sigmund freud 6 mayis 1856’da moravya’da dogdu ve 23 eylul 1939’da londra’da oldu. freud hastalarini uyanik durumda, dusunce duzeni ve toplum degerlerini gozetmeksizin ozgurce konusmaya tesvik etti. hastalarin icsel dunyalarina inerek kendilerini daha iyi tanimalarina ve dolayisiyla daha saglikli bir uyum duzeyine erisebilmelerini saglayan tedavi yontemine de “psikanaliz” adi verildi.
sigmund freud
psikanalizin kurucusu ve yoneticisi rasyonel olmayan her davranisin altinda cinsellik ya da saldirganlik motivasyonunun yattigini soylemistir. meshur ruya yorumlari "dreams and interpretations" adli kitabindadir. genellikle kitabin yuzde doksaninda her turlu sembolun cinsellige ciktigi gorulmustur.
(bkz: ruya tabirleri)
(bkz: ruya tabirleri)
akli belden asagi calisan dusunur..
kimilerine gore sapik dusuncelere sahip kimilerine gore ise deha olan insan.bir rivayete gore cozemedigi tek sey kadinlarin ne istedigidir.
herkesle ayni seyi arayarak hayatini heba etmis dusunur. (bkz: kadinlar ne ister).
biraz sapik bir yapiya sahip olan freud, kizina asik olmus ve onunla kari-koca hayati yasamistir.
(bkz: anna freud)
bilincaltina atilan rahatsiz edici dusunceleri, hipnoz yoluyla hastaya anlattirarak bilincaltindaki baskiyi azaltmak suretiyle kisileri iyilestirebilmis kisi.
insanliga yarari dokunmus akilli delilerdendir.
bilincalti saldirganlik ve cinsellik gudulerine dikkat cekmistir.oidipus ve elektra komplekslerini ortaya atip insanlarin tepkisini cekmis.annesi yataginin basina takim elbisesi koyarmis,freud kucukken.oradan kaynakli bir kaygi baslamis bu adamda "cok iyi olmam gerek" kaygisi.
ilk hipnotizmasini amcasinin kizi uzerinde denemis, basarmis ve ona tecavuz etmistir.
(bkz: ensest)
einstein ile yakın dost olmuş kişidir birbirleriyle sık sık düşünceleri hakkında mektuplaşmışlardır.
geçen 6 mayıs tarihinde 150 yaşındaydı freud.geçen zaman onun bilime ve sanata olan katkılarını daha da büyültmüştür.bir deyişle "ruhsal dünyanın kristof kolombu ya da heinrich schliemannı" olan freudun bilime(psikoloji bilimine)katkısı bilinmektedir ama bir diğer yanığla edebiyata(sanata)katkısı da büyüktür.freudun edebiyatla kurduğu ilişki çocukluk yıllarında başlar. shakespeare ile 8 yaşındayken tanışır.lisedeyken, ileride önermelerinden birine adını vereceği sophoklesin "kral oidipus"undan 23 dizeyi grekçeden almancaya çevirir.latince, grekçe, fransızca ve italyanca bilen freud, cervantesin "don kişot"unu yazıldığı dilde okumak isteyince dil skalasına ispanyolca da eklenir.bütün derdi insanların davranışlarını öğrenmek olan genç freud, alman edebiyatının ve klasizmin en büyük yazarlarından goethenin "doğa" adlı denemesinin etkisiyle 1872 yılında viyana üniversitesi tıp fakültesine kayıt olur.1881 yılında doktor diplomasını alan freud, viyana numune hastanesinde beyin anatomisi üzerine çalışmaya başlar. bir yıl sonra, yüzlerce mektup yazdığı, 1886 yılında evlendiği ve ölümüne dek tam 53 yıl birlikte olduğu martha ile tanışır. marthaya yazdığı mektuplardan geriye sadece 900ü kalır ama freudun hayatı boyunca yazdığı tüm mektupların sayısı 10 bini geçer. pek çok eleştirmen bu mektupları, alman romantik edebiyatının en güzel örnekleri içinde değerlendirir.896da orijininde büyük ölçüde edebiyatın yer aldığı (ki freud bunu her fırsatta tekrarlamıştır), zaman içinde tüm dünya edebiyatını etkileyecek kuramından, ona verdiği adla söz etmeye başlar: psikanaliz. psikanalizin bilinçdışından hareketle geçmişi araştırmak olduğunu vurgulayan freud, 70. doğumgünü kutlamalarında "bilinçdışının kaşifi" olarak takdim edilince bu unvanı reddeder ve şöyle der: "ozanlarla filozoflar bilinçdışını benden çok daha önce açığa çıkarmışlardır. benim açığa çıkarmış olduğum şey ise, bilinçdışının incelenmesine yardımcı olacak bilimsel bir yöntemdir."bilinçdışını tercüme ederek, insan ruhunun karmaşık biyografisini özgün bir kronolojiyle yazan freud, bu yaklaşımı en iyi kullananların edebiyatçılar olduğuna inanır; yazarların gökyüzü ile yeryüzü arasında diğer sıradan insanların bilmediği pek çok şeyi bilebildiklerini, görebildiklerini ve yazabildiklerini söyler.1933te berlinde opera binasının önünde kitapları yakılan freud, hitler yönetiminin baskılarına karşın viyanayı terk etmemekte ısrar eder. israrını ise goethe ile gerekçelendirir. ona göre hitler, almanların utanç kaynağıdır ama goethe gibi bir ozan yetiştiren avusturyada hitler faşizminin tutunması mümkün değildir.
bütün inancına rağmen 1938 yılında 78 yıl yaşadığı viyanadan ayrılıp londraya gitmek zorunda kalır.
1923 yılında yakalandığı çene kanseri nedeniyle 16 yılda 33 kez ameliyat olan freud, son günlerini dayanılmaz acılarla geçirir. düşünme yetisini engellemesin diye yüksek dozda ağrı kesicilerden uzak durursa da 22 eylül 1939da özel doktoru max schurdan daha önce verdiği sözü yerine getirmesini ister. doktor, freuda 30 mg. morfin enjekte eder. doz bir süre sonra tekrarlanır. freud komaya girer. 23 eylül 1939da sabaha karşı 3te ölür.
yaşam öyküsünün bilgileri bir kaç kaynaktan dökümante edilmiştir.
bütün inancına rağmen 1938 yılında 78 yıl yaşadığı viyanadan ayrılıp londraya gitmek zorunda kalır.
1923 yılında yakalandığı çene kanseri nedeniyle 16 yılda 33 kez ameliyat olan freud, son günlerini dayanılmaz acılarla geçirir. düşünme yetisini engellemesin diye yüksek dozda ağrı kesicilerden uzak durursa da 22 eylül 1939da özel doktoru max schurdan daha önce verdiği sözü yerine getirmesini ister. doktor, freuda 30 mg. morfin enjekte eder. doz bir süre sonra tekrarlanır. freud komaya girer. 23 eylül 1939da sabaha karşı 3te ölür.
yaşam öyküsünün bilgileri bir kaç kaynaktan dökümante edilmiştir.
çok sorunlu bir çocukluk geçiren evladın buyuk ihtimalle eşcinsel ya da biseksüel olacağını,normal geçirilen bir çocuklukla kişinin kesinlikle heteroseksüel olacağını savunur ki eşcinsel olan bir tanıdığım buna kesinlikle karşıdır.
(bkz: freud u anlamak)
yaptığımız her hareketin aslında cinselliğe ulaşmak için bir araç olduğunu ifade ederek en azından türk erkekleri için geçerli olan bir değerlendirme yapmıştır.
fröd de deniyor ülkem topraklarında,yalnız hayat kadınlarının sponsoru olarak tanımlanıyor
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?