pi sayısıyla ilgili ne yazabilirki insan demeyin.
bırakın bunu benim komik bi anım bile var.
bir gün fizik yazılısındayız ve genelde sınavlarda pi sayısı taktir edersinizki 3 alınır, ama bir arkadaş ismini deşifre etmiycem.
- x :hocam piyi 2 mi alıcaz.
- sınıf :uhahaohhuhahah.
- hoca: yok sen 9 al.
pi
bir dairenin çevresinin çapına bölümü ile elde edilen sayıdır.(bkz: pi sayisi)
ingilizcede halkla ilişkiler için kullanılan public information kelimesinin kısaltılması.
bir darren aronofsky filmi. izlemesi kasış bir filmdir, gerer, şekilden şekile sokar adamı.
givenchy nin erkekler için yarattığı parfümü ,yaz ve kış kullanımları için freş ve normal versiyonları vardır, bknzhttp://www.kozmetikcim.com/default.aspx?pageid=18&pid=303
vehttp://www.kozmetikcim.com/default.aspx?pageid=18&pid=308
vehttp://www.kozmetikcim.com/default.aspx?pageid=18&pid=308
duman benzeri güzel şarkılara sahip bir türk rock grubunun ismi.
fizik sorularında 3 olarak alınız ibaresini gorunce demekki burda pi sayısını kullancaz deyip ve pi sayısını onunla bununla carpıp bolup bi sonuc elde ederdim.
"bugün uzaksın bana
çok da umrumda ağlıyorum sanma
sakın ha üzülme benim adıma
bu daha fazla koyar bana" sözlerine sahip şarkısı olan grup.
sahiden de kaan tangöze gibi şarkı söyleyen bir solistleri var.
sing your song’a katılmışlıkları da vardır aynı zamanda.
çok da umrumda ağlıyorum sanma
sakın ha üzülme benim adıma
bu daha fazla koyar bana" sözlerine sahip şarkısı olan grup.
sahiden de kaan tangöze gibi şarkı söyleyen bir solistleri var.
sing your song’a katılmışlıkları da vardır aynı zamanda.
pi grubunun 2003 yılında çıkardıkları albümlerinin ismi her şey zordur,ve diğer şarkılarının isimleri şöyledir;
çok da umrumda
dönme bir daha
düşlerde
geçiyor zaman
her şey zor
rüzgar
yağmur öncesi
yok gibi
zorlama
çok da umrumda
dönme bir daha
düşlerde
geçiyor zaman
her şey zor
rüzgar
yağmur öncesi
yok gibi
zorlama
genel olarak şarkılar olarak duman a pek benzemese de solistinin sesinin özellikle tiz seslerde kaan tangöze ye çok benzediği grup.albümleri fena değildir ama kafadan en az 3 sene olmuş olmasına rağmen albüm çıkalı hiç bi atraksiyonları olmamıştır grupcana.
istiklal caddesinde mc donalds’ın sokağındaki rock cafe/bar. cuma günleri 10 liraya olan içkileri 5 liraya vermesiyle tanınır. bi de beşiktaşta açılmışı vardır ki o da pi bistro diye geçer.orası da fena değildir. bunlar aslında "matematik sevenler derneği" olarak geçer, ki çalışanlarının matematiklerinin pek iyi olduğu söylenemez (bkz: hesap takmak) ya da iyi niyetli biçimde unutuyorlardır bilemeyeceğim. bi de bağdat caddedesinde pi cafe bar vardır ki, onun bunlarla hiçbir alakası yoktur; hatta pinin ne olduğunu anlayamayacak tiki arkadaşlarımız için de tabelalarında parantez içinde 3,14 yazmaktadır. uzak durulmalıdır.
bu pi kendiyle çarpıla çarpıla terbiyesizliğe kadar gider
bana göre en iyi türk rock gruplarından biridir.fakat hakettikleri etkiyi yaratamamışlardır.
darren aronofsky tarafından 1998 yılında çekilmiş çok güzel bir bağımsız film örneğidir..baş rolunde sean gullette oynamaktadır .film sihay beyazdır ve harika bi yönetmenlik örneği sergilenmiştir.ayrıca bildiğim kadarıyla darren aronofsky bu filmi topladığı yardım paralarıyla çekmiştir..
bugün bilinen sayısal değerine yakınlığı mısır ve babillilerin kullandıkları p değeridir.
çekim teknikleri açısından gayet başarılı fakat konusu ve sürükleyiciliği itibariyle herkes tarafından pek de beğenilmeyen bir filmdir.saplantılı bir karakteri anlatmaktadır.
ben bir matematikçi arkadaşımla izlemiştim.filmin başında 3.14 sayısı belirdi.ve:
+iyi de sen filmin ismini pi koy sonra oraya ilk üç rakamını yaz.olur iş mi?bu kadar değil ki pi..
-hmm.
aniden ekran pi nin devamı olan rakamlarla dolmaya başladı.bizim matematikçinin surat ifadesi görülmeye değerdi.
ben bir matematikçi arkadaşımla izlemiştim.filmin başında 3.14 sayısı belirdi.ve:
+iyi de sen filmin ismini pi koy sonra oraya ilk üç rakamını yaz.olur iş mi?bu kadar değil ki pi..
-hmm.
aniden ekran pi nin devamı olan rakamlarla dolmaya başladı.bizim matematikçinin surat ifadesi görülmeye değerdi.
pinin yaşamı
yann martel
piscine molitor patel, herkesin bildiği adıyla pi,hindistanın pondicherry kentinde yaşayan küçük birçocuk. babasının burada bir hayvanat bahçesi var. pi onaltı yaşına geldiğinde, ailesi, hayvanların bir bölümünü deyanlarına alarak kanadaya göç etmeye karar verir amaasıl trajedi, onları taşıyan yük gemisinin korkunç birfırtınada batmasıyla başlar. pasifik okyanusunun masmavisularının üzerinde tek bir filika yüzmektedir. içinde deyalnızca beş kazazede: pi, bir sırtlan, kırık bacaklı birzebra, dişi bir orangutan ve üç yüz kiloluk bir bengalkaplanı. oyuncuların arasında uçan balıklar, mako cinsiköpekbalıkları ve su kaplumbağaları da var. pi, zekâsı,cesareti ve korkusu sayesinde hayvanların hiyerarşikyiyecek zincirinde yer almamayı başarır. ve sonuçtarichard parker adındaki kaplanla baş başa kalırlar. şimdi pi nin tek yapması gereken, bu yüce hayvana büyük biranlayışla yaklaşmaktır. böylesi tehlikeli bir kaplanla,okyanusun ortasındaki küçücük bir filikada kıstırılmış birçocuğun konu alındığı bir öykünün sizi hayal aleminesürükleyeceğini, daha kitaba başlamadan bilirsiniz. yann martelin pinin yaşamı dönüşümsel bir roman,okuyucularını şaşkınlığa uğratacak ve aynı zamanda gönüllerini fethedecek, akıllara durgunluk verecek nitelikte bir hayal ürünü. öykülemenin zaferi ve gerçek anlamda tanrıya inanmanızı sağlayacak bir kitap. bir okuyucudaha başka ne isteyebilir ki? bu roman felsefi bir esinkaynağı gibi, içinde güneş enerjisiyle çalışan bir damıtıcının kullanımı bile anlatılıyor. pinin yaşamı, okuyucusunu püfür püfür pondicherryden okyanusun kızgın sıcağına uzanan bir gezintiye çıkarıyor. kitapta gerçekdışı ve alegorik anlatımının yanı sıra, kimi zaman duygusal öğelerden tamamen arındırılmış betimlemelere rastlıyoruz.
yann martel
piscine molitor patel, herkesin bildiği adıyla pi,hindistanın pondicherry kentinde yaşayan küçük birçocuk. babasının burada bir hayvanat bahçesi var. pi onaltı yaşına geldiğinde, ailesi, hayvanların bir bölümünü deyanlarına alarak kanadaya göç etmeye karar verir amaasıl trajedi, onları taşıyan yük gemisinin korkunç birfırtınada batmasıyla başlar. pasifik okyanusunun masmavisularının üzerinde tek bir filika yüzmektedir. içinde deyalnızca beş kazazede: pi, bir sırtlan, kırık bacaklı birzebra, dişi bir orangutan ve üç yüz kiloluk bir bengalkaplanı. oyuncuların arasında uçan balıklar, mako cinsiköpekbalıkları ve su kaplumbağaları da var. pi, zekâsı,cesareti ve korkusu sayesinde hayvanların hiyerarşikyiyecek zincirinde yer almamayı başarır. ve sonuçtarichard parker adındaki kaplanla baş başa kalırlar. şimdi pi nin tek yapması gereken, bu yüce hayvana büyük biranlayışla yaklaşmaktır. böylesi tehlikeli bir kaplanla,okyanusun ortasındaki küçücük bir filikada kıstırılmış birçocuğun konu alındığı bir öykünün sizi hayal aleminesürükleyeceğini, daha kitaba başlamadan bilirsiniz. yann martelin pinin yaşamı dönüşümsel bir roman,okuyucularını şaşkınlığa uğratacak ve aynı zamanda gönüllerini fethedecek, akıllara durgunluk verecek nitelikte bir hayal ürünü. öykülemenin zaferi ve gerçek anlamda tanrıya inanmanızı sağlayacak bir kitap. bir okuyucudaha başka ne isteyebilir ki? bu roman felsefi bir esinkaynağı gibi, içinde güneş enerjisiyle çalışan bir damıtıcının kullanımı bile anlatılıyor. pinin yaşamı, okuyucusunu püfür püfür pondicherryden okyanusun kızgın sıcağına uzanan bir gezintiye çıkarıyor. kitapta gerçekdışı ve alegorik anlatımının yanı sıra, kimi zaman duygusal öğelerden tamamen arındırılmış betimlemelere rastlıyoruz.
(bkz: kafe pi)
uzun zamandır kendisini 3,1415926535897932384626433832795028841971693993751058209749445923... almadığımdan dolayı dargın olduğunu belirtti. lakin yapabileceğim çok şey olmadığını yine de kendisini sevdiğimi söylerek biraz olsun gönlünü almayı başarabildim.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?