esrakesh

annelerin görünce bu bez parçasına bu kadar para verilir mi dediği ama benim gibi sandalet giyemeyenler için yazın kurtarıcısı.

shoes for tomorrow ile yola çıkan şu anki mottosu one for one olan toms markası aslında bir sosyal proje. arjantinli yardıma muhtaç çocuklara yardım amacıyla kurulmuş marka satın alınan her ayakkabı için bir tane de yoksul çocuklara veriyor.

türkiye’de beymende satılıyor, bazı güvenilir online alışveriş sitelerinde de mevcut(enmoda gibi). lakin gittigidiyor tarzı sitelerde satılanların orjinalliği meçhul, şahsi kanaatim iyi hazırlanmış replikaları olduğu yönünde. isterseniz toms un kendi sitesinden de ücretsiz kargo ile almanız mümkün.

http://www.toms.com

170-180 sayfalık bir kitap ama sanki binlerce sayfa anlatıyor.

atalay demirci’yi aman aman başarılı bulan biri değilim de şu iddia saçmalıktan başka bir şey değil. çalıntı dediğin şey çok bilinen bir şey. stand upçıların yaptığı zaten gerçek hayattan hepimizin bildiği şeyleri alıp bize eğlenceli bir dille sunmak değil mi?

neden bu kadar büyütülüyor anlamak mümkün değil.

(bkz: nutellalı muffin )

(bkz: nutellalı muffin)

dünyanın en kolay ve en lezzetli şeyi olmaya aday tatlı. hele kadınların pms döneminde vazgeçilmezi olabilir. aslından nutellalı browni de diyebiliriz. tarifi blogumdan aynen copy-paste yapıyorum:

"yarım su bardağı nutella
1 yumurta
5 kaşık un
yarım su bardağı iri kıyılmış fındık

yapılışına gelecek olursak nutellayı, yumurtayı ve unu bir kaba koyup homojen bir karışım elde edene kadar karıştırıyoruz. ben fındığın yarısını karışıma döktüm ve iyice karıştırdıktan sonra muffin kalıbım olmadığından kağıt muffin kalıplarının 3/4 ünü dolduracak kadar karışımdan koydum. bu arada tarifi aldığım blogda kağıtların yayılmasını önlemek için 2-3 kağıdı içiçe koymuşlar ben de öyle yaptım ve kesinlikle şekil bozukluğu olmadı :) kalıplara karışımı paylaştırdıktan sonra üzerilerine kalan fındıklar serpiştirdim. önceden ısıtılmış fırında 180 derecede 12 dakika pişirdim."

"bir kadına doğru ayakkabıyı verirseniz, dünyayı bile fethedebilir" özlü sözüne sahip ikonumuz.

dizinin ana karakteri carrie nin şu sözü yol göstericim olmuştur: “i like my money right where i can see it…hanging in my closet.”

dip boyası gelmiş saçlarıyla hafızama yer etmiş ingiliz şarkıcı, söz yazarı. ama gerek giyim tarzı gerekse stiliyle pek bir kezo.

bir de 1990 doğumluymuş.

(bkz: what ali wore )

cheers,monk vs. bile yok. böyle bir liste için dünyanın en sevilen dizi listesi demek pek iddialı. ha tabi milliyetçi duygularımız kabarsın diye siz how i met your mother in giremediği listede leyla ile mecnun un 13. olabileceğine inanıyorsanız ne güzel.

adamlar en çok oy alan dizi demişler ki bu da populerlikle ilgili. tabi ki hala yayında olan diziler genelde daha çok oy alacak. ama bunu ancak türk medyası dünyayın en sevilen 50 dizisi diye sunabilirdi.

almanya da yaşayan ali amcanın ne giydim blogu. işin aslı fotografçı zoe spawton her gün işyerinin önünden geçen ali amcanın kombinlerinden etkileniyor ve kendisinin fotograflarını çekip bir blog oluşturuyor.ali amca doktor emeklisi 44 yıldır almanyada yaşayan biri. ama gayet zevkli ve renkli bir giyim tarzı var. kısacası bizimlesin ali amca.

http://alioutfit.tumblr.com

ilk yarı sonucu 0-0 olan maç.

girls dizisiyle tanınan oyuncu, yazar ve film yapımcısı. 70. altın küre ödül töreninde en iyi kadın komedi dizi oyuncusu ödülünü almıştır.

70. altın küre ödül töreninde en iyi komedi dizi ödülünü almış, 1 sezonunu izlediğim sonra neden bıraktığımı hatırlayamadığım eğlenceli dizi.

senaristi ve başrol oyuncusu lena dunham yaratıcı bir insan. klişe şeyleri yıkıyor biraz dizide ve biz daha "gerçek" bir şey izliyoruz. size kusursuz kadını, kusursuz erkeği, kusursuz bir partiyi sunmuyor. daha reel her şey. gördüğünüz çıplaklık bile gerçekçi. yani hep kaslı vücutlar, 90-60-90 ölçülerinde kadınlar yok yani, gerçek hayat gibi.

(bkz: comedymax)

adı dizimax comedy oldu bir süre önce.

10 sezonunun hepsini 2 kez izlemiş olmama rağmen comedymaxte her denk geldiğimde hala izleyip hala zevk alabiliyorsam bu dizi boşa bu kadar efsane olmamış demek ki.

adım başı alışveriş merkezi var bu şehirde ama hiçbirinde otopark ücreti alındığını görmedim şimdiye kadar.

sırf hatır için izleniyor. dün akşamki bölüm kötüydü ama ondan önceki 2 bölümde biraz düzeldikleri için belki benim beklentilerim artmıştı bilemiyorum.