kah cikarim gokyuzune seyrederim alemi, kah inerim yeryuzune seyreder alem beni.
erkeklerin cinsel organlarini kendi kendilerine tutmalari ((bkz: selfservis)) ya da kizlarin erkeklerin cinsel organlarini tutmasi ya da iste birinin bir baskasinin sikini tutmasi hali.
ayni zamanda "aha da sictik" anlamina gelir.
ayni zamanda "aha da sictik" anlamina gelir.
fransada dogup besiktasli olup kendisine helal olsun diye bagirilmis, siki tutmak deyimini ortalik yerde gerceklestirdigi icin serdar bilgili tarafindan memleketten uzaklastirilmis, bir basin toplantisinda agzinda sakiz ile ortama girip bir gazetecinin kafasina saplak atip beni kahkahalara bogmus, simdiye dek gordugum en samimi, en deli, en komik ve en sempatik futbolcu. hem de futbolcu.
deli olan her ibrahim icin kullanilabilir.
sahislarin en rahat ve dogru kaynaktan alinip aktarilmasi amaci ile benim yaptigim eylem turu.
2 aralik 1884 yilinda uskupte dogdu. asil adi ahmed agâhtir. ilk ogrenimini istanbul’da vefa lisesi’nde tamamladi. paris’e giderek (1903) bir yil bir kolejde fransizca’sini ilerlettikten sonra siyasal bilgiler fakultesi’ne girdi. dokuz yil kaldigi paris’ten dondukten (1912) sonra, istanbul’da universitede cesitli dersler okuttu (1915-1923),urfa milletvekili oldu (1923); varsova (1926), madrid (1929) ortaelciliklerine atandi, tekirdag (1935-1942) ve istanbul (1943-1946) milletvekilliklerinde bulundu.
buyukelci olarak pakistan’a gitti (1948), bir yil sonra emekliye ayrilarak yurda dondu (1949). rumelihisari mezarliginda gomulu. spor ve sergi sarayi civarindaki parka bir aniti dikildi (1968) kisiligini paris’te okurken unlu tarihci albert sorel’in derslerinden aldigi tarih zevkiyle, fransiz sairlerinin (jean moreas, baudelaire, verlaine, vb.) olcu ve bicim guzelliklerinde buldu.
paris’e gidisi, ii. abdulhamit baskisindan bir kacis oldugu halde, orada siyasi faaliyetlere katilmayarak sanat cevrelerinde kendini yetistirdi. paris oncesi hamid ve servet-i funun siiri etkisinden kendisini boylelikle kurtardi, klasik divan siirimizi bati siirindeki butunluk anlayisiyla ele aldi. avrupa donusu yeni mecmua’da "bulunmus sayfalar" basligiyla yayimladigi gazel ve sarkilarla tanindi (1918). bu neoklasik siirler, onun cikis noktasinin osmanli tarih ve siiri oldugunu gosterdigi gibi, sonradan yeni sekiller ve sade dille yazdiklarinda da sairin genel olarak osmanli medeniyet ve kulturune bagli kaldigi gorulur.
onda tarih, vatan, millet ve istanbul sevgisi, hep bu acidan islenir. osmanli medeniyeti yuzyillar boyu en yuce eserlerini istanbul’da yarattigi icin, yahya kemal’deki istanbul, bogazici ve turk musikisi hayranligina, tabiat guzellikleri yani sira, tarih degerleri de girer. duygu, dusunce ve hayali ustalikla kaynastiran sair, pek coguna hikaye karakteri verdigi lirik-epik siirlerinin konularini ask, tabiat, deniz, olum ve sonsuzluktan da alir. ic ahengi her seyden ustun tutusu, siiri "musikiden baska turlu bir musiki" kabul edisi; "ok" siiri bir yana, butun siirlerini, bu ahengin saglanmasina daha elverisli gordugu aruzla yazmasina sebep oldu yahya kemal, siirlerini, makale ve hikayelerini sagliginda kitaplarda toplamamis, eserleri dergilerde, daginik kalmisti.
olumunden sonra dostlari ve hayranlari tarafindan bir yahya kemal’i sevenler cemiyeti kuruldugu gibi, istanbul fetih cemiyeti’ne bagli bir de yahya kemal enstitusu ve muzesi acildi (1961). bu enstitu’nun yayimlamaya basladigi yahya kemal kulliyati’nda sairin ilk ucu siirlerini; digeri makale, deneme ve anilarini derleyen su eserleri cikti: kendi gok kubbemiz (1961), eski siirin ruzgariyle (1962), rubailer ve hayyam rubailerini turkce soyleyis (1963), aziz istanbul (1964), egil daglar (1966), siyasi hikayeler (1968), siyasi ve edebi portreler (1968), edebiyata dair (1971), cocuklugum, gencligim, siyasi ve edebi hatiralarim (1973), tarih musahabeleri (1975), bitmemis siirler (1976), mektuplar-makaleler (1977) hakkinda yayimlanan kitaplarin sayisi yirmiyi gecer.
buyukelci olarak pakistan’a gitti (1948), bir yil sonra emekliye ayrilarak yurda dondu (1949). rumelihisari mezarliginda gomulu. spor ve sergi sarayi civarindaki parka bir aniti dikildi (1968) kisiligini paris’te okurken unlu tarihci albert sorel’in derslerinden aldigi tarih zevkiyle, fransiz sairlerinin (jean moreas, baudelaire, verlaine, vb.) olcu ve bicim guzelliklerinde buldu.
paris’e gidisi, ii. abdulhamit baskisindan bir kacis oldugu halde, orada siyasi faaliyetlere katilmayarak sanat cevrelerinde kendini yetistirdi. paris oncesi hamid ve servet-i funun siiri etkisinden kendisini boylelikle kurtardi, klasik divan siirimizi bati siirindeki butunluk anlayisiyla ele aldi. avrupa donusu yeni mecmua’da "bulunmus sayfalar" basligiyla yayimladigi gazel ve sarkilarla tanindi (1918). bu neoklasik siirler, onun cikis noktasinin osmanli tarih ve siiri oldugunu gosterdigi gibi, sonradan yeni sekiller ve sade dille yazdiklarinda da sairin genel olarak osmanli medeniyet ve kulturune bagli kaldigi gorulur.
onda tarih, vatan, millet ve istanbul sevgisi, hep bu acidan islenir. osmanli medeniyeti yuzyillar boyu en yuce eserlerini istanbul’da yarattigi icin, yahya kemal’deki istanbul, bogazici ve turk musikisi hayranligina, tabiat guzellikleri yani sira, tarih degerleri de girer. duygu, dusunce ve hayali ustalikla kaynastiran sair, pek coguna hikaye karakteri verdigi lirik-epik siirlerinin konularini ask, tabiat, deniz, olum ve sonsuzluktan da alir. ic ahengi her seyden ustun tutusu, siiri "musikiden baska turlu bir musiki" kabul edisi; "ok" siiri bir yana, butun siirlerini, bu ahengin saglanmasina daha elverisli gordugu aruzla yazmasina sebep oldu yahya kemal, siirlerini, makale ve hikayelerini sagliginda kitaplarda toplamamis, eserleri dergilerde, daginik kalmisti.
olumunden sonra dostlari ve hayranlari tarafindan bir yahya kemal’i sevenler cemiyeti kuruldugu gibi, istanbul fetih cemiyeti’ne bagli bir de yahya kemal enstitusu ve muzesi acildi (1961). bu enstitu’nun yayimlamaya basladigi yahya kemal kulliyati’nda sairin ilk ucu siirlerini; digeri makale, deneme ve anilarini derleyen su eserleri cikti: kendi gok kubbemiz (1961), eski siirin ruzgariyle (1962), rubailer ve hayyam rubailerini turkce soyleyis (1963), aziz istanbul (1964), egil daglar (1966), siyasi hikayeler (1968), siyasi ve edebi portreler (1968), edebiyata dair (1971), cocuklugum, gencligim, siyasi ve edebi hatiralarim (1973), tarih musahabeleri (1975), bitmemis siirler (1976), mektuplar-makaleler (1977) hakkinda yayimlanan kitaplarin sayisi yirmiyi gecer.
* mademki dunya bir hic, gece de ic, gunduz de ic.
* bende seytan tuyu yok, epilasyonla aldirdim.
* hirsizlik yapmayin, hukumet rekabetten hoslanmaz.
* nefes kesen bir roman yazdim. tum okurlarim oldu.
* hakan yarin ki macta forma giyemeyecek... ciplak oynayacak.
* her ask bitki isimleri ile baslar, hayvan isimleri ile biter.
* oglumun adini mafya koydum, artik ben de mafya babasiyim.
* yazilidan sifir aldim ama, onemli olan katilmakti.
* eger turist sezonundaysak, neden onlari avlayamiyoruz?
* 1959da icilen kahvelerin hatiri doldu, duyurulur.
* siddete karsi savas acin, siddet yanlilarini kursunlayin.
* olum korkusu surekli degil, mezarda biten gecici bir duygudur.
* adamin biri eczaneye sinek ilaci almaya gitmis. eczaci ona "sineginizin nesi var acaba" demis.
* sik sik ameliyat olun, iciniz acilir.
* sizde bit sampuani var mi? kirlendi hayvanciklar.
* besbinkere soyledim; abartmayi birak.
* bu tup bebek hatali; hep gaz kaciriyor.
* yes abicim. turkce egitime benden de okey!
* bir fil elektrik direginden daha yuksege ziplayabilir mi? elektrik diregi ziplayamaz ki...
* selam! ben aydan sener. hadi yaa. ben de dunyadan neil armstrong.
* cocugun biri bir gun kafasini islatmadan yikamaya baslamis. annesi de "oglum hic sac islatilmadan sampuanlanir mi?" deyince cocuk: ama anne bu sampuanda kuru saclar icin yaziyor.
* temel fransaya gitmis. tabelada fransa yaziyormus. o da " aaaa... burayi da mi sabanci aldi" demis.
* gencligim aci veriyordu. ameliyatla aldirdim.
* ey yukselen yeni nesil! in ulan asagi!
* son gulen sen olacaksin. cunku gec anliyorsun
* insanlik bugun de para karsisinda deger kaybetti.
* karinizla aranizdaki ortak yan ne? ayni gunde evlendik.
* hayatim boyunca kararsiz biri oldum ama artik emin degilim.
* karimi o kadar seviyorum ki eskimesin diye baskalarinin karilarini kullaniyorum.
* size yapilmasini istemediginiz seyleri baskalarina yapin, cok zevkli.
* demokrasi, seks gibidir. iyisi de, kotusu de "iyi" dir.
* aids virusu de, ebola virusu de maymun patentli. maymundan gelip gelmedigimiz belli degil ama, maymundan gidecegimiz kesin.
* soguk savastan sicak savasa geciverdik bir anda. dunya catlamasa bari.
* asansor bozuk. en yakin asansor karsi binadadir.
* icerken araba kullanmayin. bir yere carparsaniz biraniz dokulur.
* yarin yapabilecegin bir seyi, asla bugunden yapma.
* tanrim! kendim icin bir sey istemiyorum. yalnizca anneme parali ve guzel bir gelin nasip et!
* bende seytan tuyu yok, epilasyonla aldirdim.
* hirsizlik yapmayin, hukumet rekabetten hoslanmaz.
* nefes kesen bir roman yazdim. tum okurlarim oldu.
* hakan yarin ki macta forma giyemeyecek... ciplak oynayacak.
* her ask bitki isimleri ile baslar, hayvan isimleri ile biter.
* oglumun adini mafya koydum, artik ben de mafya babasiyim.
* yazilidan sifir aldim ama, onemli olan katilmakti.
* eger turist sezonundaysak, neden onlari avlayamiyoruz?
* 1959da icilen kahvelerin hatiri doldu, duyurulur.
* siddete karsi savas acin, siddet yanlilarini kursunlayin.
* olum korkusu surekli degil, mezarda biten gecici bir duygudur.
* adamin biri eczaneye sinek ilaci almaya gitmis. eczaci ona "sineginizin nesi var acaba" demis.
* sik sik ameliyat olun, iciniz acilir.
* sizde bit sampuani var mi? kirlendi hayvanciklar.
* besbinkere soyledim; abartmayi birak.
* bu tup bebek hatali; hep gaz kaciriyor.
* yes abicim. turkce egitime benden de okey!
* bir fil elektrik direginden daha yuksege ziplayabilir mi? elektrik diregi ziplayamaz ki...
* selam! ben aydan sener. hadi yaa. ben de dunyadan neil armstrong.
* cocugun biri bir gun kafasini islatmadan yikamaya baslamis. annesi de "oglum hic sac islatilmadan sampuanlanir mi?" deyince cocuk: ama anne bu sampuanda kuru saclar icin yaziyor.
* temel fransaya gitmis. tabelada fransa yaziyormus. o da " aaaa... burayi da mi sabanci aldi" demis.
* gencligim aci veriyordu. ameliyatla aldirdim.
* ey yukselen yeni nesil! in ulan asagi!
* son gulen sen olacaksin. cunku gec anliyorsun
* insanlik bugun de para karsisinda deger kaybetti.
* karinizla aranizdaki ortak yan ne? ayni gunde evlendik.
* hayatim boyunca kararsiz biri oldum ama artik emin degilim.
* karimi o kadar seviyorum ki eskimesin diye baskalarinin karilarini kullaniyorum.
* size yapilmasini istemediginiz seyleri baskalarina yapin, cok zevkli.
* demokrasi, seks gibidir. iyisi de, kotusu de "iyi" dir.
* aids virusu de, ebola virusu de maymun patentli. maymundan gelip gelmedigimiz belli degil ama, maymundan gidecegimiz kesin.
* soguk savastan sicak savasa geciverdik bir anda. dunya catlamasa bari.
* asansor bozuk. en yakin asansor karsi binadadir.
* icerken araba kullanmayin. bir yere carparsaniz biraniz dokulur.
* yarin yapabilecegin bir seyi, asla bugunden yapma.
* tanrim! kendim icin bir sey istemiyorum. yalnizca anneme parali ve guzel bir gelin nasip et!
23 nisan 1973te istanbulda dogdu. bogazici universitesi turizm ve otelcilik bolumunde okurken leman dergisinde karikatur calismalarina basladi. ilk stand-up gosterisini leman kulturde, 1995in agustos ayinda gerceklestirdi. 1995 araliktan itibaren de besiktas kultur merkezi bunyesi altinda gosterilerine devam etmektedir. 2001 yili sonuna kadar toplam gosteri sayisi 1200un uzerinde olup, bunlarin hemen hepsi kapali gise oynayarak, kirilmasi guc bir rekorun da sahibi olmustur. turkiyenin bircok ilinde sahneledigi gosterisini ayni zamanda avrupanin onde gelen sehirlerinde ve de amerika birlesik devletlerinde yine ayni basari ile sahneye koymustur.
leman dergisinde yayinlanan calismalarini "karikaturler" isimli kitabinda yayinladi. 1998 yilinda omer varginin yonettigi "hersey cok guzel olacak" isimli sinema filminde mazhar alanson ile basrolu paylasti. bu filmi turkiye ve avrupada yaklasik 1,800,000 kisi izledi. reklam dunyasinda da adindan soz ettiren sanatci , "panasonic" reklamlarinin radyo spotlariyla iki yil ust uste kristal elma odulune layik goruldu. bu firmanin tv filmlerinin yani sira "mavi jeans" reklamlarinda da oynamistir. 2000 yilinin ocak ayindan sonra gosterileri star tv tarafindan yayinlanmakta olup bunlari "gosteri" adli kasette de bay muzik ile piyasaya surmustur. askerlik gorevini temmuz 2001de tamamlayan cem yilmaz, gosterilerine devam etmektedir. ozel bir sirket icin hazirladigi reklamlar serisi ilgi gormustur. reklam ve gosteri calismalarina devam etmektedir.
(bkz: cem yilmaz esprileri)
leman dergisinde yayinlanan calismalarini "karikaturler" isimli kitabinda yayinladi. 1998 yilinda omer varginin yonettigi "hersey cok guzel olacak" isimli sinema filminde mazhar alanson ile basrolu paylasti. bu filmi turkiye ve avrupada yaklasik 1,800,000 kisi izledi. reklam dunyasinda da adindan soz ettiren sanatci , "panasonic" reklamlarinin radyo spotlariyla iki yil ust uste kristal elma odulune layik goruldu. bu firmanin tv filmlerinin yani sira "mavi jeans" reklamlarinda da oynamistir. 2000 yilinin ocak ayindan sonra gosterileri star tv tarafindan yayinlanmakta olup bunlari "gosteri" adli kasette de bay muzik ile piyasaya surmustur. askerlik gorevini temmuz 2001de tamamlayan cem yilmaz, gosterilerine devam etmektedir. ozel bir sirket icin hazirladigi reklamlar serisi ilgi gormustur. reklam ve gosteri calismalarina devam etmektedir.
(bkz: cem yilmaz esprileri)
"sik" emir kipinde soylendiginde bir enteresan olabilir. kimin sikilecegininde belirtilerek cumledeki ozne eksiginin kapatilmamasi halinde soyleyenin sikilmek istedigi sanilabilir. bana oyle geliyor da olabilir.
15 nisan 1949’da ordu’da dogan turk sinemasi’nin buyuk oyuncularindan kadir inanir, oyunculuk hayatina foto-roman’lar ile basladi ve "son yedi adim sonra" isimli film ile sinemaya gecti. turk sinemasinin yetistirdigi yildiz oyunculardan biri olan kadir inanir’in onemli filmleri arasinda, basrollerini turk sinemasi’nin sultani olarak bilinen turkan soray’la paylastigi "donus", "selvi boylum al yazmalim", "yilanlarin ocu" filmleri ile ah guzel istanbul, tatar ramazan, bir yudum sevgi filmleri yer aliyor.
inanir, 2003 yapimli sinema filmi "gonderilmemis mektuplar"da, basrolu turk sinemasi’nin sultani turkan soray’la birlikte paylasti. turk sinemasi’nin efsanevi ikilisi, 24 yil aradan sonra bu filmle birlikte biraraya geldi.
sanatcinin butun filmleri:
1968: son yedi adim sonra
1969: cilginlar cehennemi, yarali kalp, fato.
1970: ankara ekspresi, kara gozlum, mechul kadin, daglarin kartali.
1971: unutulan kadin, uc arkadas, azrailin bes atlisi, kara gun, kerem ile asli, mualla.
1972: asi gencler, donus, leyla ile mecnun, utanc, kanli para, paprika gaddarin aski, baskin, vur.
1973: bitirim kardesler, bitirimler sosyetede, ezo gelin, gazi kadin, kambur, yaban, anadolu ekspresi, arap abdo, hayat bayram olsa, olume kosanlar. 1974: almanya’li yarim, sahipsizler, sensiz yasanmaz, yazik oldu yarinlara, askerin donusu, bir yabanci, ceza, enayi, korkusuzlar, uyanik kardesler.
1975: baldiz, kopru, pisi pisi, yatak hikayemiz.
1976: bodrum hakimi, deprem, taksi soforu, alev, can pazari, delicesine, devlerin aski, iki kizgin adam.
1977: dila hanim, selvi boylum al yazmalim, silah arkadaslari, tovbekar, ana ocagi, firtina, cevriyem.
1978: evlidir ne yapsa yeridir, dervis bey, duzen, hedef.
1979: doktor, firat, gazeteci, istanbul, isyan.
1981: ah guzel istanbul, kirik bir ask hikayesi.
1982: tomruk, yurek yarasi, asklarin en guzeli, elveda dostum.
1983: bedel, kurban.
1984: yabanci, balayi, bir yudum sevgi, gunes dogarken, imparator.
1985: seyyid, yaz bitti, yilanin ocu, amansiz yol, ates dagli, olum yolu.
1986: sen turkulerini soyle, sevgi cikmazi, sucumuz insan olmak, sultanoglu, umut sokagi, yarin aglayacagim, dikenli yol, hayat koprusu, gunese kopru.
1987: sende yureginde sevgiye yer ac, yarinsiz adam, 72. kogus, menekseler mavidir, yarali can, kucucugum, katircilar.
1988: emanet, huzun cemberi, 7 uyuyanlar, bir beyin oglu.
1989: med cezir manzaralari, acilar paylasilmaz, film bitti, karilar kogusu.
1990: tatar ramazan, eskici ve ogullari, sayin baskan, darbe.
1991: umut hep vardi, aldatacagim.
1992: tatar ramazan surgunde.
1995: ask olumden soguktur, savci (tv).
1998: marziye (tv).
2000: komser sekspir.
2001: derman bey (tv).
2002: kumsaldaki izler (tv), kirik ayna (tv).
2003: gonderilmemis mektuplar (2003)
odulleri:
23. antalya film senligi, 1986, yilanlarin ocu - en iyi erkek oyuncu
5. adana altin koza film senligi, 1973, utanc - en iyi erkek oyuncu
3. ankara film senligi, 1990, med cezir manzaralari - en iyi erkek oyuncu
inanir, 2003 yapimli sinema filmi "gonderilmemis mektuplar"da, basrolu turk sinemasi’nin sultani turkan soray’la birlikte paylasti. turk sinemasi’nin efsanevi ikilisi, 24 yil aradan sonra bu filmle birlikte biraraya geldi.
sanatcinin butun filmleri:
1968: son yedi adim sonra
1969: cilginlar cehennemi, yarali kalp, fato.
1970: ankara ekspresi, kara gozlum, mechul kadin, daglarin kartali.
1971: unutulan kadin, uc arkadas, azrailin bes atlisi, kara gun, kerem ile asli, mualla.
1972: asi gencler, donus, leyla ile mecnun, utanc, kanli para, paprika gaddarin aski, baskin, vur.
1973: bitirim kardesler, bitirimler sosyetede, ezo gelin, gazi kadin, kambur, yaban, anadolu ekspresi, arap abdo, hayat bayram olsa, olume kosanlar. 1974: almanya’li yarim, sahipsizler, sensiz yasanmaz, yazik oldu yarinlara, askerin donusu, bir yabanci, ceza, enayi, korkusuzlar, uyanik kardesler.
1975: baldiz, kopru, pisi pisi, yatak hikayemiz.
1976: bodrum hakimi, deprem, taksi soforu, alev, can pazari, delicesine, devlerin aski, iki kizgin adam.
1977: dila hanim, selvi boylum al yazmalim, silah arkadaslari, tovbekar, ana ocagi, firtina, cevriyem.
1978: evlidir ne yapsa yeridir, dervis bey, duzen, hedef.
1979: doktor, firat, gazeteci, istanbul, isyan.
1981: ah guzel istanbul, kirik bir ask hikayesi.
1982: tomruk, yurek yarasi, asklarin en guzeli, elveda dostum.
1983: bedel, kurban.
1984: yabanci, balayi, bir yudum sevgi, gunes dogarken, imparator.
1985: seyyid, yaz bitti, yilanin ocu, amansiz yol, ates dagli, olum yolu.
1986: sen turkulerini soyle, sevgi cikmazi, sucumuz insan olmak, sultanoglu, umut sokagi, yarin aglayacagim, dikenli yol, hayat koprusu, gunese kopru.
1987: sende yureginde sevgiye yer ac, yarinsiz adam, 72. kogus, menekseler mavidir, yarali can, kucucugum, katircilar.
1988: emanet, huzun cemberi, 7 uyuyanlar, bir beyin oglu.
1989: med cezir manzaralari, acilar paylasilmaz, film bitti, karilar kogusu.
1990: tatar ramazan, eskici ve ogullari, sayin baskan, darbe.
1991: umut hep vardi, aldatacagim.
1992: tatar ramazan surgunde.
1995: ask olumden soguktur, savci (tv).
1998: marziye (tv).
2000: komser sekspir.
2001: derman bey (tv).
2002: kumsaldaki izler (tv), kirik ayna (tv).
2003: gonderilmemis mektuplar (2003)
odulleri:
23. antalya film senligi, 1986, yilanlarin ocu - en iyi erkek oyuncu
5. adana altin koza film senligi, 1973, utanc - en iyi erkek oyuncu
3. ankara film senligi, 1990, med cezir manzaralari - en iyi erkek oyuncu
asli "izel celik ercan" olan ama izel celik comak olsaymis keske diye defalarca dusunduren grup adi.
izel celik comak diye bir gruplari vardi sanirim.
motive etmesi ile de celikin sevgilisini rahatsiz etmis oldugunu hatirladigim insan evladi. buyuk turk oyuncularindan biri idi aslinda kendileri.
sirta yastik koyduktan sonra ayaklarini uzatip oturur yatar arasi bir hal almak durumu icin buyuklerimiz tarafindan uyduruldugunu sandigim cumle.
(bkz: uzun oturmak)
kasan bir insan olmasi halinde dusulen durum.
hem dvd okudugu hem de dvd yazilabildigi anlatilmak icin anneme kurdugum cumle.
adi unutulan insana sorulacak soru. bir sure konustuktan sonra sorulursa komik olabilir.
(bkz: tek yuzuge nifak girmesi)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?