ekşi sözluk yazarlarindan peder zicklerin bir dönem forward maillere konu olmuş yazisidir.
an itibari ile kayitli okurlari yazar yapmıştır.
http://www.facebook.com/group.php?gid=7127150895&ref=mf
i bet geyiklerine inat kurulmuş bir grup. evet hafif reklam gibi oldu ama nice yaran fikralar okuduk burada buna bir tiklamak mı zorunuza gidecek.
i bet geyiklerine inat kurulmuş bir grup. evet hafif reklam gibi oldu ama nice yaran fikralar okuduk burada buna bir tiklamak mı zorunuza gidecek.
(bkz: durmak yok yola devam)
(bkz: tutmayın küçük enişteyi)
(bkz: harika tanımlamalar)
(bkz: hayretlere zemin)
bu arada tek bir tavsiye;
(bkz: yavaş solla saçın başın dağılmasın)
edit: virgülden sonra boşluk bırakılır.
(bkz: hayretlere zemin)
bu arada tek bir tavsiye;
(bkz: yavaş solla saçın başın dağılmasın)
edit: virgülden sonra boşluk bırakılır.
bazen butun bir hafta sizi surekli tahrik eder, öyle laflar söyler öyle hareketler yapar ki sinirden kendinizi yakasınız gelir, ustune ustluk onu taparca sevdiginizi bildigi için rahattir bunlari yaparken, ne olursa olsun ne yaparsa yapsin ona zarar veremez, her şeyi de affedebilirsiniz hiçbir şey olmamışçasına ama buna guvenip dozu arttirip bir de çok alakasiz bir konudan size tekme tokat dalarsa bir tane refleks olarak siz de vurursunuz.
ona fiziksel olarak aci veren şey sizi günlerce uyutmaz, ruyalariniza girer, sabahlara kadar ağlatır...
bu kadar severken nasil olurda böyle bir şey yapabilirim diye evde kafanizi duvarlara vurursunuz. vurur da vurursunuz ama nedeni niçini pek de önemli degildir artik, bir kez ona el kaldirmış bulundunuz ve dönusu olmayacak şekilde kaybettiniz...
pişmanlığın belki de fayda etmediği tek olay...
ona fiziksel olarak aci veren şey sizi günlerce uyutmaz, ruyalariniza girer, sabahlara kadar ağlatır...
bu kadar severken nasil olurda böyle bir şey yapabilirim diye evde kafanizi duvarlara vurursunuz. vurur da vurursunuz ama nedeni niçini pek de önemli degildir artik, bir kez ona el kaldirmış bulundunuz ve dönusu olmayacak şekilde kaybettiniz...
pişmanlığın belki de fayda etmediği tek olay...
sevgilinin hatti avea ögrenci ise 1 kontör diger şebekelerden birisi ise 2 kontör olarak ücretlendirilir. onun dışında çok fazla anlam yuklemek de manasizdir kanımca.
not: mesajin gönderildiği hattin kontörlu oldugu esas alinmıştır.
not: mesajin gönderildiği hattin kontörlu oldugu esas alinmıştır.
(bkz: fikret kuşkan)
katilimcilarin ilgisizligi nedeni ile ileri bir tarihe ertelenmiş partidir.
sanirim 2 kişi kutlayacagimiz dogum gunu partisi olacak...
cem yılmaz bu konuya deginmiştir gösterilerinde;
-abi o ağızdandı...
-yapma be!
-abi o ağızdandı...
-yapma be!
allahtan öyle entryleri aralarda kesip "biliyorsaniz anlatmayayim" diye her yazara tek tek mesaj göndermiyolar...
katilacak olanlar bana houstondan ulaşabilirlerse ona göre plan ve programı daha net oluşturabilecegimiz partidir.
20 ekim cumartesi saat 18.00’de eko’nun karşi köşesinde (zara, d&r, hsbc, twiggy’nin oldugu sira) sizleri bekliyor olacagim. o zirve bu festival derken çok karıştı işler farkindayim ama istanbul ayagi ne yaparsa yapsin biz 20sinde gidip krallar gibi eglenelim...
18.00-18.30 buluşma
havaya göre birer tane kordonda çimlerde bira ve tanişma, zaman sorunu olan arkadaşlar ile daha rahat geyik yapabilme imkanı.
daha sonra ise grubun eglenme istegine göre bir mekana geçiş.
edit: eko, gundoğdu meydaninda. hani alsancak kordonda heykel var ve konserler mitingler yapiliyor çevresinde, işte tam oraya inen sokagin başinda. hatta daha açik tarifi şu olur; sevinç pastanesi ve fil pizza arasinda kalan ve içinde starbucks’in da oldugu sokaktan sahile dogru gelin eko sokagin sonunda solda yer aliyor... işte karşi köşesinde de biz bekliyor olacagiz. sahile inen köşede.
18.00-18.30 buluşma
havaya göre birer tane kordonda çimlerde bira ve tanişma, zaman sorunu olan arkadaşlar ile daha rahat geyik yapabilme imkanı.
daha sonra ise grubun eglenme istegine göre bir mekana geçiş.
edit: eko, gundoğdu meydaninda. hani alsancak kordonda heykel var ve konserler mitingler yapiliyor çevresinde, işte tam oraya inen sokagin başinda. hatta daha açik tarifi şu olur; sevinç pastanesi ve fil pizza arasinda kalan ve içinde starbucks’in da oldugu sokaktan sahile dogru gelin eko sokagin sonunda solda yer aliyor... işte karşi köşesinde de biz bekliyor olacagiz. sahile inen köşede.
parayi ne haberturk ne de bir devlet kurumu topluyor, bagişlanan her kuruş direk olarak mehmetçik vakfina gidiyor, arada ne araci var ne de başkasi. ayrica genelkurmayin da resmi destegi var. yani paralaramıza kimse ne el koyabilir ne de onlarla acil ihtiyaçlarini giderebilir.
vakiflarin hesaplarinin nasil işledigini bilmeyen varsa da o zaman zaten böyle temelsiz korkularini atsinlar, cunku kanunen giren ve çikan hesaplar eşit çikmazsa buyuk sorunlar olur. hele hele kamuoyunun bu kadar gözu önunde yapilan ve gelen paralarin kuruşu kuruşuna kamuoyuna açiklandigi durumlarda herhangi bir katakulli imkansizdir.
vakiflarin hesaplarinin nasil işledigini bilmeyen varsa da o zaman zaten böyle temelsiz korkularini atsinlar, cunku kanunen giren ve çikan hesaplar eşit çikmazsa buyuk sorunlar olur. hele hele kamuoyunun bu kadar gözu önunde yapilan ve gelen paralarin kuruşu kuruşuna kamuoyuna açiklandigi durumlarda herhangi bir katakulli imkansizdir.
özellikle kumaş pantolonda pot yapip da kötu bir göruntu ortaya çikarmasin diye yaparlar genelde insanlar bunu.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?