beni görünce sevinmiyor da hala ibne olmadığıma seviniyor. hayır bunu bi de ohh çok şükür hala götveren değilsin diyerek belirtiyor ya sopayla dövmek geliyor içimden. tamam seviyorsun, hayransın bana ama böyle de hayranlık gösterisi olmaz ki be ciğerim. azıcık kibar ol ulan.
beauty disaster
hoş gelmişliği yoktur.bir şeye bakıp cıkacak insan evladıdır.3789473218974 kere gelmişliği de yoktur.2 kere gitmiştir.2 kere gelmiştir.bir 3.sü acıktır.
(bkz: tüm insanlıga duyrulur)
(bkz: tüm insanlıga duyrulur)
23652. kez yazar olmuş insandır. hoşgeldin falan demiyorum kendisine.
an itibarı ile bilgi radyoda ağlamakta olan ve teselli çabalarını yanıtsın bırakan eski bir yazar kişisi... tırnak dövmesi bile para etmedi.
hadi olayın analizini yapalım. evet beauty disaster sözlükten ayrılmıştır, lakin sözlükten ayrılan kişilerin arkasında ağıt yakma modası çıktığından beri işin tadı iyice kaçtı. sözlükten ziyade forum havasında atışmalara döndü maalesef sevgili sözlüğümüz.
neyse insan sevdiği birinin ayrılmasına elbette üzülüp bunu dile getirebilir hatta entry olarak yazabilir tabi abartmadığı sürece güzel bile olabilir.peki ya gidenin arkasından laf atmak sevmediğini dile getirmek hangi mantığa sığar ? şahsın sözlükten ayrılmasını tanımlarsak okuyucudur ama yazar değildir. çünkü buradaki her yazar hem okuyucu hem yazardır.
şimdi kendisine edilen her kötü lafta ya da benzeri tarzda bir yazıya elbette usulune uygun olarak cevap verme hakkı vardır.ama bakıyoruz ki bu şahsın cevap hakkı yok kısaca yazma hakkı.sizce bu adil mi?sanmıyorum.
tabi lawyer larımızın bu türde adaletsiz konulara bakmaya yetkileri olmadıkları için konu gözardı ediliyor. çok yazık.
tabi ulan bu yazı buraya yakıştı mı hırbo diye soran olabilir. elebette yakıştı bugün beauty başlığına yazmasaydım başka başlığa yazardım aynı yazıyı.
şimdi sadede gelirsek
ne de güzel söverim ben bu şahsa hazır gitmiş, dolaylı yoldan karşılık veremez, ohh mis gibi dur ben bi küfür, kötüleme, sövme listesi falan yapayım da buraya yazayım nasıl olsa cevap verme fırsatı yok
(bkz: 10 saatte nasıl adaletli olunur dersleri)
neyse insan sevdiği birinin ayrılmasına elbette üzülüp bunu dile getirebilir hatta entry olarak yazabilir tabi abartmadığı sürece güzel bile olabilir.peki ya gidenin arkasından laf atmak sevmediğini dile getirmek hangi mantığa sığar ? şahsın sözlükten ayrılmasını tanımlarsak okuyucudur ama yazar değildir. çünkü buradaki her yazar hem okuyucu hem yazardır.
şimdi kendisine edilen her kötü lafta ya da benzeri tarzda bir yazıya elbette usulune uygun olarak cevap verme hakkı vardır.ama bakıyoruz ki bu şahsın cevap hakkı yok kısaca yazma hakkı.sizce bu adil mi?sanmıyorum.
tabi lawyer larımızın bu türde adaletsiz konulara bakmaya yetkileri olmadıkları için konu gözardı ediliyor. çok yazık.
tabi ulan bu yazı buraya yakıştı mı hırbo diye soran olabilir. elebette yakıştı bugün beauty başlığına yazmasaydım başka başlığa yazardım aynı yazıyı.
şimdi sadede gelirsek
ne de güzel söverim ben bu şahsa hazır gitmiş, dolaylı yoldan karşılık veremez, ohh mis gibi dur ben bi küfür, kötüleme, sövme listesi falan yapayım da buraya yazayım nasıl olsa cevap verme fırsatı yok
(bkz: 10 saatte nasıl adaletli olunur dersleri)
ayrılmasına üzülmediğim bilgiç.. tremoron cumhuriyeti sakinlerindendi..
kendisinin lanetlendigine inanan,bir de ben buna inanmıyorum diye bana kızan,azarlayan,yakınlarında olsa dövecek olan ardından "lanetlenmek bula$ıcı mıdır dude" gibi enteresan fikirlere sahip,bilgi sozluge beni uye edip kendisi kaçan delidir.
kalpler birdir mekanlar ayrı olsa da dediğim,sözlükten gitse de beni ba$ına bela olarak almı$ ve kolay kolay kurtulamayacak olan insan evladıdır..ke$ke gitmeseydi,ke$ke kalsaydı demek ister-dim..ama bilirim ki "kal" dememle hic bir $ey deği$mez..
gidiş haberini okuyunca üzüldüğüm bilgiç...
