the painted veil

igor
bir erkegin sevdigi zaman neyi ne icin goze alabilecegini, cok ince detaylari gozler onune seren bir film. bayanlar icin "ayyy ne duygusaaal" dan oteye gidememekle birlikte bir erkege fazlaca mesaj vermekte bu film. ha ne? evet anlayana tabi.
igor
-----------------------------spoiler----------------------------

simarik, hayattan beklentileri cok farkli bir kadinin ic dunyasina yolculuk yapmasina mecbur tutulan ayrica aile,es,cocuk kavramlarini beyin kivrimlarinda algilatan film.

-----------------------------spoiler----------------------------
blaxis
biraz abartılı olan hatta bazı kısımlarda kendini zorlayan ama yine de edward norton olduğu için izlenilmesi gereken bir film.
bb
çin’de 1925 yılında geçen bir öyküdür. doktor olan walter, bir süreliğine gittiği londra’da kitty ile tanışır, kitty’e aşık olur, evlenirler. ancak kitty sadece ailesinden uzak kalmak için walter ile evlenmiştir. bir süre sonra, walter’ı aldatmaya başlar. walter bunu öğrendiğinde skandal yaratmak yerine kitty’i çin’e, kolera salgını olan bir kasabaya, kendisiyle birlikte gitmeye zorlar. aynı evde, iki yabancı olarak yaşamaya başlarlar. ve olaylar gelişir. kesinlikle izlenmeye değer bir filmdir.

cinderella
edward norton’ın bir kez daha ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu kanıtladığı film.
aslında bir çok insanı sıkabilecek bir film türkçe adıyla duvak; ne öyle sabun köpüğü gibi ne de kafa dağıtacak cinsten ne de sizi kitleyecek gizemlerle örülü bir hikayesi var ama işte bazılarını yakalayan özel bir film...
en kısa haliyle kendileri anlatmış zaten filmi "sometimes the greatest journey is the distance between two people"

herşey bir yana sadece "a la claire fontaine" için bile iyi ki izlemişim dedirtiyor.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol