sıkıyönetim, savaş, savaşı gerektirecek durum, ayaklanma, vatanın ve milletin bölünmezliğini tehlikeye düşüren hareketlerin yaygınlaşması gibi anayasada belirtilen, bakanlar kurulunun yurdun bir veya birkaç yerinde uygulamaya karar verdiği, temel hak ve hürriyetlerin kullanılmasını geçici bir süre için sınırlayan veya tehir eden ve mülki idare ve zabıtanın yerine askeri bir idare ve zabıtayı getiren idare şekli; örfi idare.
sıkıyönetim, tabii afet, salgın hastalık, ağır ekonomik bunalımlar ve sıkıyönetimi gerektiren hallerin daha hafifinin meydana gelmesi durumlarında ilan edilen olağanüstü halden farklıdır. sıkıyönetimde yetki askeri makamlarda, olağanüstü halde ise mülki makamlardadır. olağanüstü halde sıkıyönetim mahkemeleri yoktur.
sıkıyönetim, sadece maddi düzen ve güvenin sağlanması ile ilgili olduğundan; ülkenin her yerinde değil, yalnız kamu düzeni bozulan bir veya birkaç bölgesinde ilan edilir. gerekirse tamamında da ilan edilebilir. anayasa sınırları içinde ve önceden tespit edilen kurallara göre uygulanan hukuka uygun bir yönetim şeklidir. sıkıyönetimle ilgili her şey kanunla düzenlenmiş, keyfiliğe yer bırakılmamıştır. sıkıyönetimin bütün işleri yargı denetimine tabidir. fakat alınacak tedbir ve kararlarda, sıkıyönetim komutanına geniş takdir yetkisi tanınmıştır.
türk kamu hukukuna sıkıyönetim, 1876 anayasası ile girmiştir. cumhuriyet döneminde, 1924, 1961 ve 1982 anayasalarında sıkıyönetimin hangi hallerde ve nasıl uygulanacağı belirtilmiştir.
sıkıyönetim, 1982 anayasasının 122. maddesine göre 1402 sayılı sıkıyönetim kanunuyla düzenlenmiştir. 1982 anayasası, 1961 anayasasına göre sıkıyönetimin yetkisini arttırmıştır. 1402 sayılı sıkıyönetim kanunu’nun bazı maddeleri 1982 anayasası’nın emirleri doğrultusunda, 1982 tarihli, 2766 sayılı kanun ve 1983 tarihli, 2836 sayılı kanunla değiştirilmiştir.
türkiye’de sıkıyönetimler:
doğu’da şeyh said isyanı üzerine (muş, bingöl, elazığ, siirt, diyarbakır, mardin, tunceli, urfa, bitlis, van, hakkari, malatya, erzurum illerinde) 24 şubat 1925 - 23 aralık 1927
kubilay olayı üzerine (menemen, manisa ve balıkesir’de) 1 ocak 1931 - 9 mart 1931
ikinci dünya savaşı üzerine (istanbul, kırklareli, edirne, tekirdağ, çanakkale ve kocaeli’nde) 20 ekim 1940-23 aralık 1947
6/7 eylül olayları üzerine (istanbul, ankara ve izmir’de) 7 eylül 1955 - 7 haziran 1956
1960 öğrenci olayları 27 mayıs hareketi üzerine (istanbul ve ankara’da) 28 nisan 1960 - 1 aralık 1961
20/21 mayıs olayları üzerine (istanbul, ankara ve izmir’de) 21 mayıs 1963 - 20 temmuz 1964
15/16 haziran işçi olayları üzerine (istanbul, kocaeli merkez ve gebze’de) 16 haziran 1970 - 16 eylül 1970
12 mart hareketinin ardından (istanbul, kocaeli, sakarya, zonguldak, izmir, eskişehir, ankara, adana, hatay, diyarbakır ve siirt illerinde) 26 nisan 1971 - 26 eylül 1973
kıbrıs harekatı üzerine (istanbul, ankara, tekirdağ, kırklareli, edirne, çanakkale, balıkesir, manisa, izmir, aydın, antalya, muğla, adana, içel ve hatay illerinde) 20 temmuz 1974 - 2 eylül 1975
irak iç savaşı sebebiyle (diyarbakır, hakkari, mardin ve siirt illerinde) (tbmm onaylamadı) 27 mart 1975 - 27 mart 1975
yaygın şiddet hareketleri üzerine (adana, ankara, bingöl, elazığ, erzincan, erzurum, gaziantep, istanbul, kahramanmaraş, kars, malatya, sivas, urfa, adıyaman, hakkari, diyarbakır, mardin, siirt, tunceli, izmir, hatay, ağrı illerinde) 26 aralık 1978 - 12 eylül 1980
12 eylül hareketi üzerine (bütün yurtta) 12 eylül 1980 - 19 temmuz 1987
sıkıyönetim
ing. (bkz: authoritarianism)
(bkz: sozlukte sikiyonetim)
uçkuruna sahip olmak.
yönetim değildir. sistemi güvenilir bir ele devredene kadar zamanı dondurmaya çalışmaktır. bir çeşit underconstruction durumu yani.
bir yönetim şekli..
yönetici sınıfın aslında hep gönlünde yatan ama nadir fırsatlarda tadını alma şansı bulduğu bir rejim. nadir fırsatlar dediğim ekstrem durumlar oluyor.. nebilim savaşlar, hastalıklar filağn...
fekat yöneticilerimiz adildir, bunlar korkudan kucağımıza zıpladılar öbürlerini biz zorla kucağımıza oturttuk demezler... hepimizi eşit derecede s....
yönetici sınıfın aslında hep gönlünde yatan ama nadir fırsatlarda tadını alma şansı bulduğu bir rejim. nadir fırsatlar dediğim ekstrem durumlar oluyor.. nebilim savaşlar, hastalıklar filağn...
fekat yöneticilerimiz adildir, bunlar korkudan kucağımıza zıpladılar öbürlerini biz zorla kucağımıza oturttuk demezler... hepimizi eşit derecede s....
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?