interrail

oktuys
avrupa birligi sinirlari icinde, eskiden otobuslerde olan paso niteliginde bir bilet ile, sectiginiz bolge sayisina gore, bir aya kadar istediginiz kadar trenle seyahat edebilme olanagi saglayan gezgin programi. parasi olana cok guzel anlar yasatacak oldugu icin iki yildir para biriktirmeme neden olan ve sonunda bu yaz yapabilme imkanina sahip olacagim, aklimdan cikmayan cuf cuf.
tralier
bende istiyommm-dedirten süper yolculuk.bu gezintiyi yaşadıktan sonra torunlarınıza bile anlatabileceğiniz güzel anılarınızın olması muhtemel.
suppiluliuma
eve döndükten iki gün sora -sikerim böyle hayatı, yine gidecem lan!- dedirten, özgürlüğün ve eğlencenin dibine vurulan, kilo verdiren, ölmeden önce kesinlikle yapılması gereken aktivite..
retrocessolivre
kış aylarında daralan arkadaş grubunun kaçış yoludur. durulur durulur ve birden: hadi abi interrail yapıyoruz bu sene! denilir.. gaza gelinir... ama vazgeçilir... gözün kör olsun para...
van ness
schengen vizesi kapıldığı gibi saldırılır avrupa nın dört bir yanı dolaşılır. macera arayan bünyenin vazgeçilmezi.
igor
zannimca son engelleri de astiktan sonra haziran sonu gibi baslayacagim gezi seysidir. sadece belirli bir hat belirleyerek plansiz hareket edileceginden bir macera olmasini umdugum hareket olcaktir.
raiden
her öğrencinin sene başlarken "hadi abi gidiyoruz" diyip sene sonunda sermayeyi yine sigara ve alkole yatırması ile suya düşen,bir sonraki seneye ertelenen hayali...
ya da mezuniyet hediyesi
viticulteur
geçtiğimiz yaz yaptığım ve benim için mükemmel bi tecrübe olan gezi türüdür. yıllarca unutamayacaksınız eğer fırsat bulur da yaparsanız.

gidecek olanları neler mi bekliyor.

* aç kalacaksınız
*bulduğunuz her yere yatacaksınız hatta yatamayıp uykusuzluktan gebereceksiniz
*yorgunluğun dibine vuracaksınız
*sinir krizleri geçirebileceğiniz anlar olacak
*pislik içinde kalacaksınız
bunlar kötü tarafları ama pek de şikayetçi olmazsınız bu durumlardan. ayrıca güzel tarafları da var;

*hayatınızda belki bir defa yapabileceğiniz bi gezi olacak
*tek biletle istediğiniz ülkeleri görebilirsiniz(vize dahilinde)
*kitaplarda televizyonlarda ağzınızı ayırarak baktığınız toplaklara basıp yapıtlara dokunabileceksiniz
*biçok insanla tanışacaksınız kısa zamanda
*dlinizi geliştirme şansınız olacak
*sağda solda anlatacağınız harika anılarınız olacak
*birlikte gittiğiniz arkadaşlarınızı ve daha da önemlisi kendinizi tanıyacaksınız

bunlar şimdi akla gelenler. hatırlandıkça eklemeler yapılabilir.
ilseyim
bu yaz inatla yapmaya karar verdiğim, tüm eziyetlerine dair öğrenciler için süper bi fırsat olduğuna inandığım trenle avrupa seyahati olayı. sanki gitmemek eksiklik gibi geliyor, her gidenin hayatının en iyi deneyimi olduğunu söylediği şey.
ilseyim
avrupa’da bir süreliğine sınırsız dolaşım hakkı tanıyan tren bileti. gerisi size kalmış. hostellerde de kalabilirsiniz tren garlarında da. lüks turist restoranlarında da yiyebilirsiniz, marketten peynir ekmek alıp yolda da. her gün bir başka kente de gidebilirsiniz, kentlerde uzun süre de kalabilirsiniz. tercih sizin. biraz özgür ruhlu biriyseniz biletinizin daha uzun olmadığına yanarsınız. ileriye dönük tüm planlarınızı seyahat etmeye dönğk yaparsınız. türk genci için avrupaçok pahalı olduğuiçin genelde tren garları ve sokaklar ev olur. türkiye’deyken ürkütücü gelen bu düşünce orada çok normal gelir ve mışıl mışıl korkmadan uyunur. hatta kendinizi daha rahat ve bağımsız, şanslı hissedersiniz. hiçbir otel yabancı bir kentte, yıldızlar altında uyumanın, gözünüzü açtığınızda ilk gördüğünüz şeyin bir venedik gondolu olmasının keyfini veremez. yol arkadaşınızla peynir ekmeğinizi paylaşırkenyüzünüz, lüks bir restoranda önünüze gelenleri bencilce yerken olduğundan daha fazla güler. haritayı açıp "acaba buradan sonra nereye gitsek?" diye düşünmenin heyecanını, o sırada yanınıza gelen bir başka gezginin tavsiyesiyle aniden daha önce adını bile duymadığınız bir kente gitmenin heyecanını hiçbir paket tur size veremez. harita elde, hangi caddeye gireceğinize kendiniz karar vermek bir sürüye takılıp gitmekten kat kat daha güzeldir. sadece turistik yerlere değil, halkın toplandığı meydanlarda oturmak, onların ulaşım araçlarını kullanmak... uçakla gezmektense trenle kentlerin kasabalarını görerek yavaşça ilerlemek. keşke diğer kıtalarda da bu şekilde dolanma fırsatımız olsa demek ve bir an önce diğer kıtaları da nasıl özgürce ve ucuzca gezebileceğimizi araştırmaya başlamak.
fordprefect
ölümün olduğu şu dünyada en az bir kere tadılması gereken lezzetlerden. internet üzerinden yapılacak bir araştırma ile ''perişan olma eşiği'' hakkında bilgi sahibi olabilir ve aç kalma, uykusuz kalma, idrarını içerek hayatta kalma gibi tatsızlıklardan olabildiğince uzak kalabilirsiniz. bu kadar basit.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol