schumi

bugünkü duruşmasında sanığın avukatı gerçekleştirdiği çirkefliklerle en az sanık kadar aş... neyse...

son albümleri ile hayal kırıklığı yaratmış grup.

sağlam şarkıları olan sağlam adam.

#585340

(bkz: nasıl ya)

günümüz faşistlerinin üstad kabul ettikleri faşistin önde gideni.

kuyuluk belediye başkanına hakaret ettiği iddiasıyla çarptırıldığı 315 ytl’lik para cezasını ödemeyince cezaevine konulmuş kişi. daha önce de rte ile bir diyalogu olmuş, ananı da al git cümlesi bu diyalogdan türemişti.

http://www.milliyet.com.tr/2007/06/29/son/sonsiy06.asp

hukukçu olması muhtemel yazar.

edit: değilmiş...

(bkz: the good the bad and the ugly)

bermuda islam ı kullananlar üçgeni olarak nitelendirilmesi yerinde olacaktır kanımca. kimsenin dinine karışmıyoruz. değil mi?

edit: entry ayar amaçlı değildir ve kesinlikle başlığı açana yönelik değildir, başlığa yöneliktir.

kezman’ın türkiye’de en beğendiği oyuncuymuş.

akp %30-35
chp %18-23
mhp %8-15
dp %7-13
gp %5-9
dtp (bağımsızlar) %5-7

şeklinde bir oy dağılımı olmasını beklediğim seçimlerdir. böyle veya değil ama şu bir gerçek ki ülke için en hayırlısı meclise giren parti ve ideoloji sayısının maksimum olması. ne akp tekeli, ne chp+mhp saftirikliği, ne akp-chp kıskacı bu ülkeyi kurtaramaz.

gırgırını şamatasını geçtikten sonra eğer iddia ettikleri çizgide iseler ideolojik olarak chp ve mhp’nin karışımı olarak nitelendirilebilecek parti. ne şu anki çocukça vaadlerde bulunma halini, ne de ideolojik yönünü tasvip etmiyoruz, o ayrı...

"film lan o, gerçek deil bunların hepsi" düşüncesi içerisinde izlendiğinde çok rahat gülünebilir...

22 temmuz’daki tek umudumuz. kendisine 4 hedef belirlemiş, mecliste bunları çözmeye kararlı akademisyen, yazar, politikacı... bunlar kürt meselesi, dincilik meselesi, kıbrıs meselesi, ermeni meselesi... bu 4 sorunu çözmek için özgür bir tartışma ortamı oluşturmaya adamış kendisini.

http://www.sentezhaber.com/index.php?mode=detay&index_id=12990

umarım ve dilerim resmi ideolojiye tapanlar salt özgür düşündüğü için ayakbağı olmazlar kendisine geçmişte pek çok aydına yaptıkları gibi... çünkü tartışmadan sorunlar çözülemez.

islamiyet’te ibneliğin yeri yoktur; ancak müslüman insanda ibnelik bulunabilir.

akp’nin eline yüzüne bulaştırdığı, chp’nin hiç birimizi şaşırtmayarak o bulaşığı tamamen boka çevirdiği, askerimizin cumhuriyeti ve laikliği bir kez daha kurtardığı(!), yargının yetkilerinin sınırını zorladığı hatta aştığı, bürokrasinin demokrasi ve militarizm arasında kaldığı ve ikincisini seçtiği, tayyip’in cumhurbaşkanı olmaması adına kemalistler tarafından çocukça sivil(!) eylemlerin yapılarak sözde demokratik hakkın kullanıldığı, askerlerin sivil(!) birer birey haline nasıl gelebildiklerinin ayan beyan görüldüğü, medya-basın-yayın özgürlüğünün ne kadar sözde olduğunun anlaşıldığı, suçun ortaya çıkarılmasının orduyu yıprattığı gerekçesiyle örtbas edildiği, üstelik suçu ortaya çıkaranın suçlanması kadar saçmasalak bir hadisenin ülkemizde her an başımıza gelebileceğinin anlaşıldığı, kemalizm’in ilericilik anlayışının dindarları yönetimden uzak tutmak(!) olduğunun anlaşıldığı, kemalistlerin işlerine geldiğinde demokrasi yerine monarşi’yi gözünü kırpmadan savunabildiğinin anlaşıldığı, ülke olarak sıçtığımız bir seçim olmuştur.

edit: ulan birrr tanesinin yalan olduğunu söyleyin, utanmadan...

vasatın üstüne çıktığına şahit olamadığımız topçu.

orta sahadaki ballack boşluğunu dolduramamakla kalmamış, hargreaves’ı da man utd’ye vermiş; buna karşın alabildiğine forvet oyuncu transfer etmiştir. gariptir.

gereksiz gereksiz oyuncu transferi yapmış takımdır.

zoriç, nick carle, mustafa çiçek ve tolga bilmem neyi getirmiştir.