kitlenip kalma konu$amama günümüz tikilerince kal geldi $eklinde sarf edilen kelime.
kal gelmek
eskilerin deyimiyle (bkz: kabir azabı)
bold yazılmayı hak eden ba$lık. nice yıllara.
az once editlediğim etryden sonra almı$bulunduğum nick umarım sonsuza kadar sürmez.
themenizi deği$tirmi$ bile olsanız ekranınızdan cıkıp butun odanızı aydınlatacakmı$casına sizi mutlu eden hede.
edit:ayrıca nickim nerde nann
edit:ayrıca nickim nerde nann
(ara: akil fikir)
"onları yediğimde içimde tekrar dirileceklerini umut ediyordum"
"bu yaptıklarımı bir insanın yapabileceğine inanmam çok zor"
babası kimya mühendisi, annesi psikolojik problemleri olan isterik bir kadındır. annesi bütün gün yatakta, babası laboratuarda olduğu için jeffrey kendi kendine büyümüştür denilebilir. sık sık taşınırmış dahmer ailesi, ohio’ya geldiklerinde 8 yaşındayken yaşlı bir komşuları tarafından tecavüze uğramıştı ve bunun intikamını tüm insanlıktan almaya çalıştı. aşırı sorunlu ve kendini ifade etme yetersizliğiyle dolu bir ergenlik döneminden sonra sonunda kendini en iyi ifade edebileceği yöntemi keşfetti. sanıldığının aksine hiçbir davranışında cinsel güdüleri onu yönlendirmedi. homoseksualiteye karşı olan tepkisini zorla homoseksüel ilişkiye girmek ve öldürmek gibi davranış bozukluklarıyla gösterdi ve bu şekilde kendini ifade etti. o bir homoseksüel değildi.
18 yaşında başladı cinayetlerine. ilk kurbanı bir otostopçu gençtir. zaten bu ilk cinayette olayı aşmıştır jeffrey, otostopçu çocuk ilişki teklifini reddedince demirle kafasına vurup öldürmüş, sonra ilişkiye girmiş, ardından mutfak bıçağıyla parçalamış ve bu parçaları asit dolu bir fıçıda eritmiştir. kemiklerini ise çekiçle ezip bahçeye gömmüştür. arada bir polisin dikkatini çekmiştir. 1986’da ortalık yerde mastürbasyon yaptığından dolayı bir ceza almıştır.
en acı vakalarından birisi* sudur: 1988’de 13 yasındaki bir çocuğa tacizden iki seneye mahkum oluyor, ama sonra "iyi halden" bırakılıyor. bundan 3 sene sonra o 13 yaşındaki kurbanın küçük kardeşini buluyor ve evine getirip öldürüyor.
yakalanana kadar 13 sene geçmişti ve 1978-1991 yılları arasında çoğu zenci çocuklardan oluşan toplam 17 kişiyi öldürdü. öldürdüğü insan sayısı henry lee lucas ile kıyaslandığında düşük olsa da akil hastalığı ve kurbanları üzerinde uyguladığı tekniklerden ötürü hayat hikayesi diğer seri katillere oranla bir çok filme konu olmuştur. kurbanları genelde siyah homoseksüel erkeklerdir. cinsel arzuları üzerinde deney yapmak için dahmer kurbanlarına lobotomy uygulamış, yani beyinlerinin bir kısmını kesip çıkarmıştır. aynen ed gein gibi cannibalism ve nekrofili hastalığından muzdarip olduğundan kurbanları da bu uygulamalardan nasiplerini almıştır. bunlardan kimisiyle öldürmeden önce, kimisiyle de sonra ilişkiye girmiştir, kimisinin ise pazılarını ve poposunu yemiştir. kafasını matkapla deldiği bir diğer grubu ise robota çevirmeye çalışmıştır
son kurbanının bir şekilde kaçmaya çalışması ile yakalanmıştır. 14 yaşındaki asyalı kurbanı yari sarhoş ve çırılçıplak şekilde sokağa kaçmayı başarmıştır. peşinden giden jeffrey dahmer, sokakta çocukla ilgilenen insanları onun gay olduğuna ve aralarında tartışma çıktığına inandırmayı başarmış, çocuğu eve geri götürüp öldürmüştür.
durumdan şüphelenen sokak sakinleri polisi aramış, pedofili şüphesi ile eve giden polis ağır kokular karşısında arama yapınca foyası ortaya çıkmıştır. yakalandığında "bu yaptıklarımı bir insanin yapabileceğine inanmam çok zor" demesi dikkat çekicidir.
wisconsin’de 28 kasım 1994’te hapishanenin çamaşırhanesinde bir zenci tarafından arkadan kafasına -tesadüfe bakin ki- indirilen bir demir çubuk darbesiyle öldürülmüştür. öldüren kişi ifadesinde "tanrıdan onu öldürmem için emir geldi" demiştir.
jeffrey dahmer’i diğer seri katillerden ayıran en önemli özelliği, genel olarak cinayet işleyen kişilerin kurbanlarını öldürmeden önce onlara işkence etmek suretiyle kendilerini tatmin etmeleri ve yeterince doyuma ulaştıktan sonra öldürme eylemine geçmeleridir. dahmer içinse tam tersi geçerlidir, önce öldürüp ardından eğlenmeye başlar. on iki kişilik bir kurban listesi olmasına rağmen dünyanın en ünlü seri katilleri arasındadır. kurbanlarını genelde gay barlardan seçen, onları katlettikten sonra ırzlarına geçen, hatıra olarak kafataslarını ya da cinsel organlarını kesip saklamadan önce de hoşuna giden yerlerini yiyen en büyük zevki ise saatlerce balığının gözlerine bakmaktır. normal bir ailesi, üstün sayılabilecek bir zekası, iyi bir eğitimi ve gözle görülür problemleri olmadığı için yaptıklarına bir sebep bulunamamış ve dahmer psikologların ilgisini çeken bir vaka olarak kalmıştır.
"bu yaptıklarımı bir insanın yapabileceğine inanmam çok zor"
babası kimya mühendisi, annesi psikolojik problemleri olan isterik bir kadındır. annesi bütün gün yatakta, babası laboratuarda olduğu için jeffrey kendi kendine büyümüştür denilebilir. sık sık taşınırmış dahmer ailesi, ohio’ya geldiklerinde 8 yaşındayken yaşlı bir komşuları tarafından tecavüze uğramıştı ve bunun intikamını tüm insanlıktan almaya çalıştı. aşırı sorunlu ve kendini ifade etme yetersizliğiyle dolu bir ergenlik döneminden sonra sonunda kendini en iyi ifade edebileceği yöntemi keşfetti. sanıldığının aksine hiçbir davranışında cinsel güdüleri onu yönlendirmedi. homoseksualiteye karşı olan tepkisini zorla homoseksüel ilişkiye girmek ve öldürmek gibi davranış bozukluklarıyla gösterdi ve bu şekilde kendini ifade etti. o bir homoseksüel değildi.
18 yaşında başladı cinayetlerine. ilk kurbanı bir otostopçu gençtir. zaten bu ilk cinayette olayı aşmıştır jeffrey, otostopçu çocuk ilişki teklifini reddedince demirle kafasına vurup öldürmüş, sonra ilişkiye girmiş, ardından mutfak bıçağıyla parçalamış ve bu parçaları asit dolu bir fıçıda eritmiştir. kemiklerini ise çekiçle ezip bahçeye gömmüştür. arada bir polisin dikkatini çekmiştir. 1986’da ortalık yerde mastürbasyon yaptığından dolayı bir ceza almıştır.
en acı vakalarından birisi* sudur: 1988’de 13 yasındaki bir çocuğa tacizden iki seneye mahkum oluyor, ama sonra "iyi halden" bırakılıyor. bundan 3 sene sonra o 13 yaşındaki kurbanın küçük kardeşini buluyor ve evine getirip öldürüyor.
yakalanana kadar 13 sene geçmişti ve 1978-1991 yılları arasında çoğu zenci çocuklardan oluşan toplam 17 kişiyi öldürdü. öldürdüğü insan sayısı henry lee lucas ile kıyaslandığında düşük olsa da akil hastalığı ve kurbanları üzerinde uyguladığı tekniklerden ötürü hayat hikayesi diğer seri katillere oranla bir çok filme konu olmuştur. kurbanları genelde siyah homoseksüel erkeklerdir. cinsel arzuları üzerinde deney yapmak için dahmer kurbanlarına lobotomy uygulamış, yani beyinlerinin bir kısmını kesip çıkarmıştır. aynen ed gein gibi cannibalism ve nekrofili hastalığından muzdarip olduğundan kurbanları da bu uygulamalardan nasiplerini almıştır. bunlardan kimisiyle öldürmeden önce, kimisiyle de sonra ilişkiye girmiştir, kimisinin ise pazılarını ve poposunu yemiştir. kafasını matkapla deldiği bir diğer grubu ise robota çevirmeye çalışmıştır
son kurbanının bir şekilde kaçmaya çalışması ile yakalanmıştır. 14 yaşındaki asyalı kurbanı yari sarhoş ve çırılçıplak şekilde sokağa kaçmayı başarmıştır. peşinden giden jeffrey dahmer, sokakta çocukla ilgilenen insanları onun gay olduğuna ve aralarında tartışma çıktığına inandırmayı başarmış, çocuğu eve geri götürüp öldürmüştür.
durumdan şüphelenen sokak sakinleri polisi aramış, pedofili şüphesi ile eve giden polis ağır kokular karşısında arama yapınca foyası ortaya çıkmıştır. yakalandığında "bu yaptıklarımı bir insanin yapabileceğine inanmam çok zor" demesi dikkat çekicidir.
wisconsin’de 28 kasım 1994’te hapishanenin çamaşırhanesinde bir zenci tarafından arkadan kafasına -tesadüfe bakin ki- indirilen bir demir çubuk darbesiyle öldürülmüştür. öldüren kişi ifadesinde "tanrıdan onu öldürmem için emir geldi" demiştir.
jeffrey dahmer’i diğer seri katillerden ayıran en önemli özelliği, genel olarak cinayet işleyen kişilerin kurbanlarını öldürmeden önce onlara işkence etmek suretiyle kendilerini tatmin etmeleri ve yeterince doyuma ulaştıktan sonra öldürme eylemine geçmeleridir. dahmer içinse tam tersi geçerlidir, önce öldürüp ardından eğlenmeye başlar. on iki kişilik bir kurban listesi olmasına rağmen dünyanın en ünlü seri katilleri arasındadır. kurbanlarını genelde gay barlardan seçen, onları katlettikten sonra ırzlarına geçen, hatıra olarak kafataslarını ya da cinsel organlarını kesip saklamadan önce de hoşuna giden yerlerini yiyen en büyük zevki ise saatlerce balığının gözlerine bakmaktır. normal bir ailesi, üstün sayılabilecek bir zekası, iyi bir eğitimi ve gözle görülür problemleri olmadığı için yaptıklarına bir sebep bulunamamış ve dahmer psikologların ilgisini çeken bir vaka olarak kalmıştır.
$u sıralar maillere konu olmu$ meyve ilaçlarla alınması ciddi bir $ekilde zararlıymı$.
(bkz: birde konuyu uzmanına soralım)
(bkz: birde konuyu uzmanına soralım)
i$yerlerinde giremeyenler icin;
http://www.messengerfx.com/
http://www.messengerfx.com/
slipknotla ilgili her yazı klasik tanıtımla ba$lar "hiçbiryerin ortası denen (bkz: iowa) nın des moınesten cıkan...." diye devam eder.karanlık anlamlara sahip ve kendileri tarafında yapılmıs 9 farklı maskelerı olan ozel tulumlar ıcınde bu normal olmayan ınsanlar.
yaptıkları müziğe tarz olarak bir isim vermek zor sıkı gitar rifflerinin arkasına sağlam ve bi okadar öldürücü davul tonları korku filmleri anımsatan vokal ve sarkıları bıraz daha karanlık havaya sokan dj
llk başlarda kendı sehırlerı (bkz: des moineste) kendı ba$larına bir grup ama sonraları (bkz: soulfly) (bkz: slayer) ve (bkz: limp bizkit)le çalı$an ross robinsonla tanı$maları ve bununla birlikte gelen ba$arılı bır cıkı$ aslına slıpknotı yakından takıp edıyorsanız slıpknot ıcın bu cıkısın normal oldugunu anlarsınız (bkz: ozzfest) ve diğer festivallare ödüller ve tourlarla slipknot kendı adını muzık pıyasaına saglam bir $ekilde yazdırdı buna itirazı olan yoktur herhalde bu yukseli$ (bkz: fred durstun) pek hosuna gitmemi$ olcakki "slipknot $i$ko ve sivilceli cocukların fanları oldugu bır grup" açıklamasınıı yapıyor ve ardından slipknot cephesınden verılen cevap net ve bı okadar kesındı "fred bizimle ya da seyircilerimizle ugra$ırsa onu öldürürüz".
kısaca grup uyelerı;
# sid wilson; grubun dj’i sid gaz maskesi takıyor ve bu maskenın solunumunu ciddi bir $ekilde engellediğini soyluyor konserın yarısından sonra ne yaptıgını hatırlayamıyormu$.
# joey jordison; grubun deli bateristti japon kabuki maskesi takıyor ve daha rahat calabilmek için tulumunun kol ve bacaklarını kesiyo.bateri çalı$ tarzını acıklamak zor slipknotın bir $arkısını acın ve joey dınlemeye calı$ın bu yeter
#paul gray; basist domuz maskesi takıyor bu maskenın onun müsamahacı karakterini yansıttıgını soyluyor.
