atacamadesert

#972529

sizi bilmem ama ben 31. karede kaldım.

bugün sabahtan beri mümkün olmayıp beni yaban sözlük ellerinde boş boş saçma sapan bakınmak durumunda bırakan mesele.

yurda dönen almancılar gibi eğilip klavyeyi öpmüşüm bir an.

90 göğüs ölçüsü ve üzeri için şu uyarıyı barındırmalıdır:

(bkz: lütfen kuruttuktan sonra giyiniz)

iki dakika boş bırakmaya gelmeyen sözlük. mcdonalds alkışlamalar, reklamlarda oynamalar, öğretmenlerle 69 yapmalar.

(bkz: seviyorum lan)

üzerinde sarımsaklı yoğurt ve eyvan restorant sahibinin yaptığı salçalı baharatlı sosla yeme de yanında yat tadındadır.

kızılcık meyveleri suda haşlanıp çekirdeğinden ayrıldıktan sonra istenen tad oranına göre 1 e 1 veya 1 e 1.5 oranında şeker katılarak kaynatılmasından elde edilen marmelat.

(bkz: kızılcık marmeladı)

latince adı cornus mas olan kızılcıkgiller (cornaceae) familyasından bir ağaç türü. anadolunun çoğu bölgesinde kiren adı ile anılır.

en fazla 5-8 m boy yapar. yapraklar koyu yeşil, her iki yüzü tüylü, damarlar paralel, damarlar boyunca tüylüdür. şubat-mart ayında açan sarı renkli küçük çiçekleri vardır, meyveleri kırmızı renkli, eliptik şekillidir. kızılcık ağacı kuru, balçıklı topraklarda yetişir, çoğalması tohumlar yardımıyla gerçekleşir.

kızılcık meyvelerinin tadı ekşi olup, taze ya da kurutulmuş olarak tüketildiği gibi, tarhana, hoşaf, reçel ve marmelat yapımında da kullanılmaktadır

(bkz: fersan turşu yap)

5 liresini 5,9 liraya alabileceğiniz içinde belli oranlarda tuz ,su, sirke bulunduran, turşu yapmak istediğiniz malzemeleri yıkadıktan sonra üzerine bu sıvıdan dökmek ve kavanozun ağzını kapatmak suretiyle turşu yapabilmenizi sağlayan ürün.

(bkz: fersan turşu yap)

küçük ev aletleri sınıfının en irisi olarak mutfakta kapladığı yere oranla yaptığı iş de epey hacimli ve sevimli olan, çeşitli marka ve fiyatlarda piyasada bulunabilen, içine sadece un, su, tuz, şeker, maya, ve yağ ekleyerek bir düğmeye basılması sonucu hem de istediğiniz saatte ekmeğinizi misler gibi hazır ederek mutfakta biri mi var sloganını demlik çay poşetinden çok daha fazla hak eden mucize makine.

eğer hayatınıza format atmak gerekiyorsa bunu ceyda ve damla olarak ikiye bölerek halledebilirsiniz.

ceyda ya format atma ihtiyacınız hasıl oldugunda ceyda daki film, müzik cdlerini falan damla ya atıverirsiniz, ceyda yla aranızı cillop gibi yaptiktan sonra damla dan alır yeniden ceyda ya verirsiniz ya da damla yı da sürdürürsünüz. böylelikle tek kaybınız kilo olacaktır. hiv virüsü için bir antivirüs takmayı unutmayınız.

ilk bakışta "istanbuluiğdiş" diye okuduğum web şeysi.

ben bunun adının çizgisiz dosya kağıdı olduğu zamanları bilirim. fotokopi makinesi ile tanışmamışlardı henüz. insanlar yazdıkları ve çizdiklerini elle çoğaltırlardı. printer doğmadan ve bilgisayar bilgi saymaya başlamadan önce ezberimizden ve il halk kütüphanesinden alınmış tozlu kitaplardan şiirler falan yazar dönem ödevi olarak verirdik öğretmenimize.

anne ya da babası memur olanlar delgeç ile kağıdı delip kırmızı kurdele ile bağladıkları zaman kağıtları, diğerleri gıpta ile bakarlardı. hele babası matbaacı olan varsa sınıfta, bi de cilt attırırdı ödeve. o zaman işte herkes kıskanırdı o çocuğu.

hey gidi günler.

ergen emekli olmayı düşündüğüm tarihtir.

(bkz: national geographic wild)

yavru kaplan: biliyo musun dün gece geç saatlerde annemle babamı nat geo wild seyrederlerken yakaladım!
yavru aslan: ee naapıyorlardı?
yavru kaplan: hıck!? naapsınlar, kaplanların aç kaldığı bir bölgede eşlerini yediklerini anlatıyordu, sonunda babam annemi yedi!

kurşun asker için çocuk oyuncağıdır.

+ rahmi abi iyi ki bi sevgili buldun ha! king e dört kaç gündür çağırıyoz gelmiyon.
- olm yingenle oynuyoz artık. bütün kozlar benim elimde duruyo ama rifki yı hep o yiyo!