confessions

stella

- Yazar -

  1. toplam entry 2038
  2. takipçi 1
  3. puan 69472

300

stella
uzun süren yalnizliktan sonra gidilmemelidir. zira 300 ta$ oynamaktadir filmde. açikçasi insana çok bi$ey veren bir film degil. görsel $ölendir (kadinlar için). daha derinine inmedim.

la divina commedia

stella
içinde, yaşadığı dönemin gizli bir eleştirisini barındırır. kitapta, cennete kadar dante’ye üstadı olarak gördüğü yunan ozan vergilius eşlik ve rehberlik eder. bundan sonra dante’ye, aşkını ve güzelliğini ilahileştirdiği beatrice rehberlik edecektir. terza rima nazım biçimiyle yazıldığı halde kolay okunmaz. çok fazla anıştırma yapılmıştır. en iyi çevirisini rekin tekinsoy’unkidir, son hali oğlak klasikleri kapsamında yayınlanmaktadır. bu arada dante’nin, hz. muhammed’i cehennemin en dibine yollamasının sebebi onu bir ’ortalık karıştırıcı’ olarak görmesidir.

fuck club

stella
fight club in bir versiyonu. aklima gelmi$tir geçenlerde.. sadece kadinlar içindir bu fuck club, çe$itli alet edevatlarla gerçekle$tirilir uygulamalar. hayatin her yerindeki erkek üstünlügüne tepki olarak dogmu$tur bu kulüp. i$te efendim aklima gelmekle kalmami$ bir kitap fikri dogurmu$tur bende. proje kisa zamanda chuck palahniuk’la görü$ülüp gerçekle$tirilecektir. bekleyin..

survivor türkiye yunanistan

stella
farkli milletlerin birbiriyle olan ili$kilerinin birebir simülasyonu. tek fark oyunda oldugunun bilincinde olmak. izlemeye degmez, zaten bildigimiz $eyler. iki sivri zekalinin milliyetçi duygulari sömürerek cebini doldurma giri$iminden ba$ka bir $ey degildir.

düşünce özgürlüğü

stella
her $ey gibi sinirlari vardir dü$ünce özgürlügünün. bu sinir ’hakaret’ siniridir. aslina bakarsak, ele$tirinin anlamini bilen ve hakkini veren bir insan hakaretten olabildigince uzak durur.

eger türkiye’de, her $ey (yapici) ele$tiriye açiksa, sesi çikanin agzi kapatilmiyorsa, yazarlar ve çizerler, sirf kendi dü$üncelerini dile getirip insanlarla payla$tigi için dava edilinmiyor, hapse atilinmiyorsa, azinliklarin adi günlük konu$malarda kullanilabiliyorsa, atatürk gibi tanrisalla$tirilmadan hiç hazetmeyecek yüce bir lider, yapabilecek insanlar tarafindan ele$tiriye tabii tutulunabiliyorsa, türkiye’nin geçmi$i ve geçmi$indeki karanlik ayrintilar bugüne ta$inabiliyor, bir ders alinmasi amaciyla kitlelere aktarilabiliyorsa, türkiye’de dü$ünce özgürlügü vardir diyebiliriz; ardindan da "ne mutlu türküm diyene!"..

(ifade/dü$ünce özgürlügü)

baba ve piç

stella
yakla$ik bir saat önce bitirdigim için, taze duygularimla birkaç ele$tiri yapmak istiyorum.

kitapta sikilmaniz neredeyse imkansiz, çünkü olaylar çok akici i$lenmi$. sadece türkiye’den degil, her yerden farkli farkli insan portreleriyle kar$ila$iyor ve onlarin kisa süren etkilerine kapiliyorsunuz. kitap, bir deniz dersek; pekala içine varolan düzene ve tümden kabullenilmi$ dü$üncelere kar$i isyan damlalari serpi$tirilmi$ yargisina varabiliriz. kitabi okuyan kadinlar, bazi bölümlerde çok duygulanir, hatta belki aglayabilirler. yazarin da duyarli bir kadin oldugunu hesaba katarsak, kelimelerin en az bir kadin kadar duygulu oldugunu söyleyebiliriz.

sonra, dallari iç içe geçmi$ soyagaçlari çikiyor kar$imiza. ve bu dallarin, birbirinden habersiz meyvelerinin zamansiz bulu$malarini okurken buluyoruz kendimizi. içimizden ’artik biri baklayi agzindan çikarsa, ortak kaderlerini ögrense hepsi’ diye sitem ediyoruz, sitemimiz kismen cevapsiz kaliyor.

kitabin kapagina bakan, kadinligin sembolünü görüyor ve dogurganligin. kadinin kutsalligi, gücü, erkek olana boyun egme zorunlulugu, delinen kurallar, olagan günahlar.. feminizm kokuyor kitap, ama yalnizca feministin ilgisini çekmiyor.

’geçmi$’ lafi bunaltiyor bir süre sonra okuyani. bir yanda geçmi$i, tek hazinesiymi$ gibi bu zaman çemberinin içinde ya$ayan, bir yanda geçmi$i ardinda bilerek ve isteyerek birakan/birakmaya çali$an insanlar.. ’acaba biz hangisiyiz’ diye soruyoruz kendimize, kitabi birakip, geçmi$le olan randevumuza hazirlaniyoruz.

kitabi severek okudugum halde, sonu, içimdeki yaramaz ve sabirsiz çocugun kurguladigi sonla uyu$madigi için, biraz buruk bitirdigimi söylemeliyim. yani damagimda biraktigi tat, kitabin sonu, pek de bekledigim gibi degildi. yine de okumanizi tavsiye ediyorum; hakkinda söylenenleri, takilan ayrintilarini kulak ardi ederek, önyarginizi alt ederek okumanizi içtenlikle tavsiye ediyorum..

seks ve politika

stella
pek çok yönden benzetebilecegimiz iki eylemdir seks ve politika. ikisinde de ’tatmin’ yani kar$idakini memnun ve mutlu etmek esastir. ama ayni zamanda, yapan da tadini çikaracak, yani bir yerde; çikari için yapacaktir. ya da kar$ilikli memnuniyet diyelim buna. tatmin ettiği, yüz güldürdügü sürece partnerin nasil oldugunun pek bir önemi yoktur. çirkinmi$, kisa boyluymu$, asosyalmi$.. bunlar bir $ey ifade etmez. sekste, erkek ve kadin uyumlu olmalidir; politikada da, politikacilar ve halk. burada politikaci, seksteki aktif ki$idir. e$ine rahatsizlik verdiginde ya da bikkinlik getirdiginde yataktan atilir; iktidardan dü$er. yalniz bir nokta vardir ki, ki$inin çok belirgin kusurlari olmamalidir. mesela çok kötü kokmamali veya bir hayvan gibi davranmamalidir, yani çok fazla radikal olmamalidir. ikisinde de ba$ari önemlidir. ba$ari için, her iki tarafin da üzerine dü$eni yapmasi gerekmektedir.
84 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol