zerkalo

bir balina türü.

national geographic dergisi tarafından telif hakkı ödemeden söylediği şarkıları cd ye kaydedip yaptığı albümleri abonelere ücretsiz dağıtttığı, ağırlığı 180 tona ulaşabilen sadece kalbinin büyüklüğü wolksvagen firmasının bir zamanlar ürettiği tosbağa kadar olan cinslerinden planktondan başka hiçbir şey tüketmeyen türüne kadar yüzlerce türü mevcut olan hayvan.

ihanet adlı filminde bir buz parçasının kenarlarını bir çakı yardımıyla yontup ovalleştirdikten sonra güneş ışığına tutarak güneş ışınlarını kırmak suretiyle büyüteç vazifesi gördürüp samanları tutuşturarak ateş yakılabileceğini söyleyen sir ünvanlı oyuncu.

yaşadıkları nehirde ormandan topladıkları ağaç dallarını biraraya getirip bunlardan payandalar inşa ederek aynen gününmüz barajları şeklinde oval setler yapıp kendilerine yaşam alanları açabilecek kadar zeki bir hayvan.

uzak doğu ülkelerinde bolca tüketilen, kozmetikte kullanımı olan, sığ sularda yaşayan deniz canlısı.balıkçılıkla geçinen bazı yerli kabileler tarafından balık midye vs. avlarken denizin içinde ayakları kesilmesin diye bu canlının salgıladığı beyaz rekli elastik özellikli maddeyi ayaklarına sararak ayaklarının kesilmesini önleyecek bir tür deniz ayakkabısı yaptıklarına şahit olunmuştur.

kirpiyi andıran, bir tür deniz canlısı.

melih cevdet anday’ın hayat böyle zaten adlı şiirinde geçen kayıp kedi.

melih cevdet anday’a ait olan şiir.

melih cevdet anday’ın hayat böyle zaten adlı şiirinde geçen köpek.

(bkz: bu kırlangıçlar gitmemişler miydi)

vurulduğunda birinci oktav la sesi veren, çatal biçiminde bir çeşit enstüman.

melih cevdet anday’ın aşağıdaki dizelerde dile getirdiği kavram.


ben güzel günlerin şairiyim
saadetten alıyorum ilhamımı
kızlara çeyizlerinden bahsediyorum
mahpuslara affı umumiden...
çocuklara müjdeler veriyorum
babası cephede kalan çocuklara...


fakat güç oluyor bu işler
güç oluyor yalan söylemek...

mahzun tarafım

benim mahzun bir tarafım vardır.
bakmayın neşeli olduğuma;
sanki bir başkası içimde;
pişman dünyaya geldiğine.
bağ, bahçe ,deniz kenarı,
güzel manzara faydasız;
ben hazdan bitiyorum,
o daima neşesiz

alışamadım yıllardır.
bu ikinci varlığıma
bakmayın neşeli olduğuma
benim mahzun bir tarafım vardır.

oktay rıfat horozcu

(bkz: mahzun tarafım)

şiir içinde kullanımı;

istanbul,
istanbul...

boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
çamlıca’da, yerdedir göklerin derinliği.

oynak sular yalının alt katına misafir;
yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.

her akşam camlarında yangın çıkan üsküdar,
perili ahşap konak, koca bir şehir kadar...

bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi?
cumbalı odalarda inletir "katibim" i...

kadını keskin bıçak,
taze kan gibi sıcak...

necip fazıl

şiir içinde kullanımı;
istanbul,
istanbul...

yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler!
yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler...

eyüp öksüz, kadıköy süslü, moda kurumlu,
adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu...
necip fazıl

sokakta yürürken üzerine kar yağmış bir araba görürseniz camına çeşitli şekiller yapmaya yarayan parmak.

rüyada kendinizi kendisini yerken görürseniz bir yakınınızdan hiç beklemediğiniz bir kötü söz işiteceğinize delalet eden balık türü.

sudan çıkınca denize uzaklaştıkça güçten düşen denize yalaştıkça gücü artan hatta bir de suya değerse yanına yaklaşılamayan, eşek şakası yapılmaması gereken el kol hareketi el ense falan çekmeye yeltenilmemesi gereken filim adamı.

necatigillerin ortanca oğlu hasan’dır, sadece okey oynamaya niyetli 3 kişinin buluştuğu bir masada işlev görür.