confessions

karpuzz

- Yazar -

  1. toplam entry 1199
  2. takipçi 1
  3. puan 26211

uzun uzun kavaklar döküluyor yapraklar

karpuzz
anaokulundan ortaokula kadar geçen süreçte söylediğim mustafa kemal atatürk ile ilgili tekerleme gibi şiir gibi bir şeyde geçen kelimeler.
küçükken bu kavakların ne işi var burda ne alakası var diye düşünür düşünür dururdum. sonra sonra çözdüm olayı ama vaktimin epeyini buna harcadım ben.
tamamı şöyle bir şeydi yanlış hatırlamıyorsam. yanlışsamda benden sonra ayar verip düzeltir biri sorun değil.

saat 9’u 5 geçe
atam dolma bahçe’de
gözlerini kapadı
bütün dünya ağladı
doktor doktor kalksana
lambaları yaksana
atam elden gidiyor
çaresine baksana
uzun uzun kavaklar
dökülüyor yapraklar
biz atama doymadık
doysun kara topraklar

ibnelik yapmak

karpuzz
telefonda;
- alo iyi günler hanımefendi rektör bey’le görüşebilir miyim acaba ben öğrencisiyim?
- neden?
- onunla görüşmem gereken bir konu vardı da. odasına bağlar mısınız acaba?
- neden odasına?
- isterseniz başka bir yerine bağlayın hanımefendi. ama görüşmek istiyorum. müsait mi acaba?
- neden olsun?
- hanımefendi rektör bey orada mı? siz onu söyleyin yeter. ben okula geleyim en iyisi.
- neden geliyosun okula?
- sizin bir şey becereceğiniz yok da işimi kendim halletmeye gelicem.
- neden beceremiyor muşum?
- ulan kadın manyak mısın psikopat mısın nesin bilmiyorum ama okula gelirsem neler yapabileceğimi biliyorum. senden daha psikopatım ben o telefonu alıp boğazına sıkı sıkı bağlayıp öldürmeden seni şimdi telefonu bağlıyor musun bağlamıyor musun onu söyle?
- ne biçim konuşuyorsun sen terbiyesiz şey. disiplin cezasından kovdururum seni.
- düşün bakalım. ne beni tanıyorsun ne adımı biliyorsun. ama ben senin hem odanı hem adını hem de numaranı biliyorum.
- rektör bey odasında değiller, az önce çıktılar.
- en başından beri yoktu değil mi? sen ibnelik yapıyordun değil mi? söyle hadi.
- evet. çat.

asliye ceza mahkemesi

karpuzz
orta ağırlıktaki davaların görüldüğü mahkemedir. hırsızlık,yaralama,silah bulundurma, belge sahtekarlığı, emniyeti suistimal, kastsız adam öldürme vs gibi.
her ilde her ilçede bulunur.

bunun dışında ağır ceza mahkemeleri ve sulh ceza mahkemeleri vardır.

kırmızı oje

karpuzz
külttür. semboldür. her genç kız en geç üniversitede sürer. sonra da ellerine bakıp bakıp sevinir. iğrenç durur çoğunlukta halbuki laf anlatılamaz. zamanla kişilik oturup genç kızımız kendini bulunca vazgeçer bu hevesten.

angelus

karpuzz
dizide angel karakterinin üstün makyaj efektleriyle 2 saatte dönüştürüldüğü kötü karakter.
angelus romanya’da çingene bir bakireyi ısırır,öldürür. çingeneler de onu büyüyle lanetler ve o günden sonra hep iyilik yapmak ve kefaretini iyilikle ödemek zorunda kalır.
david boreanaz angelus olmak istemediği için son sezonlarda sahneleri azaltılan karakterdir ayrıca. angel ,angelus’un sahnelerini çalmıştır yani.
2 saatlik makyaj esnasında çok sıkıldığı, ayrıca makyajdan zaten nefret ettiği ve stüdyodaki ışıklar eklenince yüzündeki maskeyle rol yapmanın çekilmez hal aldığı için sezon başındaki anlaşmalarda para arttırılarak 5 sezon idare edilebilmiş kendisi.

çocuklarla girilen komik diyaloglar

karpuzz
bu yıl birinci sınıfa başlayan afacan , fırlama can.
10 eylül akşamı,
can: karpuzz abla ben şimdi yarın okula başlıyorum ya. noluyo?
ben: işte can’cım büyüdün sen kocaman oldun. artık her gün okula gidip bir şeyler öğreni..
can: ya biliyorum onu.her gün sabah evden çıkıp akşam gelicem değil mi? babam gibi yani.
ben: evet hemen hemen. ama korkma sakın yani kötü bişi değil. ağlama tam..
can: oleyyyy! biliyodum işte! bu gün de gelicekti. babam gibi çıkcam sabah akşama kadar bu kadının görmücem. kurtuldum. süt de içmicem çorap da giymicem ayağıma. pis kadın.
ben zaten dumur bu çocuk kaç yaşındaydı diye hesaplıyorum.


11 eylül sabahı;
ben: can bak bu öğretmenin. şimdi o seni sınıfa götürücek, sohbet ediceksiniz. ne çabuk büyüdün.fırt fırt. daha seni ilk kucağıma aldığım an..önlük de çok yakıştı sana ühühüü ühü.
can: bu kadının poposu ne büyük. bi kere ellesem mi?
ben: hay babası kılıklı. ben ne diyorum sen ne diyosun. beni dinliyor musun sen bakıyım?
can: boşver. nasılsa her gün görücem. sonra ellerim.
ben:siktir git sınıfına, küçük sapık.
hocam eti sizin kemiği bizim.
ben zaten yine dumur, bu çocuk acaba 7 değil de 17 mi?

30 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol