greyfurt

yemekhaneden cıkılınca umarsızca tekrarlanan toplu davranıştır. yemekler yenmiş, sigaralar tüttürülmüş ve herkese bir agırlık çökmüştür. muhabbetlerin temposu düşer, konular alakasızlaşır ve duyulan seslerin çeşitliliği azalır.

öğle tatilinin sonuna değin bir huzur yeli eser o kırlarda. sonra eş zamanlı çalan saatlerin dıdıdıdıt sesleri, kıpırdanmalar, "bilmem ne hadi kalk" dürtülmelerle uyanırsınız.

güzel şeydir. geçmişteki pek çok şey gibi özlenir yada özlenecektir.

yeni başlayanlar için;
1- çim, mim farketmez abicim. ihtiyacın olunca, kuru ve sıcak nereyi bulursan yat uyu.
2- bu kampüs denen şeytan yuvalarında(!) çimler bazen sulanır. böyle durumlar için her zaman uyanık ol ve deneyimli arkadaslarından fıskiyelerin yerlerini öğren.
3- kalabalık uyumak her zaman iyidir. değerli eşyalar merkezde toplanır. yarım saatlik huzurlu bir uyku, 3 saatlik tavşan uykusuna bedeldir.
4- "oh be hem gölge hem boş" şeklindeki yaklaşımlar genellikle hüzün ve öfkeyle sonuçlanır. hem sessiz, hem sakin, hemde gölge yerlere manda gibi uzanmadan önce ortamı koklayın. çevredeki en yakın sokak lambasını arayın. (eger gece ışıksız kalan, sote bir ortamsa, hele birde şüpheli kokular geliyorsa masada uyuyun ve ertesi gün uyunacak yerleri kapmak için yemeğinizi az gevezelik yapıp, erken bitirin )
(greyfurt dünyadan bildirdi)

yayının başladığından habersiz üyeleri uyarmak için açılmış başlık. tabi "bunun şu anda artemisia’nın yayında olmasıyla bir ilgisi olabilirmi?" diye sorsaydınız. "evet" derdim heralde.
(bkz: yayına gelin lan)

petrol ihraç eden ülkeler örgütüdür.(organization of petroleum exporting countries)

10-14 eylül 1960’da düzenlenen bağdat konferansında, iran, irak, kuveyt, suudi arabistan ve venezuella’nın katılımlarıyla kurulmuştur.
bu beş kurucu üyeye daha sonra sırasıyla; katar (1961), socialist peoples libyan arab jamahiriya (1962), birleşik arap emirlikleri (1967), cezayir (1969), nijerya (1971), ekvator (1973–1992), gabon (1975–1994) ve angola katılmıştır.

genel amaçları; üyelerin petrol politikalarını düzenlemek ve uyumunu sağlamak, fiyat, arz, üretim miktarı ve standartlar başta olmak üzere üye ülkeler arası işbirliğinin arttırılmasıdır.

başlarda dünya siyasetine çok etkili olduysa da, ilerleyen zamanlarda üyeler arası ilişkilerin yeteri kadar sıkı olmayışı, alınan kararlara bütün üyelerin aynı ciddiyetle uymayışı, organizasyonun yürüttüğü petrol politikalarına diğer devletlerin gösterdiği tepki ve aldıkları önlemler sebebiyle eski gücünden yoksun kalmış ancak; dünya enerji piyasasındaki her geçen gün artan enerji talebi ve dünya siyasetindeki gelişmeler nedeniyle önemini tekrar artmaktadır. (1. ve 2. körfez savaşı)

http://www.opec.org/
(bkz: opec petrolu)

kuzey denizinden çıkarılan farklı petrollerin karışımına
denilmektedir.
londra’daki uluslararası petrol ticareti (international petroleum exchange= ipe) tarafından belirlenir.
wti petrolünün ve opec petrolünün fiyatları belirlenirken brent petrolü temel alınır.

kaynak:http://www.tek.org.tr/dosyalar/bayrac-energy.pdf

(bkz: international petroleum exchange)

(bkz: west texas intermediat)

abd’nin texas ve oklahoma eyaletlerinde çıkarılan petrole verilen isimdir. kısaca wti petrolu’dür. fiyatı newyork borsasında olusur.

kaynak:http://www.tek.org.tr/dosyalar/bayrac-energy.pdf

petrol ihtiyaçlarını ithalatla sağlayan ekonomilerde yaşanan, petrol yoksunluğu yada yoksunluk ihtimali kaynaklı krizlere verilen genel addır.

dünya tarihinde beş defa yaşanmıştır.
1970-71
1979
1990-91
1999
2004-?

(bkz: brent petrolu)

(bkz: beste devre onda biter)

bir mahalle futbolu terimidir.
kaleyi cepheden gören bir pozisyonda topla buluşursunuz. rakip oyuncular iki yaninizda sıralanmışlardır ve rüzgar arkanızdan esmektedir.
bütün gücünüzü karın kaslarınızda toplarsınız. artık o top bir kaya parcası, vücudunuz ise bir mancınık olmuştur.
gözleri korku ve çaresizlikten kocaman olmuş kaleci ile göz temasına geçersiniz.
uygun anın geldiğinden eminsinizdir. ölüm abanması yapmak için gerekli bütün koşullar sağlanmıştır. "dboff" diye tok bir sesin ardından, meşin yuvarlak rakip kalenin arkasındaki bayırdan, yaklaşık 20m/s hızla aşağı doğru yol almaktadır.

fakat gol sevinciniz kısa sürer. rakip takımdan "adam tutsana olm" gibi nidalar yükselmez. bir gariplik vardır. herkes sükunetle durumu kabullenmiş, görev alanlarına doğru hareketlenmişlerdir ki...
beyninizde şimşekler çakan o lafı işitirsiniz: "atan alır".

yokuş aşağı koşarken , misafirliğe gittiğiniz mahallenin çocuklarının gayet pratik bir şekilde bu küçük sorunu çözdüğünü anlarsınız.

işte "atan alır" budur.

- aa ne şirin şey. adın ne bakiim senin?
+ havada, kavada, hev yevde, hev koşuvda
- büyüyünce ne olcaksın sen?
+ kovando olcam

bilgisayar kullanıcının cinnet sebepli yumruklarını enerjiye çeviren aşmış alettir.
önce genel renk hakimiyeti sarıya, yeşile, maviye kayar. sonra bir anda simsiyah bir ekran gelir. evet monitörümüzün şarjı bitmiştir. hemen "allah gene noluyor lan?" şaşkınlığı yerini "dur sen dur" kararlılığına bırakır.
her iki taraftan, eş zamanlı olarak gerçekleştirilen "hong şing po" vuruşu ile monitörümüz şarj olur ve eski performansını yakalar.

içeriğinde bulunan metil alkolden dolayı içildiği taktirde öldürücü, kör edici etkiye sahiptir.
(bkz: etil alkol)
(bkz: metil alkol)

hem inek, hemde porsche için kötü sonuçlanacak hadisedir. alpay başaran’ın başına gelmiştir.

edit: inek sahibi vatandaş daha sonra alpay başaran’a ulaşabimiş ve ineğin parasını almıştır.

29 eylül 2007 tarihinde vefat eden eski sağlık bakanımızdır.

uzak mesafeden hedefi vurabilme niteliğine sahip kişidir.

(bkz: keskin nişancı)

çalım atmakla karıştırılan futbol terimidir. topu süren futbolcunun ilerlemeye devam etmesini kolaylaştırmak için, takım arkadaşının defansın arkasına sarkacakmış gibi ileri hareketlenmesidir. topu süren oyuncunun önünde bulunan rakip defans oyuncularından en az biri derinlemesine koşan futbolcuyu takip edecek ve adam eksilmiş olacaktır. (hakan şükür’ün iyi yaptığı şeylerdendi)

hücum temposunun devamlılığını sağlar. ileri futbol bilgisi gerektirir. özellikle ofsayta yakalanmamakta usta forvetler hem adam eksilterek, hemde olası ara pas denemeleri için kendilerine pozisyon yaratarak takımlarına katkıda bulunurlar.

yani kısaca; rakip defans seni takip ederse adam eksilir. rakip defans seni takip etmezse pozisyon oluşur.

her ne sonuçla biterse bitsin kardeşçe geçmesini umut ettiğim müsabakadır.

(bkz: stasi)