breeze

popomundo’nun adını değiştirmesiyle geçmişte kalan ve yerini poplove replikleri’ne bırakan replik(?)lerdir.

(bkz: dnjepr)

kadınların keyiflerinden değil de bir nevi ekmek parası için orada, o ortamda bulundukları işletme. kimse isteyerek yapmaz bu işi çünkü, yorumlarken biraz da geniş düşünmek gerekir bu mekanlar konusunda.

(bkz: hugo kahramanım benim)
(bkz: kitap yazmayan mı kaldı memlekette)

bu yaz work and travel ile amerika’ya gidip bir çok ünlü yapımın çekildiği stüdyolardan birinin restoranında çalışmış kişinin "en çok hangi dizinin çekimlerine rastladın?" sorusuna verdiği ilgimç cevap.

(bkz: desperate housewives)

üşenmeyip aranırsa-ki bu iki tık ötededir- tam adı oleguer presas renom olan;
sikimde değilcilik yapılırsa; bilgi sözlük dahilinde sadece ismi ile anılacak barcelona’lı topçu.

(bkz: bizim memlekette göte göt denir)

doğru insanı bir denemede bulabilen insan sayısının dünya nüfusunun yüzde birine bile tekabül etmediğini kavramaktır. hatta yüzde çok oranında bir nüfus da doğru olmayan insanlarla hayatlarını birleştirip ömür boyu mutsuz olmaya mahkum yaşamaktadırlar. en iyisidir ayrılık o insan benim için uygun değildi diyebilmek. ha bir de şu var; herkes iyi gün sevgilisi olur, herkesle mutlu olunur, gülünür, eğlenir ama herkes kötü gününüzde yanınızda olmaz, sizi anlamaya çalışmaz.

bu ülkedeki hristiyanlar çoğunlukla ortodokstur, değişiktir, tanışılasıdır. severim yunanistan’ı, erkeklerinin bir bölümü gaydir, fakat asla bunu yüzdeye vurarak kendilerine söylemeyin, "olum sizin ülkedeki erkeklerin yarısı gay" demeyin ama, " sizin ülkede de amma gay varmış kosti" diyebilirsiniz, sorun yaratmaz, kızları çok güzeldir, ege havası almışlardır, bildiğin izmir kızları işte, erkekleri ise çirkindir, evet gerçekten. bizden bir çok şeyi alıp yunancaya uyarlayıp bizim diye avrupaya yutturdukları gerçektir. dil ailesi olarak çok başka gruplarda yer alan türkçe ve yunanca da, 3000’in üstünde ortak kelime vardır. bu tamamen birlikte yaşamışlığın getirdiği benzerliklerdir. ama hoştur tabi, onların da "ha siktir" diye küfür ettiğini duymak.

(bkz: login olmak)

bayramın ikinci günü mersin du rock barda sahne olacak kız grubu. girl band yani. yanlız o değil de, çok iyi bir şinanay coverı yapmışlar geçen youtube’da gördüm/dinledim. fakat ilginç olan, bu kızlarımız ilgili cover’ı sahnede icra etmişler canlı olarak bok gibi olmuş, ama sonradan bir düzenleme yapmış kim yapmışsa o bok gibi olan şarkı muhteşem hale gelmiş. düzenlemede şimdilik fark ettiğim şeyler, solo’nun çok uygun bir effectle düzenlenerek sunulması böylece gereksiz ve de rahatsız edici distortiondan kurtulunması, ayrıyeten kanal kayıdın getirdiği rahatlık ve kulak konforu. doğru çalınmış bir bas.vokale eklenmiş reverbler. dinleyin/izleyin siz de göreceksiniz farkı:

live:http://tinyurl.com/2t2fwh

düzenlenmiş:http://tinyurl.com/2pyqte

(bkz: copy paste yapmak)

dijital ortamda bulunan kes-kopyala-yapıştır komutlarının analog ortamda(el yazısı kullanılan ortamlar) işe yaramıyor oluşunun getirdiği imkansızlık. halbuki gönül ister ki staj defterimi word’den çıkarayım takır takır, uğraşmayayım kalemle kağıtla ama olmuyor işte naparsın.

