(bkz: turkish delight)
ömer aşık
nba de bir sezonu geride bırakmıştır. chicago uzunlarında bir sakatlık ya da benzeri bir durum olmazsa playofflarda pek kayda değer süre alacağını zannetmiyorum. zaten daha ilk tur itibariyle, karşılarında indiana pacers gibi zayıf uzunlara sahip bir takım olmasına rağmen tom thibodeau süresini iyice kısmış durumda.
öncelikle nba kariyerinin ona fiziki açıdan kazandırdıklarından bahsetmek gerek. ömer 2.13 boyu ve inanılmaz kulaç genişliğiyle zaten boy konusunda bir sıkıntı yaşamıyor, aksine karşısındakilere büyük sıkıntı yaşatıyordu. fakat fenerbahçe günlerinde ince uzun bir pivotken, artık o ince sıfatından kurtulmaya başlamış. fiziki gelişimi gözle fark edilir boyuta ulaşmış. karşısında takımlarının en iri yarı oyuncuları olacağını düşünürsek bu alanda onlarla boy ölçüşebilmesi için mutlaka ama mutlaka kalın ve güçlü bir oyuncu olması lazım. tabi ki bu saatten sonra kimse ondan baby shaq gibi olmasını beklemiyor ama en azından zayıf bir oyuncu olarak anılmamalı.
basketboldan biraz anlayan kime sorarlarsa sorsunlar ömer için en ideal takımın chicago bulls olduğunu söyleyecektir.( thibodeau dan dolayı tabi ) dahil olduğu takım onun için bulunmaz nimet. savunma anlamındaki yeteneklerini, bunlar istatistiklere yansımasa bile, görebilecek ve değerlendirebilecek bir koçla çalışıyor. öte yandan chicago lu oyuncular arasındaki diyaloglar, takım içerisindeki ortam da dışarıdan görüldüğü kadarıyla fevkalade. çaylak sezonunda takımla alakalı bir problem yaşamaması onun nba kariyerinin başlangıcı için olumlu bir etki yaratacaktır kuşkusuz. ayrıca daha şimdiden çalışkanlığı ve azimli yapısıyla gerek takım arkadaşlarının gerekse staffın gönlünü kazanmış durumda.
gelelim parke üzerindeki duruma;
şimdi bir şeylerin ayrımını çok iyi yapmak lazım. ömer den beklenen ne?
en azından bu sezon için ondan beklenen; kenardan gelip pota altını karartması, faul problemine girmemesi( başlarda bu alanda çok iyi olmasa da ligin devamında kendini korumayı bildi), savunma ve hücum reboundlarını kovalaması, devamlılık( takımının 82 maçında da sahadaydı), takım arkadaşlarının işini kolaylaştıracak perdelemeler yapması ve pota altında boşa düşen topları alıp içine vurması. yani kimse ondan mükemmel bir hücum performansı falan beklemiyor. tabi bu saydıklarım bu sezon için asgari beklentiler. ve eğer biz ömer in bu sezonki performansına bir not vereceksek sadece bu saydıklarımı göz önünde bulundurup not vermeliyiz. ömer in bu konularda başarılı olduğu çok açık. yani gönül rahatlığıyla şunu söyleyebilirim ki; ömer aşık çaylak sezonunda nba de başarılı olmuştur.
o nun nba kariyerinin devamı için bazı eleştiriler yapmak gerekirse o zaman başka konulara da değinmek lazım;
mesela serbest atışlar. ömer fiziği itibariyle inanılmaz bir eşleşme problemi yaratıyor. ayrıca boyundan beklenmeycek bir ayak çabukluğuna sahip. hal böyle olunca rakipleri onun ani sıçrayışlarını sadece faul yaparak durdurabiliyor. ve bu bütün basketbol kariyeri boyunca da böyle olacak. eğer bu alanda kendini geliştiremezse skor potansiyelinin üçte birini kaybeder. bu sene normal sezonda % 50.3 le faul attı. bu sayıyı en azından % 70 lere çekerse hem oyun sonlarında kenarda oturmak zorunda kalmaz, hem de bize bol bol 3 sayılık hücumlar izletebilir.
