eldrun

çanakkale gezisinden dönüşte konya üzerinden ankaraya gelen otobüs şöförüdür.

formu doğal yollarla bozulmuş ilginç bir görünüme kavuşmuş yaşlı ağaçlar da anıt ağaç kategorisine girerler. hatta bazı ağaçların formları çeşitli yollarla değiştirilmeye çalışılıp anıt ağaç yapılması için uğraşılabiliniyor da.

---spoiler---

filmin sonunda oğlu gordon’a batman’in neden kaçtığını sorar. onu yakalamaların gerektiğini söyleyen babasına iyi ama o yanlış bir şey yapmadı ki der ve gordon’un ağzından şu cümleleri duyarız.

- çünkü o gotham’ın hakettiği, fakat şu an ihtiyaç duymadığı bir kahraman... ve biz onun peşine düşücez, çünkü bunu kaldırabilir. çünkü o bir kahraman değil. o sessiz bir gardiyan, tetikteki koruyucu... kara şovalye.

---spoiler---

hani derler ya 90’dan sonra heavy metal bitti diye, işte heavy metali bitiren şey aslında painkiller albümüdür zamanında. o kadar aşmış albümdür ki bu painkiller, insanları heavy metalin nirvanasına çıkarıp daha ötesinin olamayacağını söylemiş ve bir devri kapatmıştır.

yok artık ali sami.

eskiden bir şeye benzeyen fakat artık pek bir şeye benzemeyen kadın.

scrubs’ın 6.sezon 18.bölümünde elliot’un üniversiteden bir arkadaşını oynayan oldukça hoş ve çekici aktris.

okulun son günü 2 sınava girilir arada yurda dönüp bavullar hazırlanır ve okula getirilir, gitar ise görevlinin kulübesine bırakılır. sınavlar bittikten sonra bavullar, çantalar vs diğer arkadaşlara emanet edilir ve yurda dönülür. şarjda unutulmuş telefon ve arkadaşın bir bavulu daha alınır. o sırada okuldaki arkadaşlar otobüsü yurdun önüne getirtmişlerdir. eşyalarımız nerde diye sorulduğunda getirdik onları da diye bir cümle duyulur ve otobüse binip 1 saatlik yolculuktan sonra aşti otogarına gelinir. bir şeyin eksik olduğunun farkına varılır. gitar görevlinin kulübesinde kalmıştır. yarım saatlik telefon trafiğinden sonra okuldan ankara merkeze gelecek biri sonunda bulunur ve gitarı getirmesi söylenir, 1,5 saat sonra gitara kavuşulur ve otobüse son anda yetişilir.

(bkz: seni pazar günü kilisede göremedim john)

geçen gün annem kanalları zaplarken gördüm de seinfeld’i da yayınlıyorlarmış, 9.sezondan bir bölüm vardı. seinfeld hastası olup da bütün bölümlerine sahip olmayan birileri varsa duyrulur.

bruce willis last scout boy filminde yanındaki ortağına "eğer kızımın etrafında dolandığını görürsem kıçına şemşiye sokar sonra da açarım" diye iddalı bir laf etmiştir zamanında.

genelde sakin ve işi bilen babacan adam rollerinde oynadığından mütevellit filmlerde güven duygusunu veren, kanımızın kaynadığı aktörlerin başında gelir.

11 üyenin 10 tanesi partinin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu fikrine sahipken bunların 5 tanesi partinin kapatılmasını gerektirecek suçu işlemediği kanısına varmışlardır. neden, parti kapatmak demokratik bir olay olmadığı için mi laiklik karşıtı eylemleri olduğunu kabul etmelerine rağmen partiyi kapatmayı etik bulmamışlardır? e peki rejimi tehdit eden bir partiyi demokrasi ayağına yatıp kapatmamak ne kadar etiktir? hem partinin laiklik karşıtı eylemlerini kabul ediyorsun, hem de kapatılmasın diyorsun, resmen kendinle çelişiyorsun. demekki akp’nin kapatılmamasıyla daha aydınlık bir gelecek bizi beklyor fakat haberimiz yok!

---spoiler----
filmin sonunda küpten kurtulan kadın kızına anlattığı hikayede wynn’in süper kahraman oldğunu söyler. ardından ise michael keaton’un yandan yemiş hali olan kahramanımız’ın beyninden parçalar alınıp küpe konulduğunu görürüz. yaptığı el hareketine dikkat.
---spoiler----

küp serisinin üçüncü filmi.yapımcılar hypercube’den sonra küpü daha farklı nasıl yapabilir ki diye düşünüp bir şey bulamamışlar, küpün dışında olaylar nasıl gelişiyor bir de onları göstrelim diyip küp zero’yu çekmişlerdir.

bu gereksiz film ile ilgili bir kaç gereksiz bilgi vermek gerekirse:

önceki filmlerde batman’i oynayan michael keaton joel schumacher ile tanıştıktan sonra filmde oynamaktan vazgeçmiş tabi joel schumacher’ın nasıl bir film yapacağını anlayınca.

tim burton ise bu olaydan önce zaten üçüncü batman filmi ile ilgileniyormuş ve villain olarak sadece the riddler’ı düşünüyormuş ama warner bros batman returnsü ailecek izlenebilecek bir film gibi değil de çok fazla karanlık bir film olduğunu, pek de gişeye oynamadığını söyleyince tim burton üçüncü filme direktör olmaktan vazgeçmiş. two-face’in filme dahil edilmesi joel schumacher’in gelmesiyle birlikte olmuş.

tim burton filmin yönetmenliğinden vazgeçmeden önce the riddler rolüyle robin williams oldukça ilgileniyormuş fakat tim burton devreden çıkınca robin williams’ın da bu ilgisi bitmiş.

batmobile’i genelde dublörler kullanıyormuş fakat dick grayson’un arabayı çaldığı sahnede chris o’donnell kullanmakta ısrar etmiş arabayı ve arabanın ön çamurluğunu bir yere çarpıp yamultmuş.

joel schumacher batman kostümüne göğüs uçları eklemeye ve robin’e küpe takmaya karar verince tartışmalar yaşanmış. hatta batman’in yaratıcı bob kanein bile canını sıkmış bu durum. fakat joel schumacher kostümün böyle daha anatomik gözüktüğünü, robin’in ise böyle modaya daha uygun gözüktüğünü söylemiş. iyi bok yemiş.

yurtdışında gösterime giren, bizim ise sinemada izleyebilmek için bir hafta daha bekleyeceğimiz film ki imdb’de çat diye 9,7 puan alıp top 3’e yerleştiğini görünce zaten en üst seviyede olan beklentiler daha da yukarı çıkmaya çalışıp insanı illegal yollarla izlemeye teşvik ediyor ama hayır, boktan görüntü kalitesiyle izlemek yerine 6 gün daha sabredip dev ekranda izlemek vaciptir.

zakk wylde’ın çalımı hiç de zor olmayan ama aşırı derecede gaz riff’ler döşediği şarkılarının olduğu grup.

(bkz: cocuk onca yol geliyor ayip olur istanbul zirvesi)

nvidia’nın en üst modeli gtx 280’e rakip sanılan, oysa ki ati’nin çok da üst seviye olarak düşünmediği ekran kartı. gtx 280’den az farkla da olsa performansı düşük olan bu ekran kartı fiyatıyla yine de gtx 280’e göre tercih nedenidir. ati’nin esas kozu ise iki çekirdeğe sahip olan hd4870 x2 serisidir.