’’az unutup çok hatırlayan delirir.
unutmaları, hatırlamaları eşit düşenler sevinir.
çok unutup az hatırlayan sevilir.
hiç unutmayıp hep hatırlayan delirtir.
bunları ölçmeye kalkan çıldırır.’’
unutmak
soya fıstığı ilacıdır bizzat
konu toplumsal oalylar olduğunda çok ayıp bir şeymiş gibi gösterilen durum. "şimdi buna böyle tepki verenler iki gün sonra unutacak görürsünüz" şeklinde sıkça yorumlar yapılır toplumun her kesiminde. bu dünyanın en normal şeyidir unutmak. insan beyni kendisine her an lazım olan bilgileri sürekli bellekte tutar.
(bkz: zor olan)
konuyla ilgili olarak şu gelmiştir efenim aklıma: "ah şu unutmayı bi hatırlasam"
zaman herşeyi siler atar.
obsessifler için nirvanaya ulaşmak kadar imkansız, muhabereciler için de sırattan amuda kalkıp koşarak geçmek kadar tehlikeli kontrolsüz zihinsel faaliyet.
kişinin kendini unutulduğuna inandırması lazım öncelikle, yoksa bu eylem asla gerçekleşmez.
’ama unutamıyorum. ben unutabilen biri değilim. beynim unutamadıklarımla, unutamadığım şeylerin ayrıntılarıyla dolu. beynim çatlayacak kadar dolu..’
(bkz: yeşil peri gecesi)
(bkz: yeşil peri gecesi)
konu sevgiliyse eğer, yapamazsın. unutulmaz. unutmak eylemi sevme ihtiyacından daha baskın gelemez çünkü, denersen acırsın.
rüyanda görürsün tam unuttum dediğin zamanlarda.unutmak fiilini asla gerçekleştiremezsin.kalbinin üstündeki şekildir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?