insan ömrü boyunca toplam;
30 ton yiyecek tüketir.
8000 yumurta
6000 somun ekmek
4000 litre süt
24 koyun büyüklüğünde hayvan
1 ton meyve tüketebilen
bir organizma dır.
insan
(bkz: hassas yaradilisli hayvan)
canlıların en akıllısı olduğundan sebeptir , diğer nesilleri yok etmeleri.
zekalarından gelir susuzluk riski...
en yüce olanlardır onlar , mermiler toplar füzeler ondan sebep 3-5 aylık sabilerin kafasına düşmektedir.ozon onlardan dolayı delinmektedir , en güçlü olandır ya insan , ondan işte.
zekalarından gelir susuzluk riski...
en yüce olanlardır onlar , mermiler toplar füzeler ondan sebep 3-5 aylık sabilerin kafasına düşmektedir.ozon onlardan dolayı delinmektedir , en güçlü olandır ya insan , ondan işte.
çiğ süt emmiş varlık,yamyam yemeği...
akılıı olarak dünyaya gönderilmiş,hepsi birbirinden farklı canlı
bazı bilgiçlerin hayatının anlamıdır bu kelime, insan, insan olmak... hep hayvanlardan tek farkımız düşünmemiz gibi gösterildi bize tek farkımız o değil oysa biz aynı zamanda değiştiredebiliriz bu yüzden çok önemli insan.. gücünün bilincinde olsun yeter ki..
yeter ki insanı sevelim her daim yardımcı olur bize :
- şu ibneye bak kara çirkin lan benziyor
+ olsun oğlum zenci de olsa o bir insan..
- ıyy şuna bak nasıl da kırıtıyor
+ olsun oğlum eşcinsel de olsa o bir insan..
uzatılabilir böyle şeyler, herkes kendisi gibi bakar ya dünyaya öyle bir şey işte insan olmak... insan olabilmek öyle bir şey... mesela empati kurabilmek gibi bir şey... kendini birilerinin yerine koyabilmek gibi, farklılıklara tahammül edebilmek gibi...
yeter ki insanı sevelim her daim yardımcı olur bize :
- şu ibneye bak kara çirkin lan benziyor
+ olsun oğlum zenci de olsa o bir insan..
- ıyy şuna bak nasıl da kırıtıyor
+ olsun oğlum eşcinsel de olsa o bir insan..
uzatılabilir böyle şeyler, herkes kendisi gibi bakar ya dünyaya öyle bir şey işte insan olmak... insan olabilmek öyle bir şey... mesela empati kurabilmek gibi bir şey... kendini birilerinin yerine koyabilmek gibi, farklılıklara tahammül edebilmek gibi...
artık basitleştirildiği için insana hakikaten kal getiren kavram. nedir bu yahu??? her zıplayan, hoplayan insan mı olsun...
bi de uzaylıların insan olduğunu düşünsek ya...
bi de uzaylıların insan olduğunu düşünsek ya...
(bkz: tuhaf)
(bkz: insanin pin kodu)
doğal yaşamdan elini eteğini çekmesi gereken türdür.
ömrünün ortalama 21 yılını uyuyarak geçiren canlı.
#821992
gerçek insan ve sahte insan olarak ikiye ayrılan yaşam türü.
gercek insan:
ne olduğu bilinmeyen, her an karşımıza çıkabilecek, şaşırmalara maruz bırakan insan evladıdır.
denildiği gibi;
öyle, kendisini tanıttığı ya da tanıdığınız kişi çıkmayabilir bu insan.
ama vardır ve yaşıyordur!
aslolan da budur.
yok efendim. kabul mü etmiyorsunuz(?)..
sağdan 2 nci sokakta bir yenisiyle daha tanışabilirsiniz..
"-dön, hemen ikinci apartmanın giriş katında!"
yaşam içinde, her yenisiyle, şifa niyetine!
"amaaan, sokayım hizmete" mi dediniz.. şifa filan istemez kaygısı?
e canım; yalvarmadık biz de ya hu.. aloo?
sahte insan:
sadece söyledikleriyle varolan,
tek hücreli yaşam türüdür.
"tek hücreli" olma sebebi de;
etrafındakilerle iletişim kuramaması;
kursa bile, adına iletişim denilmemesi;
dense bile, gerçeklikten pay alamaması nedeniyledir.
çoğalmasını, kendi kendine yapacak olmasındandır açıkçası!
var mıdır böyle bir yaşam şekli peki!?
vardır efendim..
hayatın süregittiği her yere dek vardır.
ne amaç güder peki bu yaşam biçimleri?
hiç(!) denilemeyecek kadar çok şey efendim.. çok şey!
denilmedik başka yaşam biçimlerini görürler mesela(!)..
umulmadık hareketler..
yapılmadık eylemler..
söylenmedik sözler ve dahi!
sahteliğinde bir gerçekliği vardır esasında;
palyaçoların, nasıl yüzleri güler de gözleri gülmez asla..
işte öyle...
gercek insan:
ne olduğu bilinmeyen, her an karşımıza çıkabilecek, şaşırmalara maruz bırakan insan evladıdır.
denildiği gibi;
öyle, kendisini tanıttığı ya da tanıdığınız kişi çıkmayabilir bu insan.
ama vardır ve yaşıyordur!
aslolan da budur.
yok efendim. kabul mü etmiyorsunuz(?)..
sağdan 2 nci sokakta bir yenisiyle daha tanışabilirsiniz..
"-dön, hemen ikinci apartmanın giriş katında!"
yaşam içinde, her yenisiyle, şifa niyetine!
"amaaan, sokayım hizmete" mi dediniz.. şifa filan istemez kaygısı?
e canım; yalvarmadık biz de ya hu.. aloo?
sahte insan:
sadece söyledikleriyle varolan,
tek hücreli yaşam türüdür.
"tek hücreli" olma sebebi de;
etrafındakilerle iletişim kuramaması;
kursa bile, adına iletişim denilmemesi;
dense bile, gerçeklikten pay alamaması nedeniyledir.
çoğalmasını, kendi kendine yapacak olmasındandır açıkçası!
var mıdır böyle bir yaşam şekli peki!?
vardır efendim..
hayatın süregittiği her yere dek vardır.
ne amaç güder peki bu yaşam biçimleri?
hiç(!) denilemeyecek kadar çok şey efendim.. çok şey!
denilmedik başka yaşam biçimlerini görürler mesela(!)..
umulmadık hareketler..
yapılmadık eylemler..
söylenmedik sözler ve dahi!
sahteliğinde bir gerçekliği vardır esasında;
palyaçoların, nasıl yüzleri güler de gözleri gülmez asla..
işte öyle...
düşünen bir hayvan olduğunu söylemek güçtür..
`bir şeyin imkansız olduğuna inanırsanız, aklınız bunun neden imkansız
olduğunu size ispatlamak üzere çalışmaya başlar.
ama bir şeyi yapabileceğinize inandığınızda, gerçekten inandığınızda,
aklınız yapmak üzere çözümler bulma konusunda size yardım etmek için
çalışmaya başlar.`
(dr. david j. schwartz)
bilim adamları pirelerin farklı yükseklikte zıplayabildiklerini görürler.
birkaçını toplayıp 30 cm yüksekliğindeki bir cam fanusun içine koyarlar.metal zemin ısıtılır.
sıcaktan rahatsız olan pireler zıplayarak kaçmaya çalışırlar ama
başlarını tavandaki cama çarparak düşerler. zemin de sıcak olduğu için tekrar zıplarlar, tekrar başlarını cama vururlar. pireler camın ne olduğunu bilmediklerinden, kendilerini neyin engellediğini anlamakta zorluk çekerler. defalarca kafalarını cama vuran pireler sonunda o zeminde 30 santimden fazla zıpla(ya)mamayı öğrenirler. artık hepsinin 30 cm zıpladığı görülünce deneyin ikinci aşamasına geçilir ve tavandaki cam kaldırılır.
