nobran

(bkz: robinho)

(bkz: hakan balta)

organ ın kısaltılmışı olup kiliselerde bulunan ve hava ile çalışan müzik aleti. bizim org dediğimiz ki kendileri aslında bütün tuşlu çalgılar gibi klavye diye adlandırılan elektrikli yanında hoparlörleri olan aletlerle alakası yoktur. lütfen artık orgla klavye farkını bilelim çocuklarımıza öğretelim.

3. bölümü itibariyle yine aşmıştır. sıradan bi dizide 10-15 bölümlük bi olayı 3 bölümde bitirip yeni aksiyonlara yelken açmış dizi. elif şafak farkı diyelim.

aynı zamanda albüme de ismini veren şarkıdır. albümde greed hariç bütün şarkılarda brütal vokal es geçilmiş ve amorphis tarzının dışına çıkılmıştır. ama böylede güzeldir hoştur dinlenilesidir.

jamiroquai ın high times albümünden çıkan iki yeni şarkıdan biri. sözleri de şu şekilde;

can you dig it
something in the air tonight
got a one way ticket
baby, don’t you wanna ride
got to make it
make it to the other side
i’ve got demons
snapping at my heels tonight

chorus
i just want to runaway
turn me loose
got people around running me down i cant stay
woo
i just want to get away, i just want to get away now.
get them off my back today

can u feel it
im stuck inside in a hurricane
chasing rainbows
cant u see im going insane
i wanna be a free man
but im spinning on this crazy wheel
im jumping for the high bar
cant u dig it
no longer know what i feel
cant u see

chorus
i just want to runaway
turn me loose
got people around running me down i cant stay
i just want to get away, i just want to get away now.
get them off my back today

i just wanna runaway
turn me loose, turn me loose
turn me loose, turn me loose

(interlude)

got to make it, got to make it
got to break it, got to make it

chorus
i just want to runaway
just want to runaway
got people around running me down i cant stay
can’t stay here long now
i just want to get away
i just got to get away
get them off my back today
woo

i just want to runaway
la la la la la la
just want to get away
la la la la la la
turn me loose, runaway runaway
got people around running me down i can’t stay
runaway, runaway

i just want to runaway
la la la la la la
just got to get away
la la la la la la
turn me loose, runaway
get them off my back today

lost ta çalan the mamas and the papas versiyonu olan kıpır kıpır şarkı.

yeni vokalistleri anette ile birlikte yeni albüm dark passion playi çıkarmış olan grup. tarja dan sonra olmaz diyodum ama anette de fena değil vokallerin çoğunu basçı ile birlikte yapıolar zaten.

statik hesaplama yapma amacıyla kullanılan inşaat mühendisleri için yüksek öneme haiz program. isminin kullananların mesleğiyle olan alakası ise ayrıca manidardır. (bkz: sap)

ramazan gelmesiyle birlikte her yıl olduğu gibi kapakları yine yeşile dönen müseccel marka.

2000 yılında hollanda ve belçika nın ortaklaşa düzenlediği avrupa futbol şampiyonası. türkiye nin dünya üçüncüsü olduğu turnuva da dahil izlediğim en iyi futbol turnuvasıdır. futbolun iyice savunma ağırlıklı oynandığı son dönemlerde pozitif futbolun oynandığı hollanda nın talihsiz bi şekilde italya ya italyan nın da talihsiz bi şekilde finalde fransa ya yenilerek kupayı kaybettiği akıllarda kalan maçların çok sayıda olduğu milli takımımızında çeyrek finalde portekiz e 2-0 yenilerek elendiği futbol şöleni.

ilk taslağı çıkmış üzerinde tartışılması için medya organlarına gönderilmiştir.(bkz: http://www.cnnturk.com/turkiye/anayasa.asp )

hakettiği ilgiyi hiç bi zaman görmeyen zamanının en iyi forvetlerinden, fair play almasına sebebiyet veren maç euro2000 futbol şampiyonası hollanda-yugoslavya maçıdır.

hooverponic in no more sweet music albümünden dinlenilesi dinletilesi parça.

i must have been blind adoring the blues
in everything lies a small kind of truth
but than again,
just when i thought you were staying for good
you left for no reason is that all you could
you’re still a man

it’s not what i want
it’s not what i need
nothing but lies and way too much heat
just when i thought you were telling the truth
i caught you with here oh you fool

you hurt me when i’ve got so much more to give

we live in denial adoring what’s new
in everything lies a small kind of blues
but than again,
just when i thought you were leaving for good
you stayed for no reason although we were through
you’re still a man

it’s not what i want
it’s not what i need
nothing but lies and way too much heat
just when i thought you were telling the truth
i caught you with here oh you fool

you hurt me when i’ve got so much more to give

yatıştırıcı müziğe iddialı şarkı sözlerine ve dünyanın en uzun albüm ismine sahip enteresan şarkıcı.

lc waikiki nin yetişkinler için tasarladığı ürünleri satarken kullandığı isim.

ing. mizah

yaptığı basın açıklamasında bu saatten sonra ben ders almam ders veririm diyebilmiş talihsiz insan.

yakında 4. sürümü çıkacak olan müzik programı.

1987 doğumlu dolayısıyla 20 yaşında olan ve orta sahanın her yerinde oynayabilme özelliğine sahip futbolcu. kendisi 4 yıldır ki yanlış hatırlamıyorsam lucescu zamanından beri geleceğin yıldızı gösterilip -bisikletle idmana gelirken ki fotoğrafları çıkardı gazetelerde- nedense diğer hocalar tarafından bir türlü tutulmamış ikinci lig takımlarına pişmesi mantığıyla kiralanmıştır. kısmet ertuğrul sağlam a imiş demek ki..