sadece kadınlarda mevcut bir deri parçasının yokluğunun sebep olduğu ayrım.. senelerdir tartışılır bu kafayla daha da senelerce tartışılacaktır..
her şeyden önce cinsellik sağlıklı ve ergen bir birey için ihtiyaçtır, mastürbasyon da bu ihtiyaç sonucu doğmuştur zaten.. nasıl ki erkekler bir kadını arzuluyorsa aynı dürtü kadınlar için de geçerlidir ama bu bir türlü kabullenilemez erkekler ve toplum tarafından.. ama gerçek bu.. toplumdaki genel kanının aksine sağlıklı her kadının cinsel ihtiyaçları vardır ve bunları gidermesi namussuzluk değildir.. namus kendi içinde çok saçma bir kavram zaten ama o ayrı bir başlık konusu.. ayrıca bekaret asla ve asla kadının daha önce hiçbir şey yaşamadığının bir belgesi değildir, olamaz da ama erkekler o kadar takılmış ki mevzuya o zar olsun da ben gerisini düşünmemeye razıyım şeklinde davranıyorlar ama onun da çaresi var.. kızlık zarı diktirme gibi oldukça kısa ve basit bir operasyonla kadınlar yeniden kolayca bakire olabiliyorlar.. yani artık geçerliliğini yitirmiş bir kavramdır bekaret.. insanlar beyinlerini bakire(temiz) tutmayı öğrenmek zorundalar artık.. aksi takdirde erkekler kandırılmaya kadınlar kandırmaya mahkum ediliyor ve toplumun bekareti bozuluyor..
vakti zamanında hakkında, bir sevgiliye değil de bir anneye yazıldığı yönünde söylentiler dolaşan şarkı, doğru mudur değil midir bilinmez.. kime yazılmış olursa olsun hiçbir şarkı bu biçim işlemedi yüreğe..
altında çağan ırmak imzası bulunan, kaliteli oyuncular ve oyunculuklarla süslenmiş bir mahalleyi ve mahalle sakinlerinin hayatlarını anlatan dizi..
herkes bilir eti cin isimli güzel mi güzel bir ürünü vardır eti firmasının, salaklığım yüzünden oldukça geç müşerref olduk biz kendileriyle şöyle ki; bu eti cin paketi bilindiği üzere şeffaftır ve üzerinde iki adet göz vardır.. o yuvarlak bisküvinin üstünde görünür tam olarak böylece bir surat havası elde edilir, hoş olur.. lakin ben çocukken o gözlerin paketin üstünde olduğunu anlayamayarak onları bisküvinin üstünde sanırdım bir türlü yiyemezdim.. ulan şanssızlık yanımda da kimse açıp yememiş görmemişim onun paketin üstünde olduğunu.. hep merak ederdim nasıl bir şey acaba diye ama yiyemez bakkala gidince acıların çocuğu emrah gibi öylece uzaktan bakardım..
yatılı ilköğretim bölge okulunun kısaltması..
yibolara yardım eden bir vakfın çalışmalarını anlatan bir tanıtımda yer almıştı böyle bir babanın hikayesi, doğu illerimizden görev yapan bir öğretmen anlatıyordu:
"10 yaşında bir öğrencim vardı, oldukça da başarılı ve zeki bir çocuktu.. bir gün okula gelmedi arkadaşlarına nerde olduğunu sordum: düğünü var bugün evleniyor dediler.. inanmadım elbette ki, ısrar ettim gerçekten öğretmenim hadi beraber düğüne gidelim o zaman dediler, peki dedim.. topladım sınıfı gittik.. benim daha çocuk öğrencim üstüne çok ama çok büyük gelen bir gelinlik, sürekli ayağından çıkan ayakkabılarla bir akrabasının kucağında ağlıyordu.. çevresinde onu çikolata ve şekerle sakinleştirmeye çalışan yakınları vardı.. şok oldum.. ağlamak istedim ağlayamadım, durun demek istedim diyemedim öylece bakakaldım.. nasıl yaparlar bunu diye düşünüp duruyordum.. işin aslını sonra yanımdaki adamdan öğrendim.. ayşenin kısa bir süre önce annesi ölmüş, babası da yeniden evlenecekmiş.. babasının başlık parası verecek gücü olmadığı için onun yerine kızın ağabeyine kendi kızını vermiş.."
işte böyle bir şeydir o "mal baba"lar..
"10 yaşında bir öğrencim vardı, oldukça da başarılı ve zeki bir çocuktu.. bir gün okula gelmedi arkadaşlarına nerde olduğunu sordum: düğünü var bugün evleniyor dediler.. inanmadım elbette ki, ısrar ettim gerçekten öğretmenim hadi beraber düğüne gidelim o zaman dediler, peki dedim.. topladım sınıfı gittik.. benim daha çocuk öğrencim üstüne çok ama çok büyük gelen bir gelinlik, sürekli ayağından çıkan ayakkabılarla bir akrabasının kucağında ağlıyordu.. çevresinde onu çikolata ve şekerle sakinleştirmeye çalışan yakınları vardı.. şok oldum.. ağlamak istedim ağlayamadım, durun demek istedim diyemedim öylece bakakaldım.. nasıl yaparlar bunu diye düşünüp duruyordum.. işin aslını sonra yanımdaki adamdan öğrendim.. ayşenin kısa bir süre önce annesi ölmüş, babası da yeniden evlenecekmiş.. babasının başlık parası verecek gücü olmadığı için onun yerine kızın ağabeyine kendi kızını vermiş.."
işte böyle bir şeydir o "mal baba"lar..
birçok yazarın merak duygusuna yenilerek yaptığı saçmasapan bkz.larla karşılaşınca sinir bozan durum.. bunun için abkzları sürekli olarak swh/euheue gibi gülme efektleri koymak yahut chat yapmak amaçlı kullanılan yazarlar tespit edildiğinde bakılan abkz sayısı da oldukça azalmakta, sinirler bozulmamaktadır.. tecrübeyle sabittir..
sakaryasporun birinci lige çıkmasını sağlayan maç olmuştur.. aldığım son duyumlara göre tatangalar adapazarında yeri göğü inletmekteymiş halen..
beterin beteri var isimli şarkıda geçen "senin derdin dert midir benim derdim yanında" sözünün -mi ekinin yanındaki "dir" hecesi çıkarılmış ve cümlede geçen üçüncü dert sözcüğü iyelik eki olan -ki ile değiştirilmiş hali..
(bkz: pacman)
(bkz: bomberman)
alınıp verilemeyen komünistlerle değil balon komünistlerledir.. balon komünisti açıklamak gerekirse; ezberlediği birkaç bildiriden başka hiçbir şey bilmeyen, biz devrim yapıcaz nidalarıyla ortada gezinirken aslında hiçbir şey yapmayan, lafa gelince komünist olan, her gün amerikaya ve onun düzenine söverken el altından amerikada master yapmak için başvurularda bulunan kişilerdir balon komünistler ve bunlardan çok vardır.. lafla komünist olunmuyor bu kadar basit değil bu işler.. onları komünist saymakla bu uğurda asılmış, işkenceler görmüş kişilere haksızlık edilmiş olunur.. budur işte alınıp verilemeyen..
edip akbayram tarafından da yorumlanan, ilkay akkayadan dinlenildiğinde etkisi daha fazla olan sözleri çok ama çok anlamlı şarkı..
sitelerin düzenleme işlerinden sorumlu kişilerdir.. kendi istekleriyle yahut yönetici isteğiyle zaman zaman görevi sonlanır bu şahısların ve ortalık karışır.. kimileri kendilerini uyanık zanneder bir diğer kimileri de daha uyanık zanneder ve bu yüzden sözlüğün foruma ayşeciğin alpellaya doyduğu anlar yaşanır.. en temizi bu kendi isteğiyle ayrılan moderatör tayfası ayrılmadan önce tahtlarını kendi seçtikleri bir şahsa devretsin, yorgan gitsin kavga bitsin..
organize işler filminde süperman sametin sıklıkla kullandığı ve bir yan rol oyuncusunun sürekli "zira ne?" sorusunu sormasına neden olduğu kelime..
bu balon komünistler lafa girmek için ortamda siyaset konuşulmasını da beklemezler bazen tepenize çöküp sizi siyaset konuşmaya zorlayan sözde komünistler de vardır.. gelip bildiri verip 23 nisan şiiri ezberlemiş çocuk edasıyla kalıplaşmış lafları sıralamaya kalkarlar.. hemen siktir etmezseniz yahut göt etmezseniz aynı lafları tekrar edip şu gün şu saat şurda toplantımız var siz de gelir misiniz? sorusuna geçerler..
ilk gördüğümde yerimden kıpırdayamadan 5 dakika boyunca boş boş ekrana bakmama sebep olmuş, kusmama yetmeyecek kadar az huzursuz etmeye yetecek kadar çok mide bulantısı yaşatmış, tüylerimi diken diken etmiş reklam(ımsı)..
ahmet tellinin muhteşem şiiri.. benim söylemek isteyip de doğru kelimeleri seçmeye gücümün yetmediği her şeyi benim yerime yazmış gibi sanki..
anılar biriktikçe sisleniyor aşklarda
yitiriliyor serüven duygusu ki o zaman
şeytanımı koluma takıp gitmeliyim
yeni bir cehennem kurmalıyım kendime
hep kendini yineliyorken sesler kokular
gittikçe birbirine benziyorken dünle bugün
ölümsüz olmak kadar ürkünç birşey
bu dünyaya alışmak duygusu
sonsuza kadar sonsuzluğa asılı kalmak
tanrılara ödül insanoğluna cezaysa
kalbim bağışlanmayacak birşey yap
katlanma kendine ve bu dünyaya
kalbim ödünç say sana ayrılan ne varsa
geri vermiştin dinini
dilini de unut artık
aztektin yahut kürt, hüznünse kızılderili
geri ver ne kalmışsa sende, umutların dahil
hiçlik, o sezdiren keder
buydu senin payın
duyumsa sülfürün yarışını
seni vur ,seni bekleme, seni tarihsiz kıl
bir kartala parçalat seni kayalara zincirleyerek
kurbanla kurban eden bilinmiyor tarihe bakarsan
bir efsaneydi yaşamak, sende bilmiyorsun bunu
medyomdu kimya bir senfoninin diliydi belki
yeni cehennemler kurmuştuk bilinebilir şeylerden
sözünü tut artık, seni tarihsiz kıl
ve katlanma bu dünyaya ey kalbim!
anılar biriktikçe sisleniyor aşklarda
yitiriliyor serüven duygusu ki o zaman
şeytanımı koluma takıp gitmeliyim
yeni bir cehennem kurmalıyım kendime
hep kendini yineliyorken sesler kokular
gittikçe birbirine benziyorken dünle bugün
ölümsüz olmak kadar ürkünç birşey
bu dünyaya alışmak duygusu
sonsuza kadar sonsuzluğa asılı kalmak
tanrılara ödül insanoğluna cezaysa
kalbim bağışlanmayacak birşey yap
katlanma kendine ve bu dünyaya
kalbim ödünç say sana ayrılan ne varsa
geri vermiştin dinini
dilini de unut artık
aztektin yahut kürt, hüznünse kızılderili
geri ver ne kalmışsa sende, umutların dahil
hiçlik, o sezdiren keder
buydu senin payın
duyumsa sülfürün yarışını
seni vur ,seni bekleme, seni tarihsiz kıl
bir kartala parçalat seni kayalara zincirleyerek
kurbanla kurban eden bilinmiyor tarihe bakarsan
bir efsaneydi yaşamak, sende bilmiyorsun bunu
medyomdu kimya bir senfoninin diliydi belki
yeni cehennemler kurmuştuk bilinebilir şeylerden
sözünü tut artık, seni tarihsiz kıl
ve katlanma bu dünyaya ey kalbim!
kalbim katlanma bu dünyaya şiirine kelimenin tam anlamıyla taptığım ve sevdiğim herkese mutlaka okutturduğum büyük şair..
"sonsuza kadar sonsuzluğa asılı kalmak
tanrılara ödül insanoğluna cezaysa
kalbim bağışlanmayacak birşey yap
katlanma kendine ve bu dünyaya.."
"sonsuza kadar sonsuzluğa asılı kalmak
tanrılara ödül insanoğluna cezaysa
kalbim bağışlanmayacak birşey yap
katlanma kendine ve bu dünyaya.."
vedat sakmanla beraber sahneye çıkan, piyanistleri saki çimen olan, oldukça başarılı, yetenekli ve eğlenceli beş gencin oluşturduğu müzik grubu..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?