ekşi sözlükle ilgili bir ilginçlik de şudur sanırım: bütün internet sitelerinde pencerelerle ilgili işlemleri gerçekleştiren butonlar gayet resmidir ve bütününde sadelik arz eder. misal: kapat, simge durumuna küçült, ekranı kapla gibi windows pencere butonu yazıları; ya da ileri, geri, başa dön, ana sayfa, gibi diğer sitelerin klasik buton yazıları. işte ekşi sözlük bu konuda devrim yapmıştır ve diğer sözlük klonlarında bu olayın boku çıkarılmıştır.
kapat yerine tamamdır, klasik ekşi sözlük görünümüne geçmek için dön bebeğim vs vs gibi esprili mizahi kullanımlar vardır ekşi sözlük’te. ilginçtir her şeyi/fikri olduğu gibi copy-paste yapmanın dayanılmaz hazzına erişmek için olsa gerek her sözlük klonunda da bu uygulamanın birebir aynısı taklit edilmiştir. tek fark coder/arakır’ın mizah yeteneği kadardır. bazıları daha komik yapar bazıları sıçar batırır. evet aynen öyle, halbuki biri de çıkıp windows resmiyetinde buton isimleri eklemez, illa espri yapıcam derdine düşer, halbuki ne gerek var amına koyim. evet.

internetin dilimize kondurduğu iğrenç deyim. bu da diğerleri gibi ilk kelimesi ingilizce, ikinci kelimesi "olmak, etmek, eylemek, kılmak" gibi yardımcı eylemlerle oluşturulmuş deyimlerden biri. türkçe meali: herhangi bir özelliği, fonksiyonu, falan feşmekanı "istismar etmek", "suistimal etmek" anlamında kullanılır. sanırım open source scriptleri türkçeye çevirirken üşenen dallama kılıklı pabucumun coderları footer’da bulunan site kullanımını istismar edenler için kullanılan "abuse" linkini türkçeye çevirmekten üşenince böyle bir kullanım doğmuştur. dilinden utananlardan utanmak lazım.

eline her gitarı alanın yorumladığı şarkı.

tgg’nin barda filminin kurgusu ve senaryosunun temel taşı olduğunu anlayamayanların boş yere bok atmaması gerekir. çünkü filmin başında tgg’nin ne olduğu gayet de açıklanmış, filmin sonunda credits akarken "haaaa" şeklindeki tepkilerden de filmin tgg üzerinde döndüğü anlaşılmıştır. daha fazlası da spoilere girer sanırım.

"sözlük" konseptinin yaratıcısı olan oluşum. her şey bir yana diğer bütün sözlükler arasında hiçbiri ekşi sözlük ya da interaktif sözlük oluşumuna fikirsel anlamda yaratıcı hiçbir katkıda bulunmamışlardır. tek sebebi zaten halihazırda tutmuş ve de başka bir adresle benzeri açıldığında tutacağı bariz belli olan bir konsept varken yenisini denemenin riskidir. belki de onlar için gereksizliğidir. kısacası ekşi sözlük klonları ne teknik anlamda ne genel yapı itibariyle ekşi sözlüğe hiçbir katkıda bulunmamışlardır. hepsi taklitçidir, ekşi sözlüğün her isteyeni yazar yapmaması uygulumasını istismar ederek ya da başka bir deyişle arza bir şekilde talep sunmak için açılmış ve gün geçtikçe açılmaya devam etmektedirler.

bence en başarılı şarkıları yalandır. farklı bir tarzları vardır doğru, bunnar rockçı değil diyenin alnını karışlarlar,zira rock çok farklı alt türleri bulunan garip bir müzik tarzıdır.

izmir edition gibi gubik bir ingilizce tanımlamaya gerek duymayan zirve.