22 aralık 2011 fransa nın ermeni yasasını oylaması

2 /
elma sekeriiii
türkiye’nin fransa büyükelçisi tahsin burcuoğlu saat 17.00’de olayla ilgili bir açıklama yapacaktır.


milliyet’in haberine göre; paris büyükelçisi burcuoğlu, soykırım yasa teklifinin görüşüleceği gün fransa’yı terk edecek şekilde uçak biletini üç gün öncesinden almıştı. burcuoğlu tk-1828 numaralı biletiyle türkiye’ye dönebilir...
vsslayer
yoruma yada feryada gerek yok. adamlar bizi sömürge olarak gördüklerinden ve hala kafalarında sevr anlaşması olduğu için dönüp dolaşıp bizi aynı noktaya getirip sıkıştırmak niyetindeler.

sınırımızdaki ermenistan’da insanlar açlık sınırında yaşar iken sözde diasporadaki kılıksız ermeniler hizmet ettikleri emperyal devletlerde günlerini gün ediyorlar.

sonuç itibari ille bu yasa ve türevi şeyler yüzünden olanlar yine her iki halkada oluyor.
rocheclub
yasa oturumdan gecti, senatonun onayi cok ta onemli degil gormus olduk ki bugun yasalasmasa yarin yasalasacak.. bi yaptirimimiz olabilecegini de sanmiyorum, burdaki fransizlari kovamayiz yanlarinda binlerce insanimiz calisiyo, ordaki turk is adamlari zaten vatansever olsalar yatirimi orda degil kendi ulkelerinde turliye’de yaparlardi yani donmezler. sarkozy’nin oy icin yaptigi falan da hikaye orda 500bin ermeni oyu varsa, 550bin turk oyu var; aptal degidir o kadar.. zengin ekonomisi olan fransa, nefret ettigi fakir turkiye ya da onlarin gozunde osmanli’nin torunlari, eziyolar iste.. bi seyi de cok iyi biliyolar; bugun yarin yeri yerinden oynatir aklimizca boykot eder max 2-3ay sonra hoooop unuturuz nasil olsa gundemimiz cok hizli degisir tipki zamaninda italya, isvicre vs. boykot ettigimiz gibi..
mmkurabiye
fransa nın kendi diplomasi tarihine sürdüğü bir kara leke dir.
gelecek nesillerin ceremesini çekeceği bir durumdur, sarkozy çok küfür yiyecektir.
fransız ihtilali gibi bir olayı yaratan ülkenin bu davranışı sergilemesini çok ironik bulan yorumlar da var ancak özüne inildiğinde, fransız ihtilali de büyütülecek bir mesele değildir nitekim. önemsiz demek istemiyorum tabiki, en nihayetinde çağ atlatacak kadar önemli bir olay, evrensel bir olay ancak ben işin düşünsel boyutundan bahsedşyorum. hani bir rönesans değil mesela. herneyse konumuz bu değil.
yankılarını izlemek zevkli olacak, en azından bu konuda milletimizi uluslararası platformda çok daha ateşli olarak savunma fırsatımız olacak milletçe. ancak fukara edebiyatı yaparak değil, tamamen bilimsel, tamamen belgelere dayanarak.
fransa için alınan yaptırım kararlarını okumak da beni epeyce tatmin etti, dile getirmeden edemeyeceğim.
umarım dünya ve bilhassa avrupa çapında da hakettiği yankıları bulur bu cehalete dayalı karar.
bekleyip göreceğiz.
elma sekeriiii
tasarının parlamentodan evet oyuyla çıkması recep tayyip erdoğan’ı çok kızdırdı. kızgınlığı şu sözleri sarfetmesine sebep olmuştur:


"cezayir’de 1945 yılından itibaren tahminen nüfusun yüzde 15’i orada fransızların katliamına uğramıştı. bu bir soykırımdı. cezayirliler fırınlarda topluca yakıldı. eğer fransa cumhurbaşkanı sayın sarkozy bu soykrımı bilmiyorsa, gitsin babası sarkozy’ye sorsun. babası, 1940’larda cezayir’deki fransız lejyonunda askerlik yaptı. eminim ki oğluna katliam hakkında söyleyecek çok sözü vardır.

ispanya’dan kaçıp osmanlı’ya sığınan museviler, bugün yunanistan’da bulunan selanik’e yerleştirdiler. selanik osmanlı idaresinden ayrıldıktan sonra 1904 yılında fransa’ya göç eden benedict malla’dır. o da sayın sarkozy’nin de dedesidir. sayın sarkozy, türkiye’nin tarihinde soykırım bulamaz. eğer kendi ailesine bakarsa, orada türkiye’nin türklerin yardımından, hoşgörüsünden başka hiçbir şey görmez."
elma sekeriiii
sarkozy’nin konuyla ilgili yorumu:

“ben türk dostlarımızın görüşlerine saygı duyuyorum. türkiye çok büyük bir ülke, çok büyük bir medeniyet. onlar da bizim görüşlerimize saygı göstermeliler” dedi.


saygı göstermek için önce saygı duymak lazımdır.
marchandiz
it ürür kervan yürür demeyi çok istediğim ama o iti kapımın önüne bile bağlamayacağım soysuzlar sürüsünün kendisini ispat etme çabası.
trouble
onaylanmış yasanın türkçeleştirilmiş son hali.


madde 1:

29 temmuz 1881 kanunun 24 bis maddesinin birinci bendi, alttaki yeni beş bendle değiştirilmiştir.

"24’üncü maddenin altıncı bendi doğrultusunda, soykırım suçunu veya insanlık ve savaş suçunu savunan, inkar eden veya kamusal alanda onemsizleştirmeye çalışan, altaki tanımlamalara dayalı cezalandırılacaktır:

1) uluslararası ceza mahkemesi roma statüsünün 6’inci, 7’inci, 8’inci maddesi

2) ceza kanunun 211-1 ve 212-1 maddesi

3) uluslararası askeri mahkemesi’nin statüsünün 6. maddesi:

"ve kanunen tanınmış, fransa tarafından imzalanmış ve onaylanmış uluslararası bir sözleşmenin, veya uluslararası veya avrupa kurumlarının nitelikli bir karara bağlı, fransız yargısı tarafindan nitelendirilmiş, fransa’da uygulanabilir hale gelir."

madde 2

29 temmuz 1881 basın ozgürlüğüne dayalı kanunun 48-2 maddesi şu şekilde değiştirilmiştir:

1) "sürgün" kelimesinden sonra "ya da soykırım kurbanı, savaş suçu, düşmanla isbirliği ve insanlık suçu kurbanı" eklenmiştir.

2) "savunma" kelimesinden sonra "soykırımlar" kelimesi eklenmiştir.
vsslayer
beni bir konuda aydınlatırmısınız?

meclis’te bir kanun çıkarabilmek için oturum yeter sayısı olması gerekmezmi?

577 kişilik mecliste 60 kişi ile adamlar oturum yapıp kanun çıkarıyorlar bu nasıl bir mantıkdır?

tbmm oturum yeter sayısı: genel sayının 1/3 kadar üyenin hali hazırda olması zorunluluğu getiriyor.
elma sekeriiii
yasa bu gün anayasa komisyonunca oylanacaktı.
sonuç?

fransız senatosu anayasa komisyonu, söz konusu yasayı "kabul edilemez!" buldu.

nihai oylama ise 23 ocak’ta yapılacak.

alın size kapak olsun...
independence
23 ocak tarihinde yapilacak olan oylamada da durum degi$meyecektir. fransa turkiye ile arasindaki kopruleri bu denli $iddetli bir $ekilde yikmaya cesaret edemez kanimca.
elma sekeriiii
sarkozy, bu yasa tasarısı görüşülürken ve daha sonrasında cumhurbaşkanı gül’ün telefonlarına dahi çıkmayarak diplomatik adab-ı muhaşereti çiğnemişti.

şimdi kendisi başbakan erdoğan’a bir mektup yazmıştır. yarım elma gönül alma hesabı yapıyor gibi. ama bir yanlışlık yapmış çok sayın sarkozy, telefonlarına çıkmadığı kişi erdoğan değil gül idi.

mektup şu şekilde,

“sayın başbakan, bana daha evvel yazmış olduğunuz mektuba cevaben, senato’da görüşülecek olan ve iki ülke arasındaki ilişkiler açısından önem arzeden yasa tasarısı hakkında size yazıyorum. öncelikle belirtmek isterim ki, yasanın amacı fransız toplumunun uzun süredir yaşadıkları inkar duygusunu gidermek ve 100 yıldır süren yaralarını sarmaktır. bu, kabul edilen tüm soykırımlara dönük, genel kapsamlı bir tasarıdır. tasarı metninde ne bir halk ne de bir devlet hedef alınmaktadır. çünkü, türk halkının birinci dünya savaşı ve osmanlı imparatorluğu’nun çöküşü sırasında yaşadığı acıyı da çok iyi anlamaktadır.

biliyorum ki, tarihle yüzleşmek kolay değildir. ama fransa, itirafı güç olan bu görevini yaptı. köle ticaretindeki sorumluluğunu kabul etti. alman işgali sırasında, fransa’da yaşayan yahudilerin toplanarak kamplara gönderilmesindeki rolünü tanıdı. ben şahsen, 2007 yılında cezayir’in konstantin kentinde yaptığım konuşmada fransa’nın cezayir’de fransız sömürgesinin kör vahşetini ve cezayir halkının anlatılmamış acılarını dile getirerek kınadım. türkiye büyük bir ülkedir ve fransa için önemli bir müttefiktir. iki dost ve müttefik ülke olarak, bize yakışan biçimde aklın hakim gelmesini diliyorum. bilmenizi istiyorum ki, bu yasayla ilgili atılacak aşırı adımlar iki ülke arasındaki çok yönlü ilişkilere zarar vereceği gibi sonuçları da vahim olacaktır ve sorumluluğu da girişim sahiplerine ait olacaktır.”
2 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol