duygu

0 /
rumuz pilis tiray egen
duygularımın duygu’suydu. gün onunla doğar onunla batardı. nefesim vitamin deposuydu, herkese sağlık üflerdim onu öptükten sonra. kimseye etmezdim şikayet ağlardım kendi halime her tartıştığımızda. günler ayları, aylar yılları, yıllar ilişkimizi, işportacı kovalayan belediye zabıtası gibi kovalarken biz aşk tezgahımızı çoktan olay yerinde bırakıp kaçmıştık. aldatmayı diğer tezgahlardan aldık valla. 24 şubatta başlamıştı 24 şubatta bitti. tıknefes yanına gidip tok bir tokat patlatmıştım. doymuştum, toktum.
sipsi
’duygular andır, geçer. duyguları yaşarken sanıyoruz ki budur işte her şey. hayat, ölüm, varlık, anlam hepsi bu andır, bu anın içindedir. ama geçiyor baba. duygu dediğimiz şey, benliğimizin bir yerlerinde belirip kaybolan bir şeyler işte. geliyor, geçiyor, ama çok ağrı yapıyor..’

(bkz: yeşil peri gecesi)
sipsi
la femme de trente ans’ta balzac’ın bahsettiği gibi bulunduğumuz ortama uyum sağlayan şeylerdir. en güzel anı içinden çıkılmaz bir cehenneme, en mutsuz anı zıp zıp zıplanası bir hisse çevirebiliyor durduğumuz yer, baktığımız manzara.

’bir yerin ruh üzerindeki etkisi üzerinde durulmaya değer bir şeydir. su kıyısındayken ne yapsanız sizi bir hüzündür alır. onun gibi dağlarda da kolay etkilenir yaradılışımızın gereği olarak, duygularımız arınır, tutkular zorlu olmak bakımından kaybeder gibi görünürse de derinlik bakımından anlam kazanır.’
armour
bütün insanın içindeki böyle çok fazla yoğun bi şekilde kalbinden gelen sanki en kocaman bi derinden hislerin toplanıp çok fazla yani. bi histir.
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol