pilates

firambogaz
pilates tekniğine ismini veren joseph pilates, 1880’de düsseldorf’ta dünyaya geldi.

astım ve romatizmayla boğuşan ve çelimsiz bir çocuk olan pilates, genç yaşta kayak ve jimnastikle ilgilenerek vücudunu geliştirdi. 1912’de ingiltere’de sirk cambazı, boksör ve dedektiflere kendini koruma dersleri veren pilates, birinci dünya savaşı döneminde düşman ilan edilerek lancaster bölgesinde kampa alındı.

kampta hastabakıcılık yapan ve burada kendi tekniğini geliştiren pilates, burada askerlere tekniğini öğretti. ingiltere’de 1918’de pekçok kişinin ölümüne neden olan grip salgınından pilates’in kampındakiler etkilenmeyince uyguladığı teknik ön plana çıktı. savaştan sonra almanya’da metodunu geliştirmeye devam eden ve şehir polislerine öğreten pilates, 1926’da abd’ye göç etti ve stüdyosunu açtı. graham, balanchine gibi ünlü dansçıların da öğrencileri arasında yer aldığı pilates’in yöntemi giderek yaygınlaştı.

21. yüzyılda hala gözde olan pilates, madonna, hugh grant, britney spears, julia roberts gibi ünlüler tarafından benimsendi. güçlü bir vücut yaratmayı hedefleyen pilates, 30-40 temel hareketle tüm vücut için kondisyon sağlıyor.
spho
hasta bir çocukken 14 yaşında kendini yetişkin adam bünyesine sokmayı başarabilmiş joseph pilates egzersizi.
bloody mary
(bkz: madonna) hanım ile ün kazanmış egzersiz çeşidi..oldukça da zor..bir adet pilates topuyla yapılıyor hareketler, evet evet, denizde oynarız ya mahmut abiyle, hasan enişteyle aynen o toplara benzeyen bir top..topsuz da yapılabiliyor tabi ama zorlayıcı hareketler topla beraber olanları..amma çok top dedim be
pemberley
hareketleri çok basit görünen fakat iş pratiğe gelidiğinde yapan kişiyi enteresan biçimde zorlayan vucüdu inanılmaz şekilde sıkılaştıran spor.
angelus
1896 atina yaz olimpiyatlarında birinci gelerek altın madalya kazandığım; oldukça zor, ağır ve yüksek fizik gücü gerektiren bir spordur.
sipsi
’ne var be yaparız bunu aha top aha çember ne kadar zor olabilir ki?’ diyerek geçen sene bir grup insanla yapmaya çalıştığımız sporumsu. ’çek karnını çek çek çek çeeeeeeek, poponu sıkkk bırakmaaa durmaaaa!’ bu bağırışlarla neye uğradığımızı şaşırdık lakin ilk günün sonunda bir kişinin ağlayarak aramızdan ayrılması haricinde başka bir kayıp vermedik.

ikinci gün yeni bir harekete geçtik. dizlerini kırıyorsun kollarını bacaklarının altından geçirip bir top halini alıyorsun. sonra bir ileri bir geri sallanıyorsun. herşey iyi güzeldi de o sallanma işi yanlara yapılmamalıymış. yanındakiyle kafa kafaya gelebiliyormuşsun. zorlasan öpüşebilirmişsin bile. işte o ikinci günde hayatımın en doğru kararını alarak bu işi bıraktım. uğraşsam en birinci ben olurdum ama neyse...
backtofuture
vaktim olsa her gün yapacağım, bilgisayar karşısında oturmaktan oluşan sırt ve omuz ağrılarımı gideren, her yaptıktan sonra masajdan çıkmışım hissi uyandıran, vücudu şekillendiren, esneklik katan spor..

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol