elindeki parayla bakkala gidip, alacaklarini aldiktan sonra bakkalin, paranin ustu olarak verdigi paraya bakip; bu parayla daha baska ne alabilecegini, bakkala soran cocuk modelidir.
parasınin hepsini harcamak zorunda hisseden çocuk
son kurusuna kadar harcar ,harcanmayacak kadar ufak para kalırsa elınde onu da fırlatır ,rahat bır sekılde eve doner..
para üstü kavramını çözememiş çocuk modeli.
bu cocuklar buyuduklerinde de; bu sefer sadece bakkala sormadan, kalan parayla ne alinabilecegini bilecek ve ihtiyaci olmadigi halde ille onu da alacak, parayi sifirlamayi rahatlatici bir eylem olarak surdurecek, kisilerdir ayni zamanda.
tüketim eğilimi bire eşit olan çocuktur.
ilk okul matematik kitaplarında yer alan cocuktur. "ali parasının yarısıyla defter, kalanın üçte biriyle kalem, beste ikisiyle gofret, onda dokuzuyla hedehodo aldı. geriye ne kaldı?"
(bkz: çocuk işte)
eli açıktır,anı yaşayan çocuktur.matematikteki yutan eleman gibidir.
o yaşta elindeki para fazla gelir ona, ee sonuçta o kağıt parçası ne işine yarayacaktır ki.
oysa bunu verip çikolata ya da şeker alıp kendi tabiriyle karnını doyurabilir yahut istediği oyuncağı alıp eğlenebilir.
haklıdır, kızılmaz ona, hatta bizden daha cesurdur ve belki daha özgür...
oysa bunu verip çikolata ya da şeker alıp kendi tabiriyle karnını doyurabilir yahut istediği oyuncağı alıp eğlenebilir.
haklıdır, kızılmaz ona, hatta bizden daha cesurdur ve belki daha özgür...
alnından öpmek istediğimdir.çocuk dediğin böyle olur.
bunların bir de elinde kaç parası varsa o kadarlık ne olduğunu soranı vardır ki tadından yenmez.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?