poenun en güzel şiirlerinden biridir kendisi:
the happiest day—the happiest hour
my seard and blighted heart hath known,
the highest hope of pride and power,
i feel hath flown.
of power! said i? yes! such i ween;
but they have vanishd long, alas!
the visions of my youth have been—
but let them pass.
and, pride, what have i now with thee?
another brow may even inherit
the venom thou hast pourd on me
be still, my spirit!
the happiest day—the happiest hour
mine eyes shall see—have ever seen,
the brightest glance of pride and power,
i feel—have been:
but were that hope of pride and power
now offerd with the pain
even then i felt—that brightest hour
i would not live again:
for on its wing was dark alloy,
and, as it flutterd—fell
an essence—powerful to destroy
a soul that knew it well.
en mutlu gun
edgar allan poeya ait bir şiir.
en mutlu gün - en mutlu saat
kurumuş körelmiş yüreğimin bildiği,
en büyük umutları gücün ve gururun
hissettiğim, geçip gitti.
güç mü dedim? evet öyle düşünmüştüm;
ama yazık! çoktan yitip gitti hepsi,
gençliğimin hayalleri-
ama boşver şimdi.
ya gurur, ne yapacağım senle şimdi?
sakin ol ruhum!
belki bir diğer baş devralır,
üzerime döktüğün zehri.
en mutlu gün-en mutlu saat
gözlerimin gördüğü göreceği,
en parlak ışıltısı gücün ve gururun
hissettiğim:
ama o zaman çektiğim acıyla,
gücün ve gururun umudunu verselerdi,
yaşamazdım o parlak saati tekrar.
çünkü onun kanatlarındaydı kara alaşım;
ve çırptıkça-bir öz dökülüyordu;
öldürmeye yeterli,
onu bilen bir ruhu.
en mutlu gün - en mutlu saat
kurumuş körelmiş yüreğimin bildiği,
en büyük umutları gücün ve gururun
hissettiğim, geçip gitti.
güç mü dedim? evet öyle düşünmüştüm;
ama yazık! çoktan yitip gitti hepsi,
gençliğimin hayalleri-
ama boşver şimdi.
ya gurur, ne yapacağım senle şimdi?
sakin ol ruhum!
belki bir diğer baş devralır,
üzerime döktüğün zehri.
en mutlu gün-en mutlu saat
gözlerimin gördüğü göreceği,
en parlak ışıltısı gücün ve gururun
hissettiğim:
ama o zaman çektiğim acıyla,
gücün ve gururun umudunu verselerdi,
yaşamazdım o parlak saati tekrar.
çünkü onun kanatlarındaydı kara alaşım;
ve çırptıkça-bir öz dökülüyordu;
öldürmeye yeterli,
onu bilen bir ruhu.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?