(bkz: sol frame de bilgi sözlük airlines başliğini görünce kalbi küt küt atmak)
(bkz: sol frame de bilgi sözlük airlines başliğini görünce kalbi küt küt atmak)
exfreak ’in betimledigi gibi; "du$ler yasadigim anin dibinde sakli olan karanlik degil, tahmin edemedigim umutlardir" diye haykıran bir bunyeye sahip, insandan olma bir canlı olasicadir.zaman zaman depresifligini kendinde saklar,kacar $uursuzca sessizligine tekrar gömülür."sessizligi" sevilecesidir.kelimelere doktukce ,korkutur tum yalnızlıgı..yok olmak zamanıdır der kendine an itibariyle ve der ki;
"bir kesikti
yüregimdeki sızı..
geçti geçecek derken
bazen kanadı hissettim..
bazen bir his dokundu ama sızı içimde kaldı
düşledim acımı..sessiz geçen her gecenin
güneşin koynuna girdiği an be an..
direndim..
sustum..
acıdımm..kanadım..
sızım sızım sızladım..
ama kaybolmadım içimden haykırdım.."
"bir kesikti
yüregimdeki sızı..
geçti geçecek derken
bazen kanadı hissettim..
bazen bir his dokundu ama sızı içimde kaldı
düşledim acımı..sessiz geçen her gecenin
güneşin koynuna girdiği an be an..
direndim..
sustum..
acıdımm..kanadım..
sızım sızım sızladım..
ama kaybolmadım içimden haykırdım.."
bu gidi$le yakında beraber alkol komasına gireceğimize inandığım,yeri gelince anne görünümlü her$eyimle ilgilenen fakat her daim terlik atmaya hazır,bunyede fena halde bağımlılık yaratan konu$maya ba$ladığımız gunden itibaren msn’i sömürdüğümüz msn’in yetmediği durumlarda türk telekom’a fazlasıyla katkı sağladığımız sevilesi sayılası gerekirse önünde eğilip tapılası insan evladı.
(bkz: anladın sen anladın)
(bkz: anladın sen anladın)
az sinirli biraz gerçekçi yazar kişi.
özledim seni...
ayrılık yüreğimi uyu$turuyor karıncalandırıyor nicedir..
beynimi uyuşturuyor özlemin...
çok sık birlikte olmasak bile..
benimle olduğunu bilmenin..
bunca zamandır içimi ısıttığını..
yeni yeni anlıyorum..
yokluğun,
hatırladıkça yüreğime saplanan bir sizi olmaktan çıkıp..
mütemadiyen bir bo$luğa..
sabahları seni ok$ayarak ba$lamaları..
ak$amları her i$i bir kenara koyup..
seninle ba$ ba$a konu$maları özlüyorum;
oyna$malarımızı,
yürüyüşlerimizi,
sevimli ha$arılığını,
çocuksu küskünlüğünü...
nasılda serttin başkalarına karşı
beni savunurken;
ve ne kadar yumuşak
bir çift kısık gözle kendini
ellerimin okşayı$ına bırakırken
gitmeni asla istemediğim halde
buna mecbur olduğunu görmek
ve sana bunları söylemeden
’’git artık’’ demek..
’’beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk
kavuşacaksın mutluluğa’’..
demek sana nede zor..
seni görmemek ve belki yıllar sonra
karsıla$tığımızda..
bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden...
yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek....
ayrılık yüreğimi uyu$turuyor karıncalandırıyor nicedir..
beynimi uyuşturuyor özlemin...
çok sık birlikte olmasak bile..
benimle olduğunu bilmenin..
bunca zamandır içimi ısıttığını..
yeni yeni anlıyorum..
yokluğun,
hatırladıkça yüreğime saplanan bir sizi olmaktan çıkıp..
mütemadiyen bir bo$luğa..
sabahları seni ok$ayarak ba$lamaları..
ak$amları her i$i bir kenara koyup..
seninle ba$ ba$a konu$maları özlüyorum;
oyna$malarımızı,
yürüyüşlerimizi,
sevimli ha$arılığını,
çocuksu küskünlüğünü...
nasılda serttin başkalarına karşı
beni savunurken;
ve ne kadar yumuşak
bir çift kısık gözle kendini
ellerimin okşayı$ına bırakırken
gitmeni asla istemediğim halde
buna mecbur olduğunu görmek
ve sana bunları söylemeden
’’git artık’’ demek..
’’beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk
kavuşacaksın mutluluğa’’..
demek sana nede zor..
seni görmemek ve belki yıllar sonra
karsıla$tığımızda..
bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden...
yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek....
nedendir bilmem.. adı nedir, yaşı kaçtır, ne işle iştigal eder, yeri yurdu neresidir, evli midir bekar mıdır, uzun mudur kısa mıdır, esmer midir sarışın mıdır hiç bilmem. neden hep iyi hissettirir onunla konuşmak bilmem. neden her akşam radyo yayınıma dakik bir şekilde gelip her yayının sonuna kadar benle kalır, bana destek olur, beni güldürür hiç bilmem.. neden ona bazı şeyleri söylemek için ne mimiklere, ne seslere, hatta ne de kelimelere ihtiyaç duyarım, neden sempatisi ile beni hiç yalnız bırakmaz bilmem. neden hiç tanımadığım bir insanı bu kadar içten anlar ve bu kadar doğal severim hiç bilmem. anlamam.
anlamak da istemem.
anlamak da istemem.
bize radyodaki bir programda canlı canlı şarkı söyleme sözü veren yazarcandır.sözünde durmayana sözlük linç kültürü cevap verecektir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?