pinkcat

kiz dersten cikmistir,bir kolunda uc-bes adet buyuk ve kalin kitap vardir,ayni anda surekli sarsilan minibuste akrobatik hareketler yaparak diger koluyla tutunmaya calismaktadir.biner binmez kendisini gozune kestiren yardimsever(!)genc(!) erkegin yardim teklifini reddedince aldigi cevapla dumur olur.
erkek(kendinden emin bir ifadeyle):verin kitaplarinizi ben tutayim,ehe cok guclu kollarim vardir.
kiz(saatler suren matematik dersinden beyni sulanmis,baska alemlerde geziyor):gerek yok ya,incem yakinda.
erkek(sinirli):alt tarafi yardim edelim dedik,merak etme tipim degilsin!
kiz:!!hasta misin!?
kiz sonra gulme krizine girerek minibusten iner.bu esnada yolcular ve sofor dumur vaziyettedir.

cocuk kitaplari kahramani.cocukken bana okumayi ogreten ve kitap sewgisini asilayan kucuk bayan.bi de kardesi vardi bunun arda diye.kendisi
kardesiyle beraber her kitapta maceradan maceraya atilir,ayrica pek bir gusel,pek bir hanimefendidir.velhasil her kitapta farkli sac modeli ve de fashionable kiliklarla cikmaktadir karsimiza.kalbimde cok ozel bir yeri vardir,hala saklarim kitaplarini.cocukken idolumdu benim.

aysegul-sibel.ilki cocukken hayrani oldugum super otesi (bkz: aysegul) kitaplarina bir atifta bulunma cabasi icinde kedime koydugum bir isimdi.
digeriyse,besinci sinifta dersanede hem tirstigim hem sewdigim atletik yapili matematik ogretmenimin adiydi.yani kimlerin isimlerini vermisim kedilerime ben boyle.

yalanlarin en buyugunden ve en karbeyazindan birtanesi.

caddedeki fotocu.galiba baska subeleri de varmis.zumrutte fotograf cektirmek icin celik gibi sinirlere ve kalin bir cuzdana sahip olmak gerekir zira kasiyerinden temizlikcisine,makyozunden fotografcisina hepsi birer cinnet ve cinayet sebebidir.foto cekimi sirasinda herkese yapilan bayat esprilere artik sinirleriniz bozuldugu icin gulmeye baslarsiniz,hal ve tavirlariyla sizi kisa surede aglayacak,kacip gidecek kivama getirirler.kotu dekorlari ve insani sekilden sekile sokma cabalari ise apayri bir kondur.lakin isinin ehlidir bunlar ayni zamanda,zumrut fotolarini bilimum guzellik yarismalarina yollayabilir,on elemeleri gecebilirsiniz.ama yillik foolari mevzu bahis olmasa kim bu eziyetleri cekmeye gider,orasi tartisilir.

cadde diye bilinir.yozlasmisligin,paranin,haksiz sttulerin,tikkyligin simgesi.sahte sarisinlarin,
silikon goguslerin,porselen dislerin,milyarlik
’kucularin’,yuz kusur milyarlik dort tekerlilerin
para babasi kirolarin,ozenti bebelerin,snop mekanlarin diyari.gideni bozan yer.ayrica gidisin
tek yon olusu ayri bir sinir bozucu durumdur. insan hic caddeden cikmadan hayatini idame ettirebilir,zira onca okul,cafe-bar-restorant-sinema vb.varken bu gayet mumkundur.ayrica unlu (bkz: zumrut )fotoyu da bunyesinde barindirir.zamaninda (bkz: naro)nun da pasif eylemleri-slogan yazmak-gozdesi olmustur.mecbur kalinmadikca gidilmemesi gereken yegane yerlerden biridir.

istanbulun kalbi,ruhu,merkezi.evrenden soyutlan-
mis cadde,ayri bir dunya,bambaska bir diyardir orasi.ilk goruste ask nedir dense git istiklale anla neymis diyecegim yer.canlidir istiklal,bir ruhu vardir,attiginiz her adimda nefesini hissettirir,o soguk ve urkek nefesini.bazen kizgin olur,bazen neseli,ama aslinda hep huzunludur o.yasadiklarinin izini tasir yuzunde,ama herseye ragmen hala dimdik ayaktadir,hala gucludur,hala savasir.gecen yillar guzelliginden birsey calamamistir,tipki eski bir fahise gibi.hucrelerime kadar hissederim onu,icinde erimek,yokolmak isterim.isterim ki o hep benim olsun,ama olmaz,sadakat duygusu guvenilir degildir.dedik ya,fahise ruhlu diye,ya da gercek bir kazanova.yoklugunda deli gibi ozlerim,olurum askindan,varligindaysa ondan kurtulmak isterim,nefes aldirmaz bana.ne onunla ne onsuz...istanbul varoldukca istiklal caddesi,’pera’ ruhu da hep varolacaktir...

hassas,duyarli cizer/mizahci.imza gunlerinde nedense pek bir bunalir,ona gore degildir fazla ilgi.ayrica cizdigi kadar yakisikli bi adam da degildi,yani bu yonuyle bizi hayal kirikligina ugratmisti;lakin sanatcinin yakisikliliginin ne onemi vardir ki.o zaten sandik iciyle ruhumuza dokunmustur cook onceleri.ama bi gun onu inci pastanesinde gordum vay,dedim bu adam hakikaten cok hos.o yagmurlu ve souk gunde takip etmek istedim onu ama dur dedim kendime,dur ki buyu bozulmasin.arkasindan bakakaldim sadece.o gitti,sanki istiklal daha da bir yalniz geldi bana...

bisey degil de yillar once five diye bi boyband vardi onlar coverlamislardi.bu kadar iyi bir parcanin o derce ayaga dustugunu gormek insani muzik endustrisinden tiksindiriyor bazen.

erken yasta baslanmasi gereken sanat dali.

yillardir cektigim ve kurtulamadigim,ama sonunda onu kabullenerek beraber yasadigim-hastalik demeye dilim varmiyor-bronslarin hassaslasmasi durumu.

istanbul-izmir

hem gusel(ama burnu estetikli) hem akilli hatun kisi.kendisini en cok sportmen kisiliginden ve hazircevapligindan oturu takdir etmisimdir.bu boyle zayif degildi eskiden,5te5 yillarinda falan daha bir balik eti kivamindaydi,demek sonradan olumune rejim yaparak zayiflamis.

ornek alinasi gusel insan,yetenekli muzisyen.

i know-(bkz: placebo)

(bkz: a song for lovers)-by(bkz: richard ashcroft)

terbiyesizligin ve dangalakligin vucut bulmus hali.yuh demek istiyorum o rapor olayina.

hic bir ise yaramayan,okuyanlarin da birsey anlamadigi,ama her telden calan dersleriyle(iktisat,muhasebe,matematik,istatistik,envanter,
sosyoloji,vb)ogrenciyi kastirdikca kastiran bolum,bolumum.herkes cekoyu iktisat fakultesinin en kolay bolumu zanneder,ama hayir,yanilirlar,cunku fakultenin en kolay bolumu derslerinin tamamina yakini sozel olan kamu yonetimidir.ayrica adi her soylendiginde’’he biliyom cevre ekonomisi o de mi?’’(yok ev ekonomisi) veya ’dort yillik mi gercekten?ben iki diye biliyomdu da’’ gibilerinden cehalet otesi akla zarar tumcelerle karsilasmaniza sebebiyet veren,verdiren bir bolumdur.surekli diyorum niye yazdim ben bunu diye ama basa gelen cekilir deyip devam ediyorum kendisine.ya da birgun gelecek,dayanamayip konservatuara falan gidicem herhalde.yakinda adi da degisecekmis,insan kaynaklari ve bilmemne diye,iyice tirt olacak,budur olay...

gazetedeki bilisim kosesinden.

cok guzel bir kadin ve basarili bir oyuncu.