jesor

evlilik gelenekleri sosyolojik açıdan incelendiğinde 3 gruba ayrılır.
1.eş sayısına göre
2.evliliğin evine göre
3.çeyize göre

1.eş sayısına göre 3 tip evlilik vardır: polijini(çok karılılık), çok kocalılık (polyandry) ve tek eşlilik.
polijini bir erkeğin 2 veya daha fazla kadınla evlenmesi durumudur. günümüzde hindistan’da, afrika’da ve orta asya’nın bazı bölgelerinde görülmektedir.
çok kocalılık bir kadının 2 veya daha fazla erkekle evlenmesi durumudur. bu tip evlilik günümüzde afrika’da bir kabilede görülmektedir. araştırmacılar bunun sebebinin kadın nüfusunun azlığına karşı erkek nüfusunun çokluğu olduğunu söylemektedirler.
tek eşlilik ise en yaygın evlilik sistemidir. bir tane adamın bir tane kadınla, yahut bir tane kadının bir tane adamla evlendiği sistemdir. buna örnek olarak türkiye verilebilir.

2.ev meselesi. 3 ihtimal vardır. ya kadın kocasının (kocasının ailesinin) yanına taşınır; ya adam hanımının ailesinin evine taşınır (ki bu halk dilinde içgüveysi olarak bilinir.) ; ya da gelin ve damat yeni bir ev kurarlar.

3.çeyiz meselesi. bu çeyiz alım veriminin 3 çeşidi vardır:
-geline verilen çeyiz. genellikle kırsal kesimlerde bu sığır sürüsü, para ya da altın olabilmektedir.
-kocaya verilen çeyiz. geleneksel avrupalı ailelerde görülmektedir.
-düğün hediyesi. düğünde verilen hediyelerdir. bu hediyelerden kasıt 100 lira veya takılan çeyrek altınlar değildir. örneğin gelinin ya da damadın ailesinin düğün hediyesi olarak salon takımı almasıdır. bu yüzden bu tip çeyiz, gelin ile damadın yeni bir ev kurduğu evlilik çeşidiyle ilişkilendirilir.

yürüyorum..yolumdasın.
aklımdasın.fikrimdesin.içimdesin.
ben bunun için kızamıyorum kendime ..
sızlıyorum, özlüyorum, arıyorum seni.
her günüm böyle geçiyor nerdeyse.
ben rüyamda bile seni özlüyorum.

(bkz: ruya)

bazen öyle şeyler olur hayatta.senin inandığın senin bildiğin senin için oyun oynamıştır sana.
bazen öyle şeyler çıkar ki karşına yapamazsın bişey elin kolun bağlıdır. ulan öyle bi bağlıdır ki, senin dışında gelişmiştir her şey bütün olay akıp gitmiştir sen öylece izleyebilmişsindir ancak.
öyle bağlanır kolun yıllar geçer izlersin uzaktan. bilirsin insanların içini, yaşarsın izlersin uzaktan.
akşam olur çöker hüzün üstüne, düşünürsün hayal edip uzaktan.
kalp öyle ağır gelir, öyle dar gelir bir akşam.
bi güç istersin.desin ki sana boşver gitsin.
kalbinin gücü yoktur.beyin çoktan yenilmiştir kalbe. kalbine dersin ki boşver gitsin desene bana hadi. bişey söyle bana.
bi çözüm bul bana. yaşamam için sebep göster hadi. boşver gitsin de bana. boşverebilir misin için yana yana der. boşverebilir misin sen kendi kalbini atabilir misin yangına ,zaten o denli yanarken. daha ne kadar acı verirsin kendine. boşver gitsin diye kandıracak mısın kendini?
’ama boşver gitsin be. nefes al hadi. ’ dersin kendine. kendinde güç ararsın. ayağa kalkacak bi güç. nerdedir ki o güç? hayatından gelip geçen her insan kullanmıştır o gücü, kalmamıştır sana.
kalbin parçalara bölündü. hak etmedin. elinden bişey gelemedi. ölümü izledin sen sadece. elinden tutamadın o hakkı göremedin kendinde.
unutup her şeyi bir yaşamın varmış gibi mi yapacaksın.
boşver gitsin...

doğaüstü bir işleyişe sahip bir duraktır. yanlış merdivenden inip turnikelerden geçmiş bulunursanız, ters yöne gidip tekrar geri dönmek zorunda kalabilir, ya da çıkıp tekrar akbil basarsınız.
bünyesinde beltur bulundurur. beltur çay tost fln gibi şeyler satılan bir yerdir.
ayrıca metrobüslerin kalkması için ışıklar yapılmış olması yetmiyormuş gibi, bir de yeşil ışık yandığında okul zili çalmaktadır.

son olarak, beşiktaş yönüne ve sarıyer yönüne gidecekler için iki ayrı çıkış vardır durakta. merdivenlerden çıkıp otobüslerin ’zincirlikuyu metrobus’ durağına geldiğinizde ise bir çok yere otobüs bulabilirsiniz.

not: 43r hiç bir zaman kendi durağının önünde durması gerektiği yerde durmaz.

en çarpıcı özelliği, türkiye’de de satılıyor olmasına rağmen yurtdışına giden amca/dayı/teyze/baba lar tarafından yurtdışından getiriliyor olması olan çikolatadır.