üzerine kafa yormak gereken diğer konu; hücum performansı. nba de sadece savunma yaparak ya da sadece hücum yaparak ayakta durabilmek çok kolay değil. son yıllarda bir tek ben wallace ı hatırlıyorum bu şekilde oynayan. o da eşi bulunmaz savunma sezilerine sahip bir oyuncuydu. buna rağmen üst düzey bir pota altı oyuncu olarak sadece 3 sene oynayabildi. yani mutlaka ömer in hücumuna bir şeyler katması lazım. en azından o hep bahsettiğimiz boy avantajını kullanıp bir yarım hook atabilmeli. ya da mutlaka post up tan bir şeyler üretebilmeli. sadece pota dibine düşen topları ya da penetre eden oyuncunun ona son anda çıkardığı pasları içine vurmakla bir yere varamaz. ben bu alanlarda kendini geliştireceğini ve en azından her maç 8-10 sayı atabilen bir pivot olabileceğine inanıyorum.
ömer in kısa vadede basketbol kariyerinde odaklanması gereken noktalar bunlardır. devam etmekte olan playoffları hiç hesaba katmadım farkındaysanız. çünkü yazının başında da belirttiğim gibi ömer in en azından bu sene için playofflarda süre alabileceğini düşünmüyorum. ama olur ya bir iki maçta süre alır ve bu süre içerisinde başarılı bir performans gösterirse bu onu 1 adım daha ileri taşır. ama asıl ondan beklentiler olan yer milli takım. yazın milli takımda göstereceği performans da kesinlikle onun nba kariyerini etkileyecektir.
umarım bu başarılı başlangıç çok daha başarılı geçecek bir nba keriyerinin habercisidir. ve umarım herhangi bir sakatlık problemi yaşamadan uzun yıllar boyunca, hangi takımda olursa olsun katkı verebilen bir oyuncu olarak anılır ömer.
öncelikle nba kariyerinin ona fiziki açıdan kazandırdıklarından bahsetmek gerek. ömer 2.13 boyu ve inanılmaz kulaç genişliğiyle zaten boy konusunda bir sıkıntı yaşamıyor, aksine karşısındakilere büyük sıkıntı yaşatıyordu. fakat fenerbahçe günlerinde ince uzun bir pivotken, artık o ince sıfatından kurtulmaya başlamış. fiziki gelişimi gözle fark edilir boyuta ulaşmış. karşısında takımlarının en iri yarı oyuncuları olacağını düşünürsek bu alanda onlarla boy ölçüşebilmesi için mutlaka ama mutlaka kalın ve güçlü bir oyuncu olması lazım. tabi ki bu saatten sonra kimse ondan baby shaq gibi olmasını beklemiyor ama en azından zayıf bir oyuncu olarak anılmamalı.
basketboldan biraz anlayan kime sorarlarsa sorsunlar ömer için en ideal takımın chicago bulls olduğunu söyleyecektir.( thibodeau dan dolayı tabi ) dahil olduğu takım onun için bulunmaz nimet. savunma anlamındaki yeteneklerini, bunlar istatistiklere yansımasa bile, görebilecek ve değerlendirebilecek bir koçla çalışıyor. öte yandan chicago lu oyuncular arasındaki diyaloglar, takım içerisindeki ortam da dışarıdan görüldüğü kadarıyla fevkalade. çaylak sezonunda takımla alakalı bir problem yaşamaması onun nba kariyerinin başlangıcı için olumlu bir etki yaratacaktır kuşkusuz. ayrıca daha şimdiden çalışkanlığı ve azimli yapısıyla gerek takım arkadaşlarının gerekse staffın gönlünü kazanmış durumda.
gelelim parke üzerindeki duruma;
şimdi bir şeylerin ayrımını çok iyi yapmak lazım. ömer den beklenen ne?
en azından bu sezon için ondan beklenen; kenardan gelip pota altını karartması, faul problemine girmemesi( başlarda bu alanda çok iyi olmasa da ligin devamında kendini korumayı bildi), savunma ve hücum reboundlarını kovalaması, devamlılık( takımının 82 maçında da sahadaydı), takım arkadaşlarının işini kolaylaştıracak perdelemeler yapması ve pota altında boşa düşen topları alıp içine vurması. yani kimse ondan mükemmel bir hücum performansı falan beklemiyor. tabi bu saydıklarım bu sezon için asgari beklentiler. ve eğer biz ömer in bu sezonki performansına bir not vereceksek sadece bu saydıklarımı göz önünde bulundurup not vermeliyiz. ömer in bu konularda başarılı olduğu çok açık. yani gönül rahatlığıyla şunu söyleyebilirim ki; ömer aşık çaylak sezonunda nba de başarılı olmuştur.
