aello

yazdığım bir entryle başımı yaktı, sonra onu temizleyeyim diye açtığım başka bir başlıkla daha batırdı. ama inatçıyım ben yine de.
azmettim, durmak yok yola devam.

kuran kursu/#849585

editi koymadan önce mallığımdan kaynaklanmıştır. açıklamaya üşenmek, biraz da gaza gelmekten dolayı ilk cümle bütün berbat oyları üzerine çekmiştir, olabilir.ancak editten sonra hala eksi alması durumunda kızdırmakta bu entry beni.

(kocaman haflerle) editi okumadan yargılamayın!!!

fransızca fantaisie sözcüğünden dilimizie fantezi olarak geçmiş sözcük. sonsuz, sınırsız hayal anlamına gelir.

(bkz: bitse de gitsek)

kendilerine bayılanların da ancak beyinsiz kızlar olmasından mütevellit çaresizce beyinsizlere kızlara karşılık vermeye mahkum bırakılmış er kişinin sözü.

bir insanı daha ne kadar vasıflandırır, nitelik katar, yüceltir bir başka sifat ya da ad?
ancak günümüzdeki pek çok filozof dünyayı masa başından kurtarmakla uğraşmakta, kısaca götlerini bir milim bile oynatmamak için ellerinden geleni yapmaktadırlar. bu da bazı insanları canım felsefeden soğutur, daha ilk aşamasında. onlarda da hata vardır da neyse.

"somut mudur soyut mu?" sorusunu zihinlerde çınlatır.

belki de amerikada obezite bu sebepten mütevellit yaygındır. yanildikten sonra kimse kıçını bile kaldırmaz. ha bu arada, bahsedilen "şey" öğle yemeğidir. bunu sabah, akşam ya da ikindide falan yemezler .

yer yer yiyene "iiiiğğğğğreeeeennçççç" dedirtir. ancak amerikanlar acayip sever. yanında da minik dondurulmuş sonradan kızartılmış peynir taneleri yerler ve insan türk mutfağına bir kez daha tapar.

amerikalıların doya doya yediği bir başka değişik besin. iki tost ekmeğine fındız emzesi sürülür, sonra doğranan muz dilimleri ekmeklerina rasına konur ve yenir. denenmesi pek tavsiye edilmez. gariptir.
daha garibi için:
(bkz: marmelatlı fındık ezmeli sandviç)

en taze eylemleri belirtilen entryde kanıtlanmıştır
#851195

başbakanların, ülkeye iyi bakacağı yerde, çelişkiler karşısında böm böm bakma durumudur.

(bkz: rte)
(bkz: agül)


bu bömbakanlar halkı çileden çıkarma konusunda doktora yapmışlardır resmen. insanlar bir bir nasıl gıcık edilir bunun üzerinde düşünüp durur kendileri...

(bkz: tak tak tak tak)

çok doğru, gül gibisi de kaktüs gibisi de var.

tinisi pek sekerdir.

hakikaten guzel sehirdir. kultur bakimindan new york city ile yarisir. hatta bana gore ny den daha guzeldir, temizdir, insanlari daha sevecendir. michigan golu, kis geldiginda dalga galga donar. devasa bir goldur zaten denize benzer. ancak gectimiz yaz cikan bir firtina sebebiyle kanalizasyon borulari patlamisti o yuzden yuzmeye izin verilmiyordu. sonra temizlenmis. yerel gazetesi chicago tribune dur. kislari cok soguk gecer. ve evet, windy city gercekten dogru bir tanimdir, yaz kis ruzgar eser ve siddetlidir o ruzgar. kisind a zaten o sogugun nemiyle icinze bir isler ki, of, donarsiniz.
pek cok turk yasar ayni zamanda. ustelik diger sehirlere gore zenciler daha bir fazladir. aksam oldugunda tehlikeli bir yer haline gelir ve irkci zenciler tarafindan beyaz kimseler vurulabilir, eger yanlis yere gittiyseler.

anlasildigi zaman muhtesemlesir. basit gorunur millete ancak degildir. yeri gelir huzur verir yeri gelir melankoliklestirir. sozlerle melodi bir butundur. ilk ciktigindan beri dinledigim gruptur. album kapaklari nedeniyle "sapik, gay, vs" denmistir, halbuki degildir. onlarda bile anlatilmak istenen bir sey vardir. bilinmedigi icin bu, oyle on yargilarla yola cikilir. ustelik fight club filminin soundtrack ini hazirlamislardir. grubun ingiliz oldugundan mutevellit amerikaya da gelmemektedirler sik sik. telaffuzu "plasibo" seklindedir. en nihayetinde lezizdir.

insani korkutan doga olayidir, insan cani sonucta.
acnak belirtildigi uzere can ve mal kaybu yokmus, ustelik tsunami de artik beklenmiyormus. #851243

iki tiptir bunlar,
1. gercekten sever, aldatmaz.
2. aldatacak bir sevgilisi bile yoktur, ondan yatip kakltigi sahislarla olan munasebeti aldatma kategorisine girmez.

bazı homofobik insanların çürük çıkma korkusundan kaynaklanır
evlenmeden önce taraflardan biri sevgilisiyle cinsel ilişkiye girmeyi kabul ederse , seks sonrası terk edilceğinden ya da kullanılıp atılacağından korkar, çürük çıkma da buradan gelir, o yüzden evlenmeyi bekler ki terk edilme gibi bir olasılığı ortadan kaldırsın.
bunun yanı sıra toplum baskısı da var tabii. o da dünyanın en saçma salak şeyidir. birein hayatı kendisinin sorumluluğudur, buna toplum burnunu sokamaz, kime nedir.
aslında mantıklı olanı, evlenmeden önce de yapılmalıdır çünkü taraflar bu yolla birbirlerini hem daha iyi tanırlar hem de bir yerde kendilerini geliştirirler. hatta eğer biraz daha ileri gidersek, evlenmeyi beklemiş bazı kimseler tarafından gerdek gecesinde "yaaa bu nasıl yapılır ki dur bakiyim şöyle mi acaba bilemedim ki şimdi tüh" gibi cümleler sarf edilmez . üstelik insanlar boşuna belli bir yaştan sonra aktifleşmiyorlar. bu aktifliği neden on yıllar boyu geciktirmeli ki? beklenmesi gereken bir şey olsaydı bünye zaten sonradan harekete geçerdi.