hızlı yazmaya çalışıldığında bazen "sağılmak" olarak yazılan ve insanı rezil eden kelime.
ne zaman kendi kendime "yarın da bu farmvillei sileyim" desem yeni bir şeyler ekleyip aklımı çelen ve ondan kurtulmamı geciktiren oyun. şidmi uzaylı istilasını çağrıştıran şeyler koymuşlar, kendinize uzay ineği alabiliyorsunuz mesela, tamamen fosforlu yeşil kendisi. ufo da var ama onu almaya coinler yetmiyor, fv ile almanıza izin veriyor sadece.
kafa yapısı güzelse, kalan azıcık saçı da kazıtınca gayet seksi ve karizmatik olunmasını sağlayan hal.
(bkz: hüsnu kuruntu)
türkçe ile çok sayıda benzer ya da aynı kelimenin kullanıldığı dil.
örneğin,
ıspanak - spanaki
lahana - lahana
domates - domates
patates - patates
taksici - taksicis
manav - manavis
kasap - kasapis
fasulye - fasulya
kahve köpüğü - kaymaki
onun için etrafınızda yunan biri varsa, nasıl olsa anlamıyor diye her ağzınıza geleni söylemeyin.
örneğin,
ıspanak - spanaki
lahana - lahana
domates - domates
patates - patates
taksici - taksicis
manav - manavis
kasap - kasapis
fasulye - fasulya
kahve köpüğü - kaymaki
onun için etrafınızda yunan biri varsa, nasıl olsa anlamıyor diye her ağzınıza geleni söylemeyin.
telefonu açarken söyledikleri alo yerine geçen kelimedir.
bb: parakalo
(kısa süren bi sessizliğin ardından) he?
bb: buyrun levent bey (yanımdakilerin kahkahaları ona da ulaşmış olmalı)
patron: unuttum ne diyeceğimi kapat.
bb: peki
(kısa süren bi sessizliğin ardından) he?
bb: buyrun levent bey (yanımdakilerin kahkahaları ona da ulaşmış olmalı)
patron: unuttum ne diyeceğimi kapat.
bb: peki
sigara için ağızlık markasıdır kendisi. işe yarıyor mu pek bilemiyorum ama alıştıktan sonra bağımlılık yapıyor, filtresiz içemiyorsunuz sigaranızı.
domuz gribi vasıtasıyla tanıştığım enteresan sıvı. elinize döküyorsunuz bir miktar, akabinde kolonya sürmüş gibi yediriyorsunuz. bir çırpıda bakterileri yok ediyor. esas kullanılması gereken şekil eli sabunla yıkadıktan sonra ancak biz türkler genel anlamda el yıkamak yerine de pek sık kullanıyoruz kendisini.
(bkz: nevizade geceleri)
ütüleriyle beni benden alan markadır.
süper bi ütü alınca fark ettim ki, kabiliyetin sizde olmasının yanı sıra, ütüye de çok iş düşüyormuş. yeni ütüm aynı yere inen bir uçak edasıyla kıyafetlerin tüm kırışıklıklarını tek bir dokunuşla pıt diye açıveriyor. ütülediğiniz şeyde önceden kalma ütü çizgileri varsa (pantolonlarda filan mesela) aynı çizgilieri üst üste getiriyorsunuz, ütü kendi işini kendi hallediyor. bu vesileyle burdan teşekkürler philips demeyi bir borç biliyor, kalieteli ütüyü icat edenleri gözlerinden öpüyorum.
where are you sorusunun karşılığıdır kendisi.
pazarda satarsanız kimse almaz.
ingilizce: sirkülasyon
gemilerin limanlara/rıhtımlara yanaşmak veya ayrılmak için yaptıkları hareketlerdir.
kopegin duasi kabul olsa gokten kemik yagardi demezler mi adama?
eti tarafından yapılan ve tadı ev yapımı ile aynı olanının tadından yenmez.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?