anavarza1940

yeşil başlı gövel ördek ile kıyaslandığında vücunundaki yeşil oranının daha fazla olduğunu düşündüğüm ördek...

bu konu ile ilgili olan bir belgeseli izlerken kan çekilmesinin ne menem bir şey olduğunu anlamamı sağlamış insanlık ayıpları bütünü...

4.sayısının hazırlıkları bitme aşamasına yaklaşmış olan ve bu sayıda çıtayı biraz daha yükseltebilmeyi amaçlayan (daha geniş dağıtım ağı ve baskı kalitesi vs.) demirspor misyonerliği kutsal kitabı...

(bkz: anavarza zine)

aslında öyle çok da güvenilecek bir futbol stili olmamasına rağmen defansif yönden güven veren bir duruşu vardı...

(bkz: miroslav karhan)

(bkz: kaçkaç)

milli mücadele günlerinde fransızlar tarafından işgal edilen güney anadolu’da, yöre halkının yoğun fransız ve ermeni baskısına (bkz: kozan katliamı) maruz kalmalarından dolayı toroslardaki yaylalara kaçmalarına verilen ad...

babaannemden çok kez dinlediğim trajik olaylar bütünü...
yörede kaçkaç olarak anılan hareketliliğe sebebiyet vermiştir sözü edilen bu katliam...

konu ile ilgili her konuşmasını "biz sokağımızda kim ermeni’dir, kim türk’tür bilmeden, bir arada yaşardık. ta ki fransızlar gelene kadar" diyerek bitirir babaannem...
ki günümüzde dahi türk-ermeni ilişkilerinde bilinen hassasiyetleri yaratıp kanatana kadar kaşıyan güç odaklarının kimler olduğunu ve yaratılan bu sorunun nelere hizmet ettiğini düşününce, "süper babaanne seni çok seviyoruz" diyesim gelir hep...

1927 yılında fransız dışişleri bakanı aristide briand tarafından abd’ye sunulan fransa-abd arası ilişkilerde savaşı kanun dışı sayma önerisidir...
bu öneri ile amaçlanan fransa’ya avrupada bir prestij sağlayabilmektir fakat bu iki ülke arasında savaş son derece ufak bir olasılık olduğundan abd dışişleri bakanı frank kellogg öneriyi genele yaymak istemiştir...
bu şekilde oluşan briand-kellogg paktı, 1928 ağustosunda abd, fransa, almanya, ingiltere, italya, japonya, polonya, belçika ve çekoslovakya arasında imzalanmıştır ve daha sonra aralarında türkiye de olan birçok devlet pakta dahil olmuştur...
ancak ingiltere ve fransa’nın içtenlikten uzak oluşları ve sonraki yıllarda almanya, japonya ve italya’nın saldırgan tutumları bu paktı ortadan kaldıracaktır...

almanyanın birinci dünya savaşından sonra ödemekle yükümlü olduğu 56 milyar dolar müttefiklerle yapılan anlşamlalardan sonra 33 milyar dolara düşürülmüş, fakat almanya bunu da ödeyemeyeceğini bildirince bir plan yürürlüğe koyulmuştur, ki bu plan dawes planıdır...
bu plan 1924 yılında almanyanın borcunu taksitlere böldü, almanlara kredi desteği sağladı ve borç için belirli bir tavan da koymadı...

1922 yılında almanya’nın ingiltere, fransa ve belçika’ya yaptığı savaşa girmeme önerisi, o dönem ruhr bölgesini işgal etmeye niyetli olan fransa’nın olumsuz yanıtından dolayı antlaşmaya dökülememişti fakat özellikle dawes planının yarattığı olumlu etilerden sonra fransa ve almanya arasındaki ilişkilerin gerginlikten uzaklaşması ile 1925 yılında lokarno’da imzalanan antlaşmalar sonrasında içine girilen dönem...

antlaşmalarda varılan hükümler aşağıdakilerden farksızdır;

-almanya’nın batı sınırları ile ilgili bir güvence sağlandı... almanya-fransa, almanya-belçika sınırları ve ren bölgesi silahtan arındırılacaktı fakat aynı garantiler çekoslovakya ve polonya’yı bizzat alakadar eden doğu sınırı için verilmedi...
-almanya çekoslovakya ve/veya polonya’ya saldırırsa fransa bu ülkelere destek verecekti...
-almanya eğer fransa, belçika, çekoslovakya veya polonya ila anlaşmazlık yaşarsa, uluslararası hakeme gidilecekti...

lokarno antlaşmalarının kısa vadede almanya-fransa arasında bir denge kurdu, almanya’yı yeniden avrupa devletleri arasına aldı...
fakat uzun vadede lokarno antlaşmaları, versailles antlaşması’nda karara bağlanan hükümler hakkında yeni yorumlar getirdiği için dolaylı bir şekilde versailles’ın bağlayıcılığını zedeledi...
öte yandan bu antlaşmalar, hükümetlerin kendileri ile doğrudan alakalı olmayan sınırların güvenliği konusunda bir yaptırıma gitmeyecekleri sonucunu doğurdu ki bu sayede almanya doğu sınırında daha rahat bir hareket alanı buldu, çekoslovakya’yı ilerleyen zamanda rusya ile paylaştı...

(bkz: anavarza zine)

26 mayıs 2007 cumartesi günü bursa atatürk stadı’nda giresunspor ile lig a’ya çıkabilme mücadelesi çerçevesinde ekstra play-off finali oynayacak olan ve kazanmasını can-ı gönülden arzu ettiğim kulübüm...

bugün saatler 23:00’ü gösterdiğinde adana’dan binlerce kişiyi bursa’daki final maçına götürecek olan organizasyonu gerçekleştiren taraftar topluluğu...

yarın giresunspor ile yapacağımız final maçımız için, yaklaşık 100 otobüslük bir toplulukla, stadını esir almak için gideceğimiz kent...

(bkz: adana demirspor)
(bkz: şimşekler grubu)

gerçek anlamda bir ruhu olan , hayranlıkla izlenebilecek az sayıda tribünden biri...
ağırlıklı olarak liverpool kentinin liman işçilerinden oluşur...

"...
ama biliyorum ki bu ülkede insanlar güvercinlere dokunmaz. güvercinler kentin ta içlerinde, insan kalabalıklarında dahi yaşamlarını sürdürürler. evet biraz ürkekçe ama bir o kadar da özgürce."

elbette hrant dink bunları söylerken bu dernekten bahsetmiyordu...

babası okumamış olan çocuklar için bu cümlenin virgülü mirgülü önemli değildir, kendilerine anlatılan şey zaten bellidir...

(bkz: adana demirspor)