telefonu açıp sadece aaaaahhhhhhhhhh sesi verenlerinin ayrı bir yeri vardır hayatımızda.. hatta geyik sebebi olmuş, değişik bir uygulamadır..
-kimsin kardeşim?
-ahhhhhhhhhh
-niye rahatsız ediyosun?
-ahhhhhhhhhh
-savcılığa vericem bak, avukatım ben..
-ahhhhhhhhhh
-bu ses tanıdık geliyo..
-ahhhhhhhhhh
-yeş? sen misin salak.
-ahhhhhhh
kendine ve vücuduna güveni olmayan kahramanlardır.tayt giymediğine göre bi süperlik yoktur diye şüphelenir ve güven eksikliği yaşayabiliriz. zira kendine güvenmeyen adama ben nasıl güveneyim.
isim babası bu bi tuzak diyerek arkadaşlarını uyarırken ölmüş ve bir onun hatırasına bubi tuzağı olarak anıldığı düşünülmüş olan tuzak çeşitidir.
eğer ilkokulda değilseniz tuvalet yerine lavabo kelimesi söylenerek gerçekleştirilen eylem... ayrıca üniversitede ders sırasında istenilmesi komik durumlara yol açabilir ve şaşırtıcıdır.
geçenlerde tünele bir grup japon talebeyle birlikte binmemle, "aman ne kolay kapalı alan korkusu yaratsan ve birsürü japon çocuk versen ben de yaparım diyerek eleştirdiğim endüstri. ama gerçekten korkunç...
duygu sömürüsü yapmak için genelde ailelere karşı kullanılan cümle. tabi kullandıktan sonra hayat konusunda tecrübeli aile büyüklerinin kahkahalara boğulmasına ve daha sonraki günlerde sürekli sizinle dalga geçmelerine neden olabilir.bu cümleyi gerçekten yerinde ve duyguların en yoğun olduğu zamanda söylemekte yarar vardır.
(bkz: öleyim de kurtulun.)
sürekli "ben" diye başlayan cümleler...
tartışmanın ortasında sizi sinir eden kişiye o rahatlatıcı ve tartışmayı sonlandırıcı lafı sokmak.
üçüncü bir kişi tarafından anlaşılıp, izlendiğinde çok komik olan olaydır. dinlenmediği belli olmasın diye yapılan ama bir o kadar da durumu belli eden davranıştır, bazen de gülümsenir nazikçe dinlemediğin belli olmasın diye..
vampir olduğundan şüphelenilen vampir türü. zira o kadar haç,dua kutsal suya karşı hala ayakta kalabildiğine göre bünyesi dğer vampirlere oranla oldukça güçlüdür. angel ismindeki ruhu olan vampirimizin bile bunlara karşı zaafı olduğu açıkça ortadadır. hitabeti güçlüdür, ilahiyat alanında eğitim de görmüştür...
anayasa mahkemesi değişik zamanlarda verdiği kararlarda hukuk devletini şöyle tanımlamıştır;
"hukuk devleti, insan haklarına saygılı ve bu hakları koruyucu adil bir hukuk düzeni kuran ve bunu devam ettirmekle kendini yükümlü sayan ve faaliyetlerinde hukuka ve anayasaya uygun tüm işlem ve eylemleri yargı denetimine bağlı olan, yasaların üstünde yasa koyucunun da bozamayacağı temel hukuk ilkeleri ve anayasa bulunduğu bilincinden uzaklaştığında geçersiz kalacağını bilen devlettir"
"hukuk devleti, insan haklarına saygılı ve bu hakları koruyucu adil bir hukuk düzeni kuran ve bunu devam ettirmekle kendini yükümlü sayan ve faaliyetlerinde hukuka ve anayasaya uygun tüm işlem ve eylemleri yargı denetimine bağlı olan, yasaların üstünde yasa koyucunun da bozamayacağı temel hukuk ilkeleri ve anayasa bulunduğu bilincinden uzaklaştığında geçersiz kalacağını bilen devlettir"
5271 sayılı ceza muhakemesi kanunu gereğince soruşturma ve kovuşturma makamlarının talebi üzerine görevlendirilen müdafi veya vekillere ödenecek meblağları belirleyen tarifedir.
