confessions

ilean

- Yazar -

  1. toplam entry 1933
  2. takipçi 2
  3. puan 69645

serdar oztop

ilean
1970 yilinda istanbul’da dogdu. sirasiyla bitirdigi okullar; fatih gazi ilkokulu, f.m.v.o. isik lisesi orta bolumu, istanbul ataturk fen lisesi, bogazici universitesi elektronik meslek yuksekokulu, bogazici universitesi insaat muhendisligi.

muzige ilkokulda mandolin calarak basladi. lise yillarinda gitarla tanismasiyla beraber, ciddi anlamdaki ilk muzik calismalarina basladi. okul grubuyla beraber cesitli konserler verdi ve milliyet liselerarasi muzik yarismalarina katildi. universite yillarinda kurdugu ilk grubu "exon" ile rock tarzindaki ingilizce sozlu bestelerini seslendirmeye baslayarak, grubuyla cesitli illerde konserler verdi. gulhane yarismalarinda iki dalda birincilik alan grubu ile, karisik bir kasette bir parcasini seslendirme sansini yakaladi. daha sonra kurdugu funk-rock grubu "blueline", verdigi basarili konserlerin ardindan, elemanlarinin askere ve yurtdisina gitmeleri nedeniyle dagildi.

b.u. elektronik m.y.o.’dan mezun olduktan sonra, studyo spectrum’da tonmaisterlik yapmaya basladi. burada studyo teknikleri konusunda kendisini gelistirme firsatini bularak, cesitli albumlerin yapiminda gorev almaya basladi. bunun ilk orneklerinden biri, murat koseoglu’nun "yine yagmurlar yagiyor duygularima" adli albumudur. bu sirada turkce sozlu rock grubu kesmeseker’e katildi ve grubun "ask ve para" albumunun kayitlarini bogazici universitesi ses kayit studyosu’nda gerceklestirdi. albumden sonra gruptan ayrilarak uzun sure barlarda muzik yapacagi "indians" grubunu kurdu. devam etmekte olan studyo calismalarini, bir ev studyosu kurarak, aranjor-produktor olarak surdurmeye basladi. bunun ilk urunleri, tanju asanel’in "yolculuk" albumu ve kaynak’in "carpe diem" albumudur. bu siralarda tanistigi haluk levent’in iki albumune gitarist olarak katildiktan sonra, icinde kendi bestelerimin de bulundugu "arkadas", "mektup" ve "www.leyla.com" albumlerinin yapimini ustlendi. bununla beraber teoman, murat evgin, rojin, kutsal gibi sanatcilarin albumlerinde de calisti.

halen kendi studyosunda calismalarina devam etmekte ve bulutsuzluk ozlemi grubunda gitar calmakta.


yavuz çetin

ilean
1970 yilinda samsun’da dogan yavuz cetin, gazeteci olan babasinin isi nedeniyle turkiye’nin cesitli bolgelerinde cocuklugunu gecirir. muzige olan ilgisi kucuk yaslarda baslayan yavuz cetin, ilk enstrumani curayla on yasinda tanisir. muzik aletlerine olan ilgisi curadan sonra baglama orenmeye baslamasiyla devam eder. bir sure sadece muzik dinler ve bu sure zarfinda elektrik gitar sesine hayran kalir. ilk olarak 1985 yilinda akustik gitar ile tanisir ve ardindan elektro gitarla calismalarina devam eder.

onyedi yasinda profesyonel muzik yasamina gecisiyle birlikte, istanbul’da ve turkiye’nin guney bolgelerinde calisarak hayatini surdurur. ogrenimini, hayatinin akisini sekillendiren o cok sevdigi muzik uzerine yapar. marmara universitesi muzik bolumune girer. universite hayati boyunca da elektro gitarini elinden hic birakmaz. calistigi grup labirent ile katildigi yildiz universitesi muzik yarismasinda birincilik odulu alir. universiteyi calismalarindan dolayi bitiremez.
1992 yilinda istanbul’da muzisyen dostlari batuhan mutlugil, kerim capli ve sunay ozgur ile cover grubu olarak taninan “blue blues band” i kurar. 1970 yillarin rock ve blues parcalarinin agirlikta oldugu calismalari surduren “blue blues band” grubunda elektro gitar calip vokal yapar. yasami boyunca 1960’li ve 70 yillarin rock blues muziklerinden etkilenir. daha sonralari yaptigi beste ve soz calismalarina rock ve blues muziginin ruhunu yansitir. jimmy hendrix’i ve dunyaya mal olmus blues sarkilarini da yorumlamaktan her zaman buyuk bir keyif alir.