o nun nba kariyerinin devamı için bazı eleştiriler yapmak gerekirse o zaman başka konulara da değinmek lazım;
mesela serbest atışlar. ömer fiziği itibariyle inanılmaz bir eşleşme problemi yaratıyor. ayrıca boyundan beklenmeycek bir ayak çabukluğuna sahip. hal böyle olunca rakipleri onun ani sıçrayışlarını sadece faul yaparak durdurabiliyor. ve bu bütün basketbol kariyeri boyunca da böyle olacak. eğer bu alanda kendini geliştiremezse skor potansiyelinin üçte birini kaybeder. bu sene normal sezonda % 50.3 le faul attı. bu sayıyı en azından % 70 lere çekerse hem oyun sonlarında kenarda oturmak zorunda kalmaz, hem de bize bol bol 3 sayılık hücumlar izletebilir.
üzerine kafa yormak gereken diğer konu; hücum performansı. nba de sadece savunma yaparak ya da sadece hücum yaparak ayakta durabilmek çok kolay değil. son yıllarda bir tek ben wallace ı hatırlıyorum bu şekilde oynayan. o da eşi bulunmaz savunma sezilerine sahip bir oyuncuydu. buna rağmen üst düzey bir pota altı oyuncu olarak sadece 3 sene oynayabildi. yani mutlaka ömer in hücumuna bir şeyler katması lazım. en azından o hep bahsettiğimiz boy avantajını kullanıp bir yarım hook atabilmeli. ya da mutlaka post up tan bir şeyler üretebilmeli. sadece pota dibine düşen topları ya da penetre eden oyuncunun ona son anda çıkardığı pasları içine vurmakla bir yere varamaz. ben bu alanlarda kendini geliştireceğini ve en azından her maç 8-10 sayı atabilen bir pivot olabileceğine inanıyorum.
ömer in kısa vadede basketbol kariyerinde odaklanması gereken noktalar bunlardır. devam etmekte olan playoffları hiç hesaba katmadım farkındaysanız. çünkü yazının başında da belirttiğim gibi ömer in en azından bu sene için playofflarda süre alabileceğini düşünmüyorum. ama olur ya bir iki maçta süre alır ve bu süre içerisinde başarılı bir performans gösterirse bu onu 1 adım daha ileri taşır. ama asıl ondan beklentiler olan yer milli takım. yazın milli takımda göstereceği performans da kesinlikle onun nba kariyerini etkileyecektir.
umarım bu başarılı başlangıç çok daha başarılı geçecek bir nba keriyerinin habercisidir. ve umarım herhangi bir sakatlık problemi yaşamadan uzun yıllar boyunca, hangi takımda olursa olsun katkı verebilen bir oyuncu olarak anılır ömer.
kariyerinin ilk play off tecrübesini 16 nisan 2011 chicago bulls indiana pacers maçında yaşamakta şu anda.
artık türkler ona;
vay amk iyi para kaldırdı lan adam diyor.
vay amk iyi para kaldırdı lan adam diyor.
artık amerikalılar ona;
omar a seek and destroy diyorlar.
omar a seek and destroy diyorlar.
takas döneminin son günlerinde chicago ya bir çok teklif gelmiş kendisiyle ilgili. fakat chicago yönetimi, özellikle de koç tim thibodeau ısrarla ömer i takımda tutmak istemiş. ki o dönemlerde( yaklaşık 3-4 hafta önce ) ömer üst üste çok kötü maçlar oynuyordu.
nba. com yazarlarından steve aschburner bu kararın doğruluğuyla alakalı bir yazı hazırlamış;
http://www.nba.com/2011/news/features/steve_aschburner/03/09/omer-asik/index.html
nba. com yazarlarından steve aschburner bu kararın doğruluğuyla alakalı bir yazı hazırlamış;
http://www.nba.com/2011/news/features/steve_aschburner/03/09/omer-asik/index.html
chicago bulls un pota altındaki en önemli iki oyuncusundan biri olan joakim noah ın sakatlığında eline çok büyük bir şans geçmiştir. noah ın yaklaşık 2 ay kadar oynayamayacağı söyleniyor. bu da ömer 2 ay süreyle ilk beş başlamış kadar süre alacak anlamına gelir. coach onu hemen ilk beşe sürer mi yoksa boozer ı 5 e çekip ömer i sonradan mı oyuna alır bilemem ama ilk beş de başlasa benchten de gelse aldığı süre oldukça artacak.
bu ömer in eline geçen, aslında biraz erken geçen, çok çok büyük bir şans. bu sürede güven veren bir oyuncu olmayı başarırsa yolu açılır.
güven veren bir oyuncu olmak için ne yapmalı?
ömer in hücum yetenekleri ben wallace tan bile daha kısıtlı. bu herkesin bildiği bir gerçek. o yüzden asla ama asla bu alanda ön plana çıkmaya çalışmamalı. bunun yerine iyi yaptığı işleri daha iyi yapmaya çalışmalı.
aslında olay iki istatistikte bitiyor; rebound ve blok. bu alanlarda 10-3 gibi bir oran tutturursa kendisinden bekleneni vermiş olur.
tabi bunları yapabilmesi için ilk gereklilik sahada kalması. kronik hastalığı olan faul probleminden kurtulamazsa bu istatistikleri yapması imkansız.
umarım eline geçen bu erken fırsata hazırlıklıdır ve bizi hayal kırıklığına uğratmaz.
bu ömer in eline geçen, aslında biraz erken geçen, çok çok büyük bir şans. bu sürede güven veren bir oyuncu olmayı başarırsa yolu açılır.
güven veren bir oyuncu olmak için ne yapmalı?
ömer in hücum yetenekleri ben wallace tan bile daha kısıtlı. bu herkesin bildiği bir gerçek. o yüzden asla ama asla bu alanda ön plana çıkmaya çalışmamalı. bunun yerine iyi yaptığı işleri daha iyi yapmaya çalışmalı.
aslında olay iki istatistikte bitiyor; rebound ve blok. bu alanlarda 10-3 gibi bir oran tutturursa kendisinden bekleneni vermiş olur.
tabi bunları yapabilmesi için ilk gereklilik sahada kalması. kronik hastalığı olan faul probleminden kurtulamazsa bu istatistikleri yapması imkansız.
umarım eline geçen bu erken fırsata hazırlıklıdır ve bizi hayal kırıklığına uğratmaz.
nba kariyeri çok iyi başladı.
ilk maçta içimize biraz kuşku düşse de ondan sonra oynadığı maçlarda hem yeterli miktarda süre aldı hem de takıma faydalı oynadı. her şeyden önemlisi takımın bir parçası olabilmeyi başarmış görünüyor. zaten bir çaylak oyuncudan daha fazlasını beklemek hayalperestlik olur. şunu da söylemek lazım tabi; oyun stiline çok uyan bir takımda oynuyor. bu onun için büyük şans. ayrıca chicago halkı ömer gibi savunma yapan, hırslı, blokçu adamları her zaman sevmiştir. bu oyununu sürdürdüğü sürece önümüzdeki aylarda her şey onun için daha iyiye gidecektir.
ilk maçta içimize biraz kuşku düşse de ondan sonra oynadığı maçlarda hem yeterli miktarda süre aldı hem de takıma faydalı oynadı. her şeyden önemlisi takımın bir parçası olabilmeyi başarmış görünüyor. zaten bir çaylak oyuncudan daha fazlasını beklemek hayalperestlik olur. şunu da söylemek lazım tabi; oyun stiline çok uyan bir takımda oynuyor. bu onun için büyük şans. ayrıca chicago halkı ömer gibi savunma yapan, hırslı, blokçu adamları her zaman sevmiştir. bu oyununu sürdürdüğü sürece önümüzdeki aylarda her şey onun için daha iyiye gidecektir.
#972719
macin en kritik anlarinda atmi$ oldugu serbest ati$i potaya bile degdirmemeyi ba$aran nadir insanlardan. bari fileye degseydi be.
serbest atış atma özrü var bu adamın. nasıl bi vakadır milli basketbolcu seviyesinde olan birinin anlamadık.
12 dev adamın gelecekteki en dev oyuncusu. şu an fenerbahcede harikalar yaratmakta. pota altında rakipler için kara bir gölge gibi. bir fenerbahceli oyuncu hakkında daha fazla methiyeler düzmek istemiyorum, gidin başımdan.
fenerbahce basketbol takiminin genc uyesi.
dogum tarihi: 04.07.1986
dogum yeri: bursa
boy: 211
kilo: 91
pozisyon: c
dogum tarihi: 04.07.1986
dogum yeri: bursa
boy: 211
kilo: 91
pozisyon: c
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?