coca cola mutluluk dolu 125 yılı şöyle bir geçmişten geleceğe nesiller boyu şişelerle simgelemek ve hatırlatmak istemiş:
http://www.marketingturkiye.com/yeni/webimages/20111012141443618_holderyksekgrseli.jpg
çok da hoş olmuş bence..şişe tasarımları da baya güzelmiş. vay anasını dedirtiyor.
1889-vodka şişesi gibi..
1900-en lanet hali imiş şişenin
1915-şu sihir mihir yapılan iksir hazırlanan şişeler gibiymiş
1957-sanırım biz 21. yüzyıl insanına göre en modern ve normal şişe tasarımı

victoria’s secret mağazası açılmış.
giriş kattaymış.
bildiğiniz victoria’s secret ürünleri evet don falan. ruj gibi şeyler de var.

nedense küçük büyük herkesin kabusu olmuş, facebook zaman tüneli.
herkesin duvarında paylaşımlar: ’’olamaaaaz facebook beni de zaman tüneline geçirmiş!’’, ’’sonunda ben de zaman tüneli kurbanı oldum’’...
derdiniz ne arkadaşım? neyi var zaman tünelinin, neden ona cinayet zanlısı gibi yaklaşıyorsunuz? hayır öyle bi yazıyolar ki sanki kirli çıklı işlere bulaştırıldılar. ben aylardır zaman tünelindeyim!!hakarettir bu hakaret!
evet, doğru, bazı uygulamalar sizi otomatik olarak zaman tüneline geçiriyor. e ama be cahiller uygulamayı kabul ederken bi okusanız sonraki gün facebook’a girdiğiniz de suratınızda en iğrenç 9gag suratıyla ’neeee facebook beni kendi kendine zaman tüneline geçirmiş’ demezsiniz.

ayrıca gayet de kullanışlı bence. eskisi tabi düz kafa düz mantıktı, böyle yukardan aşağı tam türk’lere göre. iki sütun halinde aşağı doğru inince milletin kafası karıştı anladığım kadarıyla...

timeline candır, diyorum. hepiniz kapitalist sistemin kurbanısınız zaten bi timeline a mı tepkiniz, diyorum ve bu entry’i burda noktalıyorum.

sakal da bir kildir en nihayetinde.fakat olaya oyle bakmamak lazim, sonucta onun ozel bi adi var:sakal.
sakal denen sey bazi erkeklerde cok karizmatik durmaktadir.bazilarindaysa igrenc.
sonucta biz goruntuye bakariz abicim.
ayrica hayir yani niye erkegin killisi makbul olsun?sakali olsun diger yerleri temiz olsun.olma mi?
sakalli erkekle dosu killi erkek bir mi? ayri seyler bunlar ya.

ahtapot bilindiğinin aksine 8 bacağı ya da 8 kolu olan bir hayvan değil; 2 bacağı ve 4 kolu olan kafadan bacaklı bir hayvandır.
bacaklarını ileri gitmek için kullanırken, kollarını beslenme amaçlı kullanır.
ahtapotların en ilginç özelliği sinir sisteminin uzuvlarına kadar uzanıyor olmasıdır. yani, beyninin bir kısmı kollarında ve bacaklarındadır. bu yüzden her uzvun özgürlüğü söz konusudur. her bir uzuv tek başına düşünebilir.her kolun ve bacağın kendi düşünceleri vardır. ayrıca bir uzuv koptuğunda bir süre kendi başına hayatta kalmayı başarabilir.

(bkz: zevkler ve renkler tartışılmaz)

27/08/1859 amerika’nın pennsylvania eyaletinde dünyanın ilk petrol kuyusu açıldı.

ölmeden önceki son sözleri ’oh wow.oh wow.oh wow.’ olan kişidir.

büyüme için sorumlu olan hormonun uyurken üretildiğini ortaya çıkaran bilimsel araştırmalardan sonra kulağa çok daha mantıklı gelen uyusun da büyüsün ninnisi.

not: tıpış tıpış yürüsün kısmı hala mantıksız.
hayır yani o kadar uyuyorum ve büyüyorum da, koskoca adam oluyorum ve ’tıpış tıpış’ mı yürüyorum, gülerler adama lan.

aynı zamanda namazında niyazında insanlar tarafından sabah namazı kılmak amacıyla gerçekleştirilen eylemdir.

gayet normal bir eylemdir.olur mu olur...insan hayatinda boyle seyler olagandir.

gazetede iyilesiyormus diye okudum ben..
martta sapasaglam karsinizda olacak diyordu.
ve ankara’da 200 yatakli hastane yaptiracagini soylemis.
bir de en cok kizi alize’yi dusunuyormus, ben olursem kizim ne yabacak diye...

iclerinde duygularini bilerek ve kasten belli etmeyenleri de vardir. bi bildikleri vardir da belli etmiyorlardir.ustlerine varmayiniz. her insan bi cins iste, bunlar da bu cins..

yanlis hatirlamiyorsam ,bir zamanlar kanal d de yayinlanan makina programi ya da televizyon makinasi programindan.

boğaziçi üniversitesi’nin bilgi işlem merkezi’nin kısaltılmış ismidir. bim.
böyle bilgisayarlar fln var, tek katlı bir yapı. şifre neyin almak için oraya başvuruyoz.