zemin tekrar ısıtılır. tüm pireler eşit yükseklikte, 30 cm zıplarlar! üzerlerinde cam engeli yoktur, daha yükseğe zıplama imkanları vardır ama buna hiç cesaret edemezler. kafalarını cama vura vura öğrendikleri bu sınırlayıcı `hayat dersi`ne sadık halde yaşarlar. pirelerin isterlerse k açma imkanları vardır ama kaçamazlar. çünkü engel artık zihinlerindedir. onları sınırlayan dış engel (cam) kalkmıştır ama kafalarındaki iç engel (burada 30cm`den fazla zıplanamaz inancı) varlığını sürdürmektedir. bu deney canlıların neyi başaramayacakları nı nasıl öğrendiklerini göstermektedir. bu pirelerin yaşadıklarına `cam tavan sendromu`(öğrenilmiş çaresizlik)denir. bir insanın gelebileceğine inandığı en üst nokta, onun kendi cam tavanıdır. cam tavanınız, hayallerinizin tavan yüksekliğini gösterir.
insan inandığına denktir.
yapabileceğini düşündüğü kadardır.
olduğunu size ispatlamak üzere çalışmaya başlar.
ama bir şeyi yapabileceğinize inandığınızda, gerçekten inandığınızda,
aklınız yapmak üzere çözümler bulma konusunda size yardım etmek için
çalışmaya başlar.`
(dr. david j. schwartz)
bilim adamları pirelerin farklı yükseklikte zıplayabildiklerini görürler.
birkaçını toplayıp 30 cm yüksekliğindeki bir cam fanusun içine koyarlar.metal zemin ısıtılır.
sıcaktan rahatsız olan pireler zıplayarak kaçmaya çalışırlar ama
başlarını tavandaki cama çarparak düşerler. zemin de sıcak olduğu için tekrar zıplarlar, tekrar başlarını cama vururlar. pireler camın ne olduğunu bilmediklerinden, kendilerini neyin engellediğini anlamakta zorluk çekerler. defalarca kafalarını cama vuran pireler sonunda o zeminde 30 santimden fazla zıpla(ya)mamayı öğrenirler. artık hepsinin 30 cm zıpladığı görülünce deneyin ikinci aşamasına geçilir ve tavandaki cam kaldırılır.
zemin tekrar ısıtılır. tüm pireler eşit yükseklikte, 30 cm zıplarlar! üzerlerinde cam engeli yoktur, daha yükseğe zıplama imkanları vardır ama buna hiç cesaret edemezler. kafalarını cama vura vura öğrendikleri bu sınırlayıcı `hayat dersi`ne sadık halde yaşarlar. pirelerin isterlerse k açma imkanları vardır ama kaçamazlar. çünkü engel artık zihinlerindedir. onları sınırlayan dış engel (cam) kalkmıştır ama kafalarındaki iç engel (burada 30cm`den fazla zıplanamaz inancı) varlığını sürdürmektedir. bu deney canlıların neyi başaramayacakları nı nasıl öğrendiklerini göstermektedir. bu pirelerin yaşadıklarına `cam tavan sendromu`(öğrenilmiş çaresizlik)denir. bir insanın gelebileceğine inandığı en üst nokta, onun kendi cam tavanıdır. cam tavanınız, hayallerinizin tavan yüksekliğini gösterir.
insan inandığına denktir.
yapabileceğini düşündüğü kadardır.
arapça fiil kökünde nisyan yani unutmaktan gelmiştir.tuhaftır.çünkü meali sistemde unutuluşa dönüştürülmüştür.
tdk sitesinde;
toplum hâlinde bir kültür çevresinde yaşayan, düşünme ve konuşma yeteneği olan, evreni bütün olarak kavrayabilen, bulguları sonucunda değiştirebilen ve biçimlendirebilen canlı. diye yazıyor.
bu durumda maalesef bir çok kişiyi insan kategorisine sokamıyoruz, üzgünüz.
toplum hâlinde bir kültür çevresinde yaşayan, düşünme ve konuşma yeteneği olan, evreni bütün olarak kavrayabilen, bulguları sonucunda değiştirebilen ve biçimlendirebilen canlı. diye yazıyor.
bu durumda maalesef bir çok kişiyi insan kategorisine sokamıyoruz, üzgünüz.
sadece sperm yarışında birinci gelmekle sahip olunamayan statüdür.
insan,onurlu bir kelimedir
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?