yapılan büyük bir terbiyesizliği zarafetle karşılamış çok zarif bir yazar.
keşke öyle olmasaydı, mahcubiyetten öldürmeseydi insanı.
le petit prince
çok harika bir roman.
"büyükler sayılardan hoşlanır. onlara yeni bir dostunuzdan söz açtınız mı, hiçbir zaman size önemli şeyler sormazlar. hiçbir zaman sesi nasıl? hangi oyunu sever? kelebek toplar mı? diye sormazlar. kaç yaşındadır? kaç kardeşi var? kaç kilodur? babası kaç para kazanır? diye sorarlar. ancak o zaman tanıdıklarını sanırlar onu. büyüklere pembe kiremitten bir ev gördüm, pencerelerinde sardunyalar, damında güvercinler vardı derseniz, o evi bir türlü gözlerinin önüne getiremezler. onlara yüz bin franklık bir ev gördüm demeniz gerek. o zaman aman ne güzel! diye bağırırlar."
"birinin sizi evcilleştirmesini kabul etmişseniz, biraz olsun gözyaşı dökmeyi de göze alacaktınız."
"peki insanlar nerede? insan kendisini çölde çok yalnız hissediyor.
insanların içinde de öyle hissedersin dedi yılan, arada pek fark yoktur. "
insanların içinde de öyle hissedersin dedi yılan, arada pek fark yoktur. "
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?