ukde vereni deşifre etmek

carpediem
"ukde vermek utanılacak bir şey mi? öyleyse yapmayalım." dedirten başlık. ukde vermek boş başlık sayısını aza indirecekse ukde veren kişileri ödüllendirmek gerekir, deşifre olmaktan korkmak anlamsızdır.
ithilquessir
insanlarin altlarinda isimlerinin cikmasini istemeyecekleri sekilde ukdeler vermemeleri kisaca ukdelerin anonim olmasini kotuye kullanmamalari icin zaman zaman uygulanmasi gereken, kisisel olarak bir gunde silmek zorunda kaldigim ukde sayisina dogru orantili olarak kullanim sikligi artan can sikici, dusman kazandirici, kalp kirici yonetem.

asil istem verilen ukdelerin zevk ile doldurulacak ve dolduruldukca sozlugun rengine renk katacak kalitede olmasidir.
epikuros
zamanında bir lise hocamızın da yaptığı benzer bir uygulamayı hatırlatan durum, kendiyle çelişen saçma sapan bir davranış. önce bizim hocanın, ne kadar eleştiriye açık biri olduğunu göstermek adına yaptığı uygulamadan bahedeyin dinleyeceksen. gayet hoşgörülü ve sevecen bi tavırla hoca gelip bizden kendini eleştirmemizi ve bunu da isimlerimizi yazmadığımız bir kağıtta belirtmemizi istedi. istediğimiz herşeyi, hocanın ağzımızdan duymasından çekinebileceğimiz düşüncelerimizi, eksik bulduğumuz, beğenmediğimiz, yüzüne söyleyemeyebileceğimiz davranışlarını hiç endişe etmeden yazabilme imkanımız vardı, isim yazmıycaktık ya tanınma korkusu yoktu. hocanın uysal tavırları da nasıl teşvik etti bizi yazmaya anlatamam. yazdık kormadan ama ertesi gün kıyamet koptu, yalnızca o gün değil günlerce.. neymiş açık yürekli hocama bir çok kişi "hocam iyisin güzelsin de tavırlarında biraz nonoşluk var" "hocam ses tonun travestileri anımsatıyor" ve çoğunluğun da benzer görüş belirttiği değerlendirmeler çıktı yazılardan. hakkaten de hoca biraz şöyle böyleydi. olay ciddileşti, hoşgörülü hoca kayboldu, her kelime için hesap soran, yazı şeklinden o yazıların kime ait olduğunu araştırmaya çalışan dengesiz bir hoca geldi yerine.
bi kere, uygulama sırasında aşıladığı güveni sarsmıştı gereksiz yere. yapmaya çalıştığı şeyi etraflıca tanımlamadığı ve sonuçlarını öngöremediği için oldukça komik ve saçma bi duruma düşmüştü. kıssadan hisse diyelim uzatmadan... şimdii çeşitli beyanatlarla misal;
#204156
#217337
#224030
sözlükte ukde aktividesinin gelişmesi, serpilmesi için: yazıcıya içinden geçeni yazma, altında isminin yeralmasını istemediği başlıklar ekleme özgürlüğü sağlanıyorken ve bu da baya bi teşvik edilmişken sonradan bu deşifre olayları tezat teşkil etmedi mi baştaki tavra. farkı kaldı mı ne istediğini bilmez hocadan. oldu mu hiç.
independence
ukde: bir gunde gote giren azami yarrak sayisi

ukde: bir erkegin gunde cekebilecegi osbir sayisi

ukde: bir kadinin vajinasina girebilecek en buyuk penisin olcusu

ukde: anal seksten sonra kadinin oral seks yapmasi

not:bu ukdeleri kicimdan uydurdum.hali hazirda veritabanina kayit edilen bu turde ukdeler mevcut degil.

aciklama: gereksiz bilgi yoktur anlayi$ina siginarak verilen bu ukdeler sayesinde insanlar artik vivid’in internet sayfasina girmek yerine yahut seks hikayeleri okumak yerine sozlugu tercih etmi$ durumdalar.google’da am biti olarak aratirsaniz ne demek istedigimi gayet net bir $ekilde anlarsiniz.hatta sozluk cekmemeniz icin ben yardimci olayim bu konuda.

http://www.google.com.tr/search?hl=tr&q=am+biti&btng=ara&meta=

her zaman dedigim gibi bilgi sozluk’un herhangi bir misyonu yahut herhangi bir amaci yok.amacimiz amacsizligimizda gizli.bu amacsizligin icerisinde erotik yahut porno bir site olma da dahil.

gecenlerde ya$anan bir anektodu aktarmak isterim konu ile alakali.
sozlugumuzun sevilen simalarindan birisi bir ba$savcinin yaninda bir konu ile alakali konu$maktalar.konu ile alakali konu$an ki$iler ayni zamanda gayet samimi insanlar.bu samimiyetten istifade etmek isteyen sevilen simamiz ba$savciya bilgi sozluk’ten bahsetmek ister ve ba$savcinin hemen yanina gelerek sozlugu acar.o esnada ba$savci bir dosya ile ilgilenmektedir.sevilen simamiz ba$savciya sozlugu gosterecekken gozune o gun acilan ba$liklar takilir.

(bkz: am biti)
(bkz: ka$ar hatun)
(bkz: orospu cocugu)
(bkz: tavuk sikmek)
(bkz: gider bu)


bu durumda sevilen simamiz siteyi olanca hizi ile kapatir ve havadan sudan konu$ma egilimine geri doner.

peki neden?

kimse tavsiye edecegi bir $eyin sorumlulugunda ezilmek istemez.sevilen simamiz da boyle bir rezalete araci olmak istememi$tir dogal olarak.

bugune kadar hatirlamam ki ukde vereni de$ifre ederken kotu bir tabir kullanilmi$ olsun.ukde verenin de$ifresinde en buyuk arzu ukde verene ayar vermek ve kendisine ceki duzen vermesini saglamaktir.yoksa kimseyi rezil etmek amaci ta$imaz yonetim.eger ukde verenler de$ifre edildiklerinde rezil olduklarini du$unuyorlarsa o halde rezil bir ukde verdiginin bilincindedir ve bu durum ki$inin bilincli bir $ekilde gorunmezlige siginip ortaligi berbat etme cali$masindan ibarettir.
epikuros
sevdiğimiz saydığımız bir hacımız sözlükte amın düdüğü veyahut gottirik gibi kavramlarla karşılaşacak da canımız sıkılacak diye bu tip çok bildik kavramlara sözlükte yer vermekten çekinmek ancak saklanmak olur. ne bu kavramların varlığını ortadan kaldırır ne de hiç var olmadıklarını gösterir; sadece sözlük açısından bir eksiklik olduğunu belli eder.

misal; adamın biri ilk kez duyuyor amın düdüğü kavramını ve duyduğu şeyin ne anlama geldiğinden bihaber garipsiyor ilk başta, fakat engin bilgi haznesi olarak bildiği "bilgi sözlük" geliyor aklına, bilgi sözlükte araştıryor bu kavramı fakat en ufak bir ipucuna bile rastlamıyor. "nası bişi lan bu, böyle bi kavram yok mu yoksa" diye şüphelere düşüyor, neyseki başka bir x sözlüğüne de bakmak geliyor aklına ve orda rastlıyor aradığı bilgiye.
igoriyan
aslinda cok muhim olmayan bir olaydir bu durumdur sirf verilen ukdeler neticesinde comez de olabiliyor insan bunun yaninda hic bir seydir bu . ben sunu yapiyorum sozluge geldigim gunden beri, bazen vaktim olmuyor bos bkz olarak yazdigim bir seyi ukde yapiyorum ve sonra firsat bulunca ben gelene kadar doldurulsa bile yaziyorum altina ve diyorum orda bu benim ukdem. ama neymis...
ithilquessir
zamaninda bir hocamizin yaptigi benzer bir uygulamayi hatirlatan durum. hic unutmam hocamiz sinifa ilk girdiginde bizimle ne kadar iyi bir diyalog icinde olmak istedigini belirtmis, ne iyi niyetli oldugunu anlatmisti. ve olayin icine bizim icin de rahatlik getirmek ve anonimiteyi saglamak icini altina ismini yazmayacagimiz bir kagida onunla ilgili dusuncelerimizi yazmamizi istedi.

yanliz biz lisedeki en pic siniftik, hocanin yapmak istedigi iletisimi ve egitimi gelistirmekken biz ismimizi yazmiyor olmamizin arkasina saklanarak bize verilmis bu ozgurlugu kotuye kullanmaya, hocaya hakaret etmeye basladik. aramizda "orospu cocugu niye biraktin beni sozluden" diyenler bile oldu. hakkaten haraketleri biraz orospu cocugu gibiydi. ama bunun dersle tabii ki alakasi yoktu.

sonra hoca delirdi niyeyse. tek yaptigimiz bize bir amacla verilen ozgurlugu kotuye kullanmakti. manyak bu hocalar.

daha sonra lise sona dogru felsefe diye bir ders gorduk. orada bize mutlak bir ozgurluk kavraminin insan topluluklarinda var olamayacagi, insanlarin beraber yasama adina dogadaki ozgurluklerinden vaz gectikleri anlatildi.

cunku ozgurlugu saglayan sistem, ozgurlugu herkese saglamak icin, saglayici otoriteye ulasmak ve kendi varligini korumak durumundaydi. ozgurluk her seyi her sekilde yapabilmek degildi.

baskalarinin ozgurluklerinin icinde dumlupinar guresi yaparken bize getirilen engellemenin bizim ozgurlugumuzu kisitlama degil, baskalarininkini biz tecavuz etmeden onceki haline getirmek icin oldugunu falan anlattilar.

tabi biz anlamadik.
dinlememe ozgurlugumuz vardi.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol