deccal

şehirler arası otobüslerde vazgeçtim çocuk yapmaktan.

buzdolabında kültablası unutmak

simdi bu siteye uye oldum ben. soracaksiniz elbet neden oldun, kimsin, ne isin var. bu siteye yazan murat ve volkan yuzunden uye oldum. onlar mi istedi peki bunu. hayir...hayir... ben istedim. kendi irademle hicbir etki altinda kalmadan. neden mi? cunku yazmayi seviyorum. yazmak fikir beyan etmek istiyorum. dolu doluyum ya! acayip yazmak geliyor icimden. ney yazsam diye siyirmak uzereyim. hatta otur tum pazar yazilarini yaz millet gorsun neymis husnu desin. ama yok oyle. sindire sindire. yavas yavas acele etmeden olmali. peki bu sozluk nasil sozluk .ileriki gunlerde gorecegiz. bana gore sozluk "arafta kendini kaybeder gibi saga sola savrulan ruhun, kendini aradigi kitabin sayfalarini cevirirken cikan sesin, bir caglayan misali insanin kulaklarinda cinlamasidir." hatta ve hatta kendini arayan yunus emrenin "bir ben var bende benden ote. o beni bana sormayin, o ben benden ziyade." sozu gibidir sozluk. bilmem anlatabildim mi sevgili sozluk dostlari. sizlere bir kez daha pazartesisisiz bol c.tesi pazarli gunler diliyorum.

‘m-a-s-h / cephede eğlence’, ‘nashville’, ‘gosford park’ ve ‘the player’ gibi önemli yapımların yönetmeni robert altman, los angeles’te 81 yaşında öldü. yönetmenin ölüm nedeni açıklanmadı.
altman, oscar için 5 kez aday gösterilmesine karşın heykelciği alamamış, akademi de bu yıl kendisine yaşamboyu başarı oscarı vermişti. altman’ın hollywood hakkındaki fikirleri ve sert eleştirileri yapımcılar tarafından şüpheyle karşılanıyordu. robert altman 1995 yılında kalp nakli geçirmişti.

altman’ın filmleri arasında ‘mccabe and mrs miller’ adlı bir western, ‘the gingerbread man’ ve ‘cookie’s fortune’, ‘quintet’ ve ‘popeye’ın (temel reis) film uyarlaması bulunuyor. robin williams’ın da oynadığı bu yapım -popeye- eleştirmenler tarafından beğenilmeyince, altman bir süre filme ara vermişti.

çok sayıda kısa filme de imza atan robert altman’ın yıldızı 90’larda yeniden parladı. 1992 yılında çektiği ‘the player / oyuncu’ adlı filmle cannes’da en iyi yönetmen ödülü’nü aldı. ünlü yönetmenin diğer filmleri arasında ‘nashville’, ‘short cuts’, ‘prêt-à-porter’, ‘kansas city’, ‘dr. t and the women’, ‘the company / kumpanya’ bulunuyor.

2006 yılında amerikan film akademisi’nin onur ödülü’ne layık görülen altman, yaşayan en önemli yönetmenler arasında gösteriliyordu.

altman’ın bitirdiği son film ‘a prairie home companion’ bu yıl başında vizyona girmişti. altman’ın son yapımı, londra’da sahnelenmesi düşünülen arthur miller’in ‘resurrection blues’ adlı oyunuydu.

savaş uçağindan yönetmen sandalyesine
altman 20 şubat 1925’te kansas city’de doğdu, ikinci dünya savaşı sırasında savaş pilotluğu yaptıktan sonra, university of missouri’de mühendislik tahsili gördü.
altman daha sonda kansas city’de yerel film sektöründe bir süre çalıştıktan sonra, 1957’de ‘the delinquents’ ile film çekmeye başladı. başlarda televizyon ve reklam için çalışan altman, ‘bonanza’ ve ‘alfred hitchcock presents’ dizilerinin bazı bölümlerini de çekti.

robert altman, alfred hitchcock, martin scorsese, clarence brown ve king vidor ile birlikte 5 kez oscar adayı olup da heykelciği kazanamayan yönetmenler arasında yer alıyor.

-alıntıdır-

bir kaç zamandır eksi sozlugu takip ediyordum ama kayıt olamadıgım icin sadece okumakla kalıyorum bu yuzden uyelik alan bir sozluk aramaya basladım ve google da karsıma cıktı.

mükemmel bir sese sahip, caz üstadı bir hanım efendi.kendisini hüsnü şenlendirici’nin trt2’deki programında görmüştüm ve sesine hayran olmuştum.

atv’de ferhat göçer ile birlikte sarı sıcak adlı güzel bir program yapmaktadır.

iki sene önce 10 arkadaşla bir arkadaşın evinde kaldığımız günün gecesinde sohbet devam ederken meydana gelen olay.o dakikadan sonra, açık bir mekan olmadığından dolayı,sigara içen 8 kişi olarak evin her köşesinde sigara aranmaya başlanmıştır ve bir tane ıslak sigara bulunup petek üzerinde ısıtılarak 8 kişi arasında çevrilmiştir.

bütün anlaşılmaz filmlerinin sorumlusunun, montajcısının olduğuna kanaat getirdiğim yönetmen.

hollywood’un çöküşü.

uykuya tam daldığın sırada, korkuyla uyanmana neden olan ses.

symantec şirketi tarafından üretilen, etkili bir antivirüs programıdır.

bir bilgisayar virüsü çeşididir.

yönetmenliğini;lars von trier’in yaptığı,
senaryosunu;lars von trier ve niels vorsel’in yazdığı,1987 danimarka yapımı film.
oyuncular;lars von trier,niels vorsel,udo kier,olaf ussing,ole ernst,michael simpson.
tür;dram-korku-gerilim.

bir yönetmen ve bir senarist bir senaryo yazmaya başlarlar."köpek ve fahişe" adını taşıyan senaryo bilgisayardan silinir.bir daha aynı senaryoyu yazamayacaklarını anlarlar ve yeni bir senaryo yazmaya başlarlar.bir salgını konu edinen bir senaryo oluşturmaya başlarlar.senaryo ilerledikçe, yaşadıkları şehirde de benzer türde bir salgın da giderek yayılmaya başlar.

deccal. evet ben kiyameti tetiklemeye geldim.namlu size cevrili sozluk uyeleri.

yayına girdiğinden beri gayet neşeli aynı zamanda yararlı işler yapan ancak son bir kaç haftadır çağırdığı konuklardan dolayı insanın izleyesi gelmediği program.sanıırm buna sebeb olan konuk sayısının çok fazla oluşudur.ilerde kendine çekidüzen vermesini umuyorum.gerçekten de izlemekten büyük keyif aldığım bir programdı.

friedrich wilhelm nietzsche’nin 1888 de yazdığı kitabının ismidir.bu kitapda hristiyanlıkla büyük bir savaş içindedir.sözlerimi kitaptan bir alıntı ile bitirmek istiyorum;’’sahiden de ,kişi filolog ve hekim olup da,aynı zamanda deccal olmadan edemiyor’’.

duygusallığın had safhaya ulaştığı film.sadığın babasının yolun ortasında durup isyan ettiği sahnede gözyaşlarım da dayanamayıp isyan etmiştir.

öğrenim hayatının her aşamasında karşımıza çıkan şahsiyetlerdir.kendilerinden şüphe duydukları için çevresindekilere zeki olduklarını ispatlamak için buldukları yöntemdir.sonucunda kendilerini çok mutlu hissederler.insanın ’’yazık ya bırak kendini tatmin etsin’’ diyesi gelir ama bir o kadar da gıcık kapılır.

ankara üniversitesi matematik bölümü öğrencisiyim. bundan 5 yıl önce bir öğrenci sınavdan sonra, 1 puan yüzünden kaldığı için,hocanın odasına 1 puan istemek için girer.bu arkadaş sınavdan 59 almış,60 alırsa geçecek.tabi bir puan için girdiği için odaya çok rahat bir ruh hali içinde.odadaki kısa merhabalaşmanın ardından arkadaş konuya girer ve bir puancık ister.hocanın verdiği cevaba gelince;
-59 ile 60 arasında kaç sayı vardır
-sonsuz hocam
-işte sen benden bunu istiyorsun