başka bir versiyonu için (bkz: pazartesi diyete başlayacağım)
şerefsizim benim aklıma gelmişti hatta daha önce bunu konuşmuştuk biz darklord,independece ve spolied ile. sadece kitapla sınırlı kalmayalım.kırtasiye yardımı da yapalım. evdekileri toparlasak yeter be.hadi kolları sıvayalım. evet yapalım bunu.
ne orada ne burada olamamak. (bkz: araf)
aylak sınıfın düşünsel aksesuarı haline gelmiş bir fantezi.
"aman yarabbi!böyle şeyler hep söylenir ama yapılmaz!"
"aman yarabbi!böyle şeyler hep söylenir ama yapılmaz!"
artık gitme vakti geldiğini idrak eden kişinin bunu dillendirme biçimi. bir nevi sen kovmadın ben kendim gittim yanılsaması.
bir bezelye türü=araka
sözleri murathan mungan’a ait şarkı.
yaz bitmeden gel
yapraklarım solmadan
narlar olmadan gel
gün devrilmeden
yeşil erik beyaz örtüye konmadan gel
doya doya seviş benimle hadi
açık saçık konuş benimle hadi
buram buram yaseminler tüterken
alev alev tutuş benimle hadi
yaşarız bu tende bu heves oldukça yarim
coşarız ayın şavkı aşka vurdukça yarim
aşığız sarıştık sarmaşıklar misali
gel gör ki geçti geçiyor bu yazlar ne hain
söz hiç incitmem ipek şal gibi akarım omuzlarından
sen uyurken ben bir sevinç olur geçerim rüyalarından
yaz bitmeden gel
yapraklarım solmadan
narlar olmadan gel
gün devrilmeden
yeşil erik beyaz örtüye konmadan gel
doya doya seviş benimle hadi
açık saçık konuş benimle hadi
buram buram yaseminler tüterken
alev alev tutuş benimle hadi
yaşarız bu tende bu heves oldukça yarim
coşarız ayın şavkı aşka vurdukça yarim
aşığız sarıştık sarmaşıklar misali
gel gör ki geçti geçiyor bu yazlar ne hain
söz hiç incitmem ipek şal gibi akarım omuzlarından
sen uyurken ben bir sevinç olur geçerim rüyalarından
(bkz: bim de eski sevgiliyi görmek)
mesir macunuyla ünlü olmasına rağmen, nüfus artışı en az olan illerdendir.
ölümsüzlüğün yollarını bulmaya çalışmak kadar zor ve boş bir çabadır.
muhtemelen "abi bunun içinde radyosyon olduğunu söylüyorlar doğru mu?
-sikerim radyasyonunu sana bişey olmasın koçum." şeklinde gerçekleşebilecek replikler oluşumu.
-sikerim radyasyonunu sana bişey olmasın koçum." şeklinde gerçekleşebilecek replikler oluşumu.
8-10 dizeye sıkışmış hazin bir aşk hikayesi.
buruk; kırılmış oyuncaklar kadar.
ve yenik; keşkeli cümleler gibi.
bu sözcüğü kaç konuşmanızın başına eklemişseniz onca ıskalamışsınızdır hayatı.
dört mevsimlik bir sene olsa ömür, keşke, onun güzüne denk gelir.
hepten vazgeçmek için erkendir, telafi etmek için geç?
mağlubiyetin takısıdır keşke...
kaçırılmış fırsatların, bastırılmış duyguların, harcanmış hayatların,
boşa yaşanmış ya da hakkıyla yaşanamamış yılların, gecikmiş itirafların ağıtıdır.
çarpılıp çıkılmış bir kapıda, yazılıp yollanmamış bir mektupta,
gözyumulmuş bir haksızlıkta, vakit varken öpülmemiş bir elde, dilin ucuna gelip ertelenmiş bir sözdedir.
feri sönmüş bir çift gözde ya da yitip gitmiş bir güzelliğin ardından iç çekişte.
yolunu gözlemeseydim, öyle demeseydim, terk edip gitmeseydim, en güzel yıllarımı vermeseydim diye diye sızlanır gider.
* * *
keşke nin panzehiri iyi ki dir.
ilki ne kadar pısırıksa, ikinci o denli yiğittir.
keşke, çoğunlukla bir ahhla kopup gelir ciğerden esefler, hayıflanmalar, yerinmeler sürükler peşinden.
iyi ki ise, muzaffer bir ohhla büyür; cüretiyle öğünür.
keşkeli cümlelerde nasıl yaşanmamışlığın, yarım kalmışlığın o ezik tuzu kuruluğu varsa, iyi kililerde de göze alabilmişliğin, riske girebilmişliğin, tadına varabilmişliğin mağrur yaraları kanar.
okulu hiç kırmamışsınızdır, sinemada öpüşmemişsinizdir;
dokundurtmamışsınızdır kendinize, bir kez olsun gemileri yakmamışsınızdır.
konuşmanız gerektiğinde susmuş, koşacağınız zaman durmuş, sarılacağınız yerde kopmuşsunuzdur.
bir insana, bir işe, bir davaya ömrünüzü adamışsınızdır.
o insanın, o işin, o davanın, bunu hak etmediğini sezmenin hayal kırıklığındadır keşke.
şimdiki aklım olsaydı dövünmesindedir.
geriye dönüp baktığınızda, ayıplara, yasaklara, korkulara, tabulara feda edilmiş, ne derler e kurban verilmiş, son kullanma tarihi geçmiş
bir yığın haz, bilinçaltından el sallar.
keşke cilerin hayatı, kasvetli bir pişmanlıklar mezarlığıdır.
iyi ki öyle mi ya?!
onda, yara bere içinde de olsa, yana yana, ama doyasıya yaşamış olmanın iç huzuru ve haklı gururu haykırır.
* * *
iyi kilerinizi toplayın bugün ve keşkelerinizden çıkartın.
fazlaysa kardasınız demektir.
aldırmayın yüreğinizdeki kramplara, mahzun hatıralara. rüzgarlarla koştunuz ya.
keşkeleriniz, iyi kilerden çoksa.
telafi için elinizi çabuk tutun.
tutun ki, yolunuzu gözlerken terk ettiğinizle bir gün yeniden karşılaştığınızda siz susarken, feri sönen gözleriniz keşke diye nemlenmesin...
can dündar
buruk; kırılmış oyuncaklar kadar.
ve yenik; keşkeli cümleler gibi.
bu sözcüğü kaç konuşmanızın başına eklemişseniz onca ıskalamışsınızdır hayatı.
dört mevsimlik bir sene olsa ömür, keşke, onun güzüne denk gelir.
hepten vazgeçmek için erkendir, telafi etmek için geç?
mağlubiyetin takısıdır keşke...
kaçırılmış fırsatların, bastırılmış duyguların, harcanmış hayatların,
boşa yaşanmış ya da hakkıyla yaşanamamış yılların, gecikmiş itirafların ağıtıdır.
çarpılıp çıkılmış bir kapıda, yazılıp yollanmamış bir mektupta,
gözyumulmuş bir haksızlıkta, vakit varken öpülmemiş bir elde, dilin ucuna gelip ertelenmiş bir sözdedir.
feri sönmüş bir çift gözde ya da yitip gitmiş bir güzelliğin ardından iç çekişte.
yolunu gözlemeseydim, öyle demeseydim, terk edip gitmeseydim, en güzel yıllarımı vermeseydim diye diye sızlanır gider.
* * *
keşke nin panzehiri iyi ki dir.
ilki ne kadar pısırıksa, ikinci o denli yiğittir.
keşke, çoğunlukla bir ahhla kopup gelir ciğerden esefler, hayıflanmalar, yerinmeler sürükler peşinden.
iyi ki ise, muzaffer bir ohhla büyür; cüretiyle öğünür.
keşkeli cümlelerde nasıl yaşanmamışlığın, yarım kalmışlığın o ezik tuzu kuruluğu varsa, iyi kililerde de göze alabilmişliğin, riske girebilmişliğin, tadına varabilmişliğin mağrur yaraları kanar.
okulu hiç kırmamışsınızdır, sinemada öpüşmemişsinizdir;
dokundurtmamışsınızdır kendinize, bir kez olsun gemileri yakmamışsınızdır.
konuşmanız gerektiğinde susmuş, koşacağınız zaman durmuş, sarılacağınız yerde kopmuşsunuzdur.
bir insana, bir işe, bir davaya ömrünüzü adamışsınızdır.
o insanın, o işin, o davanın, bunu hak etmediğini sezmenin hayal kırıklığındadır keşke.
şimdiki aklım olsaydı dövünmesindedir.
geriye dönüp baktığınızda, ayıplara, yasaklara, korkulara, tabulara feda edilmiş, ne derler e kurban verilmiş, son kullanma tarihi geçmiş
bir yığın haz, bilinçaltından el sallar.
keşke cilerin hayatı, kasvetli bir pişmanlıklar mezarlığıdır.
iyi ki öyle mi ya?!
onda, yara bere içinde de olsa, yana yana, ama doyasıya yaşamış olmanın iç huzuru ve haklı gururu haykırır.
* * *
iyi kilerinizi toplayın bugün ve keşkelerinizden çıkartın.
fazlaysa kardasınız demektir.
aldırmayın yüreğinizdeki kramplara, mahzun hatıralara. rüzgarlarla koştunuz ya.
keşkeleriniz, iyi kilerden çoksa.
telafi için elinizi çabuk tutun.
tutun ki, yolunuzu gözlerken terk ettiğinizle bir gün yeniden karşılaştığınızda siz susarken, feri sönen gözleriniz keşke diye nemlenmesin...
can dündar
(bkz: siyah)
murathan munganın, insanların izinsiz ve gereksiz samimi olma çabalarını eleştiren bir yazısının başlığı.
(bkz: eğleniyor muyuz gençler)
"sana bütün insanlığımla gelmiştim kavgalarım yenilgilerim ve bütün varoluşlarımla dilimde artık unutulmuş eski bir denizci lehçesi yüzümde hep vedalaşır gibi bakan gözlerimle yalansız riyasız ve dolambaçsızdım sana bir dağ getirmiştim küçük bir dağ henüz doruklarına çıkılmamış sana bir ülke öyle bir ülke ki sokaklarında çarpışıp ölmeyi deneyeceğim şimdi
en terbiyesiz şiirlerle seviştim her gelişinde her gidişinde intiharlar özledim bekleyişlerinde eskiyen yüzüm yağmurlar biriktirdi her mevsimden uzun upuzun bir köprü oldum önünde geç beni yürü beni bul beni diye
yenildim dünyanın bu en aşifte yüzünü asil bir duruş gibi yüzüme yakıştırmayı yalanları yalanlarla dölleyip sahte cümleler kurmayı ve plastik aşklar yaşamayı beceremedim ucundan kenarından tutmaktansa bir kez dokunup yanacağım seni doğmamış bir çocuğu yetim bırakıp ölmeyi deneyeceğim şimdi"
dizelerinin ve daha pek çok güzel dizenin sahibi.
en terbiyesiz şiirlerle seviştim her gelişinde her gidişinde intiharlar özledim bekleyişlerinde eskiyen yüzüm yağmurlar biriktirdi her mevsimden uzun upuzun bir köprü oldum önünde geç beni yürü beni bul beni diye
yenildim dünyanın bu en aşifte yüzünü asil bir duruş gibi yüzüme yakıştırmayı yalanları yalanlarla dölleyip sahte cümleler kurmayı ve plastik aşklar yaşamayı beceremedim ucundan kenarından tutmaktansa bir kez dokunup yanacağım seni doğmamış bir çocuğu yetim bırakıp ölmeyi deneyeceğim şimdi"
dizelerinin ve daha pek çok güzel dizenin sahibi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?