pixie

(bkz: doğan kardeş)

(bkz: tsubasa)

"gelicem" diye isimlerini yazdıran arkadaşların bilahare cep telefonu numaralarının toplanacağı buluşmadır. zira bilgi sözlük tavla turnuvası’nda galatasaray önünde toplanmış yazarların "ha geldiler ha gelecekler" şeklinde 45 dakika beklemesi sonucunda böyle bir ders alınmıştır.
yoğurttan ağzımız yanmıştır ayran üflenecektir.
alınan telefon numaraları daha sonra yazarları taciz için kullanılacaktır.

rock fm’de en güzel şarkıların çaldığı programdır fikrimce. dinleyicilerin zevkine hayran kalmaktayım.
telefonunu düşürmek pek kolaydır, özellikle sabah erken saatlerde olan self service programında istek şarkınızın yayınlanacağına neredeyse emin olabilirsiniz.

özellikle street spirit şarkısı ile beni benden almış grup.
ilginç bir gruptur radiohead. çirkinlikte çığır aşmış bir solistleri vardır. bu solist şarkı söylediği zamanlarda ekstra çirkin olmaktadır.
hiçbir şarkı sözünü dinleyerek anlamanız mümkün değildir. google’ı devamlı lyrics kelimesi ile meşgul edersiniz. en saçma şarkı sözünde bile derin bir anlam vardır.
dinlerken hipnotize olursunuz. bir yandan radiohead dinleyip bir yandan da başka birşeyle meşgul olmak imkansızdır. bulunduğunuz yerde sabit bir şekilde durur ve şarkıyı resmen içinize çekersiniz.

thom yorke’un hilkat garibesi olmasının zerre kadar önemi kalmaz. hatta yakışır bile.

(bkz: hiçbir şey olamamak)

(bkz: sesli harfler)

bilmek fiilinin olumsuz hali. bilmiyorum şeklinde çok kullanılır. başa bela olur.

yunancada am anlamına gelen karşılık.

hangi yazarımızın içine ukde olmuştur bu, merak etmekteyim.

ing. şamfıstığı.

"tek bir soru hemşerim memleket nire?
bu dünya benim memleket
hayır anlamadın hemşerim esas memleket nire
bu dünya benim memleket
tövbe, tövbe, tövbe"

sözleriyle barış manço olayı zaten özetlemiştir.

sevindirik ebeveynlerdir bunlar. mutlaka o çocuğun ilk tulumunu saklamaktadırlar. bütün fotoğrafların arkasına gün ay yıl şeklinde tarih yazılmıştır kendileri tarafından.
ilerde zifaf gecenizi de kutlarlarsa şaşmamak gerekir.

#244673
meali: sözlük bana karı bul lan allahsız

herkesin pişirip getirdiği kurabiye, kek, börek çörekleri yanyana dizip "muhteşem", "eh işte" ve "berbat" oylamasına sunacağımız buluşmadır.

(bkz: haydi kızlar mutfağa)

(bkz: #244655)
meali: elimden ne uçan kurtulur ne kaçan, periyodik olarak her cumartesi, üstelik bir değil birkaç defa antrenmana çıkarım.

(bkz: uyandırmaya kıyamadım ben de kafanı kopardım)

gözlerimi kapatıp düşünüyorum,
düşünebildiğim kadar uzağa.
büyüyüp büyüyüp kocaman oluyorum, hiç büyümediğim kadar kocaman,
minicik kalıyor dünya ardımda.
minicik kalıyor babam.
gülümsüyorum.
sanki’ ler, çünkü’ ler, hani’ ler,
dilek-şart kiplerinde cümleler deli gibi dansediyorlar önümde.
sorun bende değil,
-türkçede-.

gözlerimi devirişlerime aldırış etmeyin,
bir an düşünüyorum ki hatırlaması pek zor.
sanki hep aklımdaymış da düşünmeyi unutumuşum.
birşeylerden hep korkmuşum..
sanki,
kendi kendime mırıldandığım bir şarkı olmuş anısı.
sanki dudaklarımı bile kıpırdatmadan,
sanki kimse duymasın diye..
çünkü utancımdan,
çünkü korkumdan,
çünkü,
hep o bitmek bilmez çocukluğumdan.

hani ne gecesi, ne gündüzü,
ne rengi, ne kokusu,
ne uykusu olan bişeymiş,
bir masal gibiymiş herşey.
hani sabahın erken vaktiymiş, daha herkes uyurmuş da
bir ben uyanıkmışım gibi.
pusluymuş sabah, sessizlik korkunçmuş,
-yalnızlıksa bin beter-,
hani ,
daha hızlı geçsin istermişim zaman.
gürültü yaparmışım kasten ve bilerek ve isteyerek,
uyansın diye evden birileri daha..

şimdi belli belirsiz bir şarkı dudağımda,
bir an düşünüyorum ki,
gökten üç elma düşermiş sonunda.

(bkz: koparan başlıklar)

evet hayatım. (meali:son söylediğin 15 cümlenin tek kelimesini dinlemedim.)

olur bitanem. (meali:öf seninle laf yarıştıramayacak kadar yorgunum.)

peki canım. (meali:bi sus be kadın..)

istesek de istemesek de kktc’nin yokoluş serüvenini başlatacak olan kavram.
(bkz: ne ülkeler gördüm zaten yoktular)