mulholland drive

fjhyf
david lynch filmlerini bir rüyayı izler gibi izlemek gerekir. bir olayı izler gibi düşünürseniz doğal olarak saçma ve anlaşılmaz görünür... lynch, hikayenn akışını karakterin zihninde/ruhunda geçenler yoluyla anlatır. bu filmde de (çok oldu seyredeli, isimleri unuttum) siyah saçlı kadının masum, güzel ve büyüleyici şekilde çekici göründüğü kısımlar sarışının ona olan aşkı-tutkusu nedeniyle onun zihnindeki tasvir. oysa ki gerçek çok acı... kendisi oyunculuk konusunda daha yetenekli olduğu halde siyah saçlı olan yönetmenle işi pişirip, sarışını da bir güzel değersizce terk etmiştir. halbuki öncesinde sarışın kadının tüm tutkusuna karşılık vererek onu kullanmıştı ve sarışın olan kapılıp gitmişti çünkü o da melankolik ve ruhsal açıdan dengesiz birisiydi. acı gerçeğe katlanamayıp kendine rahatlatıcı bir fantezi uydurdu. bunu her birimiz az ya da çok yaparız...
film bu hikayeyi sarışının gözünden anlatıyor. rahatlatıcı fanteziyi ise sonunda gerçekler galip gelerek bozuyor ve kızcağız aklını kaçırıyor. sonunda da intihar ediyor.
amfetaminizm
bence olay şu: ''makinist'' gibi karmaşık olay örgüleri olan ama nedenselliği sonucuyla bağlantılı bir filmi alıp, filmi bin parça sahneye bölüp sonra o sahneleri bir torbaya atıp, karıştırıp karıştırıp ...
en sonunda elini torbaya atıp, torbadan çekilen sahne sırasına göre filmi tekrar oluşturmuştur bu zat-ı david lynch.
böyle olunca da '' bu kesinlikle bizim kült filmimiz, defalarca izlemek gerekir, ayrıntılara dikkat etmek gerekir bla bla bla'' diye filmden hayat dersleri çıkardığını ve mahrem yerlerinden olay örgüsü ve sosyal mesaj üreten, kendini entellektüel sayan bir grup marjinal elitistin film yorumları da beni benden aldı.
velhasıl çok sinirliyim.
dandoldeyyus
şu ana kadar yazılanları okudum şok şok şok içerisindeyim. filmi izleyip yorum yazan kimse filmi anlamamış, siktir edin david zaten kimse anlamasın diye film çeker, siz anın tadını çıkarın, iki leziz hatunun yakınlaşma sahnesi var heleloooy şeklinde muhabbete sarıp karizmayı kurtarmış.
dostum film bittabi anlaşılmak için yapılmıştır, herkes kafasına göre yorumlasın diye bişey de yok üstelik, filmin gayet belli bir hedefi var ve buna ulaşıyor. anlamıyorsan bu senin sorunun benim degil betty’nin ya da rita’nın ya da adam’ın ya da kovboy’un da değil.
detaya girmeye üşensem de anahatlarından bahsedeyim

edit: vazgeçtim lan düşünün.
downinahole
deli dahi david lynch in şimdilik son şakasıdır.izleyiciyle oynamayı o kadar çok seviyor ve filmden çıkanların günlerce film hakkında konuşup tartışacaklarını o kadar iyi biliyor ki.diğer başyapıtlarına nazaran daha sade ve anlaşılır kıldığı kadar, batasıca lynch öğelerini de sonuna kadar dayamaktan çekinmemiştir.hep yapılan hatadır ya bu sefer anlayacağım diye kasaraktan seyrettiğiniz için aslında her şeyi kaçırırsınız.ön yargısız ve rahat, bir david lynch filmi izlediğinizi baştan kabul ederek izlerseniz ancak tadını sonuna kadar çıkarırsınız.her anını huzursuz ve de soluksuz yaşar, kurgunun içinde tam da lynch in istediği gibi kaybolursunuz.aslında herkesin kendi hükmüne varabilmesini de hedeflemektedir yönetmen.o siyah kutu nedir? bunu betimlemez asla.çünkü sizin getirdiğiniz yorum hiç bir şekilde anlatılanın ruhuna zarar vermez ve akışın içinde yerini bulur.naomi watts ın bu derece sıçrama yapabilmesini borçlu olduğu filmdir kesinlikle.adet olduğu üzere sırf bir lynch filmi olduğu için değil, filmin kendisi için defalarca izlenmeli, izletilmelidir.
ragnarok
kimsenin filmi izledikten sonra ben salakmıyım diye bunalıma girmesine gerek olmayan. izleyen hiç bir kişinin anladığını zannetmediğim, lost higway filminde de başınıza benzer durumların geleceği bir david lynch filmidir
stella
david lynch (hani çok bahsettiler ya) filmi aranmaktadır. bir bu bulunur. alınır, eve gelinir, playera konulur. başlar maşlar. anne ve abla da kanepeye kurulur. bakılır iki kadın öyle böyle değil, bayağı yakınlaşmakta. bunlar nihayet sevişmeye başlayınca, anne döner minik stella’ya ve "senin aldığın film de böyle olur!" der. kapatmaya yeltenmez ama. öyle izlenir ve film biter. anne ablaya bakar, abla stella’ya bakar, stella anneye bakar: "bi bok anlamadık" denir, cd playerdan alınır ve yatılır.

david lynch filmi anlamıyorum.
hiç zeki değilim.
cool değilim.
ama bi de tek başıma izleyeceğim, dikkatlice.

ikinci ama: filmde tek bir sözcük hafızamda yer etmiştir -büyülü sanki: silencio!

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol