the pianist filmiyle en iyi erkek oyuncu oscarini almis bir oyuncudur kendisi
adrien brody
canlandırdığı karakterlere nispet edecek kadar güzel gülen, piyanist filmiyle oscar amcayı kazanmış aktördür.
bu adamın bir de jack starks isimli karakteri canlandırdığı the jacket isimli psikolojik gerilimi yüksek bir filmi vardır. ilk irak savaşında vurularak hafızasını yitiren bir asker eskisinin klinikte başına gelen dramı anlatan güzel bir filmdir.
bu adamın bir de jack starks isimli karakteri canlandırdığı the jacket isimli psikolojik gerilimi yüksek bir filmi vardır. ilk irak savaşında vurularak hafızasını yitiren bir asker eskisinin klinikte başına gelen dramı anlatan güzel bir filmdir.
ilk öldüğümde 27 yaşındaydım.(the jacket)
oscar törenlerine damga vurmak(yerinde olmayı kim istemezdi)
doğum yeri:new york abd
doğum tarihi:14.04.1973
boy:1.87m.
doğum tarihi:14.04.1973
boy:1.87m.
ilk defa 2002 yılında,punkçı ve bağımlı bir gitaristi canlandırdığı bir filminde izledğim ve o an,ilk görüşte vurulduğum aktör,herşey.
(bkz: adam brody)
2004 yılında esquire dergisi tarafından amerikanın en iyi giyinen adamı seçilmiştir..
adrien brody, 1973 doğumlu akademi ödülü sahibi amerikalı sinema oyuncusu. en iyi erkek oyuncu dalında oscar ödülünü en genç yaşta alan aktör unvanına sahip olan brody, büyük bir hip-hop hayranı ve bu alanda yapımcı olmayı planlıyor.
adrien brody, tarih profesörü ve ressam olan elliot brody ve ünlü foto muhabiri sylvia plachynin çocukları olarak; woodhaven, queens, new yorkta, 14 nisan 1973te dünyaya geldi. babasının anneannesi museviydi, annesi ise macaristan doğumlu bir katolikti.
annesinin çektiği fotoğraflarda sık sık yer alarak kamera karşısında rahat olmaya alışan ve daha çocuk yaşta aktör olmayı kafasına koyan adrien brody, 12 yaşında arkadaşlarının doğum günü partilerinde, the amazing adrien adıyla sihir gösterileri yapardı. bu yeteneği, onu izleyen annesinin dikkatini çekti ve böylece oyunculuk eğitimi almasına karar verildi. önce american academy of dramatic artsda çocuklar için düzenlenen haftasonu programlarına katıldı daha sonra new yorkta, fiorello h. laguardia high school of music & art and performing artsda oyunculuk eğitimi aldı.
1980li yıllarda bazı broadway yapımlarında ve kısa bir süre mary tyler moore ile birlikte, annie mcguire adlı tv dizisinde rol aldı. brody, 1989 yapımı woody allenın new york stories adlı filmindeki küçük bir rolün ardından, 1993 yapımı steven soderbergh filmi king of the hillde seyirci karşısına çıktı.
1998 yapımı restaurant adlı filmdeki performansı ile independent spirit ödülüne aday gösterildi. 1998 yapımı terrence malick filmi the thin red line (ince kırmızı hat), 1999 yapımı spike lee filmi summer of sam ve 2000 yapımı bread & roses (ekmek ve güller) filmleri ile oldukça tanınan bir yüz haline gelen brody, uluslararası arenada dikkate alınan aktörler arasına girdi.
amerikalı aktöre dünya çapında bir şöhret ve birçok ödül kazandıran film ise roman polanskinin 2002 yapımı filmi the pianist (piyanist) oldu. ii. dünya savaşı yıllarında, wladyslaw szpilman adında çok yetenekli polonyalı, yahudi bir piyanistin varşovanın arka sokaklarındaki hayat mücadelesini başarıyla canlandırdığı rol için; oturduğu daireden ve arabasından vazgeçerek aylarca içine kapanık bir yaşam süren, piyanoda chopin çalmayı öğrenen, 13 kilo kaybeden ve yaşadığı stres sonucu uzun süredir beraber olduğu sevgilisinden ayrılan adrien brody, filmdeki performansı sonucunda 2002 yılında en iyi erkek oyuncu oscarının sahibi oldu. ödülünü vermek üzere onu çağıran aktris halle berryi öperek salondaki herkesi şaşırtan ünlü aktörün yarıştığı diğer adayların tümü önceden oscar kazanmış aktörlerdi (nicolas cage, michael caine, daniel day-lewis, jack nicholson). ayrıca, aynı performansıyla en iyi aktör dalında national society of film critics ve boston society of film critics ödüllerine de sahip oldu.
2005 yılında the jacket adlı filmde canlandırdığı jack starks ve peter jacksonın yönettiği king kong adlı filmde canlandırdığı jack driscoll karakterleriyle başarılı kariyerine devam eden brody, ayrıca tori amosun a sorta fairytale adlı ilginç müzik videosunda da rol aldı.
gereğinden fazla cesur olan brodynin, duvarların üzerinde yaptığı küçük gösteriler sonucu birkaç kez burnu kırıldı. 1992 yılında geçirdiği motosiklet kazasında, bir arabanın üzerinden uçarak asfalta çakılan ve tekrar burnunu kırarak ciddi şekilde yaralanan amerikalı aktörün iyileşmesi uzun zaman aldı.
2004 yılında esquire dergisi tarafından amerikanın en iyi giyinen adamı seçilen adrien brody, sky nellor ile birlikte yaşıyor ve ceelo adında chihuahua cinsi bir köpeği var.
adrien brody, tarih profesörü ve ressam olan elliot brody ve ünlü foto muhabiri sylvia plachynin çocukları olarak; woodhaven, queens, new yorkta, 14 nisan 1973te dünyaya geldi. babasının anneannesi museviydi, annesi ise macaristan doğumlu bir katolikti.
annesinin çektiği fotoğraflarda sık sık yer alarak kamera karşısında rahat olmaya alışan ve daha çocuk yaşta aktör olmayı kafasına koyan adrien brody, 12 yaşında arkadaşlarının doğum günü partilerinde, the amazing adrien adıyla sihir gösterileri yapardı. bu yeteneği, onu izleyen annesinin dikkatini çekti ve böylece oyunculuk eğitimi almasına karar verildi. önce american academy of dramatic artsda çocuklar için düzenlenen haftasonu programlarına katıldı daha sonra new yorkta, fiorello h. laguardia high school of music & art and performing artsda oyunculuk eğitimi aldı.
1980li yıllarda bazı broadway yapımlarında ve kısa bir süre mary tyler moore ile birlikte, annie mcguire adlı tv dizisinde rol aldı. brody, 1989 yapımı woody allenın new york stories adlı filmindeki küçük bir rolün ardından, 1993 yapımı steven soderbergh filmi king of the hillde seyirci karşısına çıktı.
1998 yapımı restaurant adlı filmdeki performansı ile independent spirit ödülüne aday gösterildi. 1998 yapımı terrence malick filmi the thin red line (ince kırmızı hat), 1999 yapımı spike lee filmi summer of sam ve 2000 yapımı bread & roses (ekmek ve güller) filmleri ile oldukça tanınan bir yüz haline gelen brody, uluslararası arenada dikkate alınan aktörler arasına girdi.
amerikalı aktöre dünya çapında bir şöhret ve birçok ödül kazandıran film ise roman polanskinin 2002 yapımı filmi the pianist (piyanist) oldu. ii. dünya savaşı yıllarında, wladyslaw szpilman adında çok yetenekli polonyalı, yahudi bir piyanistin varşovanın arka sokaklarındaki hayat mücadelesini başarıyla canlandırdığı rol için; oturduğu daireden ve arabasından vazgeçerek aylarca içine kapanık bir yaşam süren, piyanoda chopin çalmayı öğrenen, 13 kilo kaybeden ve yaşadığı stres sonucu uzun süredir beraber olduğu sevgilisinden ayrılan adrien brody, filmdeki performansı sonucunda 2002 yılında en iyi erkek oyuncu oscarının sahibi oldu. ödülünü vermek üzere onu çağıran aktris halle berryi öperek salondaki herkesi şaşırtan ünlü aktörün yarıştığı diğer adayların tümü önceden oscar kazanmış aktörlerdi (nicolas cage, michael caine, daniel day-lewis, jack nicholson). ayrıca, aynı performansıyla en iyi aktör dalında national society of film critics ve boston society of film critics ödüllerine de sahip oldu.
2005 yılında the jacket adlı filmde canlandırdığı jack starks ve peter jacksonın yönettiği king kong adlı filmde canlandırdığı jack driscoll karakterleriyle başarılı kariyerine devam eden brody, ayrıca tori amosun a sorta fairytale adlı ilginç müzik videosunda da rol aldı.
gereğinden fazla cesur olan brodynin, duvarların üzerinde yaptığı küçük gösteriler sonucu birkaç kez burnu kırıldı. 1992 yılında geçirdiği motosiklet kazasında, bir arabanın üzerinden uçarak asfalta çakılan ve tekrar burnunu kırarak ciddi şekilde yaralanan amerikalı aktörün iyileşmesi uzun zaman aldı.
2004 yılında esquire dergisi tarafından amerikanın en iyi giyinen adamı seçilen adrien brody, sky nellor ile birlikte yaşıyor ve ceelo adında chihuahua cinsi bir köpeği var.
çekici bulduğum aktörlerden birisidir kendisi.muhteşem bir oyunculuğu vardır.
her rolün hakkını verebilecek nitelikte bir oyuncu olup, kalbimin üzerine krallık kurmuştur kendisi. the jacket ve the experiment en sevdiğim filmlerindendir.
(bkz: detachment)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?