sosyal mesaji kuvvetli olan bir ukde... desteklenmesi gerekir diye dusunuyorum ve destekliyorum da. baslik acacak durumda olmayan yazarlar ukdelere daliyor ama o kadar yozlasmis ki ukdeler, ne dusunmesi gerektigini de kavrayamiyor. "am feryadi, amin kilsiz olmasi, amin isteklere cevap vermemesi..." bu ukdeleri veren insan olamaz. nasil, ne sekilde ve nerden dunyaya gozlerini actigini unutmus olmasi mumkun... bu ukdeleri verenin annesine kufredilse eminim hosuna gider hatta tahrik olur...
basligi da keske konusuna uygun olsaymis. aq neymis? turkcede q yoktur. tamam protesto amacli bir baslik acilmis olabilir ama basligin altindaki konuyla tamamen ters dusuyor. turkce de boyle katloluyor zaten. uzum uzume baka baka karariyor iste...
fuat sakanin lazutlar iii albumunde yerini almis turkusudur. ozlem tekin yorumu dinlenilesidir. coverlari arasinda en farklisi ozlem tekine aitdir. vokalligin hakkini vermistir suphesiz ki... sesinin ve nefesinin kuvvetini bir kere daha gostermistir. fakat sarkidaki tek zayif nokta -benim gozumde- sivesi gercekten yeterince olmamistir, sive oturmadigi icinde kara sevda temasi gercekten hissettirilememistir. sadece ritmler iyi ve on planda olmustur, soz cok fazla arka planda kalmistir. ayrica na na na na dedigi bolumler kesinlikle sarkidan cikmalidir. ne alaka dedirtir insana. hayir, daha hisli soylense guzel olacaktir belki ama kesik kesik na na demek sarkida cok abes kacmistir. ozlem tekinin laubali sarkisindaki la la laubali kismindan hicbir farki yoktur. gitar ve tulumba uyumu da goz ardi edilemeyecek kadar mukemmeldir. ozlem tekin yorumu kara sevda temasi altinda gobek atmak, ritm tutmaktir fakat yine de sarki dinlenebilir. tek merak ettigim acaba bu sarkiyi sevval sam soyleseymis nasil olurmus. gelevera deresindeki harika sivesiyle ve yorumuyla sarkiyi yasatmistir, bu sarkiya da sivesi yetecek midir acaba diye dusundurmustur. tabii ki ozlem tekin ile sevval samin tarzlari kiyaslanmaz ama sesleri kiyaslanabilir...
ukdecinin deli oldugunu dusunmemi saglamis ukdedir. sayin ukdecimizin notu soyledir: "hepiniz salaksiniz. agu ugu ubigik." siz insanlar akillisiniz diye iltifat etmis ayni zamanda salaksiniz diye de hakaret etmistir. tabi bu arada verdigi notla kendini de unutmamistir, ben de deliyim demistir...
herkes kendi sinirlari icinde akillidir ve her deli kendini deli gordugu surece delidir. duygular da karsiliklidir. bir deli akillinin salak oldugunu dusunuyorsa kendinin de deli oldugunu zaten tasdiklemistir. akilli da kafasini onun deliligine yoruyorsa o da salaktir. sozde dogruluk payi vardir... her delinin icinde bir akilli oldugu gibi her akillinin icinde de bir deli vardir. bu durumda ikisinin de salak olma ihtimali her zaman soz konusu olabilir. insan bu sonucta, mantikla mantiksizlik arasinda gidip-gelen bir varliktir. akilli, deli, salak diye yorumlamak gorecelidir... sonuc olarak deliler akillilari salak buluyorsa vardir bir kuyruk acilari...
herkes kendi sinirlari icinde akillidir ve her deli kendini deli gordugu surece delidir. duygular da karsiliklidir. bir deli akillinin salak oldugunu dusunuyorsa kendinin de deli oldugunu zaten tasdiklemistir. akilli da kafasini onun deliligine yoruyorsa o da salaktir. sozde dogruluk payi vardir... her delinin icinde bir akilli oldugu gibi her akillinin icinde de bir deli vardir. bu durumda ikisinin de salak olma ihtimali her zaman soz konusu olabilir. insan bu sonucta, mantikla mantiksizlik arasinda gidip-gelen bir varliktir. akilli, deli, salak diye yorumlamak gorecelidir... sonuc olarak deliler akillilari salak buluyorsa vardir bir kuyruk acilari...
ciddi pop muzik bilgisi gerektiren bir yarisma bence. ayrica bonus puan diye linki var, arkadas davet edince link aktiflesiyor, fakat davet ettigin arkadaslarin, oyuna uye olmasi gerekiyor. muzik yuklenmeye calisirkan zaman yuklenmeyip tikir tikir isliyor, muzigi bile duyamadan isaretleme yapiyorsun. ayrica giristeki skec bu kadar yapmacik olabilir. butun reklami sifir ediyor. o kizin mimikleri nedir oyle insan oraya yetenekli birini koyar, ayrica kizin en sonunda uzgunum basaramadin canim gibi bir laf etmesi aninda ekrani kapattiracak gucte. ve reklam biraz taklide kacmis gibi gillette aylar once skecli, animasyonlu, oyunlu boyle bir aktivite duzenlemisti...
aldatilan kadinin bayan arkadasinin deme ihtimali yuksek bir sozdur. aldatilan kadin en icten duygulari ve en saf haliyle hain arkadasinin yanina dertlesmeye gider. ki bu arkadas genelde kokos kadinlara ornek olabilir. ve "ayol" ile baslayan cumleler kurma ihtimali yuksektir. ve zaten morali 0 olan arkadasina bu sozleri sarf eder. pesinden gelen cumlelerin anatemasi bellidir. "kadinsan kadinligini bileceksin, erkegine hizmet edeceksin, her gun karsisina farkli cikacaksin, tipinde degisiklik yapacaksin, yatakta rutine kacmayacaksin. "e bunlari yapmazsan guzelim tabii ki kendini aldattirirsin sana mustahaktir." seklinde devam eder. "erkeginin bir sucu yok ki kendini aldattiran sensin cunku." seklinde cekic darbeleriyle konusma biter...
herkese hitap edebilecek guzellikte olan bir ukdedir. hitap etmeden kastim herkesi ustunde dusunmeye yoracak bir basliktir. bunu ukde olarak veren kisi eminim verdigi ukde kadar guzel, aciklama yapabilecek de guctedir. notu da vardir sayin ukdecimizin: "he valla gercekten gosteriyor, ilginc" diyerek bir de gulucuk atmistir. bu demektir ki test etmis, dusunmus ve gormustur. evet, gercekten calismayan saat (bile) gunde iki defa gercegi gosterir. her 12 saatte bir devrettiginden, gun de 24 saat oldugundan 2 kere dogruyu gosterir. kafamizda hep su vardir; calismayan, bozuk olan her sey atilmali, kullanilmamalidir. cunku o isimize yaramiyordur. ya da bir yarasa ele alalim, bu hayvanlarin olmasindaki amac nedir? bir ise yaramiyorlar, anca insanlari korkutuyorlar, saclarini baslarini yoluyorlar, en iyisi biz bu hayvanlarin soyunu tuketelim. o zaman nolur? sivrisineklerin istilasina ugrariz. iste, ise yaramadigi dusunulen seyler bile bir ise yariyordur. az da olsa yariyordur. ekolojik bir duzen vardir. birini yok edersen sonunu var edersin. yani calismayan nesnenin -dogada duragan halde de bulunabilir bu nesne- yararsiz oldugunu dusunmek dunyaya at gozluguyle bakmaktir...
sozun aslinda "bile" kelimesi var midir bilemiyorum. "bile" kelimesi sozun aslinda vardir diye dusunursek soze ayrica bir seslilik kattigini da dusunebiliriz. karsinizda kendisini ise yaramazin teki olarak goren birine bu durumda iltifat niteliginde soylenen soze tekabul eder. kisiyi sahlandiracak sozdur...
sozun aslinda "bile" kelimesi var midir bilemiyorum. "bile" kelimesi sozun aslinda vardir diye dusunursek soze ayrica bir seslilik kattigini da dusunebiliriz. karsinizda kendisini ise yaramazin teki olarak goren birine bu durumda iltifat niteliginde soylenen soze tekabul eder. kisiyi sahlandiracak sozdur...
ayaklariniza ayri ayri takilan iki kayak -tek kayak da olabilir- ve deniz motorunun yardimiyla yapilabilen guzel sporlardan biridir. bir halata tutunulur ve deniz motoru sizi ceker, suyu kese kese yol alirsiniz. hollywood filmlerinin vazgecilmesidir. tikky cocuklarin plajda hava atmasina yardimci olan bir spordur.(filmlerde)
ayrica tatilyada bulunan eglenceli araclardan biridir. bir ince yol uzerinde kayaginiz yol alir. aslinda kayaktan cok kayiga benzer ve guvenligi hic yoktur. 2 yokustan inisi vardir. birincisi hafif yataydir, ikincisi ise daha dikine ve sert bir yokustur. ikincisinde insanin midesinin cekildigi hissetme durumu yasanir. 3 kisi birlikte binilir ve sarmas dolas inilir. ayrica 2.yokusta herkesin resmi cekilir...