soruşturma evresinde takip edilen işler için 135 ytl,
sulh ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için 210 ytl,
asliye ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için 230 ytl,
ağır ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için 420 ytl,
çocuk mahkemeleri:
çocuk mahkemelerinde takip edilen davalar için 230 ytl,
çocuk ağır ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için 420 ytl,
kanun yolları mahkemeleri:
bölge adliye mahkemelerinde görülen duruşmalı davalar için 420 ytl,
yargıtayda görülen duruşmalı davalar için 470 ytl, ödenir.
soruşturma evresinde takip edilen işler için 135 ytl,
sulh ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için 210 ytl,
asliye ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için 230 ytl,
ağır ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için 420 ytl,
çocuk mahkemeleri:
çocuk mahkemelerinde takip edilen davalar için 230 ytl,
çocuk ağır ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için 420 ytl,
kanun yolları mahkemeleri:
bölge adliye mahkemelerinde görülen duruşmalı davalar için 420 ytl,
yargıtayda görülen duruşmalı davalar için 470 ytl, ödenir.
yazarın deniz fener’i romanını dilimize çeviren naciye akseki öncül yazdığı önsözde şöyle demiştir:
"virginia woolf’a göre en önemli sorun önce kimin için yazdığını bilmektir. çünkü bu, nasıl yazacağını bilmek demektir. virginia woolf’un
amaçladığı okuyucu, okuma alışkanlığı olan, başka çağların ve başka
ulusların yazınını da bilen bir okuyucudur.virginia woolf haftalık
yazmak, günlük yazmak, kısa yazmak, uzun yazmak, akşam evine
yorgun argın dönen insana yazmak istemiyor. trende okunmak,
kırda vakit geçirmek için okunmak, uykulu zamanlarımızda okunmak
istemiyor; onu okumak için tüm ciddiyetimizle kitap okumaya
hazırlanmamız gerek. o zaman virginia woolf da bize beklediğimiz
zevki verir."
"virginia woolf’a göre en önemli sorun önce kimin için yazdığını bilmektir. çünkü bu, nasıl yazacağını bilmek demektir. virginia woolf’un
amaçladığı okuyucu, okuma alışkanlığı olan, başka çağların ve başka
ulusların yazınını da bilen bir okuyucudur.virginia woolf haftalık
yazmak, günlük yazmak, kısa yazmak, uzun yazmak, akşam evine
yorgun argın dönen insana yazmak istemiyor. trende okunmak,
kırda vakit geçirmek için okunmak, uykulu zamanlarımızda okunmak
istemiyor; onu okumak için tüm ciddiyetimizle kitap okumaya
hazırlanmamız gerek. o zaman virginia woolf da bize beklediğimiz
zevki verir."
ingiliz yazar virginia woolf’un 1927’de yayımlanan romanıdır. eleştirmenlere göre onun en ünlü ve en güzel romanıdır.yazar çocukluk anılarından etkilenerek annesini, babasını, kardeşlerini anlatmıştır. otobiyografik sayılabilecek tek kitabıdır.romanda belirgin bir konu yoktur. yazarın amacı kişilerin iç dünyasını anlatmaktır.sekiz çocuklu ramsay ailesinin iskoçya’da geçirdikleri sıradan yaşamları anlatılır. mrs. ramsay ve çocuklarının (özellikle de küçük james’in )en büyük isteği deniz fenerine gitmektir, ama mr. ramsay fenere gidişleri hep erteler.
her ne kadar kötü sonla sonuçlansa bile yine zaman zaman insanın içinden "ahh ahh" diye andığı kişidir, herşeye rağmen merak edilendir.
sadece vekalet harçlandırmak için (2.30ytl) sabah 9:00 dan öğleden sonra 14.30 a kadar beklemenize neden olabilecek program... hem memurları hem avukatları hem de vatandaşı deli eder, işler hep yarına kalır... geçen şişli adliyesinde karşılaştığım durum ise çok komikti...uyap çalışmıyor, tıkanıklık oldu diye bakanlıktan adliyelere emir gelmiş, bilgisayarları kapatın diye..giitiğim dairede bırakın programı tüm bilgisayarlar kapalıydı..artık yalan sahi, güer misin ağlar mısın?
nerdeee, o eski istanbul beyefendileri dedirten durum.
tüm bunları nasıl düşündün de yarattın?
düşkün leylekler evi.bursa’da 19.yy da osmanlılar tarafından, başta sakat leylekler olmak üzere göçmen kuşların bakımı için kurulan hastane.türkiyenin ilk hayvan hastanesi olup osmangazi belediyesi’nce tekrar yaptırılacakmış.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?