kendisine serkül isimli şarkıcıdan ordamıyım adlı şarkıyı armağan etmek istediğim şukela kıvamlı çömez.
ordamıyım ordamıyım bir tanem
o eskiden bıraktığın yerdemiyim
falan filan.
#534421 söz verdim bir kere.
opeth in orchid albümünden 2 numaralı parça.
sözleri şöyledir;
once again i’ve cried
unto the moon
that burning flame
that has guided me
through all these years
the lake from which you flow
with eyes of fire
once unlit but now alive
this energy, sparkling
like a morning star
the morning star
riding the fires of
the northern gold
i’ve searched the eye
i laugh under the weeping moon
i am the watcher in the skies
nor the emeralds know my mark
glisten to mark their presence
set the enigma ablaze
searching...
finding...
burn the winter landmarks
that said i was there
burn the spirit of cold
that travel through my soul
ayrıca şarkı o kadar tezat bir şarkıdır ki,
ilk 24 saniyesi insanı başka başka yerlere götürürken, 25. saniyede biraz sarsar.
1:11 de sözler devreye girdiğinde şarkıdan soğursunuz.
2:23 den sonraki 7 saniyelik cross vuruşları gözlerinizi kapattırır (toplam 7 vuruş ve 7 kapanma)
6:01 de şarkı sanki bambaşka bir parçaya atlamış gibi görünürken, opeth her zamanki potansiyeli ile 7:01 de yeni ve fevkaladenin fevkinde bir melodi ile geri döner karşımıza.
7:34 sanki başka bir parçanın introsunu dinliyor gibi oluyoruz hep beraber.
8:43 işte şarkı yeni yeni kalbimize, beynimize nüksetmeye başlıyor buradan şarkının sonuna kadar, eğer 8:43 ten 9:49 a kadar parçayı hala sindirememişsek (ki öyle olur hep) şarkıyı baştan açıyoruz veilk 24 saniyedeki o ferahlığı, o herneyse onu yeniden yaşamak istiyoruz.
neyse efendim içok anlattım şarkıyı açın da dinleyin. opeth in en sağlam parçalarından biri.
bazı diğerleri için;
(bkz: face of melinda)
(bkz: death whispered a lullaby)
opeth in orchid albümünden 2 numaralı parça.
sözleri şöyledir;
once again i’ve cried
unto the moon
that burning flame
that has guided me
through all these years
the lake from which you flow
with eyes of fire
once unlit but now alive
this energy, sparkling
like a morning star
the morning star
riding the fires of
the northern gold
i’ve searched the eye
i laugh under the weeping moon
i am the watcher in the skies
nor the emeralds know my mark
glisten to mark their presence
set the enigma ablaze
searching...
finding...
burn the winter landmarks
that said i was there
burn the spirit of cold
that travel through my soul
ayrıca şarkı o kadar tezat bir şarkıdır ki,
ilk 24 saniyesi insanı başka başka yerlere götürürken, 25. saniyede biraz sarsar.
1:11 de sözler devreye girdiğinde şarkıdan soğursunuz.
2:23 den sonraki 7 saniyelik cross vuruşları gözlerinizi kapattırır (toplam 7 vuruş ve 7 kapanma)
6:01 de şarkı sanki bambaşka bir parçaya atlamış gibi görünürken, opeth her zamanki potansiyeli ile 7:01 de yeni ve fevkaladenin fevkinde bir melodi ile geri döner karşımıza.
7:34 sanki başka bir parçanın introsunu dinliyor gibi oluyoruz hep beraber.
8:43 işte şarkı yeni yeni kalbimize, beynimize nüksetmeye başlıyor buradan şarkının sonuna kadar, eğer 8:43 ten 9:49 a kadar parçayı hala sindirememişsek (ki öyle olur hep) şarkıyı baştan açıyoruz veilk 24 saniyedeki o ferahlığı, o herneyse onu yeniden yaşamak istiyoruz.
neyse efendim içok anlattım şarkıyı açın da dinleyin. opeth in en sağlam parçalarından biri.
bazı diğerleri için;
(bkz: face of melinda)
(bkz: death whispered a lullaby)
müslüm gürsesin metalic versiyonu.
ayrıca doom metal denilince akla ilk gelen grup, türkiye sınırları içerisinde anathema oluyor bunu ben de anlayamadım.
lacuna coil var, diary of dreams var...
ayrıca doom metal denilince akla ilk gelen grup, türkiye sınırları içerisinde anathema oluyor bunu ben de anlayamadım.
lacuna coil var, diary of dreams var...
melodic death metal ile black metal arasında giden isveçli aşmış grup, under the weeping moon diye bir şarkıları vardır ki bilgiç olunca onu da yazacağım
melodic death metal grubu
introsu çok kolay çıkartılabilen ama bire bir de çalınsa yine aynı tadı veremeyecek olan bir ağıt.
öyle ki mikael stanne her lethe söyleyişinde saçlarını sola devirip ağlar, öyle bir şey işte...
öyle ki mikael stanne her lethe söyleyişinde saçlarını sola devirip ağlar, öyle bir şey işte...
(bkz: raven riley)
yerim lan!
yerim lan!
akıl sağlığı, doğru düzgün düşünebilme yetisi.
suyun içinde bolca öküz ödü de vardır.
yazıldığı gibi direk suyun üstüne boya dökülmesiyle yapılmaz, suyun içinde bolca öküz ödü vardır.
aynı zamanda yaşlı sayılabilecek insanlardan bir adedi o yaşlı amca ya da teyzeye yer verir akabinde "gençler rahatsız olmasın" der ve insanı yerin dibine sokar. bu sırada hiç oralı olmamak , "gnam gnam" efekti vermek ve ufaktan kımıldamak lazımdır ki herkes uyuduğumuza inansın.
(bkz: ben bunu hep yapıyorum)
(bkz: ben bunu hep yapıyorum)
(bkz: zetina)
(bkz: djarum black)
(ara: modeli)
o plastik boru genelde elektrik borusu olurdu siyah olanlardan.
alman insanların su diye içtiği alkollü malt içeceği.
kurtlar vadisi askerde.
kurtlar vadisi 3.5 (yazıyla üç buçuk)
kurtlar vadisi 3.5 (yazıyla üç buçuk)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?