1990’li yillarin ortalarinda fuat guner ile tanismasiyla birlikte “studyo muzisyenligine” baslar. fuat guner’in studyosunda surdurdugu calismalarinda televizyon ve radyolar icin reklam muziklerini gitariyla seslendirir. bircok sanatcinin album kayitlarina da gitariyla imzasini atar. gitariyla eslik ettigi albumler arasinda, izel’in “ bir kucuk ask”, kirac’in “deli dus” ve “bir garip ask bestesi”, soner arica’nin “ayrilik”, turgut berkes’in albumundeki “miranda” ve “mindos” isimli sarkilari ve goksel’in “sabir” adli sarkisi en bilinenleridir. goksel’in sarkisindaki “talkbox” performansi turkiye’de bir ilk olmasi, ona “talkbox” kullanan ilk gitarist sifatini kazandirir. 1996 yilinin ortalarinda “mfo” grubuyla calismaya baslar. grupla turnelere gider ve katildigi tum konserlere gitariyla eslik eder. bir yandan bar muzisyenligine devam eder.

1997 yilinda ilk albumu icin calismalara baslar. “ilk” adli albumunu stop muzik’ten cikarir. albumunde yer alan, “erkegin olmak istiyorum”, ayrica sinan cetin’in yonettigi “propaganda” filminde kullanilan, erkan ogur’un perdesiz gitar performansinin da yer aldigi “dunya” isimli enstrumantal sarkisi en bilinenleridir. mfo ile konserlerde calmaya ve “yavuz cetin group” isimli grubuyla bar performansini devam ettigi sure icerisinde, ikinci album calismalarina da baslar.

2000 yillarinin sonlarinda tmc film muzik ile anlasir. ve ikinci albumu “satilik” icin studyoya girer. sozu, muzigi ve duzenlemeleri kendisine ait bir calismaya son kez imza atar. eylul 2001 tarihine cikmasi planlanan album icin tum calismalari bitirir. ama ne yazik ki yaptigi bu son calismanin muzikseverlerle bulustugunu goremeden, 15 agustos 2001 tarihinde hayata veda eder.

http://www.anatolianrock.com/yavuzcetin/biyografi.php

hiç bilemem

ilean
gunler duslerden dogar
geceler aykiri bakar umutlara
oldugum yer bu degil
beni kimler arar kimler sorar

hic bilemem anlayamam anlatamam
icimde kanimi emen kahirlar var

ne gizlenirim ne kabaririm
askin ile yanar olurum
tukenmek degildir yoran beni
aldanmaktir belam hic kolay degil

hic bilemem anlayamam anlatamam
disimda canimi alan tavirlar var

aranirim kirik kalplerde
bir isik yanacak diye
yururum ahsap mahallelerde
bir yidiz kayacak diye
butun yalnizliklar benim olmus
nobetlerim gelir aglarim
nobetlerim gider kovalarim

kuslar ucar diyar diyar
el edemem beni almazlar diye
gurbet curur gunesin kapanisinda
beklediklerim kalir ucan ucurumlarda

hic bilemem anlayamam anlatamam
dusumde uykumu calan asiklar var

murat yilmazyildirim

acidan dogar insan

ilean
asklar dokuluyor gozlerimden
bir tarafi hep kirik kalpli
denizler gibi buyuyor acinin besigi
dargin ve bos kendine yabanci
gogun ciplak sarkilaridir simdi
bulutlarda sallanan
ben ve oteki

sehrin dusle sevisen mavi bedeni
katilircasina olunen yitik bir oykuden
cekip al beni ve kurtar sana cocukca bakan
kirlenmis utangac saclarimi
ellerinde biriktirdigim gecenin renginden

acidan dogar insan
asktir insani yaratan

asklar dokuluyor gozlerimden
bir tarafi hep kirik kalpli
denizler gibi buyuyup
acinin bos besiginde
kendini kurban eden
ben ve oteki
geride biraktigimiz bir tek gogun
gozu yasli maviligidir simdi

acidan dogar insan
asktir insani yaratan

murat yilmazyildirim

manası yok

ilean
akildan gecen yolu kazmislar
ben gecer miyim yok
ah bu diyarda kimi yakmislar
haberin var mi koc

saygidan gecen yolu yakmislar
ben gecer miyim yok
ah bu diyarda kimi asmislar
haberin var mi koc

solumdan gecen yolu asmislar
ben gecer miyim yok
komsu topraga kimi gommuser
haberin var mi koc

gonulden gecen yolu gommuser
ben gecer miyim yok
ah bu diyarda kimi kesmisler
haberin var mi koc

sanattan gecen yolu kesmisler
ben gecermiyim
karsi kopruden kimi atmislar
haberin var mi koc

manasi yoktur yok
yok bu alemin
alasi yoktur yok

duman

istemek yetmedi

ilean
bir sarki oldun dilimde bikmadan soyledigim
bir askin sozler yankilanir gecmiste soyledigim
gecen her seyi olu bir yuzyila emanet ettim
unutmak istedim, unutmak istedim
istemek unutmaya yetmedi
istemek seni bana getirmedi istemek yetmedi
yasaksiz atan kalbimde durmadan dinledigimden
nefesin hala icimde son defa optugunden
biten herseyi olu bir yuzyila emanet ettim
unutmak istedim, unutmak istedim
istemek unutmaya yetmedi
istemek seni bana getirmedi istemek yetmedi

demir demirkan

sahte cennet

ilean
demir demirkan sarkisi.

zaman bir aldatmaca,
sonsuzluk cennet olsa ve ben gunahsiz olsam.
gecse gunler pes pese,
hikayem bitmese ve sen benimle olsan.
sonsuzluk sensiz inan bana degersiz.
yanliz bir ruhun sahte cenneti...
cennet bir aldatmaca,
sonsuz cehennem olsa ve ben gunahkar olsam.
karanlik gece bitmese,
sussam hic konusmasam ve sen uzakta olsan.

yuzunde yaşam izleri vardı

ilean
bulutsuzluk ozlemi sarkisi.

yuzunde yasam izleri vardi.
sevdim onu, gorunce birden.
eski bir sarkiyi soyluyordu.
taslar yuvarlaniyordu.
as tears go by.

ve yasam bize hic aldirmadan
nasil da devam ediyordu.

yasamis, gormus ve unutmustu.
sevmis sevilmis ve degismisti.
yeniden baslamak, durmadan nefes almak...
taslar yuvarlaniyordu.
as tears go by.

ve yasam bize hic aldirmadan
nasil da devam ediyordu.

karanlık soğuk

ilean
bulutsuzluk ozlemi sarkisi

karanlik,
soguk,
alabildigine genis,
ama simdi
issiz
gostermelik ana caddenin
kiyisinda
yurumedeyken,
sevmedeyken yagmuru,
kara biyikli, kusku bakisli
erzincanli
bekciyi
bazen bir
kara kedi
ya da bir sokak itini,
alninin terini,
yorulmus bedenini
tasirken,
sabirla,
kosar adim kendini,
parasizlik,
kaygi,
her cesit dusunceyi,
hep gorursun,
hep anlarsin,
butun bunlar ne,
butun bunlar ne.

sonunda gece biter,
her yer aydinlanir,
yine umut pesinden
kosturur insanlari.

yalnizlik meydaninda
arkadas konusmalar,
salepciler, kokorecciler,
hic usumez bu insanlar
senle konusan,
sonra kosusan,
selam vermeden giden,
en guzeli yazdir, bahardir,
ve gunduzdur diyen,
usuyen
ve dusunen
bulasikci bir kadin,
onlaar hep soylerler:
’ne yapalim, ekmek parasi.’
yasamanin karsisinda
hic durmayan zaman
ve insanlari costuran
kirmizi isiklari,
hep gorursun bunlari,
hep anlarsin,
butun bunlar ne,
butun bunlar ne.

hasret

ilean
bulutsuzluk ozlemi sarkisi

uyku girmedi gozume
yine dun gece
seni dusundum
ay isigi
sardi kenti butun gece
usudum
seni dusundum

al gotur beni
sar isit beni
yagmurunda islandigimiz
yollarinda yurudugumuz
deniz kokan kente

ben burda
sen orda
hasret bitmez
buyur sevda





anlamsız

ilean
bulent ortacgil sarkisi

gece guzeldir sen mutluysan
yatak sanki bir taht uyuyorsan
eger dusunuyorsan
gece ne kadar uzun
ne kadar tatsiz
anlamsiz, anlamsiz

hayat guzeldir sen gorursen
hersey civil civil isitirsen
eger onun gibi bakarsan
hayat ne kadar bos
ne kadar tatsiz
anlamsiz, anlamsiz

zor güzel

ilean
kurban sarkisi.

guzel olan dik dolasir
guzele her sey yarasir
guzele her sey yarasir

hangisine elimi atsam
gonlume sevda bulasir
gonlume sevda bulasir

gece olup gun batinca
dilimde ismi dolasir
dilimde ismi dolasir

aldanma o sonsuz askina
carpinca donersin saskina

guzel olmanin geregi bir kez verir
10 kez alir
kesmez ise 1000 kez alir

bir guzele gonul weren
falcilarla iyi anlasir
falcilarla iyi anlasir

zor guzele gonul weren
elinde mendil dolasir
elinde mendil dolasir

aldanma o sonsuz askina
carpinca donersin saskina

yok

ilean
kurban sarkisi.

gozlerin gormez olmus neden aglarsinbos yere
dunyanin akli durmus soylenenler yalandan yere
zorbaya hak verenler yuceltenler simdi nerde?
soyleyin simdi nerde?
soyleyin simdi nerde?
soyleyin simdi nerde?

hic goren yok
hic bilen yok

sevgimiz dunde kalmis agit yakmis aglar bize
insanlik cekip gitmis kimse bilmez simdi nerde?
soyleyin simdi nerde?
soyleyin simdi nerde?
soyleyin simdi nerde?

hic goren yok
hic bilen yok

insanlar

ilean
kurban’in sarkisi.

birisi susmus,kusmus niye?
digeri der her sey zevkte
biri de durmus sadece bakar
oteki kafayi bozmus yemekle
gunesi sevmez hep geceyi bekler
kosuyor sanir sadece emekler

insanlar gormezler
insanlar bilmezler
insanlar duymazlar
ne yapsin insanlar?

geceye doymus su dunyada yuru de dusme,sansin varsa
en iyisi oyalan sen kendinle
kimseyi yorma bos derdinle
verince alir fazlasini ister
seninle uyur,baskasini dusler

insanlar gormezler
insanlar bilmezler
insanlar duymazlar
ne yapmis insanlar?

uyut beni

ilean
bir kurban parcasi.

acliga gomdun bu cani, niye
topragina guzellik tohumlarini eken benim
kardeslerim dusman oldu yine
her birine renklerini, yureklerini veren benim
yoklugun donustu nefretime
varligina sancilanan bu ofkene ilac benim
ellerim actim beni duy diye
cekinmeden soyle canim, darilmam sozune

uyut beni
karanligim uyanmadan

unut beni
bu varligim yuk olmadan

curut beni
su acligim suc olmadan

uyut beni
karanligim uyanmadan

yenildim yarattigin zalime
o zalimin bahcesine merhameti eken benim
inandim yalancinin sozune
gafillerin yollarini esikte bekleyen benim
karanligi verdin o cahile
gunesleri uyandirip geceyi saran benim
ellerim actim beni duy diye
cekinmeden soyle canim, darilmam sozune

suç bende

ilean
kurban parcasi.

suc bende kendimden kacarken rastladim sana inandim
her seyden yakinip sikilirken dayandim sana sarildim

simdi gormez oldu gozlerim
dokunamazlar ki ellerim
soylenen anlamsiz sozlere boyun eger oldum
ben kimim?
ahah ah...

suc sende kendinden kacarken rastladin bana inandin

simdi gormuyor mu gozlerin?
dokunamazlar mi ellerin?
geri donup bak bi gecmise
hadi sole simdi ben kimim?

ben değilim

ilean
kurban parcasi.

ben degilim soyleyecek sozun yoksa dinle
donusu olamayan yola girme
ne gariptir sevenler kavusmaz
bu sozlere inandin mi soyle
hicbir anlami yok
sadece sus ve dinle
gercekler nerede
sadece sus ve dinle
ne yazarimi, ne soylerim
ne konusur, ne gozlerim
sadece durmus dinlerim
oyleyse ben, ben degilim
ne yazarim, ne soylerim
ne konusur, ne gozlerim
sadece durmus dinlerim
ne yapayim ben boyleyim
cekinir gormez gozlerim
oyleyse ben, ben degilim
63 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol