushun rakibinin daha fazla oy aldığı görülür.
eyaletin kime oy verdiğinin kararını sağlayan en büyük etken, o eyaletteki büyük şehir(ler)dir. kasabalarda genelde binlerce insan yaşarken büyük şehirlerde bu sayı milyonları bulur. obama mesela chicago’lu olduğundan, bütün chicago neredeyse ona vermiştir, ve illinois un obama tarafında olmasına çok büyük katkı sağlamıştır.
insanları, obama’yı solcu, mccain’i sağcı olarak nitelendirirler. ancak hataları vardır ve bu hata beni çileden çıkarır.
amerika, seçimlerden önce de obamadan korkmaktaydı, kimi medya araçlarının söylediğine göre; yani obama ile birlikte amerikanın solcu bir ülke olacağı konusunda endişeler vardı, fakat obama solcu değildir, aşırı sağın solu; sosyal liberaldir, ve ülkeyi de o yöne çekmektedir. zaten amerika gibi bir ülkenin tek bir başkanla pat diye sola geçmesi kadar ütopik başka bir şey olamaz, acayip saçmadır.
şimdiye kadar yaptığı en büyük girişimlerden biri, vergi oranını orta ve alt sınıflarda düşürüp, üst sınıflarda yükseltmesi olmuştur, bir nevi robin hoodculuk yani. bunu ekonomiyi düzeltmek için yaptığını ileri sürer kendisi, ancak bana kalırsa genel olarak yaptıkları bir takım şeyleri değiştirip düzeltmektense üstünü örtmektir.
amerika en az ve öz şekliyle böyledir.
ps: tabii ki bu kadar değil.
ps2: başka aklınıza gelen soru olursa houstonuma beklerim.
üniversite orta ve alt sınıf kişiler için gerçekleştirilmesi pek kolay olmayan bir hayaldir, ya da "dandik" olarak nitelenrilebilen 2 yıllık üniversitelere giderler, hemşire, kuaför, teknik eleman vs olurlar . aynı zamanda mühendis sayısı çok azdır, doktorluk önemli bir mevkidir vb. ama hemen herkesin müstakil evi vardır, bahçeli falan. büyük/küçük, orası değişir.
apartmanda yaşayanlar hakikaten fakir kimselerdir, bu kimseler genelde kendi çamaşırlarını bile kendileri yıkayamaz, özel mülkiyetlerdeki çamaşırhanelere giderler, demir paralarla çalışan çamaşır makinelerini kullanırlar.
çoğu aileler oldukça pistir. temizlik yapmazlar, yani yaparlar ama, bir türk evinin temizlendiği gibi temizlenmez bu insanların evleri.
yerleşim merkezleri, bizdekinin aksine, büyük şehirlere nazaran etrafında kurulmuş köy ve kasabalarda yaygındır. ancak buradaki köy ve kasabalar yine bizimkilere benzemez.
zıkkım tekelcilik yüzünden böyle yerlerde genelde bir manav bile yoktur, hatta geneli boşverin, hiç yoktur. wallmart, wallgreens, target ve niceleri gibi süpermarketler vardır. hepsi aynı şeyleri aynı fiyata satar ama aralarında inanılmaz bir rekabet vardır; bazı kimseler katiyen birinden birine gitmeyebilir, sebepleri yeterli açıklamalara sahip değildir . tüketim konusunda çıldırmışlardır adeta. eczaneler bile süpermarketlerin içindedir. doktora gitmek çok pahalı olduğu için yine süpermaketteki hemşirelere giderler, orada kontrollerini yaptırtıp marketin eczanesine ilaç siparişi verirler, 15 dakika kadar bir süre alışveriş yapıp ilacı almak üzere sağlık bölümüne geri dönerler. hemşire kontrolü illinois eyaletinde genelde 45-50 dolar arasıdır. doktor kontrolleri 300 doları bulabilir, ameliyatlar acayip pahalıdır.
kasabalar bizim şehir merkezinin etrafında kurulmuş ilçeler gibidir; bunlar büyük şehrlerin çevresindesindedirler genelde ve kimileri çok zengin, kimileri oldukça fakirdir. üstelik toplu taşıma denen kavram büyük şehirler hariç neredeyse yok gibidir, sadece kasabadan kasabaya tren sistemi vardır, o da her yer için geçerli değildir.
insanların bu yüzden arabaya ihtiyaçları vardır, ve yine bu yüzden araba kullanma yaşı 16tır. 15 yaşına giren bir çocuk, lisede araba sürmeyi öğrenmeye başlar, 1 yıl boyunca yanında bir yetişkin olması suretiyle sürer, 16sına geldi mi ehliyetini alır ve legal olarak trafiğe çıkabilir.
aynı zamanda işe giden bu lise çocuğu, genelde benzininden, tamirinden ya da başka akla gelen her şeyinden kendi sorumludur. telefon faturasını eğer ailesinden biri karşılıyorsa, "şanslı" denir bu kimseye, çoğunlukla. milyon dolarlar kazanmak kolaydır bir bakıma, kapitalizm ince ayarlar gerektirir, bunu anlayabilecek kapasitedeyse bir insan -ki bu insan genelde eyalet üniversitesi mezunudur-, bolluk içine yaşar, çocuğu da bu sıkıntıları çekmez.
taze yemek pişirenlerin sayısı da azdır. hemen herkes donuk yemek alır bunu çözdürür, kızartır-fırınlar ve yer. çok fenadır beslenme alışkanlıkları.
hepimizin de bildiği gibi, kendi rekor kitapları olan guinness rekorlarına dünyanın en şişman popülasyonuna sahip ülke olarak imza atmışlardır. durum ironiktir.
1920-30lardan beri vardır bu fastfoot restoranlarının çoğu.
kitap gazete okuyan azınlığa gelirsek, doğru düzgün okuyan, yani popüler kültürün haricinde (de) okuyan kitle ancak %2 lik bir orandır . öğretmenler dahi doğru düzgün tarih , felsefe bilmez, bilen antik çağ felsefesi bilir, sosyoloji ya da psikoloji öğretmenleri daha fazlasını bilir ama sadece bilirler, yorumlayamazlar , ve okullarda da ağırlıklı olarak bu felsefe öğretilir, o da sosyoloji derslerinde. yani, mesela bir edebiyat hocasına gidip tarih, felsefe tartışamazsınız. bir de felsefe dersi yoktur çoğu okullarda.
üstelik lise, hatta ortaokulda ot oldukça yaygındır. hatta öyle ki, ot bulmak alkol bulmaktan daha kolaydır. okulda bile bir kimseden alınabilirken, süpermarketlerde 40 yaşında görünmeyene kimlik sorarlar içki satışı esnasında, özellikle bazı yerlerde zorunludur. içki içme yaşı 21dir.
devlet okulları anormal kalabalıktır, misal illinois eyaletindeki oswego high school 2500 kişiliktir ve bu rakam her yıl artmaktadır. bu nedenden ötürü her yıl okula ekleme yaparlar.
her öğrenci kendi derlserini kendi seçer, bir dersi spesifik bir yıl içinde almak zorunda değildirler bizdeki gibi. yani kimya dersi alınmak zorundadır mesela ama bunu öğrenci dilerse 9. sınıfta dilerse 12. sınıfta alır, kendine kalmıştır, mezun olması için gereken şey o dersin alınmış olmasıdır bir şekilde.
üstelik dersler acayip kolaydır. ders çalışma üşengeçliğim yüzünden matematiğim hep 1-2 arasında gezer dururdu türkiye’de, ancak burada kitabın kapağını açmamama rağmen 90-100 arası gezinmektedir.
not sistemi a-,a,a+,b-,b,b+,c-,c,c+,d-,d,d+ ve f şeklindedir.
f kalır, diğerleri geçer. sınıfta kalınmaz, kalmak için sene içinde alınan bütün 8 dersin f olması gerekir. blok sistemli okullarda, geçer not alan ders geçer, alamayan ders sonraki sene ya da dönem tekrar okunur . ayrıca dersler genelde 1 2 3 4 olarak gider. yani, 9. sınıfta alınan ingilizce dersi english 1 dır. ikinci döneme bu ders eğer geçmişse english 2 olur ve bu böyle gider. ancak bazı eyaletlerde 8. sınıfta lise 1 konuları görebilen öğrenciler de vardır, bunlar genelde honor class alan kişilerdir.
gpa denen bir şey vardır, üniversiteler için önemlidir bu. dönem içinde karnelerdeki notların ortalaması alınır ve 4 üzerinden hesaplanır. 4.00 alan bir öğrencinin bütün notları 100 demektir. ancak bazı durumlarda bu 4ten yukarı da çıkabilir, sebebi ekstra kredi sahibi olmasıdır.
eğitim sistemi, yasalar vs eyaletten eyalete değişir. her eyaletin kendi yönetimi ve yönetim biçimi vardır. misal; minnesota da 18 yaşından küçükler gece 12de evde olmak zorundadırlar ancak illinois da böyle bir şey yoktur . ya da kentucky de arka koltukta kemer bağlamak zorunluyken illinois da böyle bir zorunluluk söz konusu değildir . ya da illinois da okulların bir çoğunda spor dersi almak zorunluyken pek çok eyalette böyle bir yönerge verilememiştir. eğitim sisteminin zorluğu da eyaletten eyalete değişir. kentucky en kolay 2. eyalettir, güneydeki eyaletler genelde kuzeye göre daha cahil kitlelere sahiptir.
üstelik demokrasi anlayışları çok saçmadır. isteyen herkes seçim günü oy verir, her eyalette verilen oylar toplanır, çoğunluk kiminse eyaleti o alır ve toplamda hangi aday daha fazla eyaleti aldıysa seçimleri o kazanır. mesela obama kuzeydeki eyaletleri, mccain de güneydeki eyaletleri almıştır geçtiğimiz seçimlerde ancak obamanın aldığı eyaletler daha fazla olduğu için o kazanmıştır seçimleri.
bu bana göre haksız bir demokrasidir. bir önceki seçimlerde, bush aynı sebeple kazanmıştır, yani daha fazla eyalet almıştır ancak oy oranına, ülke çapında bakıldığında bushun rakibinin daha fazla oy aldığı görülür.
eyaletin kime oy verdiğinin kararını sağlayan en büyük etken, o eyaletteki büyük şehir(ler)dir. kasabalarda genelde binlerce insan yaşarken büyük şehirlerde bu sayı milyonları bulur. obama mesela chicago’lu olduğundan, bütün chicago neredeyse ona vermiştir, ve illinois un obama tarafında olmasına çok büyük katkı sağlamıştır.
insanları, obama’yı solcu, mccain’i sağcı olarak nitelendirirler. ancak hataları vardır ve bu hata beni çileden çıkarır.
amerika, seçimlerden önce de obamadan korkmaktaydı, kimi medya araçlarının söylediğine göre; yani obama ile birlikte amerikanın solcu bir ülke olacağı konusunda endişeler vardı, fakat obama solcu değildir, aşırı sağın solu; sosyal liberaldir, ve ülkeyi de o yöne çekmektedir. zaten amerika gibi bir ülkenin tek bir başkanla pat diye sola geçmesi kadar ütopik başka bir şey olamaz, acayip saçmadır.