#chris fenn; perkusyoncu,pinokyo maskesi takıyor grubun deli uyelerinden bır tanesi
#jim root; gitarist özel bir maskesi war bu maskenın öncekı gıtarıstlerın yüzü oldugunu soyluyor
#craig jones samplaerdan; sorumlu eleman büyük çivilerle susuledıgı bır kaskı var grubun en az tanınanı
#shawn crahan perkusyon; palyanco maskesı takıyor ama gurubun en delı uyesi bu kesın yaptıklarını anlatmak cok uzun
#mick thompson; gitarist deri yüz maskesi takıyor ve seri katilleri ile kedilere karsı ılgısı oldugunu soyluyor.
yaptıkları müziğe tarz olarak bir isim vermek zor sıkı gitar rifflerinin arkasına sağlam ve bi okadar öldürücü davul tonları korku filmleri anımsatan vokal ve sarkıları bıraz daha karanlık havaya sokan dj
llk başlarda kendı sehırlerı (bkz: des moineste) kendı ba$larına bir grup ama sonraları (bkz: soulfly) (bkz: slayer) ve (bkz: limp bizkit)le çalı$an ross robinsonla tanı$maları ve bununla birlikte gelen ba$arılı bır cıkı$ aslına slıpknotı yakından takıp edıyorsanız slıpknot ıcın bu cıkısın normal oldugunu anlarsınız (bkz: ozzfest) ve diğer festivallare ödüller ve tourlarla slipknot kendı adını muzık pıyasaına saglam bir $ekilde yazdırdı buna itirazı olan yoktur herhalde bu yukseli$ (bkz: fred durstun) pek hosuna gitmemi$ olcakki "slipknot $i$ko ve sivilceli cocukların fanları oldugu bır grup" açıklamasınıı yapıyor ve ardından slipknot cephesınden verılen cevap net ve bı okadar kesındı "fred bizimle ya da seyircilerimizle ugra$ırsa onu öldürürüz".
kısaca grup uyelerı;
# sid wilson; grubun dj’i sid gaz maskesi takıyor ve bu maskenın solunumunu ciddi bir $ekilde engellediğini soyluyor konserın yarısından sonra ne yaptıgını hatırlayamıyormu$.
# joey jordison; grubun deli bateristti japon kabuki maskesi takıyor ve daha rahat calabilmek için tulumunun kol ve bacaklarını kesiyo.bateri çalı$ tarzını acıklamak zor slipknotın bir $arkısını acın ve joey dınlemeye calı$ın bu yeter
#paul gray; basist domuz maskesi takıyor bu maskenın onun müsamahacı karakterini yansıttıgını soyluyor.
#chris fenn; perkusyoncu,pinokyo maskesi takıyor grubun deli uyelerinden bır tanesi
#jim root; gitarist özel bir maskesi war bu maskenın öncekı gıtarıstlerın yüzü oldugunu soyluyor
#craig jones samplaerdan; sorumlu eleman büyük çivilerle susuledıgı bır kaskı var grubun en az tanınanı
#shawn crahan perkusyon; palyanco maskesı takıyor ama gurubun en delı uyesi bu kesın yaptıklarını anlatmak cok uzun
#mick thompson; gitarist deri yüz maskesi takıyor ve seri katilleri ile kedilere karsı ılgısı oldugunu soyluyor.
(bkz: utopia)
advenced micro devices firmasının üretmis oldugu en manyak islemcilerdendir, ozellikle oyuncularin bir numarasidir.
abd nin en tipik seri katillerinden idi. öldürmeyi tercih ettiği iki tip insan vardı. kendine benzeyen beyaz erkekler, ve ortadan ayırılmı$ kahverengi uzun saçlı kadınlar(20 li ya$larındayken yemi$ olduğu parasal kazıktan ötürü). kurbanları haric hic kimse onun gercek ki$iliğini tanıyamadı çünkü herkese kar$ı kendini nazik zarif biri olarak tanıtıyordu...
1898 yılında, ispanya’nın granada bölgesindeki fuente vaqueros kentinde doğmu$ yüzyılının en büyük iki ispanyol $airinden biri olarak kabul edilir.salvador dali ile birlikte ispanya’nın çağda$la$ması için çalı$an sanat adamlarından birisidir. 1928’de yazdığı romancero gitano (çingene balada) ile ün kazanmı$tır.$iirde, politikada ve ahlak anlayı$ında modernliğin savunucusu olan lorca, e$cinsel tercihi nedeniyle katolik kilisesi ile arasının açılmasına neden olmu$tur.1918’de, burjuva sınıfını, yeryüzünü $iirle doldurmu$ olan isa’yı katletmekle suçlamı$tır, en başarılı edebiyat eseri seçilen cervantes’in don quixote (don ki$ot)’u bir isa figürü olarak ele alanlara katılır. $air kavramını acılar çekmesi gereken bir kimse ile özde$le$tiren lorca, hz. isa’nın hem katledili$ini kınar, hem de kanının akması gerektiğini ifade eder.$iirlerinin yanısıra yazdığı ve sahnelediği oyunlarla da ünlenmi$tir.19 ağustos 1936’da ölmü$tür.
oyununu geriden takip eden filmdir.merakla need for speed most wanted ayarında fılm beklerken temasında need for speed underground 2 i$lenmi$tir fenada olmamı$tır.
ing:-den fazla,çok.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?