büyüdüğünü anladığın an

ne zaman ki teletabileri izlemek bana sıkıcı gelmeye başladı, işte o an büyüdüğümü anladım.

baktım ki saat 10’dan sonra uyumadığıma kızmıyolar, işte o an büyüdüğümü anladım.

büyüdüğümü anladım anam bana da minibüste yolcu parası ödeyince...

ne zaman ki anamgillerle hamama giremedim. işte o an büyüdüğümü anladım.

ne zaman ki çocuk havuzunda bana ters ters bakmaya başladılar, işte o an büyüdüğümü anladım.

ne zaman ki beni evde tek bıraktıklarında bakıcı tutmadılar, işte o an büyüdüğümü anladım.

ne zaman ki bakkala beni değil de benim ufak kardeşi gönderdiler, işte o an büyüdüğümü anladım.

büyüdüğümü anladım anam sabah süt içmedim diye kızmadığında.

ne zaman ki anam beni banyoya yıkamaya girmedi, işte o an büyüdüğümü anladım.

ne zaman ki okulda hoca çarpım tablosu yerine polinom molinom gibi abudik gubidik şeyler sormaya başladı, işte o an büyüdüğümü anladım.

ne zaman ki ablalar beni kucağına alıp sevmeyi bıraktı, işte o an büyüdğümü anladım.

büyüdüğümü anladım misafirlikte beni amcaların oturduğu odada oturttuklarında.

büyüdüğümü anladım teyzeler salıncağa oturmama izin vermeyince.

ne zaman ki eczaneden çocuk bezi sorduğumda ’’oğlunuza mı?’’ diye sordular, işte o an var ya, ben işte o an büyüdüğümü anladım.

ne zaman ki tuvaletten sonra ’’annee bittii!’’ diye tekmil vermeyi bıraktım, işte o an büyüdüğümü anladım.

büyüdüğümü anladım anam sırtımdan pışpışlamayı bırakınca.

ne zaman ki anam beni halıya işedim diye sopayla evden kovaladı, işte o an büyüdüğümü anladım.

büyüdüğümü anladım yanaklarımdan saça benzer bişey çıktığında.

ne zaman ki berbere gittiğimde berber koltuğa tahta koymadı, işte o an büyüdüğümü anladım.

ne zaman ki beşiğe yattığımda ’’yuh artık!’’ ’’öküz!’’ sesleri duymaya başladım. işte o an var ya, ben işte o an büyüdüğümü anladım.