şimdiye kadar yaptığı en büyük girişimlerden biri, vergi oranını orta ve alt sınıflarda düşürüp, üst sınıflarda yükseltmesi olmuştur, bir nevi robin hoodculuk yani. bunu ekonomiyi düzeltmek için yaptığını ileri sürer kendisi, ancak bana kalırsa genel olarak yaptıkları bir takım şeyleri değiştirip düzeltmektense üstünü örtmektir.
amerika en az ve öz şekliyle böyledir.
ps: tabii ki bu kadar değil.
ps2: başka aklınıza gelen soru olursa houstonuma beklerim.
bu ülkenin bazı vatanda$ları, türkiyede arapça konu$uldugunu ve para birimi olarak da doların kullanıldıgını dü$ünmekteler.
youtubeda yayınlanan; amerikalılarla yapılan bir calı$ma vardı: sava$ta oldugunuz ırakın yerini haritada bize gösterebilir misiniz diyor biri. sordugu insanlar ellerini afrikaya dogru götürüyorlar ve cogu da bilmiyor. hiç degilse insan, kendi vatanda$larının öldügü yeri bilmez mi?
hayır, hepsi aptal demicem ben. ama gercekten $a$ırıyorum onlara, gercekten...
youtubeda yayınlanan; amerikalılarla yapılan bir calı$ma vardı: sava$ta oldugunuz ırakın yerini haritada bize gösterebilir misiniz diyor biri. sordugu insanlar ellerini afrikaya dogru götürüyorlar ve cogu da bilmiyor. hiç degilse insan, kendi vatanda$larının öldügü yeri bilmez mi?
hayır, hepsi aptal demicem ben. ama gercekten $a$ırıyorum onlara, gercekten...
Nüfusu an itibarıyla 328 milyon olan ülke.
Türkiye'nin nüfusu resmi rakamlara göre 82 milyon
Türkiye'de "virüs" nedeniyle ölen insan sayısı 2188..
Amerika'da "virüs" nedeniyle ölenlerin sayısı an itibarıyla 65,000. Bu anormal yüksek bir rakam.
Nüfusa oranladığın zaman 8700 civarı ölüm olması gerekiyordu. Ama bunun neredeyse 9 katı ölüm var.
Türkiye'nin sağlık sistemi ABD'den 9 kat daha iyi diye sevinebilirsiniz. Böyle düşünüyorsanız Hüloooğ diye çığırarak uzaklaşınız, yazının geri kalanı beyninizi yakabilir.
Gerçek durum şu ABD'de yaşlıları takır takır öldürüyorlar.
Hala ölen hasta sayısından başka bir detay verilmemesinin altında yatan en önemli neden de bu. Youtube'da ventilatörlerin yaşlı bedenler için aşırı yüksek basınçta çalıştırılmasından ötürü hastaların akciğerlerinin hasar gördüğüne dair bir iddia var. Ben bunda doğruluk payı olduğunu düşünüyorum.
Hala açıklamıyorlar, bu hastalar kimdir, uygulanan tedavi protokolü nedir, cihazlar nedir, cihaz ayarları nedir, cihazlar FCC uyumlu mu. Yok .. hiçbir şey yok. Seçim sonucu verir gibi veriyorlar rakamları. İli adana açılan sandık ...
Not: FCC uyumlu ne demek bilmek için
https://eksisozluk.com/entry/66659955
Amerika'da yaşlı insanların bakım evinde yaşaması son derece yaygın bir durum. Üstelik bunlardaki bakım kalitesi de genellikle çok iyi.. Tabi normal zamanlar için, bugünkü gibi durumlar için değil.
Buna karşın yaşlılar evi Türkiye'de kültürel ve ekonomik nedenlerle çok yaygın bir uygulama değil.
ABD'de tek bir bakım evinden 50 tane hasta çıkarıyorlar. Hastaneye giderken gayet hareketliler, sağlıkları çok bozuk gibi durmuyor. Ama ne oluyorsa hastanede bir şeyler oluyor bu yaşlılara. Sapır sapır dökülüyorlar. Özellikle New York'ta Kimsenin sokağa çıkmasına izin vermedikleri için yaşlı hastaların yakınları hastaneye gidemiyor. Gitseler bile hastalarıyla görüştürülmüyor.
Kanada örneği.. Yakın sayılır
Öte yandan protestolar yoğunlaşıyor. Michigan için medyadaki orospularımız hemen harekete geçirilmiş.
Eyalet senatosundeki politikacılar silahlı göstericiler nedeniyle çelik yelekle çalışmak zorunda kalmışlar.. lar lar lar...
https://www.independent.co.uk/news/world/americas/michigan-capitol-protests-lockdown-stay-at-home-vote-armed-bulletproof-vest-a9493306.html
Medya fahişeleri böyle bir haber yapıyorsa sırada ne olduğunu biliyorsunuz değil mi?
Ohhhh.. havada mis gibi false flag kokusu var.
Protesto yapan insanların çoğu Militia denen kesim. Genelde gözü açık tiplerdir ama satanis kardeşlerimiz false flag operasyonlarını dört duvar arasında kapalı devre gerçekleştirip medyaya servis ederlerse onların dikkati de bir işe yaramaz. Ondan sonra zaten kan banyosu. Bu "virüs" siksiğinin ilk gününden beri ulaşmak için yanıp tutuştukları şey.
Türkiye'nin nüfusu resmi rakamlara göre 82 milyon
Türkiye'de "virüs" nedeniyle ölen insan sayısı 2188..
Amerika'da "virüs" nedeniyle ölenlerin sayısı an itibarıyla 65,000. Bu anormal yüksek bir rakam.
Nüfusa oranladığın zaman 8700 civarı ölüm olması gerekiyordu. Ama bunun neredeyse 9 katı ölüm var.
Türkiye'nin sağlık sistemi ABD'den 9 kat daha iyi diye sevinebilirsiniz. Böyle düşünüyorsanız Hüloooğ diye çığırarak uzaklaşınız, yazının geri kalanı beyninizi yakabilir.
Gerçek durum şu ABD'de yaşlıları takır takır öldürüyorlar.
Hala ölen hasta sayısından başka bir detay verilmemesinin altında yatan en önemli neden de bu. Youtube'da ventilatörlerin yaşlı bedenler için aşırı yüksek basınçta çalıştırılmasından ötürü hastaların akciğerlerinin hasar gördüğüne dair bir iddia var. Ben bunda doğruluk payı olduğunu düşünüyorum.
Hala açıklamıyorlar, bu hastalar kimdir, uygulanan tedavi protokolü nedir, cihazlar nedir, cihaz ayarları nedir, cihazlar FCC uyumlu mu. Yok .. hiçbir şey yok. Seçim sonucu verir gibi veriyorlar rakamları. İli adana açılan sandık ...
Not: FCC uyumlu ne demek bilmek için
https://eksisozluk.com/entry/66659955
Amerika'da yaşlı insanların bakım evinde yaşaması son derece yaygın bir durum. Üstelik bunlardaki bakım kalitesi de genellikle çok iyi.. Tabi normal zamanlar için, bugünkü gibi durumlar için değil.
Buna karşın yaşlılar evi Türkiye'de kültürel ve ekonomik nedenlerle çok yaygın bir uygulama değil.
ABD'de tek bir bakım evinden 50 tane hasta çıkarıyorlar. Hastaneye giderken gayet hareketliler, sağlıkları çok bozuk gibi durmuyor. Ama ne oluyorsa hastanede bir şeyler oluyor bu yaşlılara. Sapır sapır dökülüyorlar. Özellikle New York'ta Kimsenin sokağa çıkmasına izin vermedikleri için yaşlı hastaların yakınları hastaneye gidemiyor. Gitseler bile hastalarıyla görüştürülmüyor.
Kanada örneği.. Yakın sayılır
Öte yandan protestolar yoğunlaşıyor. Michigan için medyadaki orospularımız hemen harekete geçirilmiş.
Eyalet senatosundeki politikacılar silahlı göstericiler nedeniyle çelik yelekle çalışmak zorunda kalmışlar.. lar lar lar...
https://www.independent.co.uk/news/world/americas/michigan-capitol-protests-lockdown-stay-at-home-vote-armed-bulletproof-vest-a9493306.html
Medya fahişeleri böyle bir haber yapıyorsa sırada ne olduğunu biliyorsunuz değil mi?
Ohhhh.. havada mis gibi false flag kokusu var.
Protesto yapan insanların çoğu Militia denen kesim. Genelde gözü açık tiplerdir ama satanis kardeşlerimiz false flag operasyonlarını dört duvar arasında kapalı devre gerçekleştirip medyaya servis ederlerse onların dikkati de bir işe yaramaz. Ondan sonra zaten kan banyosu. Bu "virüs" siksiğinin ilk gününden beri ulaşmak için yanıp tutuştukları şey.
haber bültenlerinde sunucu değil aktör oynatmak zorunda kaldığından bir türlü "muhalif" ses çıkartamayan talihsiz ülke.
örnek bir video, amazon ürün yerleştirmeli:
yazılan içeriği türkçe'ye çeviriyorum merak edenler için: "evinde kalan milyonlarca amerikalı amazon'a güveniyor. amazon, covid-19 sonrasında işçilerini korumak ve paket tesilmatına devam etmek için süreçlerini değiştirdi. şirket hem çalışanlarını sağlıklı ve güvende tutuyor hem de paketleri evinize teslim ediyor. pandemi süresinde maaş ve ek mesai ücretlerine 800 milyon dolar yatırdılar."
izleyip eğlenenler için daha eski bir örneği de burada:
örnek bir video, amazon ürün yerleştirmeli:
yazılan içeriği türkçe'ye çeviriyorum merak edenler için: "evinde kalan milyonlarca amerikalı amazon'a güveniyor. amazon, covid-19 sonrasında işçilerini korumak ve paket tesilmatına devam etmek için süreçlerini değiştirdi. şirket hem çalışanlarını sağlıklı ve güvende tutuyor hem de paketleri evinize teslim ediyor. pandemi süresinde maaş ve ek mesai ücretlerine 800 milyon dolar yatırdılar."
izleyip eğlenenler için daha eski bir örneği de burada:
rahmetli kazim koyuncunun dedigi gibi bu kadar aptal insanin nasil olup da bir arada yasayabildigine sastigim ulke...
katrina kasirgasinin neredeyse yerle bir ettigi ulke.
dogru durust tarihi bile olmayan bir ulkenin kisa zamanda dunyanin super gucu haline gelebilmis olmasi acisindan degerlendirildigi zaman halkini aptallikla suclamak acikcasi bana pek mantikli gelmemektedir.dunya uzerinde oynadigi oyunlar ve basvurdugu uygulamalar her ne kadar bize sacma sapan ve yanlis gelse de birazcik tarih sayfalarini karistirdigimiz zaman doneminde dunyanin super gucu konumunda bulunmus tum devletlerin -osmanli dahil- o donem sartlari ve kosullari dahilinde diger ulke ve devletlere benzer uygulamalarla yaklastigi gorulebilecektir.her ne kadar olaya insani acidan bakarsak bakalim maalesef dunyanin gercegi budur.eninde sonunda amerikanin bu saltanati da son bulacaktir,dunyanin sonuna mal olsa bile.
(bkz: american idiot)
sonunun dogal afetlerden gelecegini dusundugum ulkedir.buyuk ortadogu projesinin mimaridir.politikalari 20-30 sene oncesinden bellidir basina kim gelirse gelsin bu politikalar disina cikmasi mumkun degildir.dunyanin jandarmaligina soyunmustur ancak irak’ta yaptigi katliamlarla,emperyalizm karsitlari tarafindan nefret edilen ulkedir.
(bkz: turkiye uzerinde oynanan oyunlar)
(bkz: turkiye uzerinde oynanan oyunlar)
kendini amerika diye cagirarak bi bok oldugunu sanan, $iddetle birle$ik eyaletler ya da abd olarak adlandirilmasini onerdigim, kendini dunyanin hukumdari sanan sacma sapan politika sahibi ulke.
(bkz: eskiya dunyaya hukumdar olmaz)
(bkz: eskiya dunyaya hukumdar olmaz)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?