the monk who going to buy lamborghini $eklinde devam kitabı çıkması an meselesidir.
the monk who sold his ferrari
türkçeye çeviren osman özkandır.
odenecek paraya yazik olan kitap.
satışlarının tavan yapmasına rağmen pek de matah olmayan kişisel gelişim kitabı. ancak çerezlik niyetine sıkıldıkça göz atılabilecek türde.
(bkz: vatanini satan basbakan)
(bkz: ferrarisini satan lale)
(bkz: ferrarisini satan hergele)
polyannacılığın modernleşmiş halidir. kitap bir kurgu üzerine kurulmuştur. yaşanan olaylar gerçek değildir. ama insanları etkileyecek unsurlara(cesaret,asilik,özgürlük..)gibi kavramlardan yola çıkılarak oluşturulmuştur.kitapta tavsiye edilenler bilinen ama uygulanmayan şeylerdir. yani normalde bilip yapmadığımız davranışları sırf adamın biri ferrarisini satmış diye mi yapmalıyız?
o güzelim uzak doğu kültürü ancak bu kadar kötü bir anlatım ve çarpıcılıktan uzak örneklerle bezenebilirdi heralde.
(bkz: günahını satan hoca)
bu julian mantle ibnesi modeli eskimiş,serinin en kötü arabası olanı ferrarisini iyi bir fiyata galerinin birine kaktırmış,yerine bir milyon euro fiyatı ile dünyanın en pahalı otomobili ünvanını elinde bulunduran "bugatti veyron "satın almıştır.ferrarisini sattığı galeriden aldığımız duyumlara göre araba kazalıdır,turbosu değiştirilmiştir,plakaya kesilmiş ödenmeyen cezaları vardır ve sol yolcu kapısı yerine tam olarak oturmamaktadır.şeklinde dalga geçilesi,askerde bölük komutanımın "al evlat oku çok güzel kitap,hayata bakışını değiştirir" diye bana itelediği,benimde "emredersiniz komutanım"diye alıp,ilk beş sayfasını okuduktan sonra içtimaya çıktığım ve bir daha elime dahi almadan,teskereme müteakip kendisine,"sağolun komutanım gerçekten son dönemde okuduğum en iyi kitap" diye teslim ettiğim robin sharma eserciği.böyle yapmamak lazım ama.okumak lazım kötüde olsa,iyi niyetle verilmiş kitapları.
(bkz: yolda bırakan ferrrari)
kuzenimle okumasına iddaaya girdigimiz, benim kaybettigim için okumak durumunda kaldıgım , aşırı sıkıcı, kafa yedirtici bi kitap. tavsiye etmiorm.
kitapta ferrari sadece bir imge olarak karşımıza çıkmaktadır. entry giren çoğunluğun düştüğü gibi, okuyacak olan kimsenin de kitaba merakla bakmasını sağlamak için bu ismin kullanıldığı açıkça ortadadır.
zengin ve başarılı bir avukatın geçirdiği bir kalp krizi sonrasında, maddi bakımdan hiçbir eksikliği olmamasına karşılık, içinde hissettiği ruhsal eksikliği sonucu, kendini kişisel ve ruhsal yönden de iyileştirmek için arayışa girmesiyle kendini ta himalaya’larda bulmasıyla başlar öykü... oradaki bilgelerden öğrendiklerini maddi dünyanın insanlarına yararlı olabilmek için öğretmeye çalışır. kişiliğin gelişimnsel dönemi ve kendine güven kavramının anlaşılabilmesi için bence son derece yararlı bir kitap.
zengin ve başarılı bir avukatın geçirdiği bir kalp krizi sonrasında, maddi bakımdan hiçbir eksikliği olmamasına karşılık, içinde hissettiği ruhsal eksikliği sonucu, kendini kişisel ve ruhsal yönden de iyileştirmek için arayışa girmesiyle kendini ta himalaya’larda bulmasıyla başlar öykü... oradaki bilgelerden öğrendiklerini maddi dünyanın insanlarına yararlı olabilmek için öğretmeye çalışır. kişiliğin gelişimnsel dönemi ve kendine güven kavramının anlaşılabilmesi için bence son derece yararlı bir kitap.
evet ferrasini sattı sonunda dogru yolu buldu hacı murata biniyor şuan işte şimdi tam bilge oldu tebrikler.
(bkz: ferrariye binen satan bilgiç)
(bkz: götünü siktiren bilge)
(bkz: atını siken kovboy)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?