bloody mary

meri ki$isinin muayyen donemini i$aret eden hede.

(bkz: kanlı nigar)

an itibarıyla sol frame de seksapalitesi yüksek entryler giren bilgiç.

kucukken sobabının basında dedemin bana hic anlatmadigi bir sehir efsanesidir zira bunlar gavur efsanesi bizde ise yaramaz.


bu kadının gerçek adı mary tudor 1550’li yıllarda ingilterenin başındaydı. babası sekizinci henry’nin hiç erkek çocuğu olmadığı için halkın da desteğini alarak başa geçmiş. ancak daha ilk yıllarından itibaren yaptığı zalimlikler ve acımasızlıklarla halk arasında ona bloody mary denirmis yani kanli mary denmiş.


eger karanlık bi odada aynaya bakarak 13 kez “bloody mary” (kanlı mary) derseniz aynada bi kadın yüzü belirip yüzünüzün amına koymak suretiyle tırnaklarıyla her yerinizi kanatana kadar tırmalııyormus.

(bkz: kolay gele)

sitemkar sözlük insanı.
ada: hadi hayatına renk kat ve radyoya gel:))
bloody mary peki der gelir.
dj ada’dır.
bloody mary gelir ama ada yoktur ve radyoda
bir tek independencex vardır.
sinirlenir çıkar ve ada’ya mesaj atar.
bloody mary: insanları radyoya caırıp orda olmaman da bi garip.....
ada kopar.

regl dönemindeki hatun kişiye sevgilisinin şirinlik olsun sinirleri yatışsın diye söyleyebileceği söz.

içtikten sonra ’’ulen rakının gözünü seveyim’’ dediğim,acılı ketçap suyu tadında,asortik ismiyle de kendini kurtaramayan vasat ötesi gereksiz kokteyl...
(bkz: haybeye giden paraların dayanılmaz hafifliği)

kafa koparan gaddar kraliçe maryden adını alan adalı sert içki...

domates suyu
vodka
limon suyu
taze karabiber
worchester sosu
ve kurutulmus kereviz kabugu ile yapilabilen, bol alkollu gecenin sonundaki mide toparlayici icki.

üç kez adını tekrarlayınca seni öldürmeye gelen mary diye bir kızcağız efsaneside vardır rivayette.

(bkz: #419976) önünde eğilip şapka çıkarılması gereken bilgiçtir. mükemmel tespit.

votkasız olanı (bkz: wirgin mary) adıyla anılan ketçaplı içki.ketçap diyorum çünkü memlekette barmenim diye geçinen meslek sahiplerinin çoğu
kim bilir kaç zaman önce açılmış ve muhtemelen sadece bu koktey için bir kısmı kullanılmış bol asitli domates suyuna tuz votka limon basıp kokteyl
diye sattığından olsa gerek alakasız bir karışımdır.üstüne pipet şemsiye koydun mu tamam yolla gitsin

(bkz: hasta fantaziler)

rejimlerin efendisidir kendisi.

"bridget jones’un günlüğü" isimli kitabın ilk sayfalarında adı geçen içki.bridget jones içinde domates olduğu için bu içkiyi gıda olarak sınıflandırmıştı.

gördüğüm kadarıyla tiyatroyla ilgilenen bilgiç insan.

nicki de pek bi şirin gelir nedense.

bu akşam nazım hikmet kültür merkezinde yesil papagan unlimited isimli oyunda sahne alacak, parasızlıktan uzun marloboro içen tiyatral insan. ayrıca sizi beklerken "lan bu beni şimdi bulamaz ben ayakta dikilim" diye hiç düşünmeyen, direk gidip banka çömen insandır.

kolay içimli kokteyl, adeta bildiğin domates suyu .

kendisini münir özkul sahnesi’nde oynanan sakıncalı piyade oyununda seyredebilirsiniz.