ayrica tatilyada bulunan eglenceli araclardan biridir. bir ince yol uzerinde kayaginiz yol alir. aslinda kayaktan cok kayiga benzer ve guvenligi hic yoktur. 2 yokustan inisi vardir. birincisi hafif yataydir, ikincisi ise daha dikine ve sert bir yokustur. ikincisinde insanin midesinin cekildigi hissetme durumu yasanir. 3 kisi birlikte binilir ve sarmas dolas inilir. ayrica 2.yokusta herkesin resmi cekilir...
tatilyada seneler oncesinde -su an hala var midir bilinmez- yerini almis ve aldigi yeri cok guzel doldurmus eglence aracidir. 3 boyutlu sinema keyfidir. bir salona alinirsiniz, koltuklara oturtulursunuz ve kemeriniz baglanir, bu koltuklar normal koltuk gibi degil, seri sarsilabilme ozelligine sahip koltuklardir. kemerinizi baglar, kisa bir filmi izlemeye baslarsiniz. zamaninda en iyi filmi suda yuzen bir varil ve karsilastigi zorluklardi. siz varil oluyorsunuz ve suda yuzuyorsunuz bu sirada suyun icinden kaziklar cikiyor ve koltugunuz bu kaziklardan kacmaya calisiyor fakat kiciniza kazik batiracak kadar da gercekci degil. ayrica ciglik atilacak bir olay olmamasina karsilik ciglik atilma hadiselerine rastlanilmistir.
amaci: 2 dakikalik bir zaman dilimi icerisinde kisiye sanal gercekligi yasatabilmektir.
amaci: 2 dakikalik bir zaman dilimi icerisinde kisiye sanal gercekligi yasatabilmektir.
genellikle raylar uzerinde giden araca binilerek tunele girilir fakat bu cok korkutucu degildir. kimisinde ki bu genelde bir cogunda boyledir arac falan yoktur ayaklarinizla tuneli gezersiniz ki en korkutucusu budur. labirent gibidir, cikisin bulunmasi zordur, cogu zaman goz gormeyecek kadar karanliktir, cikisi bulamayan kizlarin aglamalarini duyabilirsiniz. ve ayrica bir numarali taciz mekanidir. grupla tunele girilmesi tavsiye edilir. kolunuza yapisan bir kizin "elliyorlar" demesine sahit olabilirsiniz.
lunapark kulturunun gelismesinde kamikazeden sonra yerini almis 2. eglence aracidir. pek cok yerde eskiliginden oturu kaldirilmis daha teknolojik ahtapotlar getirilmistir. atlikarinca pistine benzer bir pistte ahtapot vardir ve yine atlikarinca isleyisiyle ayni sekilde hareket etmektedir. her kol yukari-asagi, saga-sola hareket etmekte ve kollarin hareketi esnasinda ahtapot da kendi cevresinde donmektedir...
hizlan hizlan temposuyla cok zevkli olan bir aractir. canini sokakta bulanlar cok rahat binebilirler. gondolda birde gondolu idare eden kisinin serseri arkadaslari varsa o gondolun ters donme ihtimali cok yuksektir. bu alete kesinlikle yurt disindaki gibi kilo ve boy kisitlamasi yapilarak binilmesine izin verilmelidir. zayif olan insanlarin ucma ihtimali yuksektir. zayiflar icin kicin nasil sabitlenecegi allaha kalmistir. turk insani bu alet calisirken yine kara muratligini gosterip bir uctan diger uca kizi sakinlestirmeye gidebilir, akrobatik hareketlerde bulunabilir ve kimsenin uyarisina maruz kalmayip 10 kere de 1000 kere de bu alete elini kolunu sallayarak binebilir.
eli iste gozu oynasta insanlarin cok sevdigi eglence araclarindan biridir. turk erkegi hem sululugunu hem macolugunu hem de kabaligini bu aracta cok guzel belli etmektedir. hemcinslerine carpmayip ozellikle kurban olarak kizlar secilir, iki uc kisi arasinda arabalar carpismaya baslar. siz de her seye maydanoz tipseniz hepsine dalarsiniz ki en zevklisi budur. bu alete binilirken mutlaka, kask, dizlik, bileklik falan takilmalidir. kalcasi zedelenen, bilegi cikan insanlara rastlanir ama buna ragmen yine zevklidir...
bostanci koprusune cikarken, bostanci gosteri merkezinin yaninda kalan eglence merkezidir. lunapark kavraminda devrim yapilan yerdir. zamaninda kamikaze kulturunu bostanci lunaparki yerlestirmistir. ahtapot kulturu yine burdan cikmistir. su anda bu eski aletlerin yerine daha teknolojik aletler yerini bu lunaparkta almistir. adrenalin amacli pek cok alet vardir ama genelde hepsi kusturma amaclidir. bilet fiyatlari her gecen gun artmaktadir. en sonki bilet fiyati 3ytldir. icerisinde carpisan arabalar, tren, korku tuneli, starfire, gondol, atlikarinca, salincak ve ismi cismi hala bilinmeyen alaboraya tas cikaracak bir alet vardir ki herkese tavsiye edilir. bu lunaparktan kusmayip cikan gorulmemistir. ayrica cevresindeki komsu ev sahipleri tarafindan surekli sikayet edilmektedir, eglence gec saatlere kadar suruyor, muzik sesi cok fazla oluyor, iti kopugu geliyor, kufurler cok ediliyor diye...
bostanci lunaparkinda yerini almis yuksege cikip, cicek gibi acilan, ters ceviren, yan ceviren, insani alabora etmeye calisan eglence araci... gorundugu kadar korkunc degildir. yeterince de yuksege cikmaz. buna ragmen lunaparkin gozdesi olan 2 aractan biridir. aslinda ondan cok daha zevklileri ve adrenalini bol olanlari da vardir. carpisan araba, gondol bu aletten cok daha zevklidir...
ellerin size verdigi kadir kiymetin olcusunu anlatan hafif tehditkar bir sozumuzdur. "gozume girdin" lafinin abartmaya ugramis halidir. gozume girdin dendikten sonra biraz daha goze girme olayi olursa artik gozume yerlestin manasinda tapulu bir arsan var yani sen buradan cikamazsin satmadigin surece anlamina gelmektedir. bu laf dendikten sonra uzerinize dusen sorumluluklar daha da artmaktadir. sorumluluk kaldiramayacak insanlarin hoslanmadigi laflara ornektir. her seyin fazlasi zarardan yola cikarak boyle arsa olmaz olsun dedirtir insana...
adini hatirlamadigim x kanalinda karsima cikmis alt yazili filmin sozlerinden biridir. oyle ki insana ya ceviride yanlislik var dedirtir ya da senaryosunda hata var dedirtir. filmin butun romantizminin icine eden kucuk ayrintilardan biridir. bedeni ve dusunceleri yavas yavas olgunlasmaya baslayan kizimiz, gece yatagina cekilir ve kafasinda cizdigi kahramani sanki yanindadir. kizimiz birden vucudunda kucuk kucuk kipirtilar hisseder, nefes alisi degismistir ve sanki kahramani vucudunda elini gezdiriyormuscasina kizimiz bu gorevi kendisi ustlenerek kendi vucudunda bir tur atar. iste bu sirada alt yazida gecenler: "kasiklarinda atan patlamadir." filmin dilini bilmedigim icin cumlenin orjinali nasildi bilemiyorum o yüzden suc ceviri yapana mi atilir yoksa filmin metnini yazana mi onu da bilemeyecegim. "patlamanin atmasi" abesligi filme kocaman bir golge dusurmustur. kasiklarinda atan kalp atisi denilse cok daha iyi olacaktir. ya da kasiklarina yerlestirilen mayinlarin ve atilan bombalarin birer birer patlamasi...
sirf o gün icin seri eksi oy veren "kisi" olmayi ve dugune katilmayi bayagi isterim. yere dusen altinlarin toplanip cebe indirildigi ortamda evlenenlere bilgisozluk ekibince takilan oylari cekemeyip, eksileyerek toplamak cok zevkli ve karli olsa gerek...
her mevsim, her ay, her gun de ask baskadir demisler. kasimda ask baskadir’a karsi ramazanda ask baskadir sloganlari ortada dolasmaktadir. gercekten de ramazan asklari da farklidir. ozellikle oruc tutana ve platonik ask yasayana. icinizde bir alev topu surekli buyumekte. olmayan ilaciniz belli "askiniz", olan ilacinizsa "su". ya su icer orucunuzu bozarsiniz ya da atesinize korukle gidersiniz... gerisi ne olur bilinmez. iftar vakti gelip de orucunuzu actiginiz zaman icinizden gecirdiginiz laflar bellidir ama. ramazanda ask baskadir...
gercekte var olmayan varligin -bu tabii ki "hic yoktu." manasinda degil "vardi ama o an yoktu" manasinda- var olan gibi anlamlandirilmasi durumudur. genellikle beden yorgunlugunda bir nebze az fakat kafa yorgunlugunda oldukca fazla karsilasilan bir durumdur. ornegin; yine kafa patlattiginiz bir gundur. eve dogru yurumektesinizdir. isiniz bitmistir ama su kafanizdaki isler hala bitmemistir. yoldaki tabelanin sarkan iplerindeki kucuk topun golgesi yerde ufacik bir tas izlenimi yaratmistir sizde. ve rahat bir sekilde tas sandiginiz golgenin uzerinden atlarsiniz... iste bu durum yani golgeyi tas diye algilayip uzerinden atlama durumu bir algi yanilmasidir...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?